İşkodra, Hasan Rıza Ve Tahir Paşalar

Abdulkadir MENEK

18-09-2019 08:57

Bir akşam vakti İşkodra’ya ulaşıp otelimize yerleştikten sonra Balkanlarda duyduğumuz en güzel ezanlardan birine şahit olduk.  Akşam vakti yağan yağmurun eşliğinde İşkodra semalarını nurlandıran ezan ile bu topraklarda İslami ruh ve mananın her şeye rağmen canlı bir şekilde yaşamaya devam ettiğini müşahede etmenin mutluğunu yaşadık.

İşkodra, Kuzey Arnavutluk’un en önemli şehri ve nüfusu yaklaşık olarak yüz bin civarında. Burada Balkanların en büyük gölü olan İşkodra gölü bulunuyor. Şehir adeta bu göl ile bütünleşmiş. İşkodra gölü, Arnavutluk ile Karadağ arasında sınırı oluşturuyor. İşkodra gölü aralarında pelikanların da bulunduğu yüzlerce kuş türü ile birlikte birçok balık türüne ev sahipliği yapıyor.

Osmanlı döneminden kalan eserlerin büyük bir çoğunluğu bugün yok edilmiş vazıyette. Bu şehirde İtalyanların desteğiyle çok yoğun misyonerlik faaliyetleri yapılmaktadır. Mümkün olan her bölgeye Kiliseler ile birlikte Misyonerlik Eğitim Merkezlerini inşa etmeye devam etmektedirler. 

İşkodra şehri birçok kez el değiştirdikten sonra 1467 yılında Fatih Sultan Mehmed döneminde Rumeli Beylerbeyi Mahmut Paşa tarafından kesin bir şekilde imparatorluk toprakları arasına katılmış ve burası bir Sancak merkezi haline getirilmiş. Osmanlılar bu bölgeye çok özel bir önem vermişler. Balkan Savaşı’ndan sonra, Osmanlılar Balkanları terk ettikleri zaman en son düşen kale de İşkodra kalesi olmuş.

1900’lü yılların başlarında İşkodra’nın nüfusu otuz bin kadardı ve şehrin üçte ikisi de Müslümandı. Şehirde onlarca cami bulunuyor. Sırbistan, Bulgaristan, Yunanistan ve Karadağ’ın birlikte Osmanlı Devletine savaş ilan ettikleri Balkan Harbinde (8 Ekim 1912) İşkodra’nın savunması esnasında bu şehirde tam bir kahramanlık destanı yaşanmıştır.

Osmanlının Balkanlarda ki en son ve serhat kalesi olan İşkodra’da bu sıralar hem Vali ve hem de kale komutanı olarak aslen Kastamonu-Tosyalı olan Hasan Rıza Paşa bulunmaktadır. Stratejik önemi münasebetiyle Karadağ ordusu İşkodra’yı ele geçirmek için neredeyse bütün ordusunu bu bölgeye yığmış ve üç koldan saldırılara başlamıştı.

Bu sırada Balkanlarda bulunan Osmanlı şehirleri bir bir düşüyordu. İşkodra kalesinde de ordunun erzak ile birlikte cephaneliği büyük oranda azalmıştı. Hasan Rıza Paşa emrinde bulunan yirmi bin asker ile ittifak halinde saldıran düşman kuvvetlerine karşı koymaya çalışıyordu. Sırplar da büyük ve yeni bir kuvveti takviye olarak bu bölgeye gönderdiler.

Karadağlılar tarafından Hasan Rıza Paşa’ya bir haber gönderilerek, yapılacak bir şeyin kalmadığını, kaleyi teslim etmesi gerektiği istendiğinde onlara şu kahramanca cevabı vermişti: "Bu kalenin komutanı benim. Ben sağ kaldığım müddetçe, İşkodra teslim olmayacaktır."

Bu arada Hasan Rıza Paşa, Karadağlılar ve Sırplara karşı Arnavutları Osmanlılar tarafına çekmek için gayret sarf ediyordu. Ancak Arnavutlarla yapılacak antlaşmanın ayrıntılarını görüşmek üzere Sultan II. Abdulhamid’e hal kararını bildiren heyetin içinde bulunan Drac Mebusu Esad Toptani Paşanın evine giderken, 30 Ocak 1913 günü akşamı tertiplenen bir suikast neticesinde silahlı üç kişi tarafından vurularak şehid edildi. Bu suikastın arkasında, Arnavutluk’ta yönetimi ele geçirme hevesini her vesile ile gösteren Esat Toptani Paşa’nın olduğu yönünde de çok sayıda iddia mevcuttur. Ancak suikastın ardındaki sır, bütün gayretlere rağmen çözülemedi.

Hasan Rıza Paşa’nın şehid edilmesinin ardından kale komutanlığını Esat Toptani devraldı.  Hasan Rıza Paşa’nın şehid edilmesi askerler arasında büyük bir moral bozukluğuna yol açtı. Karadağ ve Sırp askerlerinin saldırıları bu günlerde de devam etti. Neticede Esat Toptani 22 Nisan 1913’te İşkodra kalesini Karadağlılara teslim etti ve kendisi de onlara teslim oldu. Bu şekilde İşkodra kalesi, Edirne’nin düşmesinden bir ay kadar sonra kaybedilerek, Balkanlarda düşen en son kale oldu.

İşkodra’dan bahsederken bir paragraf da bu kalenin son komutanı olan Esat Toptani’ye açmak gerekir. 1865 Tiran doğumlu olan Toptani, Sultan II. Abdulhamid tarafından Yanya Jandarma Komutanı olarak görevlendirildi. Daha sonra İttihat ve Terakki Cemiyeti’ne katıldı. II. Meşrutiyet’in ilanından sonra Arnavutluk’un liman kentlerinden Draç’tan Milletvekili olarak Meclis-i Mebusan’a katıldı.

II. Abdulhamid’in tahttan indirildiğini tebliğ eden heyette Selanik Mebusu Yahudi Emanuel Karasu ile birlikte yer aldı. Balkan Savaşı’ndan sonra kurulan Arnavutluk Hükümetinde Savaş ve İçişleri Bakanı olarak görev yaptı. 1919 yılında Paris’te yapılan Barış Konferansında Arnavutluk’u temsil etti. Bu arada Arnavutluk’ta söz sahibi olan İtalyanlar tarafından ülkesine dönmesi engellendi ve bunun üzerine Fransa’ya iltica etti. 1920 yılında Paris’te bir Arnavut öğrenci tarafından öldürüldü.

İşkodra’lı olan, 1848’de bu şehirde dünyaya gelen ve uzun yıllar Bitlis, Musul, Van, Trabzon, Erzurum’da valilik görevinde bulunan Tahir Paşa’dan bahsetmezsek konumuzun eksik kalacağı düşüncesindeyim. Babası İşkodra’ya bağlı Podgorica (şimdi Karadağ Cumhuriyetinin başkenti) Hâkimi olan Hacı Ali Efendi’dir. İyi bir okul eğitimi ile birlikte medrese eğitimi de alan, Arnavutça, Sırpça, Boşnakça, Türkçe, Arapça ve Farsça dillerini bilen Tahir Paşa, Sultan II. Abdülhamid’in çok değer verdiği valilerden birisiydi.  En uzun valilik dönemini, yaklaşık dokuz yıl süre ile Van’da (1898-1906) yapmıştır.

Çok zor bir dönemde, Ermeni Meselesinin Batı tarafından ciddi olarak kaşınmaya ve tahrik edilmeye başlandığı yıllarda bu illerde görev yapmış olması da son derece önemli ve Sultan II. Abdülhamid’in kendisine duyduğu büyük güvenin bir ifadesi idi. Kendisi de bir Arnavut olan Tahir Paşa, Arnavut Milliyetçiliğinin büyük oranda arttığı bir dönemde bu tür ayrılık fikirlerine asla iltifat etmemiş, Osmanlı şemsiyesi altında yaşayan bütün milletlerin birlik ve beraberliği için gayret göstermişti.

Tahir Paşa’nın yolu Van Valisi iken, Bediüzzaman Hazretleri ile kesişir. Bediüzzaman’ı yakından tanıdıkça O’na verdiği değer artar. Hatta kendisini Valilik Konağına davet eder ve burada bulunan zengin kütüphaneyi emrine sunar. Bu konakta Van’da bulunan âlimlerin katıldığı, sabahlara kadar devam eden ve son derece hararetli geçen toplantılar ve münazaralar yapılmıştır. Bu tartışmalar sırasında Bediüzzaman Hazretlerinin derin ilmine ve yüksek vukufiyetine şahit olur ve büyük hayranlık duyar.

Bediüzzaman Hazretlerini, 1907 yılında hem tedavi olmak ve hem de ‘’Gaye-yi Hayali’’ olarak nitelendirdiği ‘’Medresetüzzehra’nın’’ kurulması için teşebbüslerde bulunmak üzere İstanbul’a gitmek için teşvik etmiş ve o sıralarda görev yaptığı Bitlis Valisi olarak Sultan II. Abdulhamid’e hitaben kendisini öven ve yardımcı olunmasını temenni eden bir mektup (16 Kasım 1907 tarihli) yazmıştı.

Sultan Abdulhamid’in tahttan indirilmesinden sonra kendisi için de zor bir dönem başlamış, İttihat ve Terakki Cemiyeti ile bazı anlaşmazlıklar yaşamış, kısa süre içinde birkaç yere atanmıştır. Uzun zamandır mustarip olduğu Guatr hastalığını da tedavi etmek ve dinlenmek maksadıyla 1912 yılında emekliye ayrılarak İstanbul’a yerleşmiş, 1913 yılında da vefat ederek Sahra-yı Cedid Mezarlığına defnedilmiştir. Oğlu Cevdet Bey (Belbez) de, 1914-1917 yılları arasında Van'da valilik yapmıştır.

İşte Arnavutluk’un en kuzeyinde bulunan İşkodra şehri, kahramanca direnen askerleri ve Hasan Rıza Paşa’sı ile, asırlara ve zulümlere meydan okurcasına ayakta kalmaya çalışan camileri ile, yüreklerde maneviyat meltemleri estiren ezanları ile ve Tahir Paşa’ları ile bize bu kadar yakın ve bizim bir parçamız gibi.

Abdülkadir MENEK

DİĞER YAZILARI Gazzeli Bebekler 01-01-1970 03:00 Dörtlükler- Gazze 27 01-01-1970 03:00 Beyitler (46) 01-01-1970 03:00 Beyitlerle Dualar (15) 01-01-1970 03:00 Beyitler (45) 01-01-1970 03:00 Beyitlerle Dualar (14) 01-01-1970 03:00 En Büyük Maksat 01-01-1970 03:00 KADERE İMAN 01-01-1970 03:00 Ya Kahhar 01-01-1970 03:00 Beyitlerle Dualar 12 01-01-1970 03:00 Dörtlükler 22 01-01-1970 03:00 Beyitler 42 01-01-1970 03:00 Türkiye’nin Otomobili 01-01-1970 03:00 Beyitlerle dualar 11 Rıza 01-01-1970 03:00 Dörtlükler (21) 01-01-1970 03:00 Beyitler (41) 01-01-1970 03:00 İman ve Hayata Dair (16) 01-01-1970 03:00 Beyitlerle dualar (10) İman ve tevazu 01-01-1970 03:00 Dörtlükler 20 01-01-1970 03:00 Ezan ve İslam Kahramanı Adnan Menderes 01-01-1970 03:00 Serik Hadisesi ve Eğitim Müfredatı 01-01-1970 03:00 Muhabbet ve İslam Âlemi 01-01-1970 03:00 Biz Muhabbet Fedaileriyiz 01-01-1970 03:00 RAMAZANNAME (3) 01-01-1970 03:00 RAMAZANNAME (II) 01-01-1970 03:00 Ramazanname 1 01-01-1970 03:00 Eğitim Sistemi ve Genel Manzara 01-01-1970 03:00 Dergâhtan Meçhule 01-01-1970 03:00 Ukrayna Savaşı ve Batı’nın Mülteci Yaklaşımı 01-01-1970 03:00 BEYİTLERLE DUALAR 9 01-01-1970 03:00 Dörtlükler 19 01-01-1970 03:00 İman Ve Hayata Dair 15 01-01-1970 03:00 Beyitlerle Dualar 8 01-01-1970 03:00 Gaziantep Savunmasının Üç Kahramanı 3 01-01-1970 03:00 Gaziantep Savunmasının Üç Kahramanı 1 01-01-1970 03:00 Dörtlükler 18 01-01-1970 03:00 İman Ve Hayata Dair 14 01-01-1970 03:00 Beyitler 38 01-01-1970 03:00 Beyitlerle Dualar 7 01-01-1970 03:00 Kalbimin Kapısı 01-01-1970 03:00 İman Ve Hayata Dair 13 01-01-1970 03:00 Müspetin islami ıstılahı nedir! 01-01-1970 03:00 15 Temmuz’un Kahraman Şehid Ve Gazilerine 01-01-1970 03:00 Zalim Ve Mazlum 01-01-1970 03:00 Beyitler (36) Gerçek zafer 01-01-1970 03:00 Hayat Dersleri (24) 01-01-1970 03:00 Ramazaniye 01-01-1970 03:00 Dörtlükler (17) Müminin Kırmızı Çizgisi 01-01-1970 03:00 İstanbul Sözleşmesinin Feshi Ve Geleceğe Ümitle Bakmak 01-01-1970 03:00 Beyitlerle Dualar (5) Günah Yüklü Hamal 01-01-1970 03:00 28 Şubat- Postmodern Darbesinden Günümüze Bir Bakış 01-01-1970 03:00 Beyitler (35) 01-01-1970 03:00 Dörtlükler (15) 01-01-1970 03:00 Beyitler 34 01-01-1970 03:00 Yeni Yıl Düşünceleri 01-01-1970 03:00 Beyitlerle Dualar (4) 01-01-1970 03:00 Dörtlükler 14 01-01-1970 03:00 En Büyük Gayret 01-01-1970 03:00 Hakikat Güneşi 01-01-1970 03:00 Peygamberime Arzuhalim 01-01-1970 03:00 Eyüp Otman’ın Ardından! 01-01-1970 03:00 Selahaddin Akyıl Ağabey 01-01-1970 03:00 Beyitler (32) 01-01-1970 03:00 Beyitlerle Dualar (3) 01-01-1970 03:00 Din Eğitim Ve İmam Hatip Liseleri 01-01-1970 03:00 Kardeşimle Hasbihal 01-01-1970 03:00 Hayat Dersleri (23) 01-01-1970 03:00 Beyitlerle Dualar (2) 01-01-1970 03:00 Dörtlükler (12) 01-01-1970 03:00 Ey Dost! 01-01-1970 03:00 Beyitler (31) 01-01-1970 03:00 15 Temmuz ve Ayasofya Camii 01-01-1970 03:00 Beyitlerle Dualar I 01-01-1970 03:00 Ayasofya 01-01-1970 03:00 Geçmişten Günümüze Ayasofya V 01-01-1970 03:00 Dünden bugüne Ayasofya IV 01-01-1970 03:00 Geçmişten Günümüze Ayasofya III 01-01-1970 03:00 Gemişten Günümüze Ayasofya 2 01-01-1970 03:00 Geçmişten Günümüze Ayasofya (I) 01-01-1970 03:00 Sabır Nimeti 01-01-1970 03:00 Faniden Bakiye 01-01-1970 03:00 Musibetin Dili 01-01-1970 03:00 Koronavirüs Ve Aciz İnsan! 01-01-1970 03:00 Hayat Dersleri 21 01-01-1970 03:00 İdlip Şehitlerini Ebediyete Uğurlarken 01-01-1970 03:00 “Mavi Kelebekler” Ve Peter Handke 01-01-1970 03:00 Hayat Dersleri 01-01-1970 03:00 Arnavutluk’ta Enver Hoca Dönemi Ve Sonrası 01-01-1970 03:00 Arnavutluk 01-01-1970 03:00 Manastır'ın Ortasında İki Cami 01-01-1970 03:00 İhlası bekleyen tehlike! 01-01-1970 03:00 15 Temmuz Destanı Ve Gelecek Vizyonumuz 01-01-1970 03:00 Helal Lokma 01-01-1970 03:00