Vefasızlık, Toplum Güvensizliği -Robotlaşma-

Ümit Zeynep KAYABAŞ

01-03-2019 11:57

“Dünyada menfaat için sevgi gösterisinde bulunan, insanlar kadar alçağı yoktur.”

Vefa, sorumluluk duygusunun genişletilmiş şeklidir. Dünyaya gelmeden  önce ruhlarımız insanın  başlangıç  noktası ile  tanıştı. Bela diyerek, şahitliği onaylan insana, vefanın fısıldanışıydı o an. Toplum düzenini sağlayan, ayrıştırmadan, sınıf kavgalarından uzak bir şekilde insanı özüne ziyaret ettiren duygudur. Kendinden emin bir kimliği taşıtır insana. Ve arayıp da bulamadığımız hisse, onur konuğu kılar. Yani mutluluğa. Merhum Akif İnan’ın ‘Bütün giysileri yırtsak yeridir/yeter bize vefa elbiseleri’ dizeleri ile selamlıyorum dostlarımın kalbini. İnsanı, insan olduğu için yücelten ve konumlandıran barışçıl duygunun adıdır, vefa. İçinde af olan, affı kalplere saran, insanı özünde tamamlayan vefa duygusu ile onurlanmak herkese nasip olur mu ki? Vefalı insan, sadakati omzunda taşıyan insandır. Bundandır yardım duygusunun, karşılık beklenmeden ikram edilişi. Vefasızlık, toplum güvensizliğini artırarak, robotlaşan insan modeli ile baş başa bırakır bizi. Vefasız insan bencildir, menfaatçidir. Kanaat duygusundan habersizdir. İnsani duygulardan uzak olan modern dünya insanı için, insanlık çok önemli gibi bir görüntüdür. Bununla birlikte ‘insanlığın’ açılımı ile kavgalı oluşları, insanlık tanımlarının içinin boş olduğunun işaretidir.  Çünkü düzen, çıkar iletişimi üzerine kurulmuştur. İyilik ile tamamlanmıyor insanlık. Karşıdaki kişinin ihtiyacını gideriyorum, yaşamak için bunu zaten yapmak zorunda diyen mantığın, toplumu getirdiği yer, hissizlik. Huzur evlerinin çoğaldığı, kardeşliğin, selamın yük haline geldiği bir çağda, vefayı aramak nasıl bir his diye düşündüğünüz oluyor mu? Şuurlu bir Müslüman eksikliği kapatandır, abartan değil. Ya da bizler- hatayı, hata ile kapatan dostlarız. Vefalı insan önce kendine dürüst ve adildir.  Vefayı anlatıp, yaşamayanlar tarafından duygu sömürüsüne nail olmak, acıların katmanlaşarak ruha yayılmasıdır. Orada yıpratılmak, vebaldir. Maddenin hakim olduğu dünyaların iç evleri; tatminsiz, huzursuz ve hiddet kaynağıdır. Kızılderililer için toprak vefadır. İnsan da vefanın çocuğudur. Toprağa bir borcumuzun olduğunu unutmamalıyız. Vefanın yüceliği ile şereflenmek insanlığın tek nakaratıdır notası, kalbin atışı olan. Özü ile kavgalı insanın dostu, kardeşi, sevdiği, dava arkadaşı gerilerde kalmıştır. Onun rotası şöhret ve maddi yapı olmuştur. Kendine saygısı olmayan insan, acımasızdır. Her gün biraz daha yaralanıyoruz, ahlaki duyguları terk eden kişiler tarafından sarılıyor etrafımız. Birinden kaçıyoruz, diğerine yakalanıyoruz. Küçük bir teşekkürü dahi birbirine çok gören toplum olmaya başladık. Yemeğimi bitiren çocuk, annesine eline sağlık diyemiyor. Vurdumduymaz, kendi başına buyruk, değer yargılarından kopuk bir toplum tabakası oluşmakta. Kimlikleri ile kavgalı insanlar, vefa duygusunun ehemmiyetini bilmek dahi istemezler. İnsanın yüzü varsa geriye döner, dostlarını selamlar zaman zaman. Bugüne inanışın vefasını yücelten, Şeyh Şamil’in sözünü bırakıyorum. “Dünyada menfaat için sevgi gösterisinde bulunan, insanlar kadar alçağı yoktur.” 

Kalplerin sevgi ile örülmesi dileği ile…

Ümit Zeynep KAYABAŞ

DİĞER YAZILARI Güven Zor Bir Duygudur… 01-01-1970 03:00 Sabır Sanatı! 01-01-1970 03:00 Dijital Çağda Edep… 01-01-1970 03:00 Sanat Günlükleri ve Sezai Karakoç… 01-01-1970 03:00 Müslüman’da Adalet… 01-01-1970 03:00 Tarımda problemler ve toprak disiplini… 01-01-1970 03:00 Bir duruşu olmalı iyiliğin de… 01-01-1970 03:00 Nafaka mağdurları, şiddet ve aile… 01-01-1970 03:00 Doyumsuzluk Şehveti… 01-01-1970 03:00 Vicdan Ve İsraf 01-01-1970 03:00 Kadına şiddet, ahlak ve adalet zayıflığıdır! 01-01-1970 03:00 Kültürde Çürüme, Moda İle Tükenme… 01-01-1970 03:00 Sevginin samimiyeti ve mutluluk… 01-01-1970 03:00 Erkek Ve Kadın Üstünlüğü İle Yıkılan, Parçalanan Aileler… 01-01-1970 03:00 Ahlaki paradoks 01-01-1970 03:00 Müslüman’ın Ego İle İmtihanı 01-01-1970 03:00 İstanbul Ve Adalet… 01-01-1970 03:00 Aile Birliğini Bozan Medya Ve Boşanmalar… 01-01-1970 03:00 Üretemiyoruz, Birbirimizi Suçluyoruz Ve Yalnızlaşıyoruz… 01-01-1970 03:00 Kendini hesaba çeken insan ve “Çağrı” 01-01-1970 03:00 Şehir Ve İnsanca Yaşama Sanatı… 01-01-1970 03:00 Çalışan kadın sorunu ve aile… 01-01-1970 03:00 Harem-i Şerif’te selfie ve tüketim… 01-01-1970 03:00 Huzuru nasıl tüketiyoruz! 01-01-1970 03:00 Paris’i selamlayan kitaplar… 01-01-1970 03:00 Şehir Kimliği Ve Aile… 01-01-1970 03:00 Toprak huzuru ve tarımda çöküş… 01-01-1970 03:00 Nerede o eski dostluklar mı diyoruz… 01-01-1970 03:00 Avrupa’da Müslüman Aileler, Kadınlar Ve Çocuklar… 01-01-1970 03:00 Başörtüsü Ve Medeniyet… 01-01-1970 03:00 Gençler Kültüründen Kopmuyor, Koparılıyor… 01-01-1970 03:00 Nokta kadar menfaat için, virgül kadar eğilme! 01-01-1970 03:00 Televizyon Dizilerinin Aileye Etkisi… 01-01-1970 03:00 Sosyal Medya Çılgınlığı… 01-01-1970 03:00 Hayaller Ve Gerçekler… 01-01-1970 03:00 Anne, Kadın Ve Şiddet… 01-01-1970 03:00 Gençlik, Bizler Ve Doğruluk… 01-01-1970 03:00 Ramazan’da yardım kolisi geleneği ve belediyeler 01-01-1970 03:00 İnternet, mahremiyet ve gençlik! 01-01-1970 03:00 Arayış İçinde Olan İnsan Halleri… 01-01-1970 03:00 Erguvan, Diriliş Ve İstanbul 01-01-1970 03:00 İç yolculuğumuz Anne Rızası, Umut 01-01-1970 03:00 Kin ve öfke; Kalbin Hesaplaşması 01-01-1970 03:00 Paris’te şiir ve şiir ne istiyor? 01-01-1970 03:00 İyilik Tutulması Ve Azalan Bereket 01-01-1970 03:00 Gençler Anlaşılmak İstiyor -Yarının Türkiye’si- 01-01-1970 03:00 Dostluk, Kalp Huzuru Ve Duyguların Bedeli 01-01-1970 03:00 Sevginin Estetiği 01-01-1970 03:00 Toplum Huzuru Ve Güven… 01-01-1970 03:00 İnsani Değerler Tablosu -Haz- 01-01-1970 03:00 Mutluluk Tanımımız Yanlış 01-01-1970 03:00 Aile Kültürü Ve Huzur 01-01-1970 03:00 Kültürde Şaire Bir Parantez 01-01-1970 03:00 Anlama Biçimleriyle Yüzleşmek 01-01-1970 03:00 İnsanlık Kaybı Ve Umut 01-01-1970 03:00 Sarı Yeleklilerin Protestosu 01-01-1970 03:00 Sarı yeleklilerin dinmeyen tansiyonu! 01-01-1970 03:00 ​Sevginin dili paylaştıkça anlaşılır! 01-01-1970 03:00 Bobigny Müslüman Mezarlığı 01-01-1970 03:00 Yarına Samimiyet Bırakmak 01-01-1970 03:00 Paris‘te Akşamüzeri… 01-01-1970 03:00 Çocukluğum Ve Necip Fazıl 01-01-1970 03:00 Vel asr’i Başlangıç 01-01-1970 03:00 Kaybediş – Bir Medeniyetin Durdurulması 01-01-1970 03:00 Vel Asr’i - İnsan - Diriliş… 01-01-1970 03:00 İnsanın İç Haritası –Denge- 01-01-1970 03:00 Değişirken Kirleniyoruz… 01-01-1970 03:00 Akif İnan’da sanatsal duruş: Şairin İç Haritası… 01-01-1970 03:00 Sait Faik ve Gerideki Adam 01-01-1970 03:00