“Nefsi ve Nesli İfsat Eden Büyük Günah: Zina” başlıklı hutbede, İslam dininin bu büyük günaha yaklaşımına dikkat çekilirken, toplumun ahlaki yapısını tehdit eden güncel tehlikelere karşı da güçlü bir uyarı yapıldı.
Hutbede, zinanın sadece bireysel bir günah değil, aynı zamanda aile kurumunu ve toplumun ahlaki dokusunu tehdit eden büyük bir çöküş sebebi olduğuna vurgu yapıldı. Diyanet, zinanın hayâsızlık, iffetsizlik ve ahlaki çözülmenin açık bir göstergesi olduğunun altını çizdi.
“Zinaya Götüren Tüm Yollar da Haramdır”
Diyanet, sadece zinanın değil, zinaya götüren her türlü yolun da İslam’da haram kabul edildiğini hatırlattı. Hutbede Kur’an-ı Kerim’den, “Zinaya yaklaşmayın. Çünkü o, hayâsızlıktır, çok kötü ve çirkin bir yoldur.” (İsrâ, 17/32) ayetiyle örnek verilerek, dijital mecralar, giyim tarzı, ev arkadaşlığı gibi modern davranış biçimlerinin de bu kapsama girdiği belirtildi.
Medyaya ve Topluma Çağrı: Günahı Yaygınlaştırmak da Aynı Vebaldir
Diyanet, medya ve dijital platformlarda zinaya teşvik eden içeriklere sert tepki gösterdi. Müstehcen yayınlar, magazin programları, bazı gündüz kuşağı içerikleri ve diziler eleştirilerek; bu tür yayınların gençleri evlilikten uzaklaştırdığı, zinayı sıradanlaştırdığı ifade edildi. "Zinanın reyting malzemesi haline getirilmesi kabul edilemez" ifadelerine yer verilen hutbede, bu içerikleri paylaşanların da aynı günahın ortağı olduğu vurgulandı.
Evlilik Zırhı ve Aile Vurgusu
Hutbenin önemli bölümlerinden biri de evlilik ve aile hayatına ayrıldı. Zinanın panzehrinin nikâh ve meşru evlilik olduğu belirtilirken, Peygamber Efendimiz’in (s.a.s.) “Evlilik gözü haramdan korur, iffeti muhafaza eder” sözüne yer verildi. Hutbede, gençlerin evlenmeye teşvik edilmesi, evliliklerin zorlaştırılmaması ve aile kurumunun korunması çağrısı yapıldı.
Diyanet, sözlerini Hz. Muhammed’in (s.a.s.) şu uyarısıyla tamamladı:
“Hiçbir erkek, mahremi olmayan bir kadınla yalnız başına kalmasın; zira yanlarındaki üçüncü kişi şeytan olur.”
