Cumhurbaşkanlığı’nın 14 Ağustos 2020 kararnamesiyle OMÜ ’de bir dönem İlahiyat Fakültesi Dekanlığı yapmış olan Prof. Dr. Yavuz Ünal OMÜ 'nün yeni rektörü olarak devir teslim töreninin ardından 16 Ağustos'ta göreve başladı.
Görevi devraldığı toplantıdaki konuşmalarından anlaşılan şu ki Yavuz Hoca çok iddialı.
ARGE vurgusu yaptı, şehir üniversite kaynaşmasından bahsetti, ‘birlik, beraberlik, kardeşlik’ dedi.
Devraldığı yönetimi ve belki de önceki dönemleri üstü kapalı, bütün bunları gerçekleştiremediği için eleştirmiş oldu.
Yavuz Hoca’nın ne kadar haklı ne kadar haksız olduğu hususunu zaman gösterecek.
Çünkü bu konularda bir yorum yapmak için çok ama çok erken.
Hele de kral öldü yaşasın kral diyecek durumda değiliz.
Şu var ki, Yavuz hocanın uzun zamandır OMÜ'den uzak olması üniversiteyi yönetecek ekip kurabilme konusunda sıkıntı çekeceğini düşünüyoruz.
Yavuz Hoca hakkında yapılan yorumlar da bu minvalde geliyor;
Birkaç kişinin etkisiyle hareket edeceği ve bu durumunda ona zarar vereceği…
OMÜ Tıp, Sağlık, Mühendislik, Fen, Eğitim, Hukuk gibi birçok alanda iddiası olan bir üniversitedir.
Birkaç kişinin etkisiyle değil bir ortak akıl ile yönetilebilirse Yavuz Hoca’nın konuşmasındaki hedeflere ulaşılabilir.
Yavuz hocaya birkaç kişinin etkisi altına girerek onu oraya taşıyan Cumhurbaşkanımızın atama kriterlerini göz ardı etmemesini tavsiye ediyoruz.
Kısacası Yavuz Hocamızı çok tanımasak da ortak dostlarımızdan biliriz ki iyi insandır.
Ona zarar gelmesi şehre, üniversiteye, dostlarına dolayısıyla bize zarar verir.
Yavuz hocamıza başarılar dilerken, güzel her hizmetinin yanında, eksilerinin ve onun üzerinden güç devşirenlerin de karşısında ve takibinde olduğumuzu bilinmesini isteriz...