Çocuklarımıza Başkalarını Önemsemeyi Öğretebilmek

Pınar HOLT

16-11-2017 10:09

Okulların açılmasıyla kızım da bu sezon yeni okul ve yeni arkadaşlara uyum sağlamaya çalıştı. Artık bayağı bir adapte oldu. Ancak ilk günler kızımın bir gözlemi olmuştu ve gelip bana anlatmıştı.

‘Anne serviste bir arkadaşım var. Her sabah ‘Günaydın’ diyorum, kafasını çevirip bana cevap vermiyor’

Aslında bu benim çok şaşırmadığım bir durum. Bazen biz yetişkinlerin de aynı iş yerinde çalıştığımız insanlarla ve hatta aynı apartmanda yaşadığımız komşularımızla karşılaştığımız durum değil mi?

Kızıma sordum:

- ‘Peki, arkadaşın cevap vermeyince kendini nasıl hissediyorsun?’

- ‘KÖTÜ.

- ‘Peki, ne yapmayı planlıyorsun?’ dedim. Baktım pek bir cevap yok. Belli ki benden bir destek bekliyor.

- ‘Su’cum 2 tane seçeneğin var. Dilersen arkadaşına günaydın demeyi kesebilirsin. Dilersen de sana bir gün karşılık verene kadar günaydın demeye devam edebilirsin, karar senin’ dedim.

- ‘GÜNAYDIN demeye devam edeceğim’ dedi.

- ‘Peki, nasıl istersen’ diyerek kendisi konuyu açana kadar kapadım. Yaklaşık 2 hafta sonra kızım yanıma geldi ve – ‘Anne biliyor musun arkadaşım bugün bana GÜNAYDIN dedi’ diye mutluluğunu paylaştı. Ben de en az onun kadar mutlu olmuştum.

Hepimiz, çocuklarımızın büyüdüğünde merhametli insanlar olmasını istiyoruz değil mi? İnsanları seven, önemseyen, saygı duyan, başkalarının içinde bulunduğu zor koşullar için endişe duyan, empati gösteren, merhamet eden ve yardım eden çocuklar yetiştirmenin stratejilerini bu yazıda bulabileceksiniz.

Araştırmalar aslında çocukların paylaşmak ve başkalarına yardım etmek için köklü bir iç güdüye sahip olduklarını gösteriyor. Hatta bir araştırma; bebeklerin başkalarından almaktan çok daha verici olduklarını göstermekte’ Öyle görünüyor ki, aslında çocukların doğasında paylaşma ve sevgilerini gösterme fazlaca var. Ancak zaman içerisinde aile tutumları ve çevresel faktörlere göre davranışlarında değişiklikler gösterebiliyor.

Peki, biz çocuklarımıza maddi ve manevi paylaşmanın ve cömertliğin, kişisel mutluluğa olumlu etkisini nasıl anlatabilir ve onları nasıl teşvik edebiliriz?

MODEL OLMALIYIZ

Çocuklar bizim tutum ve davranışlarımızı izleyerek çok şey öğrenirler. Yapılan birçok araştırma ‘Çocukların hem sevgisini gösterme hem de yardımlaşma anlamında cömertliklerini aile bireylerinin mutlaka bir tanesini model alarak öğrendiğini’ bildiriyor.

Bana göre ‘Cömert ol, günaydın de, eşyalarını paylaş!’ gibi söylemlerde bulunmak yerine, bunları öncelikle kendimiz yaparak model olmalıyız. Kızımı büyütürken ‘Günaydın demelisin, eşyalarını paylaşmalısın’ gibi sözler kullanmadım. Sadece kendim herkesi selamlamaya ve birçok gönüllü aktivitede bulunmaya, paylaşmaya özen gösterdim.

İNSANLARIN NEDEN YARDIMA İHTİYAÇ DUYDUKLARINI AÇIKLAMALIYIZ

Bizler biliyoruz ki çocuklar yaptıkları her eylemin bir sebebi olduğunu bilmek isterler. Bu başkalarına yardım konusunda da değişmez. Evet biz yardıma muhtaç olanlara el uzatmalıyız ama neden? Gerekçelerini mutlaka çocuğumuza açıklamalıyız. Neden yardım ediyoruz? Neye yardım ediyoruz? Neden yardıma ihtiyaçları var?

Wilhelm of Indiana Universitesi’nden Mark Ottoni’nin yaptığı araştırmaya göre; ailelerin cömertlik ve paylaşma hakkında çocuklarıyla yaptıkları sohbetlerin, çocuğun davranışları üzerine olumlu katkısı olduğunu gösteriyor.

ÇOCUĞUN YAPTIĞI YARDIMIN ETKİSİNİ GÖRMELERİNİ SAĞLAYIN

Çocuğumuzun oynamadığı oyuncakları ya da giymediği kıyafetleri başka bir yere bağışlama ya da başka birileriyle paylaşması için teşvik etmeliyiz. Kullanmadığı eşyaları kendisinin ayırmasını ve bağışlanacak yere kendi elleriyle eşyaları ulaştırmasına fırsat vermeliyiz. Araştırmalar maddi ya da manevi yapılan cömertliğin olumlu geri dönüşünü görebildiğimiz takdire, yeni bir deneyim için motive olduğumuzu gösteriyor.

Kızımla beraber ayırdığı oyuncak ve kitaplarını vermek üzere semtimizde saatlerce Suriyeli aile aradığımız gün aklıma geldi. Sonunda çocuklarıyla bir köşede oturan bir anne bulmuştuk. Su, koşarak 4-5 yaş civarında ki çocuğa hediye paketi yaptığı oyuncak ve kitapları vermişti. İki çocuğun birbirine sevgi ve mutlulukla dolu bakışlarını keşke kelimelerle tarif edebilsem...

SEÇİM HAKKI VERMELİYİZ

Netta Weinstein ve Richard Ryan’ın yaptığı araştırmalarda insanların maddi ve manevi yaptıkları yardımların tamamen gönülden ve kendi iradeleriyle karar verdikleri ve motive oldukları gözlemlenmiş. Dolayısıyla çocuklara seçenek sunmalı, istemediklerinde zorlamamalıyız aksi takdirde yaptıkları eylemin ev ödevi yapmaktan bir farkı kalmayabilir.

Evde her sene bir köy okuluna yaptığım kitap kampanyalarının toplama ve kolileme kısmında kızıma ‘Bana yardım etmek ister misin?’ ya da ‘Bu kitaplar senin yaşıtlarına gidiyor, kütüphanenden katkıda bulunmak ister misin?’ gibi zorlamadan, kızımın kendi kararına bıraktığım soruların cevaplarına hep olumlu dönüş aldım.

YAŞAM HAKKINDA OLUMLU BAKIŞ AÇISI GELİŞTİRMELERİNİ SAĞLAMALIYIZ

Onlara hayata olumlu tarafından bakabilmeyi, teşekkür etmeyi, başkalarına nezaket göstermeyi, doğaya ve hayvanlara karşı şefkatli ve nazik davranmayı öğretebilmeliyiz.

MİNNET DUYGUSUSUNU GELİŞTİRMELERİNİ SAĞLAMALIYIZ

Çocuklarımıza minnettar olmayı öğretmede ilk adım, sık sık kendi sahip olduğumuz nimetler üzerine olumlu yorum yaparak ve şükür ederek onlara minnettarlığı modellemektir.

Kızımla akşamları gün içerisinde başımdan geçen güzel bir iki konuyu, duyguyu paylaşıp ve sonra onun başından geçen güzel şeyleri paylaşmasını teşvik etmeye çalışıyorum. Elbette moralimizi bozan yaşadığımız olumsuzlukları da birbirimizle paylaşıyoruz ama sonunu hep ‘İyi ki varsın, seninle bunları paylaşabilmek çok güzel’ diye bitirmeye çalışıyoruz.

 ZOR DEĞİL!

Çocuklarımıza başkalarını önemsemeyi, sevgi ve saygı, merhamet göstermeyi, yardım etmeyi öğretmek zor değil. Unutmayalım ki onların en iyi öğretmenleri biz ebeveynleriyiz!

Seminerlerimde, yazılarımda ve hatta her ortamda hep dile getirmeye çalıştığım üzere; ‘Kullandığımız eşyalar, oturduğumuz evler ve hatta üzerimizdeki elbiseler dahil olmak üzere aslında hiçbir şey bize ait değil. Doğanın kanunu olarak biz, çıplak geliyoruz ve çıplak gidiyoruz bu dünyadan… Ve ardımızdan bırakabileceğimiz tek baki kalan ise SEVGİMİZ ve PAYLAŞTIKLARIMIZ.

Zaten hayat da sevdikçe ve bir elimizi diğer bir ele dokundurdukça güzel değil mi?

Sevgiyle.

Pınar HOLT

E-mail: info@pinarholt.com

Web: www.pinarholt.com

Instagram: pinarholtofficial

Facebook: Pinar Holt

 PINAR HOLT KİMDİR?

Davranış Bilimci, Yazar ve Konuşmacı Pınar Holt, İstanbul’da doğdu.  11 yaşında 1 kız çocuğu annesidir.

1997 -1999 yılları arasında İngiltere’de Dil ve Turizm eğitimi aldıktan sonra Türkiye’ye döndü.

2013 yılında California Janus Universitesi Davranış Bilimleri bölümünde lisans eğitimini tamamladı. Halen İstanbul Üniversitesi Sosyoloji bölümü lisans ve Atatürk Üniversitesi Çocuk Gelişimi bölümü eğitimlerine devam etmektedir. 

2013 yılından beri çeşitli PDR ve Kadın Magazin dergilerinde Anne & Çocuk İlişkileri ve Çocuk & Ergen Psikolojisi üzerine köşe yazıları yazan Pınar Holt, 2016-2017 yılında ‘Oyun ve Masal Terapisi’ eğitimiyle birlikte, The University of Warwick’ten ‘Bebek Zihin Gelişimi’ üzerine eğitimlerini tamamlayarak, İstanbul başta olmak üzere Türkiye’nin birçok yerinde annelerle buluşup ‘0-5 Yaş arası Bebek & Çocuk Davranışları ve Etkileşimi’ seminerler vermektedir.

Bununla beraber Amerika’da bulunan Zur Institute’den ‘Childeren, Technology Addiction, Parenting and the Future’ ‘Çocuklar, Teknoloji Bağımlılığı, Ebeveynlik ve Gelecek...’ konulu eğitimi alarak, birçok kurum, okul, vakıf ve belediyelere ‘Pınar Holt ile Teknoloji Diyeti’ başlıklı sunumuyla konuşmacı olarak katılmaktadır.

Çocuk ve Ergenlerde yaşanan ‘Teknoloji Bağımlılığı’ konusuyla ilgili kitap çalışması bitmiş olup, basım aşamasındadır.

Bunların yanı sıra Ailelere ve Yetişkinlere aşağıda verdiği diğer eğitimlerin listesine ulaşabilirsiniz:

0 - 5 Yaş Bebek & Çocuk Davranışları Bağımlılıklarımız & Teknoloji Bağımlılığı Motivasyon, İletişim Becerileri & Kişisel İmaj Beden Dilini Etkili Kullanabilme Stres & Zaman Yönetimi Özgüven Gelişimi Aile ve Çocuk İletişimi Eğitimleri

 

 

 

 

DİĞER YAZILARI Kendini yeniden keşfet! 01-01-1970 03:00 Doğum Sancısı 01-01-1970 03:00 Unutma! Sen Yürüyen Bir Evrensin! 01-01-1970 03:00 Her şey titreşir! Hayat titreşimdir! 01-01-1970 03:00 Ayallerinizin Gerçekleşmesi İçin Altın Kural! 01-01-1970 03:00 Sosyal Hayata Dönmenin 7 Yolu 01-01-1970 03:00 Koronadan Kaçarken Başka Hastalıklara Tutulma! 01-01-1970 03:00 En Büyük Gücümüz Yaşama Sevincimizdir! 01-01-1970 03:00 Ne Ekerseniz Onu Biçersiniz 01-01-1970 03:00 Rehineci 01-01-1970 03:00 İmkansız Deme! 01-01-1970 03:00 Bugünü Daha Nasıl Güzel Yaşayabilirim? 01-01-1970 03:00 Hayatımın Dönüm Noktası Kitabı Okurlarını Hayatlarının Dönüm Noktasına Götürecek! 01-01-1970 03:00 Virüsler Pozitif İnsanları Sevmezler! 01-01-1970 03:00 Niyet Perdesi 01-01-1970 03:00 Sizin hiç babanız öldü mü? 01-01-1970 03:00 Sözün hangi mevsimde söylendiği sözün kendisinden daha önemlidir! 01-01-1970 03:00 Türkülere ilham olmuş ördek şimdilerde sendrom olmuş! 01-01-1970 03:00 Değerli Dostlarım, 01-01-1970 03:00 Selvi Boylum Al Yazmalım 01-01-1970 03:00 Yapay zekâ mı organik zekâ mı? 01-01-1970 03:00 Kendi hapishanesinde sıkışıp kalan insanoğlu! 01-01-1970 03:00 Pabucunuzu dama attırmayın! 01-01-1970 03:00 Şiddet her yerde! 01-01-1970 03:00 Sosyal Medya Sarhoşluğu 01-01-1970 03:00 Video oyunları çocuğun empati yeteneğini geliştirir mi? 01-01-1970 03:00 Yeni nesil doktor ya da mühendis olmak değil, ‘youtuber’ olmak istiyor! 01-01-1970 03:00 Mahremiyet eğitimi almamış çocuktan saygı ve nezaket beklenemez! 01-01-1970 03:00 Kalbim Afrin’de Kaldı 01-01-1970 03:00 Herkesin Sorduğu Soru: Ne Ara Bu Kadar Acımasız Olduk? 01-01-1970 03:00 Kadınlar insandır erkekler ise insanoğlu! 01-01-1970 03:00 Biz çocuklarımızı ihmal edersek istismarın sonu gelmez! 01-01-1970 03:00 Anne sen bana mı yoksa kendine mi üzülüyorsun? 01-01-1970 03:00 Bağırmadan Çocuk Büyütmenin Püf Noktaları 01-01-1970 03:00 Çocuğunuzun en iyi arkadaşının bilgisayar, tablet ya da televizyon olmasını ister misiniz? 01-01-1970 03:00 Çocuğunuza kitap okuma alışkanlığı edindirmenin 7 yolu! 01-01-1970 03:00 Çocuklarımızı Teknolojinin Zararlarından Nasıl Korumalıyız? 01-01-1970 03:00 Kızım sustu! Ben sustum! Ve sanki tüm kâinat sustu... 01-01-1970 03:00 Çocuklarımıza Sevgiyi Paylaşmayı Ve Yardım Etmeyi Öğretmek 01-01-1970 03:00 Onlar susuyor ama siz susmayın! 01-01-1970 03:00 Biz nerede yanlış yaptık? 01-01-1970 03:00 Okullar Açılırken 01-01-1970 03:00