Ülkede pahalılık yok ahlaksızlık var...

Ülkemizde son bir yıldır konuşulan ekonomideki dengesizlik, artan ürün fiyatları, yapılan zamlar, dövizin artışı, sebze ve meyve fiyatlarının el yakan ücretleri ve başarısız tek adamlı hükümet sistemidir.

Bu ifadelerin hiç birisi ülkemizdeki gerçek ekonomik kriz göstergesi olmadığı gibi ülkemizdeki ticari ahlaksızlığın en net göstergesidir. Ticari ahlaksızlığın en büyük nedenlerinden birisi ise siyasi ahlaksızlığın yansımasıdır. 

Siyasi ahlaksızlığın ticarete yansıdığı gibi ticaretten aile ahlakına yansıdığı da açıkça görülmektedir.

Şimdi bunun nedenlerini kısaca sıralayalım.

Tekel ürünü olarak bildiğimiz tütün ve tütün mamülleri ülke genelinde aynı fiyatla satılmaktadır. Bu bütün tekel sigara bayileri dahil bütün sigara satan bakkal, market gibi yerlerde fiyat etiketi değişmeden satıldığını hepimiz bilmekteyiz.

Sigara fiyatlarının belirlenen fiyat etiketi üzerinden satışı hiçbir market, bakkal ve tekel bayii satamaz. Bodrum, Marmaris gibi turistlerin yoğun olduğu turistik bölgelerde bir lahmacunun 100 liraya satıldığı mekanlarda bir şişe suya 80 lira yazılmasını, fiyat etiketinin üzerinde satılmaması gereken  bir paket sigaraya 200 lira yazılmasını sezonluk çalışılan bölge üç ay çalışıp dokuz ay yatıyorlar diye hep avutuluduğumuzu biliyoruz.

Bu durumu ahlaksızlık, ticari terbiyesizlik olarak hiç sorgulamadık, sorgulatmadık, denetim yapan ilgili kurumlarda fiş, fatura ve adisyonlarda sigaranın paketine 200 lira yazılmasını görmemezlikten geldiler.

Sigarada olduğu gibi dünyanın her yerinde satılan Coca Cola'da firma tarafından neredeyse her kola satıcısının ayağına kadar getirilip hatta kendileri tarafından verilmiş buzdolabına kadar dizdikleride görülür.

Coca Cola ürünü de tıpkı sigara gibi üretici firma tarafından bir kolide alsan 1000 kolide alsan fiyat sabit olarak alınır.

Yani Coca Cola için satıcı tarladan gelen patates, domates, soğan gibi artan yakıt fiyatlarını, nakliyenin pahalı olduğunu göstererek bire beş koyarak satmaması gereken bir ürün olduğu halde bir bakkalda 9 lira, bir markette 10 lira, ekmek üreten bir fırında 14 liraya satılıyorsa bunun adı pahalılık değildir.

Bunun adı açgözlülük ve ticari ahlaksızlıktır.

Görevini yapmayan ticaret bakanlığı, tarım bakanlığı, yerel yönetim ve denetimden sorumlu ilgili kamu kurum ve kuruluşlarının bu ahlaksızlığı denetlememesinin suçunun atıldığı yer bellidir.

Kimse tek adamlı hükümet sisteminin getirdiği ekonomik göstergeler diye pahalılık üzerine siyaset yapmaya kalkmasın.

Önce her geçen gün ticari ahlaksızlığı normal bir yaşantı olarak kabul ettiğimiz millet olarak kendimizi sorgulamalıyız.