Bazı sosyal medya kullanıcılarının, Kürecik Radar Üssü’nden elde edilen bilgilerin İsrail'e aktarıldığını iddia etti.
Tepkilerin artması üzerine Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı’ndan konuya ilişkin yazılı bir açıklama yapıldı.
“Radar Bilgileri NATO Müttefikleriyle Paylaşılıyor”
Açıklamada, Kürecik radar üssünün tamamen Türkiye’nin ulusal güvenlik gerekçeleriyle kurulduğu vurgulandı.
Sistemin NATO çerçevesinde faaliyet gösterdiği belirtilirken, “Bu radar sisteminden elde edilen bilgiler, NATO’nun mevcut prosedürleri çerçevesinde müttefiklerle ittifakın savunmasına yönelik paylaşılmaktadır” ifadesi dikkat çekti.
İletişim Başkanlığı: İsrail ile Paylaşım Söz Konusu Değil
Dezenformasyonla Mücadele Merkezi imzasıyla yayımlanan açıklamada, “Radar bilgilerinin İsrail gibi NATO müttefiki olmayan ülkelerle paylaşımı söz konusu değildir” denilerek kamuoyundaki “dolaylı paylaşım” iddiaları yalanlandı.
Ancak kullanılan dilin teknik ve dolaylı olması, bazı çevrelerde şüpheleri tamamen ortadan kaldırmadı.
“NATO’ya Gidiyorsa İsrail’e Ulaşması Zaten Mümkün” Eleştirisi
Açıklamanın ardından özellikle sosyal medyada bazı analistler ve yorumcular, radar bilgilerinin NATO havuzuna aktarıldıktan sonra NATO üyesi ülkeler üzerinden İsrail’e dolaylı veya direkt olarak ulaştırılabileceği ihtimaline dikkat çekti. “Bilgi NATO’ya gidiyorsa zaten dolaylı ya da direkt olarak İsrail’e de gidiyor demektir” şeklindeki yorumlar, kamuoyundaki kafa karışıklığını büyüttü.
Kamuoyunda Güvenlik ve Egemenlik Tartışması
Radarın Türkiye topraklarında bulunmasına rağmen kontrol ve veri akışının NATO prosedürleriyle yönetilmesi, bazı çevrelerce ulusal egemenlik ve bağımsızlık tartışmalarını da beraberinde getirdi. Özellikle MHP Lideri Bahçeli’nin “Nihai hedef Türkiye’dir” açıklamasından sonra Kürecik’in İsrail’in güvenliğine hizmet edip etmediği sorusuna daha net yanıtlar bekliyor.
“Net Cevap Yerine Teknik Jargon” Eleştirileri
Açıklamanın teknik detaylara odaklanması ve siyasi bir dille kamuoyunun kaygılarına doğrudan yanıt vermemesi, bazı gazeteciler ve analistler tarafından “bürokratik kaçış” olarak yorumlandı.
Uzmanlar, Türkiye’nin İsrail ile dolaylı ya da dolaysız bir veri paylaşımı içinde olmadığını açık, anlaşılır ve denetlenebilir şekilde ortaya koyması gerektiğini savunuyor.
Tartışma Bitmedi, Güvenlik Şeffaflık Bekliyor
İletişim Başkanlığı’nın açıklaması, radar üssüyle ilgili iddiaları teknik çerçevede yalanlamış olsa da kamuoyunun “İsrail’e dolaylı veri akışı var mı?” sorusuna net bir güvence vermediği gerekçesiyle tartışmaların son bulmasını sağlayamadı.
