Gene bir parmak sallama...
Koca koca adamlar...
Üstelik milletin vekili...
Yani millet olamamış...
Yedekler kulübesinde sırasını bekleyen... gibi
Eskiden talimatlar dekanlardan...
Öğretim görevlilerinden...
Sendikalardan...
Genel Kurmaydan gelirdi...
Ha bir de unutmadan son dönemin muhteşem ağlayan...
BECEREMEDİNİZ BIRAKIN!! diyen şu salya sümük ağlayan rol bekleyen Hollywood figüranından.
Sonra meclistekiler...
O koca koca adamlar...
Ne millet olabilmiş...
Ne de milletin vekili...
Büyük maestronun(!) önderliğinde...
Alkışlar...
Islıklarla...
BU KADINA HADDİNİ BİLDİRİN!!!
Yeni bir tahrik..
Yeni bir provokasyon...
Her gün,
Dünya görüşü...
Siyasi görüşü...
Ne olursa olsun bilmediğimiz...
Tasvip etmediğimiz bir kadının, önce BAŞÖRTÜSÜNE UZANAN ELLERİ,
sonrasında da AĞZA ALINMAYACAK KADIN (!) dediğimiz erkeğe bile TOKAT ATACAK CESARETİ BULAN ......
(Yorum okuyucuya ait)
Birileri gene düğmeye mi bastı?
Nerden?
Kimden?
Kimlerden bu cesareti alıyorsunuz?
Yoksa?
BU KADINA HADDİNİ BİLDİREN diyenlerden mi?
İsterdik...
Arzu ederdik...
Gerçi bizim ki biraz fantezi ama...
Olsun be, birazcık fantezinin kime, ne zararı var ki.
O kürsüde.
Başörtülü kızlarımıza, ablalarımıza yapılan (İSMİNİ SİZ KOYUN!!!) bu .....
AYNI HEYECAN..
AYNI COŞKU...
AYNI ŞEVK VE HEYECAN ile,
BU KADINLARA HADDİNİ BİLDİRİN!!! diyen vekile
BU ADAMIN HADDİNİ BİLDİRİN!!!
ifadesini söylemenizi..
Döneminiz bitti?
Millet, inancına uzanan ellere de, dillere de
gereken kırmızı kartı gösterir.
Sahi onlar ..... anlamazlar ya da
Ter korkanlardı değil mi?
Bilir...
Bilir...
Nesibe TÜKEL