Çocuk asker!

Nesibe TÜKEL

09-11-2019 12:49

Bu vatan;  yaşı, cinsi, dili, ırkı, etnik kökeni ne olursa olsun kendileri küçük olsa da ruhları büyük  kahramanları, canları ile verdikleri kutsal mücadeleleri için şükran ve minnetlerini sunar.

Ne mutlu;
EKMEKSİZ YAŞARIZ!!!
LÂKİN
VATANSIZ VE HÜRRİYETSİZ YAŞAYAMAYIZ diyen kahramanlara.

İsmi dahi bilinmeyen bu ÇOCUK ASKERLERDEN sadece bir tanesidir aşağıda okuyacağınız yazı.
Buyrun
..........

Minik elleriyle, çeliğin soğuk yüzünü taşıyan silahını temizlemeye çalışıyordu. O küçücük parmakları tüfeği zor kavrıyordu. Tüfek neredeyse kendi boyundaydı. Omzuna takınca, tüfek mi büyük yoksa kendisi mi küçük belli değil, tüfeği omuzundayken silah büyüyor kendisi ise küçülüyor gibiydi. Tüfek omuzundayken görenler böyle zannediyordu. Çünkü tüfek, omuzlarından ta ayaklarına kadar sarkıyor, yürürken tüfeği neredeyse yerde süründü sürünecek. Artık ne kadar çocuk ve küçük olduğunu siz tahmin edin.

Köyde arkadaşlarıyla oynarken tellalın seferberlik ilanını duyar duymaz hiç vakit kaybetmeden askeriyeye koşar. Duymuş ki: ‘Düşman vatan kapılarına dayanmış işgal edecekler. Vatan, bayrak, din, namus ayaklar altına alınıp çiğnenecek.’ Artık durur muydu, vatan işgal edilecek. Aç, susuz yaşana bilinir fakat vatansız asla yaşanılmazdı. Bu sebeple kendini askere kaydını yaptırır. Onu hemen Çanakkale cephesine gönderirler.

Cepheye geldiğinde herkes şaşkın bir şekilde ‘Bu çocuğun burada ne işi var.’ diyorlardı. O kadar küçüktü ki kendisine uyacak bir askeri elbise bulamadılar. Kendi elbiseleriyle yani sivil kıyafetle ortalıklarda dolaşıyordu. Bu kadar küçük birisinin askerde olmasıyla insanın hayrete düşmemesi imkânsızdı.



Bu sebeple O’nu ismiyle değil ‘Çocuk’ diye sesleniyorlar, çağırıyorlardı. Tüm ordugâhta nam salmış, Çocuk yukarı, Çocuk aşağı. Cesareti ve o küçük yaşına rağmen olgunluğu askerleri cesaretlendiriyordu. Komutanların bize emanet, aman bir şey olmasın diye üzerine titremelerine rağmen O, cephede ön saflarda asker abileri ve amcalarıyla birlikte savaşmak için can atıyordu.

Silahı kendisinden büyük olmasına rağmen canından, bedeninden bir parçaymış gibi sahipleniyor. Gözünün önünden hiç ayırmıyor. Bakımını hiç aksatmadan tas tamam yapardı. Askerler, savaş hafifleyip dinlenmeye çekildiğinde eşlerine, nişanlılarına, yavuklularına, ana ve babalarına mektup yazarlar, eşlerinin, yavuklularının oyalı mendillerini okşarlar, koklarlar hasret giderirlerdi. Bizim çocuk asker ise, hayatındaki tek kadın, canı, kanı olan anasının kendisini uğurlarken eline tutuşturduğu sade mendili cebinden çıkarır anasının sıcacık kucağını hatırlar. O’nun yumuşacık başını okşayıp yavrum demesini gözlerinin önüne getirir ve kalbi hüzünlenir, gözleri buğulanır, anasının pişirdiği bir tas çorba burnunda tüter, arkadaşlarıyla oynadıkları oyunun hasretini çeker. Tam gözyaşları akarken birden kendini toparlar ve kendine şöyle der.

‘Kendine gel, sen şu an bir süt kuzusu gibi ananın kucağında olursan, bu vatanı kim koruyacak. Düşmanı vatanından kovarsan köyünde bu hasret çektiklerinle ebedi yaşayacaksın. Onun için metin ol. Sen bir askersin, millet senden vatanı korumanı bekliyor.’


Fakat kendisi halen ağzı süt kokacak, bir süt kuzusu, anasının biricik körpesi ve daha oyun çocuğu denecek kadar ufaktı. Ufak olmasına ufaktı fakat büyümüş de küçülmüştü. Vatanın düşmanlar tarafından sarılması, bayrak, din namusun çiğnenecek olması O’nu büyütmüş, o ufacık bedenine ağır bir yük, sorumluluk yüklemişti. Bu da onu olgunlaştırmış bir yetişkin haline sokmuştu.

Evet, ufaktı daha çocuktu. Ağzı süt kokuyor denilen yaştaydı. Bir yavuklu edinecek arkasında anasından başka bir bekleyeni olacak bir sevdiği aşığı yoktu. Tek aşkı o küçücük yüreğini dolduran vatan aşkıydı.

Günler böyle geçerken bir istirahat anında anasının sade mendilini eline almış üzerindeki tozları siliyor ve anasını hatırlayıp ağladı ağlayacak haldeyken birden taarruz, hücum emri verildi. Hemen minik parmaklarıyla tüfeğini kaptı ve hücuma katıldı. Bir elinde anasının mendili bir elinde silah koşuyordu. Koştukça coşuyor, coştukça da en ön saflara ilerliyordu. Yanındaki asker abilerinin yaralanıp düşmelerine veya şehit olmalarına aldırmıyor. Onların yerini dolduruyordu. Bu hengâmede hain bir kurşun bizim Çocuk Askerimizin tam göğsüne, kalbine saplanır. Bir anda duraklar, gözleri kararır ve olduğu yere yığılır kalır.

Çarpışma bitmiş, yaralılar ve şehitler arasında dolaşanlar gördüklerine inanamıyor ve hayretler içinde kalıyorlardı. Bir çocuk göğsünü elindeki mendiliyle sımsıkı bastırıyor ve bir elinde de sımsıkı tutulmuş bir silah hiç elinden bırakmıyor. Gözleri açık tebessüm bir çehre ile ufka birine bakar bir vaziyette. Kim elinden silahı almaya çalışsa alamıyordu. Bu bizim Çocuk Askerden başkası değildi.

Mesut AKDAĞ
ALINTI

Nesibe TÜKEL

DİĞER YAZILARI Adalet Bekçileri Her Zaman Var Olacaktır 01-01-1970 03:00 Olaylara bakış açılarımızı tekrar gözden geçirelim mi? 01-01-1970 03:00 Uslubun güzelliğine bak..!!!! 01-01-1970 03:00 ÖLÜM!!! 01-01-1970 03:00 Ey İmam Namazı İstediğin Kadar Uzat, Bu İki Ayet Dışındaki 01-01-1970 03:00 Sakın en mühim şeyi unutma! 01-01-1970 03:00 Yurtdışına mı gideceksiniz? O halde... 01-01-1970 03:00 Berberin Akıl Ermezliği 01-01-1970 03:00 O günler çok güzel günlerdi ! 01-01-1970 03:00 Koşun Şenlik Var... 01-01-1970 03:00 Biz bu golü (seçimi) saymeyoz!!! 01-01-1970 03:00 Ağlama annem... 01-01-1970 03:00 Bu Memlekette Sadece Suriyeli Seçmen Yok! 01-01-1970 03:00 Kartalın Yeniden Doğuş Hikayesi 01-01-1970 03:00 Hep Sizin Yüzünüzden! 01-01-1970 03:00 Geri zekalılar.. 01-01-1970 03:00 Siz insan mısınız? 01-01-1970 03:00 Biz De Bu Vatanın Delileriyiz 01-01-1970 03:00 Bugün Biraz Gülelim Mi? 01-01-1970 03:00 Mizah Sınırları Zorlanmamalı 01-01-1970 03:00 Gelsem şimdi eve, çalsam zili, kapıyı annem açsa... 01-01-1970 03:00 Şifa Olmaya Geldim, Şifa Buldum 01-01-1970 03:00 Yolculuk Çok Kısa 01-01-1970 03:00 Biraz Tefekkür, Ne Dersiniz 01-01-1970 03:00 Esra Erol, Seda Sayan yeni yayın dönemi! 01-01-1970 03:00 Sultan Abdülhamid Evliya Mıydı! 01-01-1970 03:00 Sevmezler 01-01-1970 03:00 Bir değil binlerce kez düşünün! 01-01-1970 03:00 Sizin Sığınağınız? 01-01-1970 03:00 Yitip Giden Ahlakımızı, Vicdanımızı Ve İnsanlığımızı Arıyoruz 01-01-1970 03:00 Meselenin ağaç olmadığını zaten biliyorduk, lakin... 01-01-1970 03:00 13 Yıl Sonra Pişen Tavuk 01-01-1970 03:00 Değerli Taştan Daha Değerlisi Var 01-01-1970 03:00 Sevgi ve nezaket asla boşuna değildir! 01-01-1970 03:00 Sevgi Ve Nezaket Asla Boşuna Değildir 01-01-1970 03:00 Hırsızları Herkesin Gözünün Önünde Tutuyoruz 01-01-1970 03:00 Asıl Rızık Verenin Sen OlduğUnu Herkesin Anlamasını Nasip Eyle 01-01-1970 03:00 Yolculuk Çok Kısa 01-01-1970 03:00 Pamuk eller cebe başkanım, ne dersiniz! 01-01-1970 03:00 İslam’ın Kadına Verdiği Değer 01-01-1970 03:00 Haydi onlar da mesut olsun! 01-01-1970 03:00 Sana ne kadar şükretsek azdır, ya rabbi! 01-01-1970 03:00 Kaybolduğu zaman bulunamayan bir tek şey var ‘hayat’ 01-01-1970 03:00 Sen allah'tan iste verse nimettir, vermese hikmettir! 01-01-1970 03:00 Sabret! 01-01-1970 03:00 Şiddetin baştan çıkardığı yarı felçli aydın! 01-01-1970 03:00 Çayını kapan gelsin, başlıyorum! 01-01-1970 03:00 Anne Eğitimi Ve Önemi 01-01-1970 03:00 Zenginlik...? 01-01-1970 03:00 Sevdiğiniz İnsanlar İçin Zaman Ayırın 01-01-1970 03:00 Neden Erdoğan? Diyorsunuz ya işte milletin cevabı! 01-01-1970 03:00 Sıfırlayın Bazı Şeyleri, Sıfırdan Başlayın Ya Da 01-01-1970 03:00 Ölümün Olduğu Bir Dünyada Ömrümüz Yettiği Kadar Sevin! 01-01-1970 03:00 Bereketli ve Vakur Bir Şehir: Tokat... 01-01-1970 03:00 Nefes Almak ve Bayram 01-01-1970 03:00 Neymar ve Bizim Ünlüler! 01-01-1970 03:00 Baban Gibi; Sen de Bir Kahramansın Evlât! 01-01-1970 03:00 Bileniniz Var mı: Biz Niçin Öldük! 01-01-1970 03:00 Her bahar bir çiçekle başlar Prof. Necmettin Erbakan 01-01-1970 03:00 Evlendi Bakın İlk Gece Ne Oldu 01-01-1970 03:00 Hayat Muavenettir! 01-01-1970 03:00 Karınca Yuvası ve Merhamet 01-01-1970 03:00 ‘Yaz Dostum’ Sadece Bir Şarkı Değildir! 01-01-1970 03:00 Nedir; Hayat, Nasip, Arif, Sabır... 01-01-1970 03:00 Dostluk İplerinizi Koparmamanız Dileğiyle... 01-01-1970 03:00 Kötülükleri Unut İyilikleri Hep Hatırla! 01-01-1970 03:00 Karargâhın Işıkları Çoktan Söndü! 01-01-1970 03:00 Arkadaş mı, Dost mu! 01-01-1970 03:00 Atan Sevdalısı Bir Dernek Ankara Meclisi 01-01-1970 03:00 Biliyoruz Özlediniz, Ama Avucunuzu Yalarsınız! 01-01-1970 03:00 Gölge Oyunundan da Oyuncularından da Artık Bıktık! 01-01-1970 03:00 Namaz, Namaz, Namaz! 01-01-1970 03:00 Hacda Yaşanmış Çok Manidar Bir Hatıra... 01-01-1970 03:00 Oysa Gerçek Kadınlar, Bir Erkekte Adamlık, Erkek Duruşu Ararlar..! 01-01-1970 03:00 Vatan Sevgisi Kuru Bir İfade Değil 01-01-1970 03:00 Aslında Lâyık Olduğunuz Hep Kağıt Bardaktır... 01-01-1970 03:00 Nazar 01-01-1970 03:00 Türkiye İlahiyatçılar Birliğinden Müthiş Sıradışı Bir Yazı... 01-01-1970 03:00 Amerika’nın İslâm’ı Tanıması Gerekir, Çünkü... 01-01-1970 03:00 Düşmanımın Düşmanı, Dostumdur 01-01-1970 03:00 "Baba" diye seslenebilmek ne kıymetleymiş 01-01-1970 03:00 Koca Kudüs’te Bir Onbaşı Hasan 01-01-1970 03:00 İnsan Sevgisi İle Dolu, Şefkat Ve Sabırla Yapılan Kutsal Ve Çok Onurlu Bir Meslek: Hemşirelik. 01-01-1970 03:00 Bir Doktorun Korona Günlüğü 01-01-1970 03:00 Evinde kal. Kitap oku! 01-01-1970 03:00 Beş Parmak Dağlarında Bir Tank! 01-01-1970 03:00 Yüzbaşım! Cayır Cayır Yanıyorsun; Atla! 01-01-1970 03:00 Vatan Size Müteşekkirdir 6 01-01-1970 03:00 Vatan Size Müteşekkirdir 5 01-01-1970 03:00 Vurun Bizi! 01-01-1970 03:00 Vatan Size Müteşekkirdir (3) 01-01-1970 03:00 Vatan Size Müteşekkirdir. (2) 01-01-1970 03:00 Vatan Size Müteşekkirdir. (1) 01-01-1970 03:00 Sizi, Allah İçin Çok Seviyoruz, Asil İnsanlar 01-01-1970 03:00 Adam Olmak Her İnsanın Olacağı Bir Zanaat Değildir! 01-01-1970 03:00 Kardeş Kanal, Kanal Tokat! 01-01-1970 03:00 Deprem Sürecinde Sosyal Medya 01-01-1970 03:00 İşte Türkiye Bu 01-01-1970 03:00 İnsanları Baltadan Çok Daha, Kötü Sözler De Devirebilir. 01-01-1970 03:00 Şefkat Atkısı 01-01-1970 03:00 Rabbim, Milletimize Ve Devletimize O Karanlık Günleri Bir Daha Göstermesin!” -2- 01-01-1970 03:00 Sahip Olduklarımızın Kıymetini Bilelim 01-01-1970 03:00 Neden köpekler insanlardan daha az yaşar! 01-01-1970 03:00 Eyvah Türkler geliyor! 01-01-1970 03:00 Nerdesin anne? 01-01-1970 03:00 Bayrağımız Altında 01-01-1970 03:00 Harcanan kadınlarımız, harcadığımız kadınlarımız! 01-01-1970 03:00 Karşılık beklemeden... 01-01-1970 03:00 Çocukluğumuzun Düşleri 01-01-1970 03:00 Biraz da devreleriniz yansın Ne dersiniz! 01-01-1970 03:00 Biraz da tebessüm! 01-01-1970 03:00 12 Eylül Tortusu 24 Kasım Öğretmenler Günü... 01-01-1970 03:00 Bu adama haddini bildirin! 01-01-1970 03:00 Şerefsizlere karşı bağışıklık kazandık!. 01-01-1970 03:00 Geliniz öldürünüz! 01-01-1970 03:00 Türk beklenendir! 01-01-1970 03:00 Bizde ne kınalı kuzular ne de Memedler biter! 01-01-1970 03:00 İtina ile balans ayarı yapılır! 01-01-1970 03:00 Aslan yattığı yerden kalkmıştır artık ve o aslan Türkiye’dir! 01-01-1970 03:00 Asla bir Türk’ü tehdit etme! 01-01-1970 03:00 Kardeş kal Türkiye! Dualara devam et anne! 01-01-1970 03:00 Ah Eder Yüreğim 01-01-1970 03:00 Yerli ve milli youtuber’lar(!) Nerede??? 01-01-1970 03:00 Bir daha söyle! 01-01-1970 03:00 Filler nerede? 01-01-1970 03:00 Terör Ve Yandaşlarına Anne Tokadı 01-01-1970 03:00 Unutmayın! Taviz bir sonraki tavizleri de beraberinde getirir 01-01-1970 03:00 Biz geldik dedeciğim! 01-01-1970 03:00 Sosyal Kültürel Yardım Ve Dayanışmanın Yeniden Hayat Bulduğu STK’lar 01-01-1970 03:00 Bir ülkenin işgal çalışması: 15 Temmuz 01-01-1970 03:00 Sosyal Medya Operasyonu /4 01-01-1970 03:00 Sosyal Medya Operasyonu 01-01-1970 03:00 İstanbul; sade bir semtini sevmek bile bir ömre değer! 01-01-1970 03:00 Doğu ve Güneydoğu Anadolu’nun huzuru Türkiye’nin huzuru demek! 01-01-1970 03:00 Başkan değil, adam seçiyoruz! 01-01-1970 03:00 Mazlum Ve Mahzun Bir Kavim Kırım Tatar Türkleri 01-01-1970 03:00