Çocuklarımızı bekleyen tehlike!

Saadettin BAYÇELEBİ

31-12-2016 07:50

Yanlış okumadınız.

Bu ülkenin geleceğinin teminatı olan sevgili yavrularımızın hayatı tehlikede.

Ve bizler maalesef bunun farkında bile değiliz veya umursamıyoruz.

Çünkü karşımızdaki düşmanlar öyle bir kılığa bürünmüş ki fark etmek ve vazgeçirmek çok zor.

Tatları öyle güzel, öyle çekici, öyle vazgeçilmez ki…

Biz büyükler bile onları yemekten vazgeçemezken minik yavrularımız nasıl vazgeçsin.

Siz neden bahsettiğimi anladınız.

Çocuklarımızı yavaş yavaş öldüren cipsler, kolalar, şekerlemeler, bisküviler, çikolatalar, gazozlar, sakızlar, dondurmalardan bahsediyorum.

Geçtiğimiz haftalarda sizlere diyabetten bahsetmiştim.

İşte o diyabetin farklı iki şekli vardır.

Biri doğuştan kalıtım yolu ile gelen (anne babadan çocuğa geçme şeklinde ) Tip 1 diyabet, diğeri ileri yaşlarda pankreas dediğimiz bir iç organın işlevinin azalması veya bitmesine bağlı olarak gelişen ve böylece yeterli insülin salgılayamadığı bir durum olan Tip2 diyabettir.

İşte Tip 2 diyabet normalde ileri yaş hastalığı iken bazı uzmanlar bunun 12 yaşına kadar düştüğü görüşünde.

Korkunç!

Çocuklarımız bu bal görünümlü zehirler yüzünden erken yaşlarda hastalıklara yakalanıyorlar. İşte modern dünyanın çocuklar üzerinden yürüttüğü bir cephe daha. Çocukları sadece savaşlarda değil günlük hayatta da öldürüyorlar. Geleceğimizi çalmak istiyorlar.

Uyanalım ey anne babalar!

Günlük hayatın içinde hızlı bir şekilde yaşamak zorunda kalmışken çocuklarımızı ihmal etmeyelim. Yediklerini içtiklerini bir hafiye gibi takip edelim ve sürekli denetleyelim. Onlara doğal ve sağlıklı alternatifler sunalım. Büyüme çağındalar diye şekerli, unlu, tuzlu gıdaları rahatlıkla tüketebileceklerini düşünmeyelim. Onlar da tıpkı bizim gibiler. Biz ne yaparsak onu doğru sanarak büyüyorlar. Vurdumduymaz olursak vurdumduymaz olacaklar, duyarlı olursak duyarlı…

Öncelikle sağlıklı beslenmeyi öğretmeliyiz onlara, alfabeden de önce. İşleri çok zor. Bizim zamanımızda çok fazla seçenek yoktu. Bilmediğiniz şeyi talep de edemezdiniz haliyle. Fazla harçlık da yoktu. Ancak şimdi sayısız seçenek ve imkan var. Üzerine bilinçsizlik de eklenince vay halimize.

Çok uğraşacağız, belki çok yorulacağız ama çocuklarımızı, kendimizi ve geleceğimizi kurtaracağız inşallah.

Birileri paradan kuleler yapsın diye evlatlarımızı harcatmayacağız.

Neler mi yapabiliriz? Çok şey:

Bebeklikten itibaren şekersiz ve tuzsuz beslenme alışkanlığı kazandırabiliriz. Çünkü bebekler şekeri ve tuzu bilmez. Çok kilolu yapmak sağlıklı oldukları anlamına gelmez.

Seçtiğimiz gıdaların organik veya doğal, mevsiminde olmasına özen gösterebiliriz.

Gerçek ve tam buğday unundan yapılan gıdalarla besleyebiliriz.

Mutfak çalışmalarına çocuklarımızı da dahil edebiliriz.

Oyun saatlerinde kurgusal bir şekilde zararlı ve faydalı yiyecekleri öğretme oyunları oynayıp ilerisi için zemin hazırlayabiliriz.

Faydalı gıdaları gülen yüzlerle, zararlı gıdaları düşman yüzlerle anlatan resimler çizebilir bunları alış veriş yaparken reyonlardaki gıdalarla eşleştirebiliriz.

Beslenme çantasındaki yiyeceklerin faydalarını anlatarak birlikte hazırlayabiliriz.

Saadettin BAYÇELEBİ

DİĞER YAZILARI Sessiz Gemi 01-01-1970 03:00 Öyle Bir Geçer Zaman ki… 01-01-1970 03:00 Ahh vatan! 01-01-1970 03:00 Kuduzzz 01-01-1970 03:00 Yarının Büyükleri 01-01-1970 03:00 Tehlike büyük! 01-01-1970 03:00 İşte sebebi! 01-01-1970 03:00 Neden yüksek? 01-01-1970 03:00 CO 01-01-1970 03:00 Tavuğun Dünyası 01-01-1970 03:00 Herşey Zamanında Güzel 01-01-1970 03:00 Demedi demeyin! 01-01-1970 03:00 Et Fiyatları Üzerine… 01-01-1970 03:00 Hastalanmayı beklemeyin! 01-01-1970 03:00 Kim kurar içindeki saati? 01-01-1970 03:00 Aman yükselmesin! 01-01-1970 03:00 Kaybolan Değerlilerimiz-2 01-01-1970 03:00 Kaybolan Değerlilerimiz-1 01-01-1970 03:00 Buğdayın hayatı! 01-01-1970 03:00 Kurbanlık Sağlık 01-01-1970 03:00 Buğdaysız Hayat -3 01-01-1970 03:00 Buğdaysız hayat! -2 01-01-1970 03:00 Buğdaysız hayat! -1 01-01-1970 03:00 Su Hayattır Ama… 01-01-1970 03:00 Sıcaklık Yükseliyor! 01-01-1970 03:00 Biz Üç Kardeştik… 01-01-1970 03:00 Tatil kazalarına dikkat! 01-01-1970 03:00 Yaz kızım! 01-01-1970 03:00 Eğitim şart! 01-01-1970 03:00 Hey Gidi Gençlik… 01-01-1970 03:00 Kardeşten Öte… 01-01-1970 03:00 Bir Nefes Sıhhat 01-01-1970 03:00 Yazınız kışa dönmesin! 01-01-1970 03:00 Sadece beş dakika! 01-01-1970 03:00 Ya tutarsa! 01-01-1970 03:00 Gerçekten yaşıyor muyuz? 01-01-1970 03:00 Altın Ekmek 01-01-1970 03:00 Anamızın Ak Sütü 01-01-1970 03:00 Atı alan üsküdar’ı geçti! 01-01-1970 03:00 İsrafın bu kadarı... 01-01-1970 03:00 Bizi biz yapan değerlerimiz! 01-01-1970 03:00 Evet Varım!  01-01-1970 03:00 Var mısınız? 01-01-1970 03:00 Varlık Fonu, Sağlık Fonu 01-01-1970 03:00 Check – Up Veya Çekap 01-01-1970 03:00 Acil haller! 01-01-1970 03:00 Sadece Süt 01-01-1970 03:00 Biz Bu Coğrafyanın Rüzgârıyız 01-01-1970 03:00 İnce Hastalık 01-01-1970 03:00 Duyduk duymadık demeyin! 01-01-1970 03:00 Hayallerinizden vazgeçmeyin! 01-01-1970 03:00 Gribin binbir yüzü! 01-01-1970 03:00 Kuşa Dönmeyelim 01-01-1970 03:00 Canım Öğretmenim 01-01-1970 03:00 Ne zaman unuttuk? 01-01-1970 03:00 Aman aklımızı karıştırmasınlar! 01-01-1970 03:00 Beni Yakacaklar 01-01-1970 03:00 Yeniden Efendi Olmak 01-01-1970 03:00 Fış Fış Gelen Kış 01-01-1970 03:00 Biz Hala… 01-01-1970 03:00 aktarlardaki tehlikeli otlar-2 01-01-1970 03:00 Aktarlardaki Tehlikeli Otlar-1 01-01-1970 03:00 oku! 01-01-1970 03:00 Kurban keserken kurban olmayalım! 01-01-1970 03:00 Bebeğin Sağlığı Annesiyle Başlar 01-01-1970 03:00 b12 zirvesi 01-01-1970 03:00 Sevgili Denizlerimiz 01-01-1970 03:00 Şimdi Güneş Ve Deniz Zamanı 01-01-1970 03:00 Köprüden Önceki Son Çıkış: Rusya 01-01-1970 03:00 Hadi yürüyüşe çıkalım! 01-01-1970 03:00 Artık Uyanma Vakti 01-01-1970 03:00 Amerikan İlişkileri Darbe Ve Yakın Gelecek 01-01-1970 03:00 Kahraman Milletime Tavsiyeler 01-01-1970 03:00 Sınırsız değil korkusuz tüketelim! 01-01-1970 03:00 BU NE HERZE, BU NE HEZEYAN.? 01-01-1970 03:00