Zaman fasılasız akıp gidiyor… Ülke ve millet olarak zor günlerden, tehlikeli mevsimlerden, sıkıntılı aylardan geçiyoruz. Her yeni güne uyandığımızda, acaba bu gün nasıl bir ihanete, nasıl bir alçaklıkla karşılaşacağız diye merak ediyoruz. İhanet her gün başka bir kisve ile farklı bir oyunla çıkıyor karşımıza. Artık ne türü ne de boyutu bizi şaşırtmıyor. Fakat bilinsin ki gereği için bir yere not ediyoruz ve saklıyoruz.
Yakın zaman öncesine kadar din adamı zannedip kıymetlendirdiğimiz bir şeref ve namus müflisinin içinden nasıl bir köpeğin çıktığını dehşetle öğrendik. İhanetin ve alçaklığın boyutları gün yüzüne çıktıkça, her gün bir daha küçük dilimizi yuttuk. Ve bu sebepten; alçak ve namussuzların Şah’ı, Önder’i ve Pir’i olarak listenin en başına Feto köpeğini
NOT ETTİK!
Her sözü barış, her sözü halkların kardeşliği olan… Fakat savaştan ve kandan başka bir marifetini görmediğimiz, kardeşleri bile düşman eden, 16 yaşındaki Yasin’in ve arkadaşlarının hayvani işkencelerle öldürülmesine sebep olan. Yıllardır emperyalistlerin operasyon aracı olarak ihanetten ihanete koşan, zihnini ve benliğini bu toprakların mayasından çoktan koparmış, pusulasız kıblesiz hainleri de unutmayacağımız şekilde
NOT ETTİK!
Memleketin hayrına ne varsa itiraz eden… Batı başkentlerinde yazılıp konuşulan Türkiye senaryolarını birebir alıp nakleden, onların içerideki sözcüsü gibi davranan, yılardır tutmayan felaket hikâyelerine azıcık hizmet eden; enflasyon, terör, döviz dalgalanması gibi zaman zaman suni yollarla baş gösteren, memleketin zararına ne kadar sıkıntı varsa içten içe bunlara sevinen, muhalefet etmekle ihanet etmeyi birbirine karıştıran; bilumum oda, dernek, siyası kurum, kuruluş ve insancıkları da şerrinden emin olmak ve gerçek yüzlerini insanımıza anlatmak için
NOT ETTİK!
Nefsini şeytana satmış, kişisel menfaatlerinin köleleştirdiği, yaşadığı dünyayı fayda-zarar ve çıkar denklemiyle algılayıp, bu ölçekte görev yapmayı ilke edinmiş bürokratları… Seçildiği ya da atandığı görev alanını kendinin ve çevresinin kişisel çıkarlarına hizmet aracına dönüştüren adına siyasetçi başkan müdür vs. denilen alçakları. Ve görevini ihmal eden, savsaklayan, memnuniyetsiz, kifayetsiz memleketin omuzlarında yük olan ne kadar iğrenç varlık varsa yüzlerine tükürmek ve gereğini yapmak için onları da bir köşeye
NOT ETTİK
Peki, biz kim miyiz?
Biz bu toprakların asli unsurları olan binlerce yıldır kardeşçe yaşamış Türkleriz, Kürtleriz, Çerkezleriz, Lazlarız, Boşnaklarız Çeçenleriz…
Çanakkale’de hep beraberdik. Yine de öyleyiz mayası bozulan, dedelerinin ruhuna ihanet eden, bu toprakların kültür kökleriyle oynayan, kardeşliğimize dinamit koyan, emperyalistlerin ağzıyla konuşan herkes bizim değişmez düşmanımızdır.
Ve hepsini bir yere
NOT ETTİK.
Abdülhamit Türksoy