Sınırsız değil korkusuz tüketelim!

Saadettin BAYÇELEBİ

16-07-2016 14:52

Zaman ilerledikçe insanoğlu sınırlarını zorlamakta, bilinmeyeni bilinir hale getirmektedir. Bu durum sonsuzluğun gizemini keşfetmek arzusunu daha üst noktalara taşır. Tabii sonsuzluk denince akla sınırları olmadığı sanılan uçsuz bucaksız evren gelir.

Ölümsüzlüğe yol bulamayan ademoğlu, bu uçsuz bucaksız diye düşündüğü evrende atomdan daha küçük bir varlıktır aslında. Bu varlık, nesne olarak bu kadar küçüktür küçük olmasına ama hayalleri ve arzuları sonsuzluğu kavrayabilecek kadar da muhteşemdir. Ee, bunun konumuzla ne ilgisi var diyebilirsiniz? Aslında çok alakası var. Sınırları olmayan bir kavramı yani sonsuzluğu insanoğlu madde itibari ile değil mana itibari ile kavrıyor. Dolayısıyla insanoğlu aslında madde itibari ile sınırlı. Bu da tüketim noktasında da sınırlarımızın olması gerektiği anlamına geliyor bence. Konuyu yine tüketime bağladım değil miJ  O zaman ne diyelim? Sınırsız değil, korkusuz tüketelim.  Tüketelim ama üç beyazdan (un, tuz, şeker) korkalım örneğin. Korkmamamız gereken gıdalara gelince arkamıza yaslanalım yazımızı keyifle okuyalım.

Sebze tüketimi konusunda toplum olarak maalesef çok iyi bir görüntü çizmiyoruz. İyi görüntü çizenler ve ya öyle sananlar, korkması gereken patates ve mısırı maalesef çok tüketiyor. Bunlar da sebze evet, ama üç beyaza yakınlıkları sebebi ile sınırlı ve korkarak tüketmemiz gereken sebzeler. O kadar çok alternatif var ki. Aklıma gelenleri sayayım: Örneğin mantarlar(zehirsiz ayrımını çok iyi yapmak gerekir), şifalı yeşil ot sebzeler ve kabak (kırmızı ve beyaz), kırmızı ve yeşilbiber,  havuç, lahana, domates, brokoli, karnabahardan korkmamamız gerekir. Eğer özel bir alerjiniz yoksa. Yanlarına et türevinden gezen ve organik beslenen tavuk, hindi, dana, balık ve av hayvanı etlerini de ekledik mi sağlıklı bir hayata namzediz inşallah. Karbonhidrat olarak da sınırlı olmak şartıyla nohut, kuru fasulye, bakla, bezelye, kepekli ve siyah pirinç iyi birer ekmek alternatifi olabilir. Üstelik bunlardan ekmek kadar korkmamız da gerekmez.

Kahvaltıya mı?  Peynir, lor, yumurta, zeytin, yoğurt,  biraz tereyağı, tahin, süt, gerçek bal, … Ayrıca keten tohumu, avokado, Hindistan cevizi ve çiğ fındık, ceviz, badem, bol yeşil sebze, domates, biber, salatalık konusunda da korkusuz olabiliriz. Siz de ekmeksiz asla doymam diyorsanız bir kere denemenizi öneririm. Ben öyle yaptım ve başardım. Ekmeksiz bir yemekten yaklaşık 20 dakika sonra vücudunuzu bir dinleyin; aslında doymuş ve tok hissettiğinizi anlayacaksınız. Gerçekten hayret verici değil mi? Doymayan aslında midemiz değil yanlış şeylere şartlanmış ve inanmış olan aklımız. Denemekten zarar gelmez KORKMAYIN! Deneyin. Araştırın! Danışın! Kendi özel beslenme şeklinizi bulun ve uygulayın. Bu vücut insanoğluna bir kereliğine veriliyor, emaneten veriliyor; emanete ihanet etmemek için kullanma talimatına;) uygun beslememiz ve bakmamız gerekiyor. Kaç yaşında olursanız olun, hangi şartlarda yaşarsanız yaşayın, sakın kendinizden vazgeçmeyin.

Korkusuz yarınlar bu günden başlar. Hadi…

DİĞER YAZILARI Sessiz Gemi 01-01-1970 03:00 Öyle Bir Geçer Zaman ki… 01-01-1970 03:00 Ahh vatan! 01-01-1970 03:00 Kuduzzz 01-01-1970 03:00 Yarının Büyükleri 01-01-1970 03:00 Tehlike büyük! 01-01-1970 03:00 İşte sebebi! 01-01-1970 03:00 Neden yüksek? 01-01-1970 03:00 CO 01-01-1970 03:00 Tavuğun Dünyası 01-01-1970 03:00 Herşey Zamanında Güzel 01-01-1970 03:00 Demedi demeyin! 01-01-1970 03:00 Et Fiyatları Üzerine… 01-01-1970 03:00 Hastalanmayı beklemeyin! 01-01-1970 03:00 Kim kurar içindeki saati? 01-01-1970 03:00 Aman yükselmesin! 01-01-1970 03:00 Kaybolan Değerlilerimiz-2 01-01-1970 03:00 Kaybolan Değerlilerimiz-1 01-01-1970 03:00 Buğdayın hayatı! 01-01-1970 03:00 Kurbanlık Sağlık 01-01-1970 03:00 Buğdaysız Hayat -3 01-01-1970 03:00 Buğdaysız hayat! -2 01-01-1970 03:00 Buğdaysız hayat! -1 01-01-1970 03:00 Su Hayattır Ama… 01-01-1970 03:00 Sıcaklık Yükseliyor! 01-01-1970 03:00 Biz Üç Kardeştik… 01-01-1970 03:00 Tatil kazalarına dikkat! 01-01-1970 03:00 Yaz kızım! 01-01-1970 03:00 Eğitim şart! 01-01-1970 03:00 Hey Gidi Gençlik… 01-01-1970 03:00 Kardeşten Öte… 01-01-1970 03:00 Bir Nefes Sıhhat 01-01-1970 03:00 Yazınız kışa dönmesin! 01-01-1970 03:00 Sadece beş dakika! 01-01-1970 03:00 Ya tutarsa! 01-01-1970 03:00 Gerçekten yaşıyor muyuz? 01-01-1970 03:00 Altın Ekmek 01-01-1970 03:00 Anamızın Ak Sütü 01-01-1970 03:00 Atı alan üsküdar’ı geçti! 01-01-1970 03:00 İsrafın bu kadarı... 01-01-1970 03:00 Bizi biz yapan değerlerimiz! 01-01-1970 03:00 Evet Varım!  01-01-1970 03:00 Var mısınız? 01-01-1970 03:00 Varlık Fonu, Sağlık Fonu 01-01-1970 03:00 Check – Up Veya Çekap 01-01-1970 03:00 Acil haller! 01-01-1970 03:00 Sadece Süt 01-01-1970 03:00 Biz Bu Coğrafyanın Rüzgârıyız 01-01-1970 03:00 İnce Hastalık 01-01-1970 03:00 Çocuklarımızı bekleyen tehlike! 01-01-1970 03:00 Duyduk duymadık demeyin! 01-01-1970 03:00 Hayallerinizden vazgeçmeyin! 01-01-1970 03:00 Gribin binbir yüzü! 01-01-1970 03:00 Kuşa Dönmeyelim 01-01-1970 03:00 Canım Öğretmenim 01-01-1970 03:00 Ne zaman unuttuk? 01-01-1970 03:00 Aman aklımızı karıştırmasınlar! 01-01-1970 03:00 Beni Yakacaklar 01-01-1970 03:00 Yeniden Efendi Olmak 01-01-1970 03:00 Fış Fış Gelen Kış 01-01-1970 03:00 Biz Hala… 01-01-1970 03:00 aktarlardaki tehlikeli otlar-2 01-01-1970 03:00 Aktarlardaki Tehlikeli Otlar-1 01-01-1970 03:00 oku! 01-01-1970 03:00 Kurban keserken kurban olmayalım! 01-01-1970 03:00 Bebeğin Sağlığı Annesiyle Başlar 01-01-1970 03:00 b12 zirvesi 01-01-1970 03:00 Sevgili Denizlerimiz 01-01-1970 03:00 Şimdi Güneş Ve Deniz Zamanı 01-01-1970 03:00 Köprüden Önceki Son Çıkış: Rusya 01-01-1970 03:00 Hadi yürüyüşe çıkalım! 01-01-1970 03:00 Artık Uyanma Vakti 01-01-1970 03:00 Amerikan İlişkileri Darbe Ve Yakın Gelecek 01-01-1970 03:00 Kahraman Milletime Tavsiyeler 01-01-1970 03:00 BU NE HERZE, BU NE HEZEYAN.? 01-01-1970 03:00