Dijital Çağda Edep…

Ümit Zeynep KAYABAŞ

10-01-2020 11:02

Paranın iktidarı, toplum hiyerarşisi, modernliğin tasnifi, insanlık boyutuna yeni cepheler açarken insanın kültürle olan ilişkisini de sorgulatır. Bilinçsiz tüketime hizmet eden zihin, kendi konforu için entrikacıların kuklası olur. Ayakta kalma, güç elde etme uğruna güzel olan her şeyi harcamaktan çekinmeyen sistemi beslemek, aşağılanmayı kabul etmektir. Özüne yüz çeviren insanın savruluşu, manevi iflastır. “Maddi hayata tapanlar, deniz suyu içenlere benzerler, içtikçe susuzlukları artar.” diyen İbn-i Arabi maddeye sıkışanların halini özetlemiştir. İnceliği, zarafeti kaybettirir madde bekçiliği. Kaba, asi bir nesil! Özünü yitiren, taklitçi, Batı uşaklığını savunan özgüvensiz kitle. Yani edep takısından mahrum. İnsanlığını kaybedenin edebi, onuru olur mu sanıyorsunuz?.. Dilenci, sığıntı bir son kapak olur haysiyetsiz yaşamı seçenlere. ”Edep ya hu!”

 

Adından övgü ile bahsettiren Osmanlı’da edep işçiliği vardı. Kapıların üstünde iki tokmak olurdu. Biri kalın biri ince. Gelen bayansa kapıyı ince tokmakla vururdu. Evin hanımı kapıyı ev haliyle bile açardı. Erkekse kalın tokmakla kapıyı vururdu. Evin hanımı ya örtünüp açar ya da bir mahremi( kocası vs). açardı. Biz Osmanlı kültürü ile yetişmiş, içindeki merhamete yaslı bir nesiliz. İhtiras, hırs ve tutkular edep, adalet, onur bırakmaz insanda. Ve kendi doğrularını mülk edinenler, kibir ve egoyu yüceltirler. Ne güzel söylemiş Yunus Emre: “Girdim ilim meclisine eyledim kıldım talep. Dediler ilim geride, illa edep, illa edep.” Ne yazık ki doğruları, doğruya yakışır şekilde savunma inceliği kaybedildi. Çoğu tartışma programında eğitimli, toplumda örnek konumunda olan kişiler, konuşma adabına riayet etmiyor. Grup içi konuşma eğitimine muhtaç, eğitimcilerin olması kültürel sahanın zayıfladığına işaret eder. Ses ne kadar yükselirse, söz ne kadar kesilirse o kadar haklı oluyor konuşan. Karşıdaki kişinin açığını yüzüne haykıran kahraman ilan ediliyor. Çirkin argümanlar sunan alkışlanıyor. Edebin inceliğinden mahrum kalış, küstahlaştırır insanı. Şov sempatizanlığı popülerlik hanesini genişletirken, saygı ve edep duygusu körelir.

 

Dijital çağın medeniyeti, kültürel dokuyu sıfırlayarak yeni bir değerler haritası çiziyor. Kaba, bencil, sorumsuz kişiler, toplumda takdir görüyor. Şahsi menfaatlere köle olanlar, yanlışın üzerini örtüyor utanmadan. Yalan konuşmanın normalleşmesi vebanın yayılışına benzer. Evet görüntü İslami çizgi, yaşantı Batı kültürü. Bir uçta güzel ahlak konuşuluyor, yazılıyor diğer uçta sanal ortamda mahremiyet ifşa ediliyor. Sürekli an paylaşılmakta. Gösterişi, hava atmayı besleyen kareler çoğalmakta. Dijital çağın edebi, edepsizlik.

 

Sanalda dostluk, sevgi, aşk arayışına girenler hayalperesttir. İnsanı güzelleştiren hayayı muhafaza etmek için, zaaflar kontrol altına alınmalı. Kelimeler ile kurulan bağ sağlıklı değildir. Sevgiye ve ilgiye aç olanlar, sosyal medya tuzağına düşerler. İnsanı asil kılan edep duygusu yok olduğunda, ruh artık çıplaktır. Özel hayatını sanal ortamda servisleyen, erdemli duruşu yok eden, menfaat için hile ve entrika çarkını döndüren huzurlu olamaz. Bir yerde iç boğuşma başlar yani vicdan aynaya yansır. İnsan tutunuşa muhtaçtır. Tutunma isteği ahlaka teşvik eder.

 

Bugünün penceresine, Mustafa Kutlu şu cümlelerle sesleniyor:

 

“Özetle insan eşref-i mahlûkattır ama haddini aşıp yoldan çıkınca zalim, katil, utanmaz, nankör, inkârcı, kibirli, alçak bir varlık olur.”

DİĞER YAZILARI Güven Zor Bir Duygudur… 01-01-1970 03:00 Sabır Sanatı! 01-01-1970 03:00 Sanat Günlükleri ve Sezai Karakoç… 01-01-1970 03:00 Müslüman’da Adalet… 01-01-1970 03:00 Tarımda problemler ve toprak disiplini… 01-01-1970 03:00 Bir duruşu olmalı iyiliğin de… 01-01-1970 03:00 Nafaka mağdurları, şiddet ve aile… 01-01-1970 03:00 Doyumsuzluk Şehveti… 01-01-1970 03:00 Vicdan Ve İsraf 01-01-1970 03:00 Kadına şiddet, ahlak ve adalet zayıflığıdır! 01-01-1970 03:00 Kültürde Çürüme, Moda İle Tükenme… 01-01-1970 03:00 Sevginin samimiyeti ve mutluluk… 01-01-1970 03:00 Erkek Ve Kadın Üstünlüğü İle Yıkılan, Parçalanan Aileler… 01-01-1970 03:00 Ahlaki paradoks 01-01-1970 03:00 Müslüman’ın Ego İle İmtihanı 01-01-1970 03:00 İstanbul Ve Adalet… 01-01-1970 03:00 Aile Birliğini Bozan Medya Ve Boşanmalar… 01-01-1970 03:00 Üretemiyoruz, Birbirimizi Suçluyoruz Ve Yalnızlaşıyoruz… 01-01-1970 03:00 Kendini hesaba çeken insan ve “Çağrı” 01-01-1970 03:00 Şehir Ve İnsanca Yaşama Sanatı… 01-01-1970 03:00 Çalışan kadın sorunu ve aile… 01-01-1970 03:00 Harem-i Şerif’te selfie ve tüketim… 01-01-1970 03:00 Huzuru nasıl tüketiyoruz! 01-01-1970 03:00 Paris’i selamlayan kitaplar… 01-01-1970 03:00 Şehir Kimliği Ve Aile… 01-01-1970 03:00 Toprak huzuru ve tarımda çöküş… 01-01-1970 03:00 Nerede o eski dostluklar mı diyoruz… 01-01-1970 03:00 Avrupa’da Müslüman Aileler, Kadınlar Ve Çocuklar… 01-01-1970 03:00 Başörtüsü Ve Medeniyet… 01-01-1970 03:00 Gençler Kültüründen Kopmuyor, Koparılıyor… 01-01-1970 03:00 Nokta kadar menfaat için, virgül kadar eğilme! 01-01-1970 03:00 Televizyon Dizilerinin Aileye Etkisi… 01-01-1970 03:00 Sosyal Medya Çılgınlığı… 01-01-1970 03:00 Hayaller Ve Gerçekler… 01-01-1970 03:00 Anne, Kadın Ve Şiddet… 01-01-1970 03:00 Gençlik, Bizler Ve Doğruluk… 01-01-1970 03:00 Ramazan’da yardım kolisi geleneği ve belediyeler 01-01-1970 03:00 İnternet, mahremiyet ve gençlik! 01-01-1970 03:00 Arayış İçinde Olan İnsan Halleri… 01-01-1970 03:00 Erguvan, Diriliş Ve İstanbul 01-01-1970 03:00 İç yolculuğumuz Anne Rızası, Umut 01-01-1970 03:00 Kin ve öfke; Kalbin Hesaplaşması 01-01-1970 03:00 Paris’te şiir ve şiir ne istiyor? 01-01-1970 03:00 İyilik Tutulması Ve Azalan Bereket 01-01-1970 03:00 Gençler Anlaşılmak İstiyor -Yarının Türkiye’si- 01-01-1970 03:00 Vefasızlık, Toplum Güvensizliği -Robotlaşma- 01-01-1970 03:00 Dostluk, Kalp Huzuru Ve Duyguların Bedeli 01-01-1970 03:00 Sevginin Estetiği 01-01-1970 03:00 Toplum Huzuru Ve Güven… 01-01-1970 03:00 İnsani Değerler Tablosu -Haz- 01-01-1970 03:00 Mutluluk Tanımımız Yanlış 01-01-1970 03:00 Aile Kültürü Ve Huzur 01-01-1970 03:00 Kültürde Şaire Bir Parantez 01-01-1970 03:00 Anlama Biçimleriyle Yüzleşmek 01-01-1970 03:00 İnsanlık Kaybı Ve Umut 01-01-1970 03:00 Sarı Yeleklilerin Protestosu 01-01-1970 03:00 Sarı yeleklilerin dinmeyen tansiyonu! 01-01-1970 03:00 ​Sevginin dili paylaştıkça anlaşılır! 01-01-1970 03:00 Bobigny Müslüman Mezarlığı 01-01-1970 03:00 Yarına Samimiyet Bırakmak 01-01-1970 03:00 Paris‘te Akşamüzeri… 01-01-1970 03:00 Çocukluğum Ve Necip Fazıl 01-01-1970 03:00 Vel asr’i Başlangıç 01-01-1970 03:00 Kaybediş – Bir Medeniyetin Durdurulması 01-01-1970 03:00 Vel Asr’i - İnsan - Diriliş… 01-01-1970 03:00 İnsanın İç Haritası –Denge- 01-01-1970 03:00 Değişirken Kirleniyoruz… 01-01-1970 03:00 Akif İnan’da sanatsal duruş: Şairin İç Haritası… 01-01-1970 03:00 Sait Faik ve Gerideki Adam 01-01-1970 03:00