Yılmaz, yaşanan süreci “ikinci bir FETÖ vakası” olarak nitelendirirken, devletin hızlı ve kararlı adımlar atması gerektiğini vurguladı. İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Akın Gürlek’in yürüttüğü soruşturma kapsamında ortaya çıkan detaylar, sadece büyük bir yolsuzluk değil, aynı zamanda devleti hedef alan bir post-modern darbe planı iddiasını gündeme taşıdı.
Penthouse, Maybach ve Köstebek Ağı
Soruşturmanın merkezinde İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu bulunuyor. Başsavcılık, Le Méridien Hotel’in 18. katındaki gizli penthouse ofiste jammer cihazlarıyla yapılan görüşmeleri, Beşiktaş’taki ikinci bir otelde gerçekleştirilen gizli toplantıları ve İmamoğlu’na hediye edilen 70 milyon TL’lik zırhlı Mercedes-Maybach aracını mercek altına aldı. Aracın siparişinin bir yıl önce verildiği ve finansörünün tespit edildiği bildirildi.
Devlet İçinde İhanet Zinciri
Başsavcı Gürlek, soruşturma kapsamında teknik takip bilgilerini İmamoğlu’na sızdıran bürokrat köstebekleri de tespit etti. Yılmaz’a göre bu yapı; belediyelerden medyaya, akademiden siyasete, hukuk ve emniyet kurumlarına kadar uzanan, Batı güdümünde çalışan geniş bir paralel yapıya işaret ediyor.
“Mesele Parti Meselesi Değil, Varoluş Mücadelesidir”
Yılmaz, konunun siyasi bir mesele olarak daraltılamayacağını belirterek, “Bu AK Parti, CHP ya da MHP meselesi değil. Bu, dünyaya yön vermiş bir milletin evlatlarını tarihten silme girişimidir. Tehlike çok büyük ve halen devam ediyor” ifadelerini kullandı. Milletin bu tehdidin büyüklüğünü henüz tam olarak idrak edemediğini vurgulayan Yılmaz, “Rabbim bu millete tuzak kuranlara yenilgi göstersin” dedi.
"Amaç Para Değil, Devletin Ele Geçirilmesidir"
Yılmaz, EİÖ ve CHP içinde örgütlenen yapının sadece yolsuzlukla sınırlı kalmadığını, yurt dışından sağlanan fonlar ve içerden toplanan haraçlarla bir darbe organizasyonu finanse edildiğini öne sürdü. "Bu, belediye başkanı ve birkaç kişinin yapacağı bir iş değil. Askeri, yargı, emniyet ve iş dünyası dahil birçok ayak var. AK Parti içindeki hain unsurlar da bu planın parçasıydı” diyerek, planlanan operasyonun erken seçim ya da sokak hareketleriyle hükümete yöneltilmiş çok yönlü bir müdahale olduğunu söyledi.
“Gladyo Darbe Yapacaktı… Yapacaktı Demekle Geçiştirilemez”
Sözlerinin sonunda Yılmaz, geçmişte yaşanan darbe girişimlerinin uyarıcı birer işaret olduğunu hatırlatarak, “Gladyo darbe yapacaktı... Yapacaktı diyerek geçiştiremeyiz. Bu mesele 560 milyarla, yolsuzlukla, rüşvetle sınırlı değil. Bu, milletin ve devletin bekasıdır” dedi.
Erdal Yılmaz, herkesin üzerine düşen sorumluluğu alarak devlete ve millete sahip çıkması gerektiğini ifade etti.
