Acillerdeki yoğunlukları bilmeyenimiz yoktur. Yıllarımı acillerde geçirmiş bir doktor olarak, bu konuda oldukça tecrübeliyim. Acillerde hizmet veren sağlık personellerinin de ne derece özverili çalıştığını bilirim. Tükenmişlik sendromunun en çok görüldüğü yer acil olmasına rağmen tükenmeden çalışan güzide emektarlarımızdır acil sağlık çalışanları. Evde gecenin bir vakti çocuklarını bırakıp, hiç karşılık beklemeden acile müracaat eden hastaları tedavi edebilmek için varıyla yoğuyla çalışırlar. Herkes uyurken onlar uyanıktırlar. Geceleri gündüzlerine karışmıştır. Her türlü acil durumunuzla ilgilenirler. Bu acil durumların neler olduğunu onlar bilirler elbet ancak sizler hangi hallerin acil olduğunu biliyor musunuz?
Bilmeyenler için kısaca bir göz atalım:
-Başağrısı: Acillere müracatın yüzde 4’ünü oluşturur. Bu şikayet için önemli olan daha önceki ağrılardan farklı olması, giderek kötüleşmesi, bir aktivite sırasında ( öksürme, defekasyon, hapşırma, ıkınma) oluşması, kafa bölgesine aldığınız travma sonucu gelişmesi, sobalı bir mekandayken meydana gelmesi veya beraberinde hipertansiyon hastalığınızın olmasıdır. Böyle bir durumda “aman geçer” mantığı gütmeden acile başvurmalısınız.
-Boğaz ağrısı: Boğaz ağrısının en sık sebebi enfeksiyonlardır. Diğer nedenler arasında alerjik durumlar, sigara, reflü vs.. sebepler boğaz ağrısı oluşturabilir. Genellikle acil bir durum değildir. Poliklinik muayenesi gerektirir ancak, yüksek ateş (39 derece üstü), yutkunmada ve nefes almada zorluk, ses kısıklığı, boyunda şişmiş lenf nodları gibi durumlardan herhangi birinin bulunması acil hallerden sayılabilir.
-Göğüs ağrısı: Acilde çalışırken bir hekim olarak en çok çekindiğim şikayetlerinden biridir. Çünkü göğüs kafesi, içinde iki önemli organı barındırır. Akciğerler ve kalp. Her iki organ da hayati önem arz etmektedir. Dolayısıyla bunların oluşturduğu acil hallerin hızlı tanısı ve tedavisi can kurtarıcıdır. Ancak göğüs ağrısı hayatı tehdit eden hastalıklara bağlı olabileceği gibi daha tehlikesiz acil olmayan durumlarda da oluşabilir. Yani her göğüs ağrısı endişelenmenizi gerektirmez. Çoğunlukla kas problemlerinden kaynaklanır. Göğüs ağrısının ani başlaması, şiddetli olması, beraberinde bulantı-kusma şikayetinin olması, sol kola, her iki kola ve ya boyuna vuran ağrı ile birlikte olması, sırta yayılması bu durumun acil olduğunu gösterebilir.
-Karın ağrısı: Aslında karın ağrılarının %40’a yakınının nedeni bilinememektedir. Ancak acile en sık başvuru nedenlerinden birini oluşturur. Gebelik, ağızdan kan gelmesi, dışkının siyah renkli ve ya kanlı olması, ani başlangıç göstermesi, gün içerisinde artarak devam etmesi, karnımızı bükecek şekle sokması, yüksek ateş gibi durumlarla birlikte olması şikayetin ciddiyetini artıran sebeplerden bir kaçıdır.
-Bayılma: Genellikle tansiyon düşüklüğü ile ilgili olup çoğu zaman kişi 1-2 dakikada kendine gelir, ancak baygınlık süresinin uzaması, nabız alınamaması, ağızda kenetlenme ve köpük oluşumu, kasılma ile beraber oluşu acil durumu gösterir.
Bunlar sadece bir kaçı. Hiç karşılaşmamanız ve yaşamamanız dileklerimle…
Saadettin BAYÇELEBİ