Tahliyeler, beraatlar…
Sonda söyleyeceğimi başta söyleyeyim;
Kişiler üzerinden değil yazacaklarım ve neden tahliye edildiler de değil dikkat ediniz;
Pek çok hukukçunun dile getirdiği gibi;
-Müebbetle yargılanırken-
“Suçsuzlarsa neden cezaevindeydiler, suçlularsa neden tahliye edildiler?”
O suçlu değil, bu suçlu değil ise suçlu (lar) kim?
Ortada suçlu yok ise bu hain darbe girişimini yapan (lar) kim?
O kadar insan neden canlarını kaybetti (Şehit oldu)?
Gözümün önünde korkusuzca tankın karşısına geçip vurularak can veren daha 35 yaşında ki Murat Kocatürk ve adını sayamadığım yiğit yüzlercesi neden öldü ( şehit oldular) ?
Bizzat dayım ve yüzlercesinin dayısı, amcası, babası, annesi vs. neden vurulup sakat (gazi oldular) kaldılar?
Neden?
O çok yerinde hukuki gerekçelerinizle (varsa tabii) bana değil!
“Adaletin kendisine anlatın hadi bütün bu olup biteni!”
Buyurun anlatın!
Var mı söylenecek sözünüz!
Vatanlarını korumak için değil mi evet korumak için.
Siz ne yaptınız, yapıyorsunuz peki adaletin sağlanması o aziz şehitlerin ruhlarının rahat etmesi için?
SES YOK!
“Doğru olan, haklı olandır.” Der ünlü şair Alexander Pope.
Bizler haklıyız ama ne olacak dinleyenimiz olmadıktan sonra!
Haklı olanı dinlememe isteği korkunun verdiğinden mi gelmek de acep!
Sus ses etme!
“Bana dokunmayan yılan bin yıl yaşasın” gafletiyle nereye kadar bu gidiş!
Son yok mu bunda…
Varsa sona gelindiğinde ağzımızı gözümüzü dağıtacak sert bir duvar çıkmaz mı ki karşımıza.
Çıkana kadar susayım onu o zaman düşünürümlerde miyiz?
Hâlbuki mümin getireceği zorluklara rağmen doğruyu konuşması gereken değil miydi? Geçmişte mi kaldı o şimdiler de ölü mü?
Geçenlerde şuan yaşıyor olduklarımızı anlatan çok anlamlı bir söz okudum (yazarını hatırlayamadım) paylaşmak istiyorum sizlerle de müsaadenizle;
“Suçlular suçlarının dile getirilmesine hesap soracak kadar azmış iken yurdumda…!”
Bu sözü okuyunca aklıma Misvak Mizah dergisi tarafından yayımlanan fetö terör örgütü ele başısı Fetullah Gülen ile ilgili karikatür geldi.
Bahsettiğim çokça paylaşılan bu karikatür oldukça manidardı;
Karikatürde terörist Gülen yatak da uzanmış düşünüyor, üste bir baloncuk da ne düşündüğü yazıyor. Baloncuk içinde yer alan yazıyı aynen aktarıyorum;
“Ulan şeytan diyor dön Türkiye’ye yat üç-beş ay çık…” Sadece bu karikatür bile durumun vahametini anlatmak da aslında bizlere.
Neler oluyor yurdumda!
15 Temmuz hain darbe girişimini bize unutturma çabasında olanlara bir göz yumuş mu var neden?
Şehitlerimiz, gazilerimiz onların acılı aileleri bunun hesabını sormaz mı bize!
Şehitlerimiz; Biz bu günler için mi canımızı feda ettik…
Gazilerimiz; Bin bir meşakkatle vatanımızı siz bu hainlerin salya sümük ağlamalarına kanasınız diye mi müdafaa ettik diye!
Hangi yüzle onların karşısına çıkarız, ne deriz onlara hiç düşündünüz mü bunları?
Ya da çok düşündünüz de söyleyemediniz sustunuz mu korkunun verdiği;
“Görmedim” “Duymadım” “Bilmiyorum” lu üç maymuna eklenen dördüncü maymun “Görüyorum Duyuyorum ama Tırsıyorum” adlı maymun mu oldunuz?
Kendilerine yarayan bir karar çıktığında hukukun tecelli ettiği iddiasında olanlar daha dün Türkiye de hukuk yok, adalet yok diye veryansın ediyorlardı!
Ne oldu birden bire sihirli değnek değdi kendi lehlerine karar (lar) çıkınca mı hukuk tecelli etti! Bu nasıl bir hukuk anlayışıdır!
Bunca vatan sevdalısının yaralanmasını (gazi olmasını), ölmesini (şehit olmasını) boşuna haline getirmeye çalışan, istiklal ve istikbalimize açıkça kast eden hainlere ve bu hainlere göz yumup “şehide şühedaya ihanet edenleri” ne hukuk, ne vicdan ne de tarih affeder!
Kendinize gelin! Kendimize gelelim!
Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Sayın Devlet Bahçeli’nin ifade ettiği gibi; “FETÖ'cüler ihanetlerinin ve döktükleri kanların hesabını birer birer vermeden hiçbir vatan ve millet sevdalısı huzur bulamayacaktır."
Adalet tecelli etmedikçe Huzurumuz yok!
“Söz konusu vatan ise mevzu adalettir gerisi teferruattır.” Demek de HUDER Başkanı Av. Hüseyin Kaya.
Ne de doğru demekte değil mi?
Adalet yoksa İnsan yok!
Adalet yoksa olan hiçbir şeyin önemi yok!
Öyle ise “kılıç kınından çıksın” adaletle bilensin!”
Suçlu (lar) hak ettikleri cezayı (ları) alsınlar!
Şimdi Tam Vaktinde…
Zuhal KURTYEMEZ