https://www.akasyam.com/files/uploads/user/-82f2eb507f.png
Ahmet DÜZGÜN

Vatandaşların Nüfus Ve Tapuda Yaşadığı Sorunlar

10-05-2018 12:13

Ünvanların kaldırılması ve medeni kanun uygulamaları sebebiyle nüfus ve tapuda idarenin kendi oluşturduğu hatalı sicil ve kayıtların çözümünden kaçınan bürokratlar ile vatandaş kurumla karşı karşıya geldiği açıktır. Kurumlarda bu gibi Mahkeme öncesi düzeltilebilecek birçok sorun var.

Tapu ve nüfus müdürlüklerin de, ünvanların kaldırılması ve medeni kanun uygulamaları gereği ilgili sicilin devlet eliyle aslına yani dayanağına uygun olarak düzgün oluşturulması ve muhafaza edilmesi hükümlerine rağmen, eski yeni yetkili görevli kişilerin ihmal ve ihlalleri nedeniyle nüfusta ve tapu sicilinde hatalı oluşturulan karıştırılan kayıtlar yüzünden vatandaşın işleri zorlaştığı, içinden çıkılamayacak bir hale geldiğine bir çoğumuz şahit olmuştur..

Tapu sicilinde malik adı ile nüfusta gösterilen kayıtlar arasında yığınla ihtilaflar çıktığı, buna karşın birde bu soruna idarece çözümsüzlük eklendiğinde, meselenin çözümü uzadığı ancak meselenin çözümü vatandaşın mahkemelere başvurmasıyla mümkün. Ama çözümünün en az 3 veya 5 sene sürdüğü yığınla dava var. Bu ve buna benzer sebeblerle yetkili kurum ya da bakanlıkça çıkarılan genelgelerle sorunların halline gidilmeye çalışılsa da, tam anlamıyla sorun çözülemiyor. Daha açılmamış düzenlenmesi gereken bir sürü hatalı kayıtlar var.

Bunlardan bir tanesi de bizim Samsun Çarşamba tapu ve nüfus müdürlüğünde hatalı kayıtları sebebiyle yaşadığımız ciddi sorun. Eski kayıtların günümüze kadar taşınmasında, eski ve yeni görevli yetkililerin ihmal ve ihlalleri sebebiyle birçok hak sahibi vatandaş gibi bizde ciddi anlamda mağduriyet yaşıyoruz. Yaşamaya da devam ediyoruz. Avukatların ve bürokrasinin elinde oyuncağa dönen vatandaş çözümün hallinde artık Cimer, Bimer ve kamu denetçiliğine başvurmak zorunda. Vatandaş hakkını savunacak bir yetkili arıyor.

Kanun nizam ve genelgelerin uygulamalarından bi haber yetkili kişi ve memurlar sorunun çözümünde sorumluluk almaktan kaçınmak suretiyle vatandaşı gereksiz mahkeme sürecine itmekte ve sürüklemektedirler. Bunları bir denetleyen tarafsız kurum veya otorite neden sessiz. Kurum hatasını görse dahi eskiden gelen bu kayıtlar sebebiyle sıkıntıyı eskiye atmakla işin içinden çıkmaya kaçınmaya çalışmaktadırlar. Sorunun hallinde vatandaşı kurumla artık karşı karşıya bırakıyorlar. Vatandaş sahibsiz..!.

Vatandaş nüfus veya tapuda yaşadığı her ihtilafı kendi çözecekse o zaman akla şu soru geliyor. Devletin kurumlarının amacı ne. Niçin var. Kurumun amacı İlgili yasa ve genelgelerle tanzim edilmiş değil mi.! Kurumun ki burası çok önemli ,kendisinin sebebiyet verdiği sorunlarını yani ihmal ve ihlallerini, eksikliklerini veya hatalarını açık genelgeleri gereği kendisi çözmesi düzeltmesi gerekirken tam aksine vatandaşa karşı canlı refleks göstererek direnmesi yükü vatandaşın üzerine atması nasıl izah edilebilir. Ceza günü. .

Sonrasında meselenin çözümü ispatı ve düzeltilmesi yine mağdur vatandaşın üzerinde. Kurumun ihtilafın çözümüne dair sürüyle genelgeleri var ama uzun iş yükü ve sorumluluk almaktan korkup kaçınmaları sebebiyle çözümünüze uygun genelgeleri değil de başka aykırı uygulamaları olan genelgeleri önünüze bahane olarak koyuyorlar. Mesela konunuzla ilgili siz bilirkişi ve avukatlarında görüşlerini alıyor ilgili açık genelgelerle yetkili kişiye başvuruyorsunuz gösteriyorsunuz bu sorunun halli mahkemeye gitmeden mümkün diyorsunuz. Yetkili kişi hayır diyor bu genelgeye göre olmuyor diyor. Üstelik olmadığını da yazıyla bir üst makama yani mülki amirini de yanıltmak surette onayıyla cevaplandırıyor. işte Arasat meydanı..! 
.
Şahsımın ve ailemizin tapuda ve nüfusta 2011 yılından günümüze yaşadığı ibretlik vakıa bunun en güzel örneği. Buyrun dünya kıyameti ve azabı.. .

Tapu sicilinin aleniliği ve bu sicilin devlet eliyle tutulması kanun uygulamaları gereği, Dedemiz UZUNALİOĞLU Aziz oğlu Ahmet UZUNAY, tapu memurunun önünde giderek; Burası önemlidir, ilgili yerin evsafı sınırları ve malikleri hisse oranları açık olarak belirtilmek suretiyle, 1931-1942 yıllarında tapuda satın alıyor. Haklarını yine kanun gereği tapuya emanet ediyor, Kurumda yapılan işlemin bir suretini hak sahibine veriyor. Vatandaş elindeki belgeye güveniyor gidiyor. Ancak kayıtlarla açık olarak hakları sabit olmasına rağmen aradan geçen zaman zarfında, dedemizin erken yaşta ölümü çocuklarının küçük yaşta olmaları rüşd sahibi olmaları ,artı bir de, dini nikahlı eşinin de hukuken elinin kolunun bağlanması sebebiyle, dedemizin satın aldığı yani tapuya emanet ettiği Haklarının çoğu kayıp zayi yani buharlaşmış uçmuş !? Yani sura üfürülmüş siz de yeniden dirilmiş gibisiniz..!

Kısaca Tapu, verilen emanete kanunlarına rağmen sahib çıkmamış korumamış. Hak kayıp. Yetim kalmış Hak sahibleri soğuk bir duş alıyor. Üstelik cabası birde soğuk yüzle karşılaşıyorlar...Mahşer günü.!. Azab..

Suçlu kim HAK sahibi olanlar. Yani siz oluyorsunuz. Çünkü o zaman siz doğmamışsınız. Anneniz babanızla daha evlenmemiş. Veya tapuya böyle bir emanet bırakılmamış edilmemiş... Mizan Kurulmuş..!

Öncesinde tapuya gidiyor bu sefer yerin eski sahiblerinin tapu sicilinde medeni kanundan önceki eski ünvanlarla anılması sebebiyle satın alınan yerin o ünvan sahibleriden alındığını ispatı tashihi ile siz uğraşıyor, sonra satın alan kişinin yine dedeniz olduğunu ispata uğraşıyorsunuz. Yani Ecel teri..
.
Sonrasında nüfusa gidiyorsunuz, nüfusun yersel yazımla oluşturduğu eski dayanaksız kayıtlarla karşılaşıyorsunuz. Kayıtlardan günümüze kadar kimsenin son dönem hariç hiç haberi bilgisi yok. Nüfus, medeni kanun uygulamalarına ve nüfus kanununun uygulamalarının aksine açık hatalı ve aykırı oluşturduğu aslında kendisinin düzeltmesi gerektiği kayıtlar sebebiyle yine size karşı direniyor. Mahkemelere zorlanıyorsunuz. Bu da Ecel sabahı...

Genelgeleri hatırlatıyorsunuz medeni kanun maddelerini önüne koyuyorsunuz çözümsüzlük çözümsüzlük.. Açık olarak aykırı oluşturulmuş bu kayıt diyorsunuz Taviz bile vermiyorlar. Bürokrasinin soğuk yüzlü duruşu, Kendin emin katı tavırları sizi arafta bırakıyor. Vatandaşın ümidlerinin tükenmek üzere olduğu an..! Yani Hz. Musa’nın kavminin deniz kenarında sıkıştığı an..! Şefaat yada bir mucizenin beklendiği an..

Halbuki konu neseb davası ile alakalı değil basit hatalı yapılan kayıtla ilgili yani, Yersel yazımla SOYADI KANUNUN uygulamalarından önce aynı haneye yazılan iki tane Ahmet adlı kişi var. Birinin nüfusta kaydı yok, diğerinin var. Kaydı olan UZUN ALİOĞLU Aziz oğlu Ahmet 2 evliliği olan bizim dedemiz ,diğeri Kırçaloğlu ölü Ahmet adında hanenin köklerinden gelen biri. Ölü Kırçaloğlu Ahmet in aynı hanede bir de çocuğu var. Soyadı nizamnamesi uygulamaları gereği ölü Ahmetlerin ünvanı kalkınca çocuğun babası bu sefer ünvansız '' Ahmet'' oluyor. Dedemiz de Ahmet. Sonrasında nüfusta kayıtlar şu şekilde oluşuyor Ahmetler aynı Ahmet oluyor. Çocuk ta haliyle dedemizin ve eşinin dayanaksız mesnetsiz çocuğu oluyor.

Bu kayıt 2011 yılana kadar bu şekliyle geliyor. İlgili mahkeme nüfusa soruyor, nüfus dedenizin çocuğu değil diyor, kaydı düzeltmiyor. Hak bir türlü ortaya çıkarılamıyor. Mahkeme avukatımıza müzekkere veriyor nüfus direniyor. İş uzuyor, mahkemeler uzuyor, hain darbe girişimi hakimler değişiyor, bürokratlar gidiyor, yenileri geliyor, zaman geçiyor ömür bitiyor.. Vesaire.Vesaire..Vesaire.

Bir çok kurumun hizmet genelgelerinin başında, kolaylaştırın zorlaştırmayın düsturu, insanı yücelt ki devlet yücelsin ,insanların hayırlısı insanlara faydası olandır sözleriyle dolu, hizmet kalite ve standardı müşteri memnuniyeti söz konusu ama gel gör ki sonuç hezeyan.!

Dedemizin hak sahibi çocukları ve 29 torunları olarak hepimiz birden Çözüm bekliyoruz devlet büyüklerimizden sesimizi duysunlar. İnsanı yücelt ki Devlet yaşasın.

Selam ile

Ahmet Düzgün

Neler Söylendi?

DİĞER YAZILARI Akıllı Yolcuya Notlar Büyük Resmi Görmek İlkeli Duruş Emeklilerin Zammına Farklı Bakış Çarşambada Sandığa Gelmeyen Seçmen İstikamet Sahiblerinin Yolu Tefrika Ak Partiye Navtex İlan Etmek Biz Dönmeyiz Yolumuzdan Kim Dönerse Dönsün Bağımsız Adaylar Hakkında Dar Anlayış Ahde Vefana Ne Oldu İhtiyaç ve İnanç Sosyal Medya ve Modern Selefilik İnsanlık Gazzede Sıkıştı Berrak Göze ve Görüş'e Sahib Olmak Hatırlamak ve Hatırlatmak Ahmaklık İlleti ve Seba Kavmi İnananlar orta yolda birleşir Tarafını Seçmelisin Dünya İhtiyaçlarımız Putlaşmasın Sen Önce Kendi Yüzünü Gör Hz Mevlanaya Göre Görüş Sahibi Olmak-2 Hz Mevlana'ya Göre Görüş Sahibi Olmak Nacizane Tefekkürhane Duygu Kalpazanları Hz Mevlânâ Celâleddîn-İ Rûmî hikmet dolu sözler Piyasada Şok Etkisi Yapacak Bir Ücret Tespiti Elzemdir Cumhur Abi Kısmet Görenedir Fikir ve Düşüncelerimizin Doğduğu Yer Milli öngörü ve veri bankacılığı sistemi Şehvet Sarhoşluğu İnsan Noksanını Tamamlayan Varlıktır İnsanın İhtiyaç Anlayışı Seviyesiz Ortamlardan Kaçmak İyilikle Anmak ve Anılmak Dalgınlık ve Dirilik Alemi Uyutan Bilgi İle Uyandıran Bilgi Aczimizi Bilmek Hayvanlar boğazdan insan kulakdan beslenir İnsan-I Gafil Ve İnsan-I Kamil Dünyada İkinci Kez Doğmak Yem Ve Tuzak Akıl Ve Ziya Akıllıların düşmanlığı cahillere iyiliktir! Hz Mevlana Nın 748 Vuslat Yıl Dönümü Ahmaklığın Karanlığı Labirentteki Peyniri Bulmak Akıl ihtiyarı ve vücud ihtiyarı nı anlamak! Mustafa Tatcı Hocamızın Yunus Emre Gayretini Anlamak! His Nuru İle Hak Nuru Ey hüznüm! Nedir senin derdin 15 Temmuzun Gerçek Ve Sahte Kahramanları Mustafa Tatcı Hocamızı Tanımak Mesnevî' den Kısa Notlar Ve Açıklamalar – 1 Eşyalar da Konuşur Lokma’dan Lokman’a İnsanın Hakiki Sermayesi Yokluktur! Hakiki Hayal İle Sahte Hayal! Para Kazanmak Ya Da Gönül Kazanmak Odaklanmak Toprak Sofrasından Gayb Sofrasına Ten Şişmanlığı İle Gönül Şişmanlığı Huzur ve Hazret Hakkında Aklın Başa Gelmesi! Biraz da Canımızı Tanıyalım İnsaflı Olmak Anlayış Ve Ayırd Ediş Kabiliyeti- 2 Ayırd Ediş Ve Anlayış Kabiliyeti -1 Varlık Ve Yokluğu Anlamak Anlamlarımız Duramıyor ve Dinlemez! Akıllı Akıl İle Akılsız Akıl Hep İçimizdeki Öküz Yüzünden Anadolu İrfanı Ve Hz Harakani K.S - 2 Ödünç Bir Hayatımız Var İlahi Akıl İle İnsani Akıl Anadolu İrfanı Ve Ebul Hasan El Harakani Ks Yi Tanımak Savaş Türklerin İşidir! Bedenin Duyguları Ve Ruhun Duyguları! Dürüstlük Kazanır Cennette Hayal Tablonuz Olsun Yol Gulyabanileri İnayet Ve İhsan Beklemek Beden Gözü İle Can Gözü Geylani Hz 'den İkaz Ve Nasihatler Her cins kendi cinsi ve zevkiyle beraberdir Huzursuz İnsan Arif Olana Bir İşaret Yeter Manalar Ve Kavramlar Varlık Ve Mana İmansızlığın Ve Dinsizliğin Cinneti! Dünya Sağlıkda Sınıfta Kaldı! Anlama Kuvvetleri Ve Mertebelerini Tanımak Noksanlarımız ve Dualarımız Dert de Hak'dır Deva da Hak'dır! Maddi Ve Manevi Sebebler Krizi Fırsata Çevirmek Azgınlaşmak Ve İlahi İkaz İnsan Hakkında Alimlerin Görüşleri! Varlık alemi ve gayb alemi yaratılmıştır! Attığın Zaman Sen Atmadın Bakış, Görüş Ve Anlayış Düşünmek Ve İbret Almak İnsani Huy Ve Hayvani Huy Yetemanın Hakkını Verin! Evin Anahtarlarını Şempanzeler Kaparsa Mukaddes Bir Hayal İçinde Başka Hayaller Peşindeyiz Ruhun Garip Yolculuğu Nafakasının Azlığı Yüzünden Padişaha Kızan Köle Şeytan'ın Tahammülsüzlüğü Doğu Türkistan Ve Türkiye’nin Tavrı Kimse kimsenin ayıbını örtmüyor! Cennette bir hayal tablon olsun! Dine Olan Kin Lezzet Haline Gelirse! Mana Ve Surete Bakış Tesir Ve Eser Karmaşa Ve Hakikat Mecnun Ve Devesi Düşünmek ve İstidat Bakış Açısı “Kıssa, mesel” ve “maksad” Halkın Talepleri Ve Seçimin Sonucu Görünmeyeni Görmek! Uyanık Olmak! Abdestli Bürokrasimiz Ve Mağdur Vatandaş Kin Kardeşliği Ve Din Kardeşliği Gönül Ve Nefsin Farkı Olgunluğun yegâne sahibi 'Hak’tır ve insanın olgunlaşmasını ister! Kendi kendine kasd etmek! Ümmetin Asra İz Bırakan Lideri: Prof. Dr. Necmeddin Erbakan Eyüb'ün Tavukları Gönül belediyeciliği eylem adamı olmakla başlar! İman, ayırd etmek taraf tutmaktır.. Din ehlini kin ehlinden ayırt etmektir Hak Tabiatı İle Ten Tabiatının Görüşü İyi İle Kötü Huyların Savaşı Bakış ve görüş Ateşin oğulları, suyun oğullarının düşmanıdır! Adı Hasan huyu da hasendi! ''Gönül'' Belediyeciliği Aslın neyse seni çeken odur! Bu Alem Tersine Çakılı Nal İzleriyle Doludur Hz. Mevlâna’nın Akıl Hakkındaki Görüşleri Yokluk yolunun yolcuları çok iyi bilirler ki ‘’Yol sevgiliden ibarettir’ Emanete hıyanet etmek! Teamül Ve Temayül Aday Adayların Evsaf ve Düşüncesi Maksadı Ve Meramı Anlamak Taban Hizmetkârı Belediye Başkanı Aranıyor Cins Oluş ve Cinsiyet İdeal bir belediye başkanı! Sabredenleri Müjdele! Gerçek Dostluk Yokluk Günlerindeki Dostluklardır Üstünlükler Ve Hallerin Değişmesi Hak'tandır İnananların İmtihanı Gözler Kör Olmaz Lakin Kalbler Kör Olur Yeni Dönem ve Gençlik Erozyonu Nice Elbiseler Gördüm İçinde İnsan Yok Ölümsüz eserler ve fikirler hakkın bakış ve görüşünden doğar Mazlumun kuruyan dudağına söyleyin gülsün! Ekmekle Gelişen Ve Büyüyen Hayat Ekmek İster Hak Ve Batıl’ın Mücadelesi İşte rahmetli Erbakan hocamızın unutulmayan ölümsüz sözleri! Kalblerinde Maraz Olanlar İnsanların En Hayırlısı İnsanlara Faydalı Olandır Kendimizi Tamamıyla Dünya İşlerine Verdik Anlamlar Sebeplere Eğreti Olarak Verilmiştir Hak ölümsüzdür! Zorlaştırmayın Kolaylaştırın İman ayırd etmektir taraf tutmaktır! Yolun Yalancıları Ve Yabancıları İnsanı yücelt ki devlet yücelsin! Neseb Bağını Yeniden Kurmak Hakikatler, Bulunduğu İsmin ve Kalıbın Manasında Belediyelerin Kat Adaletsizliği Değişmekte Zorlanıyoruz İstikamet Şuuru Ve 2019 Seçimleri Davasının Ve Milletin Adamı Olmak Tevazunun Ve Eşitliğin İktidarı Hazımsızlık Çekenlere İnsanların En Hayırlısı İnsanlara En Faydalı Olandır Değişimin Zil Sesleri.. Uyarıyoruz! Yarının Molla Kasımları Hak Yolcusunun Varlıkla İşi Olmaz Milli Görüş Tabanlılar AK Parti’den Neden Tasfiye Edildiler İdeal Belediye Başkanı Sırdan Surete Her Şey Dürüst Olmakla Başlar Yahudi Padişah Ve Hilekar Veziri Bu gidişle Kripto FETÖCÜ’ler ancak mahşerde çözülür! İstikamet Ve Handikap Milletin Zaferi Timsah Gözyaşları Sahte Kahramanlar Hayal Kırıklığı Kanadı Kırık Kuş El İnsaf Nuri Hocam! Kim Miyiz.!İşte Gerçek Kimliğimiz