Şimdilerde ülkemizde genel sağlık taramaları ile ilgili bir tartışma başladı. Bilindiği üzere genel sağlık taramasının bilinen meşhur ismi checkup veya halk ağzıyla çekap. Yaptırmalı mıyız yaptırmamalı mıyız? Bir doktordan önce bir vatandaş olarak bu soruya cevap vermek isterim: Bence yaptırmalıyız, çünkü bizim insanımızda buna bende dahilim, özellikle sağlık söz konusu olduğunda bazen vurdumduymazlık, adam sendecilik, bir şey olmazcılık, boşver geçercilik olabiliyor. Çoğu zaman da günlük işlerin koşuşturması içinde sağlığımızla ilgilenmeye vakit ayıramayabiliyoruz. Bu işin bir yönü. Diğer yönünde de parmağının ucu taşa değse doktora koşan insanlar var. Her ikisi de sakıncalı. Birinde hayati önemi olan bir hastalığın tedavisinde gecikme olabilirken; diğerinde gereksiz yere zaman, emek, para israfı söz konusu. Yani her iki durumda sağlıksız, sizin anlayacağınız.
Bu durumda ne yapalım? Uzun süredir devam eden ama önemsemediğimiz bir rahatsızlık ve ya belirti varsa mutlaka doktorumuza başvuralım, çünkü bazı hastalıkların teşhisi genel taramalar sırasında ortaya çıkar. Özellikle ihmal edilmemesi gereken taramaların başında kanser erken teşhisi ile ilgili olanlar gelir. Bunlar:
Meme kanseri taramaları
Bağırsak kanseri taramaları
Rahim ağzı kanseri taramaları
Bu taramalar ilinizin KETEM denilen ve açılımı Kanser Erken Teşhis Merkezi olan birimlerinde ücretsiz olarak yapılmaktadır. İsmi geçen kanser türleri oldukça sinsi seyredebilen ve dikkatli olmaz isek son zamanlarına kadar, bulgu vermeyen veya önemli sayacağımız kadar rahatsız etmeyen kanser türleridir. Bu nedenle erken tanı konulmaları oldukça önemlidir. Bu konuda KETEM’ler oldukça önemli hizmetler vermektedir.
Kanserler dışında da pek çok hastalık yine genel sağlık taramaları sırasında ortaya çıkabilmektedir. Bunlar hipertansiyon, diyabet, tiroit hastalıkları, böbrek hastalıkları, kansızlık, vitamin eksiklikleri, damar hastalıkları, hatta kalp hastalıklarının bazılarıdır. Erken tanı; hem tedavi şansını arttırır hem tedaviyi kolaylaştırır, ayrıca tedavi giderlerini, organ kaybını ve iş gücü kaybını da azaltarak kendimizin ve ülkemizin geleceğine önemli faydalar sağlar. Bu sebeple belki yılda bir kere de olsa genel bir muayene için hekiminize uğramakta fayda var. Özellikle de hastalıkların baş göstermeye başladığı 40’lı yaşlardan sonra. Bunu yaparken de yukarıda değindiğim gibi havadan nem kaparcasına değil, abartmadan, takıntı haline getirmeden, hayatın akışı içinde bir planlama oluşturabiliriz. Her zaman dediğim gibi önce kendimiz elimizden geldiği kadar sağlığımızı koruyacağız. Doktor kısmı ikinci hatta üçüncü planda gelir. Hastalık oluştuktan sonra ellerinden geleni yapmak hekimlerin görevidir ancak, önce sağlığı korumak esastır. Bu da kendi vazifemizdir. Kendi vazifemizi yapmadan doktordan medet ummak akıl karı değildir.
Sağlık ihmale ve ilgisizliğe gelmez. Hayatta kendimiz, sevdiklerimiz ve ülkemiz için en önemli sermaye yine kendimiz ve sağlığımızdır.
Selam ve dua ile…