Kars Bir Gazi Şehirdir!-2

▪︎ SAYIN CUHMURBAŞKANIMIZ RECEP TAYYİP ERDOĞAN VE MİLLİYETÇİ HAREKET PARTİSİ GENEL BAŞKANI SAYIN DR. DEVLET BAHÇELİ'YE ARZ EDİYORUZ!

14 ve 28 Mayıs 2023 tarihlerinde gerçekleşen seçimlerin sonunda Milliyetçi Hareket Partisi seçim sonrası 28. yasama dönemindeki ilk grup toplantısında, Cumhuriyet'in 100. yılında 19 yeni İl sinyali veren Sayın Dr. Devlet Bahçeli, "Yeni yüzyılda, 100 il, 1000 İlçe'den müteşekkil idari yapısıyla gücüne güç katmış bir Türkiye'yi inşa ve ihya etmemiz mümkündür" dedi.

İnşaallah bu arzu gerçekleşir ve ülkemiz için hayırlara vesile olur...

Yapılacak böyle bir çalışmaya ilave olarak Kars halkı olarak saygıdeğer devlet büyüklerimize talebimizi saygılarımızla arz ediyoruz...

Talebimiz; Serhat şehrimiz Kars'a tarihi verilen Gazilik ünvanının tekrar verilmesi...

Kars tarihi incelendiğinde görülecek ki, Kars şehrimiz, 1853-1856 tarihleri arasında Osmanlı ile Rusya arasında yapılan Kırım savaşı devam ederken, Osmanlı İmparatorluğu'nu sıkıştırmak amacıyla 14 Haziran 1855 tarihinde Rus Orduları doğu sınırlarımızı aşarak Kars şehrini muhasara etmeye başlamıştır.

Müşir Mehmed Vasıf Paşa komutasındaki Osmanlı ordusu 135 gün süren Rus kuşatmasına karşı Kars halkı ile birlikte kahramanca bir savunma yaparak 29 Eylül 1855 günü Kars Zaferini kazanmıştır.

Bunun üzerine Sultan Abdulmecid'in fermanıyla 3 yıl süreyle vergiden muaf tutulan Kars şehrine Gazi ünvanı verilmiştir.

Naif Efendi tarafından madalya resimleri, Mr. Robertson tarafından madalya kalıbının hazırlandığı altın, gümüş ve Bakır'dan. "Kars Zafer Madalyaları"

yaptırılmıştır.

Kars Zafer Madalyası'nın bir yüzünde Kars Kalesi, diğer yüzünde ise Sultan Abdulmecid Tuğrası bulunmaktadır. Madalyalar; 7 dirhem (13,4 gram) ağırlığında, 3,6 cm çapında altın, 29,7 gram gümüş ve 7 dirhem ağırlığında bakırdan 23,000 adet darp edilerek 1856 yılında Kars zaferini kazanan askerlerimize ve şehit asker ailelerine dağıtılmıştır.

Günümüzde İstanbul Arkeoloji Müzeleri Envanter Defterinin 328, Envanter Numarasının 89. sırasında Altın, 90. sırasında Gümüş ve 91. sırasında Bakır'dan yapılmış olan "Kars Zaferi Madalyaları" bu müzede bulunmaktadır.

Kars'ın Rus Ordularına karşı kahramanca savunulması sonucunda; kazanılan 1855 Kars zaferi nedeniyle, şehrimize verilen "Kars Zafer Madalyası" aynı zamanda Anadolu’da bir şehre verilen ilk Gazilik Madalyasıdır.

Kars adının kaynağı Karsaklardan gelmektedir. Kars, "Türkiye’deki en eski Türkçe il adı" olma unvanına sahiptir. 1535 yılında Osmanlı İmparatorluğu’nun topraklarına katılmıştır.

18 Kasım 1877 tarihinden 25 Nisan 1918 tarihine kadar 40 yıl Rus işgali altında kaldıktan sonra Türkiye Cumhuriyeti Devleti topraklarına  katılmıştır.

Milli Mücadele döneminde, Millet Meclisi'nden önce ilk Meclis Kars’ta, "Cenub-i Garb-i Kafkas Hükümeti" ile kurulmuştur. 

30 Ekim 1920 tarihinde Kazım Karabekir yönetimindeki Türk Ordusu Kars’ı alarak Türk topraklarına katmıştır.

■ 23.11.2021 tarihindeki bir çok internet sitedeki köşemde yayınlanan makalemi aynen arz ediyorum...

"KARS BİR GAZİ ŞEHİRDİR!-1"

30 Ekim 1920 Serhat Gazi Kars'ın kurtuluş günüdür!

Halk arasında 93 Harbi olarak bilinen 1877-1878 Osmanlı-Rus Savaşı, maalesef Osmanlı Devleti'nin yenilgisiyle sonuçlandı. Osmanlı devleti tarihindeki en büyük toprak kaybı yaşadı ve ağır bir yenilgi alarak barış yapmak zorunda kaldı!

3 Mart 1878 tarihinde çok ağır şartlar içeren "Ayestefanos Antlaşması" imzalandı. Bu antlaşma ile Osmanlı Devleti Balkanlar'daki hakimiyetini de kaybetti. Osmanlı İmparatorluğu 2 milyon 400 bin Osmanlı altını tazminat ödemeye mahkum edildi. Ayrıca toprak olarak "Elviye-i Selase" denilen Kars, Ardahan, Batum ve Artvin Livaları ile Doğubazit, Oltu Sancakları ve bağlı yerleşim birimlerinin tamamı Çarlık Rusyası'na terkedildi!

O büyük felaketten itibaren Serhat Gazi Kars, Ardahan, Batum ve Artvin ile birlikte 42 yıl süreyle Rus esaretinde yaşadı! Ve daha sonra Ruslar'ın çekilmesiyle İngilizler tarafından Ermenilere verilmek istenildi!

Bunun üzerine sinsi tehlikeyi görerek Bayrağı, Ordusu ve Hükümeti olan "Cenub-i Garb-i Kafkas Cumhuriyeti" adıyla bir devlet kurarak sınırlarımız dışında kalan bu topraklarımızın Ermenilere verilmesine direndi/direnildi! Sonunda 30 Ekim 1920 tarihinde büyük kahraman Kazım Karbekir komutasındaki ordumuz Kars'a girdi ve Serhat Gazi Kars şehrimiz uzun bir hasretin sonunda Anavatan ile yeniden buluştu! Batum ise maalesef sınırlarımız dışında kaldı!

Kazım Karabekir ve tüm şehitlerimizi ve kahramanlarımızı rahmetle ve minnetle anıyorum.

Serhat Gazi Kars'ın ihmal edilen bu hakkının hatırlatılmasının zamanı gelmiştir! Çok fazla bilinmese de belirtmeliyim ki, 93 Harbi öncesi 1854-1855 Osmanlı-Rus savaşında, Rus kuşatması günlerinde Kars halkı ordumuzla birlikte Kars Kalesini 135 gün kahramanca savunarak, tarihte örneği az görülen destansı bir zafer elde etmiştir. Halkın bu şanlı direnişi ve zaferi karşısında Sultan Abdülmecit serhat şehrimiz Kars'a Gazilik ünvanını vermiş ve Osmanlı tarihinde Kars, gazilik ünvanı alan ilk şehrimizdir. Kahraman ordumuza gönüllü olarak destek veren Karslı sivil kahramanlarımız da padişah nişani ile ödülendirilmiş ve ayrıca Kars üç yıl süreyle vergiden muaf tutulmuştur.

Bu tarihi gerçekler nedeniyle Kars ilimizin ismine mutlaka "Gazi" ünvanının eklenmesi gerekir. Gecikmiş bir hakkın teslimi milletimizin vefa borcudur! O kahramanların bugünkü torunları olan Karslı bütün hemşehrilerimi bu onurlu mücadeleye davet ediyorum! Serhat Gazi Kars şehidlerinin ruhlarının şad olması için sonuna kadar herkesi göreve davet ediyorum!

Kars, Ardahan, Iğdır adına var olan dernek ve federasyonların bu manada mücadeleleri, onlar için bir şeref belgesi olacaktır!

Kars şehrimize Gazilik ünvanı verilmesi aynı zamanda Ardahan ve Iğdır şehirlerimiz de onurlanacaklardır. Çünkü o gün birlikte Kars idiler!

Bakalım kimler bu mücadeleye katılacaktır!?

Eminim herkes vardır!

Başta Sayın Bakanımız Ahmet Arslan beyi ve Milletvekilimiz Sayın Prof. Dr. Yunus Kılıç beyi, Ardahan Milletvekilimiz Sayın Prof. Dr. Orhan Atalay beyi ve Iğdır Milletvekilimiz Sayın Yaşar Karadağ beyi bu mücadelede öncü olmaya davet ediyorum!

Saygılarımla..."