https://www.akasyam.com/files/uploads/user/-82f2eb507f.png
Ahmet DÜZGÜN

Ödünç Bir Hayatımız Var

02-09-2020 14:40

Gelecek şimdilik bize yokluk yani yok gibi gözüküyor.

Ama geldiği zaman, bize hayal yani yok gibi görünen şey birde bakarız ki gerçek olmuştur. Yokluk şimdi bizim bilmediğimiz veya görmediğimiz gayb halinde bir zaman alemidir.

Yani bu yoktan maksad hiç zaman olmayan bir şey değildir. Kasd ettiğimiz var ancak henüz zamanı gelmemiş olan yokluktur. Hiç var olmayansa zati hiç var olmamıştır. Sözü dahi edilmez.

Çünkü onun bir adı ve sanı yani manası yoktur. Her şey bir vardan mütevellit tir. Her var olanın bir adı ve sanı vardır. Bütün adlar ve sanlar bir vardan meydana gelmiştir. Bizim bahse konumuz olan yokluk ise adı ve sanı olan '''gelecek yani yokluk'' dur. Ümidler hep bu bu yokluktan gizli bir elle doğar ve gelir.

 

Ufkumuzu biraz daha açarsak düşünürsek sadace ümidlerin değil her şeyin oradan yani yokluktan gelmekte olduğunu anlarız. İnsan ister inkar etsin ister etmesin hepsi de ondan bir şey istemekte beklemektedir. Yokluk işleri şimdilik insana sırdır ama insanda bunun emareleri sürekli görünür durur. Devletler ve insanlar sonraki zamandan gelecek olan beklentilere göre yatırım yapar ona göre yaşarlar. Yarın emekli olduğunda sahilde oturabileceği bir ev ve yer hayalini kurar. Yahut çiftçinin tarla ektikten sonra mahsulu gelecekten beklemesine benzer. Ama şimdilik bunlar onun elinde değildir. Herkes şimdi  yokluktan gelecek olanı ümitle ve sabırla bekler...!

Sabırla bekleyenler de, beklediklerine göre karşılık bulurlar. Uzun bab vesselam..

 

Biz bilmiyoruz diye bu bilgi yok değildir. Şimdi görmüyoruz diye yarın doğmayacak yahut olmayacak değildir. Bir ilkokul talebesi bilmiyor diye bu öğretmeninde birşey bilmediği anlamına gelmez. Şimdi anne karnında olduğunu bilmeyen bir bebek zamanı geldiğinde doğmayacak değildir. Doğmadan önce doğduktan sonraki alemi bilecek de değil..

Bugün bilmiyor yahut görmüyoruz diye felekler cennet ve arş dahi yok değildir.

 

Körlüğün en yüksek derecesi olan şu örnek insanın cahilliğinin boyutunu nedenli büyük olduğunu bize çok güzel anlatıyor. Anne karnında bir çocuğun dışarıda hayat var gerçeğine rağmen hayır demesi doğumu ve ötesine inanmaması, inkar etmesi neye yarar. Anne karnındaki aleme yapışması, kan emerek yaşamaya inanması ve bu anlayışla yetinmesi düşünmesi, insanın körlüğü cahilliği değilde nedir. Ama ne kadar böyle düşünse inansa bile nihayetinde doğuyor. Zira doğmamak elinde değildir..! Sen bilmiyor, görmüyor, inanmıyorsun diye alem tertip ve terkib üzere dönmüyor sanma.

Bu saçma sapan sanmalarına anlayışlarına da fazla aldanma..Öfke de , körlükte zati bu bilmemeler zanlardan den kaynaklanıyor.

 

Şimdi bize bilmediğimiz ve görmediğimiz sonraki safhaları ve anlayışları varın artık siz kıyas edin.

Dünya safhasına gelin. Sonra ahiret safhasına..

O safhadan sonraki sır safhasına kadar hayal edin. Her safhanın içinde gizli bir mana söz ve şekilden müteşekkil bir alem olduğunu da unutmayın...

 

Bu safhalar, ezel ve ebed arasında yaratılan ama şimdilik insana sır safhalardır. Ancak saf ve pak mukaddes düşünce ile anlaşılabilen görünebilen ve yaşanabilinen safhalardır. Suret şeklinde görünen güzel hassasiyetler den daha latif hassasiyetlere, irfana ve mana kuvvelerine yani Hakiki ve mutlak nura değin olan hicab safhalarıdır. Bu safhalar Hakkın insana ve varlığa izafi yani fani olarak verdiği ödünç aks lerden ibarettir.

 

Yerine gelmişken küçük bir kıyasla Kızılderililerin bir atasözü aklıma geldi ''bu topraklar atalarımızdan bize miras değildir onları çocuklarımızdan ödünç aldık '' ifadesi, ezel ile ebedin manasına çok güzel vurgu yapıyor. Zira çocuklar bugün ki babalarına geleceklerinden şimdilik ödünç verdikleri bu toprakları da nitekim gelecek olan çocuklarından yani yokluktan ödünç alacaklar..

 

Bu ödünçlük anlamı, sadece topraklar için değil genel olarak tüm kainatla beraber insanın varlığı için geçerli bir kavramdır. Ezel ve ebedin, varlığa izafi, itibari, yahut geçici verilen değerlerinin yanında  birde insana verdiği mukaddes ve baki değerler vardır. Ki biz ona Hakkın kendinden ödünç olarak insana verdiği kutsal ve akdes değerler diyoruz. Yaşadığımız hayat ve evren işte bu izafi itibari ve geçici olarak insana verilen değerlerle kaim oluyor.. 

 

Bu döngü kaynağına varıncaya dek devam eder. Bu ödünçlük hiç bir zaman tamamıyla insanın sonuna kadar sahib olamayacağı bir emanetten ibarettir. Yani emanet sahibine aittir. Ama neden insan borcunu unutmuş bilakis kendini alacaklı zan ediyor. Ademin manası hiç bir şeyi olmayan sonradan yaratılan var gibi görünen ama yokluktan ibaret olan bir varlık anlamını taşır..

Ama Yoklukta bir sır saklıdır.

 

Ama insanlık sahib olamayacağı bu ödünç verilen bu kimliği ve varlığı unutuyor hırsları ve çıkarları uğruna azgınlık içinde. Çocukça bencillik firavunluk iddiasında.

Yaşadığı toprağa ve varlığa yapışıyor .Kimseyle paylaşmıyor ,cimrilik yapıyor. Bu cimrilik cömertliğin zıddına açılmış bir savaş şeklinde zuhur ediyor.

 

Alem zıdlıkların tezahüründen ibarettir anlamı imtihan meydanıdır.

Bu zıdlıklar sınama maksadlı,insana kendi gibi ödünç  verilen izafi ve itibari manalardır. İmtihan gayretleri yani vasıtalarıdır. Bizden istenen Hak tarafından sevilen vasıflarda olmamız, buna mukabil  çirkin azgın fena vasıf ve taraftan uzak olmak ve karşısında durmamız isteniyor..

 

Bu ezel ve ebedin sırrı, döngünün zuhuru ile ortaya çıkıyor. Taki bu zuhur ediş, sonsuzluğa dek süren hayatın kaynağına varana dek süren ilahi bir döngüden ibaret. Hayatın başladığı yere sonundan verilen bir cevab gibidir. İkisinin de aslında aynı manaya geldiğinin birbirini tamamladığını akıllı insana veriyor. Bu iki döngünün, aslında bir den ''TEVHİD' den '' yani aynı şeyden kaynaklandığını, Hak, insanoğluna gizli bir şekilde ses ve imalarla veriyor..

 

Kusurlu bir teşbihle, bu meseleyi anlamak ,kendi kendine soru sorup, cevabını kendin vermene benziyor. Bu çatışma sürekli kemale erene dek yani en doğruyu mükemmeli bulana dek sürüyor. İşte insandaki bu tefekkür ve mürakabe hali marifetin başladığı yerdir. Tüm soruların karşılığı bir cevapta bulmaksa bilginin tam yani ekmel noktasıdır. Burada varlık unsurları artık yoktur. Öyle bir cevab verin ki yahut bulun ki artık soru kalmasın sorulmasın. Her şeyin cevabı olsun. Ortada sadece cevab olsun..

 

Ezel ve ebed isim aynalarının yüz yüze oluşu ve duruşundan aralarında izafi zaman ,mekan ve hayat meydana gelir .Biz varlık aleminde buna yansıma ve akisler de diyoruz. Bu akis ve yansımalar biri varlık gibi diğeri yokluk şeklindedir. Bir teşbihle geceleyin ışığı güneşten alan ayın gölün yüzünde görünmesi gibidir. Aksine bakışla göldeki aydan, gökteki aya oradan yüksek felek güneşine ve nihayet ışığını aldığı kaynağa ve arşın nuruna kadar olan safhalardır.

 

Zaman dediğimiz mefhum zati, izafi ve itibari yani fani varlıklara verilen, elle tutulmayan gözle görülmeyen ancak fark edilebilen izafi bir yokluk yani bir mühlettir. Bu mühlet ve zamanın içinde yaşayanlar ise varlıklardır. Başladığınız yere sürekli yeni gelmeniz..

Önceden çokca gördüğünüz fakat gafletimiz sebebiyle bir türlü fark edemediğimiz kıymet bilmediğimiz değerlerin anlaşılması yani hatırlatılması içindir.

 

Bu insana verilen izafi ödünç emanetin hatırlamakla unutmamakla alakası yani cinsi bir bağı vardır. Ödünç veren insan dahi olsa zamanı geldiğince emanetini ister. İadesinin karşılığının verilmesi biçimi ise çeşitli söz fiil ve şekillerle müteşekkir olup olmama şekli suretini ortaya çıkarır. Bu bağı farkı nisbetin de insanın aklı ve gözleri başka bir şekilde doğar görür Bu doğuşa hidayet yahut gönül aydınlığı denir..Bağı arttırdığınız ve ihlaslı vefa gösterdiğiniz nispette de misli misli görülmemiş lutuflar sizin anlayışınızı ,marifetinizi ve imanınızı yakinleştirir.

Dilerim rabbim azaltmasın arttırsın, çoğaltsın..

Neler Söylendi?

DİĞER YAZILARI Akıllı Yolcuya Notlar Büyük Resmi Görmek İlkeli Duruş Emeklilerin Zammına Farklı Bakış Çarşambada Sandığa Gelmeyen Seçmen İstikamet Sahiblerinin Yolu Tefrika Ak Partiye Navtex İlan Etmek Biz Dönmeyiz Yolumuzdan Kim Dönerse Dönsün Bağımsız Adaylar Hakkında Dar Anlayış Ahde Vefana Ne Oldu İhtiyaç ve İnanç Sosyal Medya ve Modern Selefilik İnsanlık Gazzede Sıkıştı Berrak Göze ve Görüş'e Sahib Olmak Hatırlamak ve Hatırlatmak Ahmaklık İlleti ve Seba Kavmi İnananlar orta yolda birleşir Tarafını Seçmelisin Dünya İhtiyaçlarımız Putlaşmasın Sen Önce Kendi Yüzünü Gör Hz Mevlanaya Göre Görüş Sahibi Olmak-2 Hz Mevlana'ya Göre Görüş Sahibi Olmak Nacizane Tefekkürhane Duygu Kalpazanları Hz Mevlânâ Celâleddîn-İ Rûmî hikmet dolu sözler Piyasada Şok Etkisi Yapacak Bir Ücret Tespiti Elzemdir Cumhur Abi Kısmet Görenedir Fikir ve Düşüncelerimizin Doğduğu Yer Milli öngörü ve veri bankacılığı sistemi Şehvet Sarhoşluğu İnsan Noksanını Tamamlayan Varlıktır İnsanın İhtiyaç Anlayışı Seviyesiz Ortamlardan Kaçmak İyilikle Anmak ve Anılmak Dalgınlık ve Dirilik Alemi Uyutan Bilgi İle Uyandıran Bilgi Aczimizi Bilmek Hayvanlar boğazdan insan kulakdan beslenir İnsan-I Gafil Ve İnsan-I Kamil Dünyada İkinci Kez Doğmak Yem Ve Tuzak Akıl Ve Ziya Akıllıların düşmanlığı cahillere iyiliktir! Hz Mevlana Nın 748 Vuslat Yıl Dönümü Ahmaklığın Karanlığı Labirentteki Peyniri Bulmak Akıl ihtiyarı ve vücud ihtiyarı nı anlamak! Mustafa Tatcı Hocamızın Yunus Emre Gayretini Anlamak! His Nuru İle Hak Nuru Ey hüznüm! Nedir senin derdin 15 Temmuzun Gerçek Ve Sahte Kahramanları Mustafa Tatcı Hocamızı Tanımak Mesnevî' den Kısa Notlar Ve Açıklamalar – 1 Eşyalar da Konuşur Lokma’dan Lokman’a İnsanın Hakiki Sermayesi Yokluktur! Hakiki Hayal İle Sahte Hayal! Para Kazanmak Ya Da Gönül Kazanmak Odaklanmak Toprak Sofrasından Gayb Sofrasına Ten Şişmanlığı İle Gönül Şişmanlığı Huzur ve Hazret Hakkında Aklın Başa Gelmesi! Biraz da Canımızı Tanıyalım İnsaflı Olmak Anlayış Ve Ayırd Ediş Kabiliyeti- 2 Ayırd Ediş Ve Anlayış Kabiliyeti -1 Varlık Ve Yokluğu Anlamak Anlamlarımız Duramıyor ve Dinlemez! Akıllı Akıl İle Akılsız Akıl Hep İçimizdeki Öküz Yüzünden Anadolu İrfanı Ve Hz Harakani K.S - 2 İlahi Akıl İle İnsani Akıl Anadolu İrfanı Ve Ebul Hasan El Harakani Ks Yi Tanımak Savaş Türklerin İşidir! Bedenin Duyguları Ve Ruhun Duyguları! Dürüstlük Kazanır Cennette Hayal Tablonuz Olsun Yol Gulyabanileri İnayet Ve İhsan Beklemek Beden Gözü İle Can Gözü Geylani Hz 'den İkaz Ve Nasihatler Her cins kendi cinsi ve zevkiyle beraberdir Huzursuz İnsan Arif Olana Bir İşaret Yeter Manalar Ve Kavramlar Varlık Ve Mana İmansızlığın Ve Dinsizliğin Cinneti! Dünya Sağlıkda Sınıfta Kaldı! Anlama Kuvvetleri Ve Mertebelerini Tanımak Noksanlarımız ve Dualarımız Dert de Hak'dır Deva da Hak'dır! Maddi Ve Manevi Sebebler Krizi Fırsata Çevirmek Azgınlaşmak Ve İlahi İkaz İnsan Hakkında Alimlerin Görüşleri! Varlık alemi ve gayb alemi yaratılmıştır! Attığın Zaman Sen Atmadın Bakış, Görüş Ve Anlayış Düşünmek Ve İbret Almak İnsani Huy Ve Hayvani Huy Yetemanın Hakkını Verin! Evin Anahtarlarını Şempanzeler Kaparsa Mukaddes Bir Hayal İçinde Başka Hayaller Peşindeyiz Ruhun Garip Yolculuğu Nafakasının Azlığı Yüzünden Padişaha Kızan Köle Şeytan'ın Tahammülsüzlüğü Doğu Türkistan Ve Türkiye’nin Tavrı Kimse kimsenin ayıbını örtmüyor! Cennette bir hayal tablon olsun! Dine Olan Kin Lezzet Haline Gelirse! Mana Ve Surete Bakış Tesir Ve Eser Karmaşa Ve Hakikat Mecnun Ve Devesi Düşünmek ve İstidat Bakış Açısı “Kıssa, mesel” ve “maksad” Halkın Talepleri Ve Seçimin Sonucu Görünmeyeni Görmek! Uyanık Olmak! Abdestli Bürokrasimiz Ve Mağdur Vatandaş Kin Kardeşliği Ve Din Kardeşliği Gönül Ve Nefsin Farkı Olgunluğun yegâne sahibi 'Hak’tır ve insanın olgunlaşmasını ister! Kendi kendine kasd etmek! Ümmetin Asra İz Bırakan Lideri: Prof. Dr. Necmeddin Erbakan Eyüb'ün Tavukları Gönül belediyeciliği eylem adamı olmakla başlar! İman, ayırd etmek taraf tutmaktır.. Din ehlini kin ehlinden ayırt etmektir Hak Tabiatı İle Ten Tabiatının Görüşü İyi İle Kötü Huyların Savaşı Bakış ve görüş Ateşin oğulları, suyun oğullarının düşmanıdır! Adı Hasan huyu da hasendi! ''Gönül'' Belediyeciliği Aslın neyse seni çeken odur! Bu Alem Tersine Çakılı Nal İzleriyle Doludur Hz. Mevlâna’nın Akıl Hakkındaki Görüşleri Yokluk yolunun yolcuları çok iyi bilirler ki ‘’Yol sevgiliden ibarettir’ Emanete hıyanet etmek! Teamül Ve Temayül Aday Adayların Evsaf ve Düşüncesi Maksadı Ve Meramı Anlamak Taban Hizmetkârı Belediye Başkanı Aranıyor Cins Oluş ve Cinsiyet İdeal bir belediye başkanı! Sabredenleri Müjdele! Gerçek Dostluk Yokluk Günlerindeki Dostluklardır Üstünlükler Ve Hallerin Değişmesi Hak'tandır İnananların İmtihanı Gözler Kör Olmaz Lakin Kalbler Kör Olur Yeni Dönem ve Gençlik Erozyonu Nice Elbiseler Gördüm İçinde İnsan Yok Ölümsüz eserler ve fikirler hakkın bakış ve görüşünden doğar Mazlumun kuruyan dudağına söyleyin gülsün! Ekmekle Gelişen Ve Büyüyen Hayat Ekmek İster Hak Ve Batıl’ın Mücadelesi İşte rahmetli Erbakan hocamızın unutulmayan ölümsüz sözleri! Vatandaşların Nüfus Ve Tapuda Yaşadığı Sorunlar Kalblerinde Maraz Olanlar İnsanların En Hayırlısı İnsanlara Faydalı Olandır Kendimizi Tamamıyla Dünya İşlerine Verdik Anlamlar Sebeplere Eğreti Olarak Verilmiştir Hak ölümsüzdür! Zorlaştırmayın Kolaylaştırın İman ayırd etmektir taraf tutmaktır! Yolun Yalancıları Ve Yabancıları İnsanı yücelt ki devlet yücelsin! Neseb Bağını Yeniden Kurmak Hakikatler, Bulunduğu İsmin ve Kalıbın Manasında Belediyelerin Kat Adaletsizliği Değişmekte Zorlanıyoruz İstikamet Şuuru Ve 2019 Seçimleri Davasının Ve Milletin Adamı Olmak Tevazunun Ve Eşitliğin İktidarı Hazımsızlık Çekenlere İnsanların En Hayırlısı İnsanlara En Faydalı Olandır Değişimin Zil Sesleri.. Uyarıyoruz! Yarının Molla Kasımları Hak Yolcusunun Varlıkla İşi Olmaz Milli Görüş Tabanlılar AK Parti’den Neden Tasfiye Edildiler İdeal Belediye Başkanı Sırdan Surete Her Şey Dürüst Olmakla Başlar Yahudi Padişah Ve Hilekar Veziri Bu gidişle Kripto FETÖCÜ’ler ancak mahşerde çözülür! İstikamet Ve Handikap Milletin Zaferi Timsah Gözyaşları Sahte Kahramanlar Hayal Kırıklığı Kanadı Kırık Kuş El İnsaf Nuri Hocam! Kim Miyiz.!İşte Gerçek Kimliğimiz