Paris’te şiir ve şiir ne istiyor?

Ümit Zeynep KAYABAŞ

22-03-2019 10:19

“Acılar çekebilecek yaşa geldiğimde/Acıyla uğraşacak yerlerimi yok ettim.”

Paris önce yabancı oluşunu fısıldar mekânların esaretine asi olsan da. Burada özlem bir dizeye taşınmak gibidir. Dağınıklığı ve cesaretsizliği hangi uzantıya eklerseniz, orada yokuş olur şehir. Diri olmayı, ölümü anışı ömrün sahifelerine serpiştirip, yaşamayı yaşamdan kıskanmak gibidir şiirin ahengi burada Gitmek ve kalmak arasına mesafe oluşu, Paris’in görünmeyen yüzü öğretir. Şairlerin acısı ile şiirde buluşmak, göğü seyrederken adsızlık ile inatlaşmak hepsi kentin kasvetli perdesinden uzaklaşmak içindir. Şiirin içinde anne sesi gizlidir. Uzaklık mütemadiyen canı yakandır. Arka fondaki acı ile hesaplaşmaktır, Paris’te şiir. Ekmek için savaşan gözler, romantizm seyrinde kaybolangöz bebekleri. İkisini de şiire fısıldamak, dünyanın yorgunluğunda dinlenmek gibidir. Sokakları süsleyen manolyaların kışkırtıcı güzelliğini yaşadığım bugünlerde, şiirden bir gözün beni takip ettiğini hissederken, Baudelaire’in ‘Kötülük Çiçekleri’ ile irkiliyorum adeta. Özellikle günbatımlarında dostlar ile Sen nehrinde şairlerinden dizeler paylaşmak, içteki susuşları yoklamak gibidir. ‘çıkalım! Yoruldum artık kendimden’ diyen edip Cansever’i anarken, kentten çıkamamanın sancısını paylaşırız. Dünyadaki ilk sesimiz ağlama. Bu ortak tepki ile şiirde dans etmek, ağlayışa geri dönmek midir diye sorgulatır insanı bazen. On iki yıl önce bir müşterim, iki şiir defteri geldi iş yerine. Yaşlı amca şiirlerini okumamı istiyordu. Defterin sayfalarını titizlikle açışı ve elinin şiir için titreyişi, bugün gibi aklımda. Bu manzara bir defa daha düşündürdü, milletçe şiire olan tutkuyu. Kim bilir kaç kişinin sayfasını açmaya kıyamadığı, şiir defterleri saklıdır hatıra sandıklarında. Doktorundan, avukatına, gazetecisinden, işçisine hemen hemen her meslek grubundan birçok kişinin yayımlatmadığı, kendine özel kıldığı şiirleri vardır. Bazen ukde bazen de özenti ile dokunur parmak uçları şiire. Bir bilinmezlik ile şiir ne istiyor diye düşünmeyi akıldan geçirmeden, herkes şiir olmak istiyor. Yarasına âşık duygusal bir milletiz ve yarayı şiir temizlesin istiyoruz. Duyguların kundağına sarılıp, şiirden bir ev inşa edip oraya konuşmak, dertleşmek ve susmak! Belki de anlaşılmak ihtiyacını böyle karşılıyor insan. Fıtrata koşmak, yani arayışa. Modern çağın sıkışmışlığından, kurtulmanın bir yolu gibi şiir birçoğuna göre. Ruhu adama ve aldatma! Boşluğu popülizmritminde doldurmak. Amacın, araca dönüşmesi. Hedonizmin devleşen dalgalar ile ruha yerleşmesi. Ve bu popülist kültür içinde, öz kültürün başkalaşım geçirmesi. Evet, hızlı yaşam şiiri de tüketiyor. Güzel olan her şey yok oluyor.İncelikler tek tek koparılıyor ruhtan. Oysa şiir ölümü tattırır. Yokluğa sarar insanı. Bir başka üşürsün, kımıldayamazsın. Gizlenişi ifşa etmek gibidir şiir. Bir üst dildir, inceliktir, samimiyettir, anlayıştır ve sevgidir. Ruh inceliğinin tekâmül sanat olan, duygu dokuyuşu şiir; emek, anlayış, saygı, vefa sorumluluk yani insan olmanın inceliğini ister. Dünya şiir gününde, şair İsmet Özel’e acil şifalar diliyor ve bugünün penceresine İsmet Özel’den bir dize bırakıyorum: “Acılar çekebilecek yaşa geldiğimde/Acıyla uğraşacak yerlerimi yok ettim.

 Kalbinize emanetsiniz...

Ümit Zeynep KAYABAŞ

DİĞER YAZILARI Güven Zor Bir Duygudur… 01-01-1970 03:00 Sabır Sanatı! 01-01-1970 03:00 Dijital Çağda Edep… 01-01-1970 03:00 Sanat Günlükleri ve Sezai Karakoç… 01-01-1970 03:00 Müslüman’da Adalet… 01-01-1970 03:00 Tarımda problemler ve toprak disiplini… 01-01-1970 03:00 Bir duruşu olmalı iyiliğin de… 01-01-1970 03:00 Nafaka mağdurları, şiddet ve aile… 01-01-1970 03:00 Doyumsuzluk Şehveti… 01-01-1970 03:00 Vicdan Ve İsraf 01-01-1970 03:00 Kadına şiddet, ahlak ve adalet zayıflığıdır! 01-01-1970 03:00 Kültürde Çürüme, Moda İle Tükenme… 01-01-1970 03:00 Sevginin samimiyeti ve mutluluk… 01-01-1970 03:00 Erkek Ve Kadın Üstünlüğü İle Yıkılan, Parçalanan Aileler… 01-01-1970 03:00 Ahlaki paradoks 01-01-1970 03:00 Müslüman’ın Ego İle İmtihanı 01-01-1970 03:00 İstanbul Ve Adalet… 01-01-1970 03:00 Aile Birliğini Bozan Medya Ve Boşanmalar… 01-01-1970 03:00 Üretemiyoruz, Birbirimizi Suçluyoruz Ve Yalnızlaşıyoruz… 01-01-1970 03:00 Kendini hesaba çeken insan ve “Çağrı” 01-01-1970 03:00 Şehir Ve İnsanca Yaşama Sanatı… 01-01-1970 03:00 Çalışan kadın sorunu ve aile… 01-01-1970 03:00 Harem-i Şerif’te selfie ve tüketim… 01-01-1970 03:00 Huzuru nasıl tüketiyoruz! 01-01-1970 03:00 Paris’i selamlayan kitaplar… 01-01-1970 03:00 Şehir Kimliği Ve Aile… 01-01-1970 03:00 Toprak huzuru ve tarımda çöküş… 01-01-1970 03:00 Nerede o eski dostluklar mı diyoruz… 01-01-1970 03:00 Avrupa’da Müslüman Aileler, Kadınlar Ve Çocuklar… 01-01-1970 03:00 Başörtüsü Ve Medeniyet… 01-01-1970 03:00 Gençler Kültüründen Kopmuyor, Koparılıyor… 01-01-1970 03:00 Nokta kadar menfaat için, virgül kadar eğilme! 01-01-1970 03:00 Televizyon Dizilerinin Aileye Etkisi… 01-01-1970 03:00 Sosyal Medya Çılgınlığı… 01-01-1970 03:00 Hayaller Ve Gerçekler… 01-01-1970 03:00 Anne, Kadın Ve Şiddet… 01-01-1970 03:00 Gençlik, Bizler Ve Doğruluk… 01-01-1970 03:00 Ramazan’da yardım kolisi geleneği ve belediyeler 01-01-1970 03:00 İnternet, mahremiyet ve gençlik! 01-01-1970 03:00 Arayış İçinde Olan İnsan Halleri… 01-01-1970 03:00 Erguvan, Diriliş Ve İstanbul 01-01-1970 03:00 İç yolculuğumuz Anne Rızası, Umut 01-01-1970 03:00 Kin ve öfke; Kalbin Hesaplaşması 01-01-1970 03:00 İyilik Tutulması Ve Azalan Bereket 01-01-1970 03:00 Gençler Anlaşılmak İstiyor -Yarının Türkiye’si- 01-01-1970 03:00 Vefasızlık, Toplum Güvensizliği -Robotlaşma- 01-01-1970 03:00 Dostluk, Kalp Huzuru Ve Duyguların Bedeli 01-01-1970 03:00 Sevginin Estetiği 01-01-1970 03:00 Toplum Huzuru Ve Güven… 01-01-1970 03:00 İnsani Değerler Tablosu -Haz- 01-01-1970 03:00 Mutluluk Tanımımız Yanlış 01-01-1970 03:00 Aile Kültürü Ve Huzur 01-01-1970 03:00 Kültürde Şaire Bir Parantez 01-01-1970 03:00 Anlama Biçimleriyle Yüzleşmek 01-01-1970 03:00 İnsanlık Kaybı Ve Umut 01-01-1970 03:00 Sarı Yeleklilerin Protestosu 01-01-1970 03:00 Sarı yeleklilerin dinmeyen tansiyonu! 01-01-1970 03:00 ​Sevginin dili paylaştıkça anlaşılır! 01-01-1970 03:00 Bobigny Müslüman Mezarlığı 01-01-1970 03:00 Yarına Samimiyet Bırakmak 01-01-1970 03:00 Paris‘te Akşamüzeri… 01-01-1970 03:00 Çocukluğum Ve Necip Fazıl 01-01-1970 03:00 Vel asr’i Başlangıç 01-01-1970 03:00 Kaybediş – Bir Medeniyetin Durdurulması 01-01-1970 03:00 Vel Asr’i - İnsan - Diriliş… 01-01-1970 03:00 İnsanın İç Haritası –Denge- 01-01-1970 03:00 Değişirken Kirleniyoruz… 01-01-1970 03:00 Akif İnan’da sanatsal duruş: Şairin İç Haritası… 01-01-1970 03:00 Sait Faik ve Gerideki Adam 01-01-1970 03:00