Neyin kafasını yaşıyoruz..!

Bugün hem ilk okul hem de ortaokuldan iki arkadaşım beni ziyarete geldiler. Biriyle uzun yıllar görüşmemiştik. On beş yıldır Almanya’da yaşıyordu Fatih. Faruk ise memlekette yaşıyor ve görüşüyoruz.

Kapıdan içeri girer girmez tanıdım Fatih’i. Mavi önlüklü günler(ilkokul), takım elbiseli günlerimiz(ortaokul) aklıma geldi. Sanki dün gibiydi. Her şeyimizi paylaşırdık. Çekirdek, tost, simit her şey… bir şeyi zaten saklamak mümkün değildi. Saklasan ve fark edilse arkadaşlardan en az üç el cebine girerdi. Güzel günlerdi…

Fatih’in konuşmalarına baktım. Ufku genişlemiş. Meselelere geniş perspektiften bakıyor. Açık, net ve sade konuşuyor. Sanki dünyayı elinde taşıyor gibi. Kafası çok net. Hoşuma gitti. Ülkemdeki insanları anlamıyorum diyor. Bu nasıl bir körleşmedir?

Alman dostlarım var. Onlarla sohbet ediyoruz. Geneli Erdoğan’ın bir an önce gitmesini istiyor, hatta o gittikten sonra Türkiye’ye tatile geleceklerini söyleyenlerin bile olduğunu söylüyor. Çok derin bakmaya gerek olmadığını söylüyor Fatih. Bütün düşman okları Erdoğan’a yöneltilmiş durumda, bunu dışarıda çok net görüyorum. O zaman liderimiz Erdoğan’dır. Bu gayet açıktır.

Diğer ülkelerden Müslüman dostlarım var. Hepsiyle sohbet ediyorum. Hepsi Erdoğan’ı liderleri gibi görüyorlar. Kendi memleketlerinde olsa kesin seçeceklerini söylüyorlar. Ümmetin ekserisinin bu kadar teveccühüne mazhar olmuş bir adam LİDERİMİZDİR abi diyerek noktalıyor arkadaşım Fatih.

Şunu da belirteyim. Ne ben ne de Fatih partizan falan değiliz. Erdoğan’dan bir menfaatimiz de yok..! Nefretle ya da duygusallıkla da hareket etmiyoruz. Gördüğümüzü söylüyoruz. İnsanlar tabi ki özgürce iradelerini kullanacaklar. Ancak bizlerde gördüğümüzü söylemek istiyoruz.

Yurdum insanı meseleleri çok fazla yakınlaştırarak okuduğu için fotoğrafın büyüğünü kaçırıyorlar. Nefret psikolojisiyle hareket etmek doğru değil. Bu memleketin, bu ümmetin menfaatine CHP İKTİDARINDAN BİR YARAR ÇIKMAZ abi, bunu niye görmüyoruz?

Erdoğan’a olan nefretimiz bizi körleştirmiş. Sayın Kılıçdaroğlu’na neden bu kötülüğü yapıyorsunuz? Tutarsız, ilgisiz konuşmalarından da mı anlamıyorsunuz bu memleketi yönetme kapasitesi yok. Yapmayın. Bu adama bu ağır yükü bir inat uğruna yüklemeyin..!

Sayın Kılıçdaroğlu, evet sempatik bir insan. Şahsiyetiyle bir problemimiz yok ancak bu ülkeyi yönetecek liderlik vasfı yok. Türkiye, TÜRKİYE’den büyüktür buraya dikkat çekiyorum. Siz isteseniz de istemeseniz de dünya Müslümanları bize bakıyorlar. Bizim AYAĞA KALKMAMIZI BEKLİYORLAR.

Bunu Erdoğan’ın yapacağına inanıyorlar. Erdoğan’ı sahipleniyorlar ve dua ediyorlar. Bu hepimiz için bir imkan. Ümmeti derleyip toparlamak adına çok güzel bir imkan.

Particilik yerin dibine batsın. Adamcılığın canı cehenneme. Ben ülkemin, ümmetin derdindeyim abi..! Neyin kafasını yaşıyoruz? Bütün bu Müslümanlar haşa haşa aptal mı? Neden Erdoğan’ın liderliğini kabul ediyorlar? Bunu sordunuz mu hiç kendinize?

Etmeyin. Bu cennet vatanı katı kemalist zihniyete teslim etmeyin. Bu memlekete (her kesime..!), ümmete yazık etmeyin. Müslümanlar kendilerine gelirse BÜTÜN MAZLUMLARA UMUT OLACAKLAR BİİZNİLLAH. Bu yakındır. Öyle ya da böyle bu olacak. Neden buna vesile olmak istemiyorsunuz?

Rabbim! Memleketimize ve cümle İslâm beldelerine razı olacağı yöneticiler nasip etsin inşaallah.