"Ben bu çağdan nefret ettim, etimle kemiğimle nefret ettim" diyor şair Zarifoğlu. Allah c.c rahmet eylesin.
Bu çağda yaşananları, zalimlikleri, sıradışı yaşamları ve bunları normal bir hayat şekli imiş gibi gözümüze ve beyinlerimize zerk etmeye çalışanları insanın aklı almıyor, midesi kaldırmıyor.
İki haftadır küçük bir kız çocuğunun kayıplara karışmasını ve bir an önce bulunması için yapılan aramalarda bedenen orada olamasakta ruhen ve dualarımız ile yaralı ailenin yanında idik.
Zira önce bir anne sonra da bir insan olarak bu canları yaralayan nice kayıp olayların neticesinin hüsran ve hüzün olduğunu hepimiz gördük ve yaşadık. Artık hüzün ve acıyı toplum olarak yaşamak istemiyoruz.
Neticede, güvenlik güçlerinin sabırla ve en ince detayına kadar yaptıkları arama ve kurtarma neticelerinde küçücük bir kız çocuğu, dedesi sanılan ahlâksız gerçek babası tarafından cinsel istismara uğrayıp öldürüldüğüne toplum olarak şahit oluyoruz.
Acı, hüzün ve kin hepsi aynı anda.
Üç yaşında ahlaksızca bir cinayete kurban giden, âdeta bir melek olan kızımız ile hem acıyı hem de hüznü aynı anda yaşadık.
Kinlendik....
Masum evladımızın naaşının otopsi yapılması neticesinde gerçek babasının dedesi olduğunu öğrenince kinlendik. Zira yaşını başını almış bir insanın bu kadar küçük bir çocuğa böyle vahşice bir muameleye tutması için insanlık sıfatından çıkmış olması gerekir.
Ve biz milletçe tüm bu olayları bir film izler gibi izliyoruz. Bu nasıl bir insanlık, nasıl canavarlıktır, nasıl bir dinsiz, imansızlıktır böyle Allah'ım.
Yapanın yanına kâr kalan bir adalet sisteminize karşı karşıyayız. Akıl almaz derecede cinayet işleyen bu zalimler "az bir ceza ile yatarım ve çıkarım" düşüncesi ile âdeta her imkanı ev sahibi tarafından karşılanan bir kampa gider gibi gidiyorlar. Tıpkı
" Lüküs hayat lüküs hayat
Bak keyfine yan gel de yat
Ne ömür şey
Oh ne rahat
Yoktur eşin lüküs hayat
" şarkısında olduğu gibi bi dönüm bostan yan gel Osman misali yatıp çıkıyorlar.
"Sizin için kısasta hayır vardır" buyuruyor Allah'u Teala.. Şeriat kanununda âleme ibret olsun diye asılmalı bu adam, bak o zaman bir daha kimse böyle birşeye cesaret edebilir mi?
Suç cezasız kalmaz, kalmamalı. Bu yüzden Allah'ın dininden korkuyorlar, istemiyorlar.
Onlar, herkes istediği gibi hayvani nefsiyle Lut kavmi gibi yaşasın istiyorlar.
İnsanlıkta, İslam'da böyle bir özgürlük yok.
Hergün insanlık, vicdan, merhamet, ahlâk yok oluyor. Biz daha lüks yaşayamamanın derdindeyiz...
Ne zaman bu insanlıktan çıkmış ahlâksızlık toplumdan temizlemek için idam yasası ve zinanın suç sayılması getirilecek...
Cumhurbaşkanımız,
"Meclis getirsin, o gün onaylayacağım" diyor. Peki milletin vekilleri hâlâ neyi bekliyor...
Herkes kendi memleketinin vekiline bu konuda neden baskı yapmıyor?
Gözümüzün, kulağımızın zamda olduğu kadar, pazarlık yapıldığı kadar niye bunlar için ayağa kalkılmıyor..
Acaba, bu çocuk; meclisteki vekillerden iş adamlarından yetkili birinin olsaydı yine böyle sessiz mi kalacaktılar?
Yazıklar olsun..
Unutmayın!!!
Masum bu canların vebali ayaklarınıza dolanacak...
Sessiz kalanlarda bu günaha ortaktır.
Bunca gazap imtihanlar boşuna değil..
RABBİM, kalplere merhamet hissi versin..
Üzgünü(Z)m, bir o kadar kızgınım, bir o kadar da kırgınım ki...
Çocuklarımız...
Kadınlarımız...
Ailemiz avucumuzdan kayıp gidiyor, ya öldürülüyorlar ya küfür batağına saplanıyorlar.
Ya deis...
Ya ateis......
Ya lgbt oluyorlar.
Bizler de milletçe yağ, gaz, Euro, dolar, borsa derdine düşmüşüz...
Sosyal medya, televizyonlar hep ahlaksızlığın yayılması için araç oldu...
Adaletin...
Ahlakın...
İmanın...
İlim ve İrfanın olmadığı toplum yok olmaya mahkumdur..
Allahım, mübarek cuma günü hürmetine, milletimize bir uyanış nasip et...
Müslüman olarak yarattın ne olur Müslüman olarak yaşat...
Selam ve dualarımla.
Allah'a emanet olun…