Yalakalık da yalandan mıdır?

Özlem Gürbüz

11-03-2024 11:18

Eminim birçoğumuz yalanlar söylemişizdir, "ufak yalan" dediğimiz "beyaz yalan" mesela...

E peki yalakalık da yalan sınıfına dahil ediliyor mu? Sizi bilmem ama "Yalakalık" sözünü hiç sevmem. Yine de ne olduğunu bilmekte fayda var.

Yalakalık, tabiri caizse, sizden bilgi veya konum olarak daha yüksek birine karşı özenme, kendisini sevdirme veya O'na ulaşma çabasıdır. Yani bir insan, sevmediği birine karşı O'nu seviyormuş gibi görünmesi de bi nevi yalandan sayılıyor. Siz ne dersiniz bu yorumuma?

"Nerden bileyim?" dediğinizi duyar oluyorum.

Şahsen biri bana gereğinden fazla ilgi gösterecek olursa ben bunun altından bir şey ararım. Sonuçta herkesin hak ettiği kadar değer görmesi kanaatindeyim.

Haydi gelin sizi biraz geçmişe götüreyim; okul yıllarınızı hatırlayın...

Sınıfın en çalışkan kızına veya erkeğine sırf onlardan not alabilmek veya onlardan kopya çekebilmek için yalakalık yapanları eminim çok görmüşsünüzdür.

Yalakalıkta hayranlık, empati, sempati gibi durumları hiç boşuna aramayın, tamamen içeriğinde sahte duygular barındıran bir tür davranış bozukluğudur bana göre. Evet... Bozuk davranış! Çünkü gerçekçi olmayan hiçbir şey normal değildir.

Bir de şöyle örnek vereyim ; bir adamı düşünün ve o adam kayın pederini sevmediği halde sırf kayınpederi zengin diye O'nun her ayak işini yapan adam, aslında para arzusuyla bu ilgi aşırılığını O'na göstermektedir. Hani bir atasözü var ya "Köprüyü geçene kadar Ayı'ya Dayı diyeceksin" muhabbeti.

Ne kadar sahte ve bir o kadar da gülünç durum. Elbette ki herkes herkesi sevmek zorunda değildir ama saygı duymak çok önemli.

Bazen dürüstlükle kaybettiğimiz çok zamanlar da olmuştur. Oysa burada üzülmemizi gerektiren bir durum yok, çünkü vicdan muhasebesi yapmamız söz konusu olamaz. Vicdanımızın terazisini yalakalık değil, dürüstlük tartar. Belki dürüstlükle tek bir şey kaybedebiliriz ama birden fazla şey kazanabiliriz; mesela insan kazanırız, kalp kazanırız, sevgi kazanırız.

Dürüstlükle adil olmayı başaranlar bu hayatta her zaman en kalıcı mutluluğu yakalayanlardır.

Sevmek demek, gerçek sevgidendir; yalakalık ise karşı tarafı seviyor gibi görünmek ya da O'nu çıkar amaçlı ilgi aşırılığına maruz bırakmaktır.

Kimi insanlar karşı tarafın asıl hislerini anlarken kimileri anlayamaz. Hatta anladıkları halde sırf ilgi görmeleri hoşlarına gidiyor diye bu durumlarından memnun olanları da varsayabiliriz. Her neyse... Hayatta dürüst ve adil insanlarla karşılaşmamız ümidiyle...

DİĞER YAZILARI Öğretmenlerimiz 01-01-1970 03:00 Kalabalıkta Bile Yalnız 01-01-1970 03:00 Kitapların Anlamlı Gücü 01-01-1970 03:00 Hangi acı unutulur? 01-01-1970 03:00 Dünya Otizm Farkındalık Günü 01-01-1970 03:00 Kalplerimiz midir kuruyan yoksa! 01-01-1970 03:00 Hayallerinizi Hayatlarınıza Katın 01-01-1970 03:00 Aşk mı, mantık mı? 01-01-1970 03:00 Çok Mu, Yoksa Öz Mü Konuşmak? 01-01-1970 03:00 Akran Zorbalığı 01-01-1970 03:00 Bu nasıl bir kış! 01-01-1970 03:00 Neyin Peşindeyiz? 01-01-1970 03:00 "Maşallah" Demek Zor Mu? 01-01-1970 03:00 Onlar da Evlatlarımız 01-01-1970 03:00 Önyargı mı, empati mi? 01-01-1970 03:00 Yapay Gıdalar 01-01-1970 03:00 Her Çocuk Değerlidir 01-01-1970 03:00 Paylaşmak 01-01-1970 03:00 Türbe Ziyaretleri 01-01-1970 03:00 Hayvan Sevgisi ve Bilinci 01-01-1970 03:00 Bitkilerdeki Bilimsel ve Bilinmeyen Gerçekler 01-01-1970 03:00 İnsan Hafizasi 01-01-1970 03:00 Kırmızı Nokta 01-01-1970 03:00 Küresel Isınmadaki Rolümüz 01-01-1970 03:00 Sizi Seviyor Zannettiğiniz Kişi 01-01-1970 03:00 Para'nin Satın Alamayacaği Güçler 01-01-1970 03:00 Annelik – babalik görev mi, duygu mu? 01-01-1970 03:00 Mektuplarin Evrimselleşme Süreci 01-01-1970 03:00