Köşe Yazıları
Giriş Tarihi : 31-05-2012 15:25   Güncelleme : 31-05-2012 15:25

Adem’i Dinlerken

Suriye’de yaşadıklarını dinlerken tüylerimiz diken diken oldu

Adem’i Dinlerken
Suriye’de yaşadıklarını dinlerken tüylerimiz diken diken oldu..
 
Nasıl esir düştüklerini, nasıl psikolojik işkencelere maruz kaldıklarını dinledik.

Suriye’de muhalif olmanın, hak aramanın, zulme karşı durmanın bedelini insanların nasıl bedel ödediğini, nelerden vaz geçip neler yaşadıklarını..
 
Zindanlarda yaşananları anlatırken Adem’in gözleri doldu, bizim vicdanımız …
 
Yakalandıklarında yanlarında bulunan mihmandarın onlara sahip çıkmak adına yaptıklarını anlattı…
 
Biz burada Adem’in babasının Adem’i  kurtarmak için verdiği mücadeleyi gördük.
 
Sevgili Bülent Yıldırım’ın onları kurtarmak için geldiğinde orada zindanlarda işkenceye maruz kalmaya devam edecek çocukların üzüntüsünden ülkesine, ailesine kavuşma heyecanını yaşayamadığını paylaştı bizlerle.
 
Ve oradan kurtulmaları için İHH yetkililerinin gayreti ve duası ve medyanın desteği olayı her gün sıcak tutması ve herkesin duasının ve ALLAH’ın dilemesiyle nasıl kurtulduklarını dinledik.
 
İran’lı yetkililerin onlara Suriye’de gördüklerini, yaşadıklarını Türkiye’de kimseyle paylaşmaması gerektiği uyarısını yaptıklarını da.. Bu bir vicdan meselesidir. İsterseniz geri götürün, ben bunları anlatmadan duramam dediğini..

Bu olaya duyarlı olanların çoğunluğu buraya kadar olanları biliyor.
 
Bizim asıl dikkat çekmek istediğimiz, hatta dönem dönem dile getirmeye çalıştığımız ama siyasi bir kimliğimiz olması dolayısı ile cevap bulamadığımız soruları Adem’in de sorması ve cevap araması..
 
Mesela Adem kardeşimiz soruyor 'Bize ne oldu?' diye..
 
90'lı yıllarda gerek ülkemizde gerekse başka bir ülkede birileri haksızlığa uğrasa sokaklara inerdik. Eylem yapar, protesto eder, lanetlerdik.
 
Çeçenistan, Bosna, Filistin, Afganistan vs.. 
 
Hangi  ülkede canilik yapılsa sokaklara dökülürdük.

2000'li yıllarda ne oldu bize?.

Irak’ta bir buçuk milyon insan öldü.. Şu anda Suriye’de olan katliamlar, hem Bosna’da hem de Çeçenistan da yaşanılanlardan daha vahşice, daha zalimce..
 
Ama maalesef toplumun büyük bir kesiminde konuya karşı duyarlılık oluşmuyor.

Nerede  bu insanlar, nerede bu Müslümanlar, diye sitem ediyor .
 
Bir de uyarı yapıyor Adem kardeşimiz.
 
Diyor ki; 'Bölgede öyle bir hava estiriliyor ki, sanki Müslümanlar hak arayamaz, zulme, haksızlığa karşı çıkamaz.'

'Bunların altında başka bir şey vardır' diyerek, yapılmak istenen hak mücadelesini güdük bırakmaya çalışıyorlar.. Bu oyuna gelmeyelim..
 
Haklıdır, gerçekten böyle çalışmaları biliyoruz.  Bizlerin de bir endişesi Ortadoğu’da diktatörler gönderilirken yerine yeni diktatörler gelmez inşallah.. Çok dikkatli ve uyanık olmak gerekiyor.
 
Gelelim Adem kardeşimizin 'Bu insanlara ne oldu?' sorusuna..
 
Bizler bu insanlara ne olduğunu tahmin edebiliyoruz..

Adem kardeşimiz de bu insanlara ne olduğunu biliyordur..
 
Ama Adem kardeşimizin yapmak istediği halkımızın eskisi gibi haksızlıklara karşı tavır almasını sağlamak ve zalimlere, katliamlara karşı eski duyarlılıklarını kazandırmaktır, diye düşünüyoruz.
 
Adem kardeşimizin işi zor ama bu mücadeleden vazgeçmemeli..

Bu mücadelesinde hem yanında olduğumuzu, hem de başarması için dua ettiğimizi bilsin..

Belki biraz moral olur.
 
 
 
adminadmin