Herkese, herşeye kafir demeye başladılar.
Birini vesile yapmak şirktir diyorlar sebeb, herşeyi Allah celle celaluhu yapar.
Evet doğrudur herşeyi Allah celle celaluhu yaratır.
Ama sebepler vardır.
İman ve itikad boyutu Allah celle celaluhu ya teslim olmaktır. Dünyada ise sebeplere yapışmaktır.
Bakalım Süleyman aleyhisselâm olayına, bakalım Yusuf aleyhisselâm olayına .
NEML
41﴿ “Onun tahtını tanıyamayacağı bir hale getirin; bakalım gerçeği anlayacak mı yoksa anlamayanlardan mı olacak?” dedi.
﴾42﴿ Kraliçe geldiğinde, “Senin tahtın da böyle mi?” diye soruldu. “Tıpkı o!” dedi ve ekledi: “Biz bundan önce hakkınızda bilgi sahibi olmuş ve çağrınıza boyun eğmiştik.”
﴾43﴿ Onu, daha önce Allah’tan başka taptığı şeyler saptırmıştı. Çünkü o inkârcı bir kavimdendi.
﴾44﴿ Ona, “Köşke gir” denildi. Kraliçe salonu görünce, onu oraya toplanmış su sandı ve eteğini topladı. Süleyman, “Bu, billûrdan yapılmış bir köşkün şeffaf zeminidir” diye uyardı. Kraliçe, “Rabbim, ben gerçekten kendime zulmetmişim! Artık Süleyman’la beraber âlemlerin rabbi olan Allah’a teslim oldum” dedi.
AYETE BAKALIM, kişinin yaptığına inanırsak kafiriz
Ama orada sebebin olduğunu Allah celle celaluhu nun yarattığını bilirsek sıkıntı yok.
Yani dediğimiz gibi itikad ve imanda Allah celle celaluhu dan bilmek sebeplerin olduğunu anlamak.
