İnsanı Tanımak Çok Zor!

Hayat, çeşitli ihtimallerle dolu uzun bir yolculuktur. Bu yolculukta hayat, bazen insana sırt çevirir. Bazen de sırtınızı çevirdiğiniz insanlar çürük çıkar. İnsan bu su misali? Anlayamazsınız? Onu biraz anlamak için yıllar geçmeli!

Bir insandan bir şey öğrenemiyorsan, o insan gereksizdir!

Tartışmayı bilmeyen, dinlemeyen, kendi fikrini dayatan insanla konuşacak bir şey yoktur!

"Ben buyum!" deyip sıyrılan insanla asla anlaşılamaz!

Kendi yapamadığı için senin başarılarını küçümser. Hatta dürüstlük adı altında kıskançlığını kusar.

... Ve

Diyorum ki:

Aptal bir insana nasihat etmek boşunadır!

Cahil bir insan ile tartışmak boşunadır!

İki yüzlü bir insan ile dost olmak boşunadır!

Allah'ın hidayet vermediği bir insana hidayet dilemek boşunadır!

Hayır işlemeyen ve hayra davet etmeyen bir hayat boşunadır!

... Ve

Bir insanda bunlar mutlaka bulunmalıdır!

Şahsiyet:

Her insan şahıstır. Ama her insan şahsiyetli değildir. Ümmetin şahsiyetli insanlara ihtiyacı var. 23 yılda ortaya çıkan o şahsiyetli toplum 1400 yıldır bize rehber oluyorlar!

Şahısla şahsiyet aynı şey değildir. Şahsiyet bir duruştur. Kendisi olabilmiş bir insan şahsiyet sahibidir. Şahsiyetli insanların bir davası ve derdi vardır. Şahsiyetli bir şahıs, bir gruba dahil olan değil, bir duruş ve vizyon sergileyendir.

Aidiyet:

Biz kendimize veya başkasına ait değiliz. Biz sadece Allah'a aitiz ve O'na döneceğiz. Buna hazırlanırkenTevhid içinde Takva sahibi olmak lazımdır. Ama Allah hayatımızın neresindedir? Bizim gündemizde Allah'ın sırası ne ise, Allah'ın gündeminde de bizim sıramız odur!

Takva; Allah'a karşı dürüst olmamız lazımdır. Kokuşmuş dünyada Cennet'in kokusunu almak gerekir! İşte o zaman aidiyetimizi ortaya koymuş oluruz.

Ümmet, evrensel İslam kardeşliğidir.

Cihadsız İslam olmaz. Birileri cihad adına katliam yapıyorsa biz Cihad'tan vaz geçemeyiz. Cihad, savaşta bile insan kazanmaktır. Müslüman, başkası için yaşayandır. Kaç kişiyi secde ile buluşturduk sorusunu her gün kendimize sormalıyız?

Hareket:

İman, aksiyor demektir. Allah Resulü 23 yıl hep seferdeydi. O, sadece barış Peygamberi değil, aynı zamanda O, bir direniş Peygamberiydi. Bir zamanlar Turkiye'de engellenen bir İslami hareketimiz vardı. Şimdi de ertelenen bir İslami hareketimiz var! Artık Müslümanlar İslam değil, demokrasiden bahsediyorlar! Ne ise bu demokrasi!? Bana düşen görev nedir diyebiliyor muyuz Müslüman olarak!? Aklınızı ve iradenizi dondurursak işte o zaman Ümmet bu günkü hale düşer!?

Neden şikayet ediyoruz?

Kimi şikayet ediyoruz?

Niçin şikayet ediyoruz?

Kaç şahsiyetli insan var etrafımızda?

Aidiyetine sahip ve saygı duyan ne kadar adam var bildiğimiz?

İmanı olsa da Aksiyon sahibi kimler var akrabamız, arkadaşımız, dostumuz?

Başkasına benzedik dostlar! Biz Müslüman olarak kişiliğimizde büyük devrim yaşadık! Artık bizim ilk sıramız başka şeyler!?

... Ve

Kur'an-ı Kerim'in muhatabı insandır. 21. yüzyılda insan ve insanlık adeta yüzüstü sürünüyor!

İzzet ve hikmetten uzak bir varlık olmuş!

Bak, Kur'an insana ve insan için ne diyor!? 

"Her şeye hakim olmak için uğraşıp hayatı yaşanmaz hale çevirme!"

Beled, 90/5, 6

"Büyüklük kompleksine kapılıp insanları ezerek arkadaşlarını kendinden uzaklaştırma!"

Hucurat, 49/10

"Sana yapılan kötülüğün karşılığını vermek yerine öfkenin dinmesini bekle!"

Furkan, 25/63

"Seni huzursuz edecek işlerden uzak dur! İhtirasını törpüle!"

İnşirah, 94/1, 3

"Eleştirinin keskin bir bıçak olduğunu unutma! Söyleyeceklerini iyi tart!"

Maun, 107/4, 5

"Hiçbir sırrın sonsuza kadar gizli kalamayacağını unutma!"

Mücadele, 58/7

"Çıkarcı olma! Adil davran!"

Rahman, 55/7, 9

"Kibrine yenilip hep daha fazlasını isteyerek hayatını zehir etme!"

Tekasür, 102/1, 2

"En zor zamanda bile kesinlikle ümitsizliğe kapılma!"

Tevbe, 9/40

"Senden iyi durumda olanlara bakıp üzüleceğine senden zor durumda olanları görüp rahatla!"

Fatır, 35/19, 22

"En sevdiğin şeyleri başkalarıyla paylaşmanın keyfine var!"

Fecr, 89/27, 28

"Hayatının vazgeçilmezleri olsun. Onları küçük çıkarlar için asla feda etme!"

Hakka, 69/33, 35

"Muhatabına güvenmek istiyorsan önce sen güvenilir ol!"

Haşr, 59/10

"Yazdıklarının ve yaptıklarının peşini bırakmayacağını unutma! Gücünü insanların yararına kullan!"

Kalem, 68/1, 2

"Bencil olma, tebrik etmeyi bil!"

Münafikun, 63/4

"Yalandan uzak dur!"

Saff, 61/2

"Modern hayatın çarpıklaştırdığı kadın-erkek ilişkilerinin hayatını esir almasına izin verme!"

Yusuf, 12/32, 33

"İyi bir dostun paha biçilmez olduğunu aklından çıkarma!"

Ankebut, 29/41

"İyilik yapma arzunu şarta bağlama! Vermek, almaktan daha büyük bir ihtiyaçtır, asla unutma!"

Al-i İmran, 3/92

"Önyargılarla hayatı kendine zehir etme!"

En'am, 6/50

"Bildiklerinle açıklayamadığın şeyler hayatının kabusu olmasın!"

En'am, 6/60

"Korkuların tutsağı olarak yaşamaktan vazgeç!"

Felak, 113/1, 5

"Kibirli olma, alçakgönüllü davran!

İsra, 17/37

"Kendini fazla abartma!"

Müddesir, 74/1, 5

"Her şeyin üstesinden gelemeyeceğini asla unutma!"

Tekvir, 81/25, 27

"Çaresizlik tuzağına düşme! Her zaman bir umut ışığı olduğunu aklından çıkarma!"

Bakara, 2/156

"Kendini hep daha iyiye ulaşmak zorunda olduğuna koşullanma!"

Hacc, 22/46

"Merhametli olmaktan asla vazgeçme!"

İbrahim, 14/52

"Anne ve babana "off" bile deme!"

İsra, 17/23

"Kendini sürekli övmekten uzak dur!"

Nisa, 4/149

"Vazgeçilmez olmadığını kabul et!"

Yunus, 10/12

"Sözünüzde durmamanın utanç verici olduğunu aklından çıkarma!"

Enfal, 8/56

"Heveslerini kendine ilah edinme!"

Furkan, 25/43

"İnanma duygunu diri tut!"

Necm, 53/3

"İyiliği karşılık beklemeden yap!"

Muhammed, 47/7

"Tek başına mutlu olunamayacağını bil. Çevrenin mutluluğu için gayret göster!"

Rum, 30/21

"Ölümden korkmak yerine ölüm gerçeğiyle yüzleş!"

Vakia, 56/83, 87

"Yaptığın iyilikleri unut! Anlatarak onları kıymetsizleştirme!"

Bakara, 2/263

... Ve

Soruları sadece Allah sorar! Şimdi cevap verelim!? Gerçekten insan, olması gereken yerde mi?

Güzel ahlak sahibi mi?

Haramdan uzak duruyor mu?

Kul hakkı yemiyor mu?

Beytülmalı kendi yakınlarına ve kendi partililerine yedirmiyor mu?

Hz. Muhammed (s.a.v) diyor ki:

"Allah'a İman ettim de, sonra da dosdoğru ol!"

Kur'an'ın ifadesiyle,

"Emrolunduğunuz gibi dosdoğru olun!"

Hud,11/112