Korku Masalları (1)

Fehmi DEMİRBAĞ

16-07-2019 10:21

Yeni bir yazı dizisine başlıyorum. Hani diyorum ya hep, ülkemde basılan kitapların… Hele ki çocuk edebiyatımızın %90’ı tercüme. Verdikleri mesajlar bizim inancımızla, değerlerimizle örtüşmemekte. Acilen çocuk edebiyatının millileşmesi lazım. Arkasından çizgi filmlerimizin de paganizmden, spüretilizmden, şovenizmden ve eşcinsel içerikten kurtarılması lazım.

 Farkında mısınız; Bilim çağında “kötü bilim” diye bir problemimiz var. Ders kitaplarındakiler yetmezmiş gibi bir de onları öykülerle gelecek nesillere aktarıp durduğumuz, saçma-salak mesajları hedefleyen berbat hikayeler-masallar sorunumuz var bir de.

Bunun için bilindik masalları başka türlü ele almak istiyorum. Umarım arkasını getiririm. Yorucu olacak ama sonucun verilecek emeğe değeceğine inanıyorum. 
Bilimsel kavramların öğretilmesinde yanlış bilgi, örnek ve çizimlerin kullanılması, fiziksel olguları insanlaştırma artık günümüzde önemle üzerinde durulan bir eğitim-öğretim konusu. Bir de Hollywood’un sanal kahramanlarının tarumar edici hikayelerini de eklememiz lazım bu duruma. Dünyada kötü bilim örnekleri ders kitaplarından bir şekilde insanlığın vicdani yönüyle tek tek çıkartılırken biz ise onları farkında olmadan öykülerle de çocuklarımıza öğretiyoruz. İşin bu yönüyle olay korkunç yani.

Örneğin bilindik “Karga ile Tilki” öyküsünü, La Fontaine’nin felsefesini anlatan en karakteristik öyküsünü ele alalım. Biraz sulandırarak anlatacağım öyküyü.

Tilki cenaplarını bilirsiniz, hani pek kurnazdır kendileri. Fırsatçıdırlar. Kurt, çakal, köpek sülalesinin en dip halkasıdırlar. Koca kuyruklu, sivri burunlu ve sivri zekalı –kurnaz- diye bilinen orman hayvanından bahsediyorum. Ormanlar kralı aslanın köyündendir kendisi. Ama bilin ki tilkinin akrabaları dünyanın her tarafına yerleşmişlerdir. Kutuplara, çöle kadar uzanan geniş bir coğrafyada yaşarlar. İşin ucunda beleş yemek varsa kurnazlıkları kitaplara, hikayelere konu olur. 
Evet, hikayemize-masalımıza-öykümüze başlayalım hazırsanız.

Bir gün, ormandaki bir ağacın dalında neşeyle dans eden bir karga varmış. Ormanın nerede olduğunu sormayın, bilmiyorum. Ama kesinkes bildiğim bir şey var ki ahlaksızlaşan insanlık misal talan etmiştir yeryüzündeki ormanların çoğunu. İş yalnızca ağaçların kaybından ibaret değildir. Ağaç deyince de tek bir tür ağaç gelmesin aklınıza. Ormanda sayamayacağımız kadar ağaç türü bulunduğunu, başka başka bitkileri de hesaba katacak olursak muazzam çeşitlilikteki zenginliği bir düşünmenizi isterim. Yine bu bitkilerden faydalanan milyonlarca hayvanı da düşünmenizi rica edeceğim. Yani ağaç, orman diyerek geçiştiremeyeceğimiz bir masallar kitabıdır; kainat ansiklopedisinin ciltlerinden bir cilttir.

Karga diyorduk efendim. Hani zeka konusunda tilkiyi suya götürüp, susuz getirecek kadar çok daha fazlasına sahip olan kuştan bahsediyoruz. Hani insanın ilk ciddi kudurukluğunda… Hani Kabil efendi Habil’i katlettiğinde cesedini ne yapacağını kara kara düşünürken örneklemesiyle ona yol gösteren o müthiş kuşun başından geçeni anlatıyoruz efendim.

Karga o an çok mutluymuş, çünkü ağzında kocaman bir peynir parçası varmış, karga bulduğu peyniri yiyeceği için çok ama çok mutluymuş. Rivayet odur ki karga o peyniri yandaki çiftlikten yürütmüş. Pardon çalmış. Yok yok ödünç almış. Çiftlik sahibi ile tarım il müdürlüğünden gelen bir yetkili ülkenin tarım politikaları üzerine muhabbet ederlerken onların meşguliyetinden istifade sofradaki peyniri gagasının alabildiği kadarıyla “nasibim” diyerek kapıvermiş. 

O esnada tarım il müdürü çiftçi amcaya kocaman laflar sarfetmekteyken olmuş bu hadise.
“Efendim, miras hukukumuzu düzeltmeden, arazi reformunu görmezden gelerek tarım politikaları üretemeyiz. Topraklarımızın çoğu ölü. Verimlilikte sıkıntılar büyük. Gübre ve tohumlamada, tarım ekiminde ki planlamada eksiklerimiz saymakla bitmez. Köydeki nüfusumuz şehirlere boca edildiler. Bakınız Hollanda topraklarının %4o ı dolgu iken dünya tarım ve hayvancılığında söz sahipleri. 200 milyar dolar ihracatları var. 21. Yy a biz hala anız yakıyoruz!” Bu eksende konuşuyorlarken sofradan eksilen bir kalıp peynirin elbette farkına varmazlar bu iki ademoğlu. Havva’nın Kızları ise feministlerin peşindeler zaten. Kariyer peşindeler. Kimin umrunda karganın sofradan yürüttüğü bir kalıp peynir. Hem memlekette yürütülmeyen ne kaldı ki? Ama yürümez koca memleket 200 yıldır bir arpa boyu mesafeyi. Yetkililer konuşup durmaktadırlar oysa. Belki çiftçinin “kışşşşt” diye bir tepkimesi olmuştur, hepi topu o karganın peyniri yürütmesine. Zaten aklı mazot parasındadır, pancar parasında filan. Zaten hasad zamanı gızı ayşayı muhtarın oğluyla everecektir, masraflar gafasını gurcalamaktadır. 

Neyse efendim. Bizim karga konar yakındaki bir ağacın dalına. Ağzındaki kocaman peyniri tam midesine indirmek üzereymiş ki, ordan geçmekte olan hikayemizin diğer kahramanı olan bir tilki kargayı görür. Kurnaz tilki kargayı kandırıp, peyniri alabilmek için hemen 5 yıllık bir kalkınma planı yapar ve kargaya der ki:

‘Karga kardeş! Merhaba, ne kadar güzelsin! Best of orman güzeli misin be mubarek! Kanarya, bülbül halt etmiş senin yanında! Sesin de çok güzel bu arada. Youtube’de videolarına rastlamıştım, zahir. Ne kadar çok tıklayanın, likeleyenin var ki… Herkes seni konuşuyor, ben de bunca yolu senin sesini duyabilmek, cemalini görebilmek için geldim’ der. “Ekmek, musab çarpsın ki doğruyu söylüyorum. Bana inanmıyorsan Acun’un programına katıl. İster “yetenek sizsiniz”e, ister “o ses patagonya’ya!” “Bak ben bir tilki olarak söylüyorum, Aleyna Tilki senin çömezin bile olamaz!”

“Hem sen neden hayatını anlatan bir kitap yazmıyorsun ki? En az 40 bin satarsın!” Bu ormanın hayvanları nasıl merak ediyorlar senin hikayeni, inanamazsın!”

Bu güzel sözleri duyan karga hemen kendini kanıtlama sevdasına düşer ve sanki metropolitan defilesinde sahne alan lady gaga tripleriyle ‘Ben senin için güzel bir şarkı söylerim’ der.

Bunu söylemek için ağzını açar açmaz, daha “do” sesi çıkmadan ağzından, kocaman peynir parçasını da ağzından düşürür. Kurnaz tilki hemen yere düşmeden havada kaparak düşen peynir parçasını alır, kaçıp uzaklaşır oradan. Eli de, karnı da boş kalan vatandaş karga da bir daha güzel sözlere inanıp, elindekini kaptırmaması gerektiğini anlar. Tilkinin arkasından o karga sesiyle bağırır. “Lan oğlum manyak, ben kargayım bana peynir mi yok! Ben de bu çalma huyu oldukça ben peynirsiz mi kalırım? Adam gibi rica etseydin de birlikte lokmamızı paylaşsaydık. Bu masalı salakça bir sonla bitirmeseydin? Neyse önümüzdeki seçimde görüşürüz!”
Hadi biraz da ciddiyet. Hikayenin bize verdiği izlenim tilkinin kurnaz, karganın ise aptal bir hayvan olduğudur. Ama gerçek hiç de öyle değil. Karga da en az tilki kadar akıllı ve hatta daha sosyal bir hayvandır. Hikayenin esas rahatsız edici konusu ise hikayeyi okuyan çocukların bilinçaltına yerleştirdiği felsefe... Çocuklara tilki gibi olmayı yani rakibini kurnazca aldatıp onlardan bir şeyler kapmayı öğretiyor. Yani çocukların bilinçaltına birbirimizi nasıl kandırırız felsefesi yerleştiriyor. Fransız La Fontaine felsefesinden etkilenen o kadar çok insan var ki günümüzde, neticesinde her şeye Fransız kalan… Yani kayıtsız kalan, ben merkezci. La Fontaine’nin kötü öyküleriyle büyümüş anne-babalar! Lütfen, artık yanlış felsefeleri kötü hikayelerle genç beyinlere sokmayalım. Çünkü, “Kafalara neler koyduğunuz konusunda çok ama çok dikkatli olun, çünkü onları bir daha asla değiştiremezsiniz”.
Çocukluğumuzda aldığımız, çocuklara verdiğimiz ilk kayıtlar çok önemli. Bu ilk kayıtlar hayata bakış açımızın temellerini oluşturur.
Edindiğimiz şartlanmalar, yanlışlarımızı bile akla uygun hale getirmemize sebep olur. Kendi davranışlarımızı ve toplumsal hayata bakışımızı şekillendirir. Nedeni bilinmeyen korkularımızı (fobiler), kaygılarımızı, değer yargılarımızı inşa eder. En önemlisi, artık bu şartlanmalar bizi doğru düşünebilmekten uzak tutar. Hegemon güçlerin istedikleri olmuştur. Peynirimizi ağzımızdan almışlardır. 
E hadi tilki ile karganın hikayesinin devamına geçelim. 
Orman bu! Ne kavgası biter, ne barışı! Her şey yaşamak için. Doğal döngü ve denge için! Herşey yüce yaratıcıya şükür için!
Bir şekilde kahramanlarımız barışırlar. Hikayeleri için Walt Disney’den teklif alırlar. Hikayeleri çizgi filme dönüşecektir. Öyleye yaşadıkları Patagonya’da çizgi filmden anlayacak, ona kafa yoracak, yatırım yapacak çapta hayvan nerde? Bütün bildikleri bütün ormanı fast food dükkanlarıyla bezemek. Plastikten yuvalar yapmak. Ağaçları katledip betondan yaşam alanları yapmak. Ormandaki hayvanların yavrularını insan denilen en vahşi hayvana benzetmek için okullar açmak. Bir de kahredici yönü kral aslan da bu salaklıklara izin veriyor görmezden geliyor. Ya da onun da kafası basmıyor. Onun içindir ki goriller, domuzlar, sırtlanlar işbirliğine girmişler aslanı koltuğundan edeceklermiş.

Nihayet beklenen gün gelir. Bir gün kargayla tilki Amerikanya’ya gitmek üzere uçağa binerler. First class bilet almışlardır. Daha uçak havalanmadan tilki boş beleş siyasetçiler gibi her konuda konuşmaya başlar. 
-Biliyormusun, dünyada ilk uçma teşebbüsünde bulunan insan Ebu Firnas’tır.
-Hezarfen Ahmet Çelebi’yi biliyor musun sen?
-Sen nasıl kargasın? Nasıl Vecihi Hürkuş’un adını duymazsın? Sen şimdi Nuri Demirağ’ı da tanımıyorsundur? Peki söyle Devrim Otomobillerinden haberin var mı?
Kafası şişer karganın. Aklında hala unutamadığı o “peynir” olayı vardır. 
Bir süre sonra uçak havalanır, yarım saat geçmeden karga hostes çağırma butonuna 
basar. 
Hostes: Buyrun karga bey ne istersiniz
Karga : Hiiiiççç!
Hostes: O zaman niye bastınız çağırma butonuna
Karga : Pislik olsun diye
Hostes kızarak oradan uzaklaşır.
Karga bir süre sonra tekrar hostes çağırma butonuna 
basar.
Hostes: Buyrun karga bey ne istersiniz!
Karga : Hiiiiççç! Pis pis sırıtmaktadır bunu söylerken. 
Hostes: O zaman niye bastınız çağırma butonuna?
Karga : Pislik olsun diye!
Hostes iyice kızarak uzaklaşır yanlarından. Tilki olaydan karganın aldığı keyfi görünce kıskanır. “Lan” der, “benim kargadan ne eksiğim var? Bi de ben yapayım? Ben de eğleneyim!” der içinden. Tilki’de akabinde hostes çağırma butonuna basar, hınzırca gülerek.
Hostes: Buyrun tilki bey ne istersiniz
Tilki : Hiiiiççç!
Hostes: O zaman niye bastınız çağırma butonuna
Tilki : Pislik olsun diye!
Hostes iyiden iyiye kızmıştır düşüncesizce ve terbiyesizce davranışlarından dolayı bu iki yolcuya. Hemen Pilota şikayete gider. Durumu anlatır.
Kaptan pilot: Uçaktan aşağı atın pislikler, der öfkeyle. 
Görevliler kargayla tilkiyi karga tulumba kapıya getirirler. Tilki uçağın açılan kapısıyla birlikte bi kargaya bakmış bi kendine…
Tilki : Ama ama ben uçmayı bilmem ki!
Karga: (Hınzırca gülümsemesini artırarak) Madem uçmayı bilmiyorsun, neden el alemin rızkına göz koyuyorsun? Neden peynirimi çalıyorsun? Neden pislik yapıyorsun?! 
Haydi hikayemizi bitirelim artık. Anlatılır ki… Hz. Süleyman'ın sarayına kuşluk vakti saf bir adam telaşla girer. Nöbetçilere, hayati bir mesele için Hz. Süleyman'la görüşeceğini söyler ve hemen huzura alınır. Hz. Süleyman benzi sararmış, korkudan titreyen adama sorar:
- Hayrola ne var? Neden böyle korku içindesin? Derdin nedir? Söyle bana...
Adam telaş içinde:
- Bu sabah karşıma Azrail çıktı. Bana hışımla baktı ve hemen uzaklaştı. Anladım ki, benim canımı almaya kararlı..
- Peki ne yapmamı istiyorsun?"
Adam yalvarır:
- Ey canlar koruyucusu, mazlumlar sığınağı Süleyman! Sen her şeye muktedirsin. Kurt, kuş, dağ, taş senin emrinde. Rüzgarına emret de beni buradan ta Hindistan'a iletsin. O zaman Azrail belki beni bulamaz. Böylece canımı kurtarmış olurum. Medet senden!
Hz. Süleyman, adamın haline acır. Rüzgarı çağırır ve:
- Bu adamı hemen al. Hindistan'a bırak!" emrini verir. Rüzgar bu... Bir eser, bir kükrer. Adamı alır ve bir anda Hindistan'da uzak bir adaya götürür.
Öğleye doğru Hz. Süleyman, meclisi toplayarak gelenlerle görüşmeye başlar. Bir de ne görsün, Azrail’ de topluluğun içine karışmış, divanda oturmaktadır. Hemen yanına çağırır:
- Ey Azrail! Bugün kuşluk vakti o adama neden hışımla baktın? Neden o zavallıyı korkuttun?" der.
Azrail cevap verir:
- Ey dünyanın ulu sultanı! Ben, o adama öfkeyle, hışımla bakmadım. Hayretle baktım. O yanlış anladı. Vehme kapıldı. Onu, burada görünce şaşırdım. Çünkü Allah bana emretmişti ki:
- "Haydi git, bu akşam o adamın canını Hindistan'da al!" Ben de bu adamın yüz kanadı olsa, bu akşam Hindistan'da olamaz. Bu nasıl iştir, diye hayretlere düştüm. İşte ona bakışımın sebebi bu idi.
İnsan nasibinden kaçamaz. Atalarımız, gelin ata binmiş, ya nasip demiş, demelerinin sebebi budur.
Hiç düşündünüz mü, bir şey yedikten sonra elhamdülillah der, Allah’a hamdederiz. Ağzımızda da olsa onun bizim nasibimiz olduğunu bilemeyiz.
Tekrar karga ile tilki hikayesine dönelim ve yeniden yorumlayalım. Karga o peyniri nasibi olmadığı için yiyemedi. Nasibi olsa kanmazdı veya tilki yanına gelmeden çok önce peyniri yer bitirirdi. Burada ne karga aptal, ne de tilki çok kurnaz. Peynir tilkinin nasibiymiş. Bir vesile olması gerekiyordu, karga saflaştı ve tilki de kaptı. Meselenin aslı budur efendim.
Bakış açısı efendim. 
Masallara biraz bu gözle bakalım diye yazmaya başlıyoruz. Takipte kalın!

Fehmi DEMİRBAĞ

DİĞER YAZILARI ÇÖKÜŞ 01-01-1970 03:00 Neler Oldu Neler, Bir Bilseniz! 01-01-1970 03:00 Washington Portakal...Orda Kal! 01-01-1970 03:00 Ormanda Salgın Hastalık Var 5 01-01-1970 03:00 ORMANDA SAĞLIKLI BESLENME -4- 01-01-1970 03:00 Ormanda Eğitim -3- 01-01-1970 03:00 Orman Düzeni -2- 01-01-1970 03:00 Orman 5’ten Büyüktür! 01-01-1970 03:00 O Rab Ki Kalemle Yazmayı Öğretti! 01-01-1970 03:00 Medeniyetsiz Miyiz? 01-01-1970 03:00 Yok Deve! 01-01-1970 03:00 Çocuk Edebiyatının Önemi (1) 01-01-1970 03:00 Tarihin En Büyük Terörizm Hareketi Bütün İnsanlık Tehdit Altında 01-01-1970 03:00 Noel yaklaşırken! 01-01-1970 03:00 En çok akıl nimetini israf ediyoruz! 01-01-1970 03:00 İşi sulandırmayalım lütfen! 01-01-1970 03:00 Bir medeniyetin olmazsa olmazları! 01-01-1970 03:00 Gençlerin dilini okuyabiliyor muyuz! 01-01-1970 03:00 Milli öğütüm iş başında! 01-01-1970 03:00 Endülüs'ü hatırlamak! 01-01-1970 03:00 Korku Masallarındaki Yamyamlar 01-01-1970 03:00 Madem kapanası okullar açıldı; Acilen milli çizgi film, milli edebiyat, milli oyuncak! 01-01-1970 03:00 Emperyalizmin ve cehaletin kıskacındaki milli eğitimimiz! 01-01-1970 03:00 Dikkat Dikkat! 01-01-1970 03:00 Geleceğe Mektup 01-01-1970 03:00 Tudors! 01-01-1970 03:00 Gerçekten Ay’a gidildi mi? 01-01-1970 03:00 Hayat iman ve cihad'dır! 01-01-1970 03:00 Eğitsel Araç Olarak Çizgi Romanın Önemi 01-01-1970 03:00 Sanatçılarınız kadar varsınız! 01-01-1970 03:00 Korku Masalları (2) 01-01-1970 03:00 Emperyalist Kelebekler (11) 01-01-1970 03:00 Üleştirelim ki eleştirilmeyelim! 01-01-1970 03:00 Emperyalist Kelebekler (10) 01-01-1970 03:00 Emperyalist Kelebekler (9) 01-01-1970 03:00 Emperyalist Kelebekler (8) 01-01-1970 03:00 Biz yaptık biz! 01-01-1970 03:00 Emperyalist Kelebekler (7) 01-01-1970 03:00 Emperyalist Kelebekler (6) 01-01-1970 03:00 Emperyalist Kelebekler (5) 01-01-1970 03:00 Emperyalist Kelebekler (4) 01-01-1970 03:00 Emperyalist Kelebekler (3) 01-01-1970 03:00 Gençlerin Çığlıkları Çarpıyor Tarihin Dehlizlerinden Suratlarımıza 01-01-1970 03:00 Emperyalist Kelebekler (2) 01-01-1970 03:00 Emperyalist Kelebekler -1 01-01-1970 03:00 Her şer güzel olcek! 01-01-1970 03:00 Ramazan geldi hoş geldi! 01-01-1970 03:00 Taksim Putuna Tapınacakların İbadet Tarihi 1 Mayıs 01-01-1970 03:00 Çukurdayız; ipsiz sapsız adam çok! 01-01-1970 03:00 Olmak Ya Da Olmamak 01-01-1970 03:00 Hegemonlar diyor ki! 01-01-1970 03:00 Organize İşler Bunlar 01-01-1970 03:00 Başörtüsü farz mı olmalı, tarz mı? 01-01-1970 03:00 Yeni Zelanda Katliamı Ve Turkısh Dondurma 01-01-1970 03:00 Zor zamanlarda konuşmak bir sanattır! 01-01-1970 03:00 Millî Görüş 50 yaşında! 01-01-1970 03:00 Yakın Tarihi Anlamak İçin Bazı İsimleri Araştırınız 01-01-1970 03:00 Zenci Musa! 01-01-1970 03:00 Siz dâvâ nedir bilir misiniz? 01-01-1970 03:00 Şeytan İmparatorluğu 01-01-1970 03:00 ​İnsanlık tehdit altında! 01-01-1970 03:00 Bu kadar cehalet ancak tahsille mümkün olur 01-01-1970 03:00 Nasıl Bir Medeniyete Aitiz? (2) 01-01-1970 03:00 Nasıl bir medeniyete aitiz? -1 01-01-1970 03:00 Dâvâm! 01-01-1970 03:00 Düşmanlarımızı iyi tanıyalım! 01-01-1970 03:00 Kültür Kuvvetleri Komutanlığı 01-01-1970 03:00 Cinsiyetçilik terörü! 01-01-1970 03:00 Uyumaya devam edecek misiniz? 01-01-1970 03:00 Noel Baba'yla Görüştüm 01-01-1970 03:00 Torunlarımıza da acımıyoruz! 01-01-1970 03:00 İnsanın Yaratılışı 01-01-1970 03:00 Noel Baba'ya Mevlid mi okutsak ne? 01-01-1970 03:00 Amerikan Vahşilerinin Gerçek Hikayesi 01-01-1970 03:00 Bozuk düzen! 01-01-1970 03:00 Sarıkamış! 01-01-1970 03:00 Yılın "haklılık ödülü" nü reis’in elinden aldık! 01-01-1970 03:00 Kasabanın şerifi acun efendinin psikopat master şefi mr. Papağan 01-01-1970 03:00 Son dakika! 01-01-1970 03:00 Noel’de... Ne elde var ne ayakta! Ayakta uyutuluyoruz! 01-01-1970 03:00 Cesaretiniz var mı gerçeklerle yüzleşmeye! 01-01-1970 03:00 Tırımtırak! 01-01-1970 03:00 Mavi dünyam benim, ömre bedeldir! 01-01-1970 03:00 Sinek Küçüktür Ama Mide Bulandırır 01-01-1970 03:00 İşi sulandırmayalım lütfen! 01-01-1970 03:00 Hızlı yaşa genç öl, cesedin yakışıklı olsun! 01-01-1970 03:00 Şükretmeyi bilmiyoruz! 01-01-1970 03:00 Bir Medeniyetin Olmazsa Olmazları 01-01-1970 03:00 Yıllardır tek başımıza yaptığımız mücadeleye destek göremeyen bizi son kertede haklı çıkarttı, devlet başkanımız... 01-01-1970 03:00 Eleştirelliştirdiklerimizden misiniz? 01-01-1970 03:00 Neden bu haldeyiz? 01-01-1970 03:00 Hakkının hakkı! 01-01-1970 03:00 Kişisel anayasam! 01-01-1970 03:00 Mütereddid kalmış eski bir mücahidin müteahhit oluncaya kadar ki müteaddit hikayesinden bir bölüm! 01-01-1970 03:00 Dile Düştük 01-01-1970 03:00 Memleket tımarhane! 01-01-1970 03:00 Eğitim Meselesi Hep Mesele 01-01-1970 03:00 Türk siyaseti nasıl işliyor? 01-01-1970 03:00 Big Brother Bizi Gözetliyor 01-01-1970 03:00 Gençlerin dilini okuyabiliyor muyuz? 01-01-1970 03:00 Atatürk'ü Anlamak 01-01-1970 03:00 Deistlere kızmayın, kendinize kızın! 01-01-1970 03:00 Sorgulayana Dünya Güzel 01-01-1970 03:00 Yalan Söylediğimizin Bile Farkında Değiliz 01-01-1970 03:00 32 Mart Kapıda! 01-01-1970 03:00 Ne hapy türküm diyene, ayol! 01-01-1970 03:00 Kırılır Bir Gün Dönen Bütün Dişliler 01-01-1970 03:00 Ne mi yapmalıyız! 01-01-1970 03:00 Makus talih nasıl değiştirilir? 01-01-1970 03:00 Devlet, sen affetsen de Ben affetmiyorum! 01-01-1970 03:00 Çocuk nasıl yetiştirilir! 01-01-1970 03:00 Batının .oktan Tarihi 01-01-1970 03:00 Aile yapımız dağılırsa Bizi hiçbir şey toparlayamaz! 01-01-1970 03:00 Kapatın Okulları Da Dünyaya Huzur Gelsin! 01-01-1970 03:00 Aile Yapımız Dağılırsa Bizi Hiç Birşey Toparlayamaz! 01-01-1970 03:00 Ali dopu dep! 01-01-1970 03:00 Okullar Açılırken… 01-01-1970 03:00 Özetle Ahvalimiz 01-01-1970 03:00 Ölümsüzlük Yolunda (1) 01-01-1970 03:00 12 Eylül' De 15 Yaşında Bir Çocuktum 01-01-1970 03:00 Anlamıyorum - Anlayamıyorum 01-01-1970 03:00 İyi İnsan Olmanın Kodları 01-01-1970 03:00 17 Ağustos Depremi 01-01-1970 03:00 Neden herotürk! 01-01-1970 03:00 Kabile Devleti 01-01-1970 03:00 ​Gökten yağan yağmur değil! 01-01-1970 03:00 Korku Yazarı Bay X’le Görüştüm 01-01-1970 03:00 Eşeklik biz de kalsın! 01-01-1970 03:00 Bugün 15 Temmuz 01-01-1970 03:00 Bu hikayeyi çocuklarınızla da paylaşın! 01-01-1970 03:00 Uzayda hayat var! 01-01-1970 03:00 Mankurtlaştırmanın Amentüsü 01-01-1970 03:00 Seçimi, Matematiği Seven Millet Kazandı 01-01-1970 03:00 Vatandaştan Vatandaşa Bildiri 01-01-1970 03:00 Allah'tan başka ilah yok! 01-01-1970 03:00 İnsanlık Adına Yeni Genelge Yayınlandı 01-01-1970 03:00 Fenerbahçe cumhuriyeti'nde "tevhidî mukaddesatçılık" ve reisi anlamak! 01-01-1970 03:00 Tanımanızı istediğim biri var! 01-01-1970 03:00 Ne mutlu mutluyum diyene! 01-01-1970 03:00 Rüyet- i Hilal’den rüyet- i Nihat' a... 01-01-1970 03:00 Kudüs hak edenlerindir! 01-01-1970 03:00 Cezaevleri özelleştirilmeli mi? 01-01-1970 03:00 Tokat Valisi Recep Yazıcıoğlu’ndan Tokatlı vali Kemal Yurtnaç'a... 01-01-1970 03:00 Sakin Olun, Sinirlerinize Hakim Olun! 01-01-1970 03:00 ​Birbirimizi Düşman Görmek Ancak Düşmanlarımızı Sevindirir 01-01-1970 03:00 Taksim Putuna Tapınacakların İbadet Tarihi 1 Mayıs 01-01-1970 03:00 Ülen Eşşek Sıpaları 01-01-1970 03:00 Devresi yananlar servise lütfen! 01-01-1970 03:00 Tuhaf ama Türkiye... 01-01-1970 03:00 Türkiye'de çocuk olmak! 01-01-1970 03:00 Umre'ye Beleş Bir Yolculuk Yapmak İster Misiniz? 01-01-1970 03:00 Harflerden uygun olanları bir araya getirin başlığı siz yazın 01-01-1970 03:00 Washington portakal.. . orda kal! 01-01-1970 03:00 Carolin Artık Seni Sevmiyorum 01-01-1970 03:00 Maklubenin Ölümcül Sırrı 01-01-1970 03:00 Ali babanın bir çiftliği var! 01-01-1970 03:00 Fehminizm' de Dinde Güncelleme Konusu 01-01-1970 03:00 Ortadoğu’yu Anlamak 01-01-1970 03:00 Kültür kuvvetleri komutanlığından kamuoyuna önemle duyurulur! 01-01-1970 03:00 Izdırabı gül suyuna bastılar! 01-01-1970 03:00 Deistlik tehlikesine karşı ne yapıyoruz? 01-01-1970 03:00 Bipneliğin lüzumu yok! 01-01-1970 03:00 Numan Kurtulmuş Bey'le Görüştüm 01-01-1970 03:00 Doğumumdan önce: 01-01-1970 03:00 Genelkurmay başkanımızla görüştüm! 01-01-1970 03:00 Acun Ilıcalı Gerçeği 01-01-1970 03:00 O Rab ki kalemle yazmayı öğretti! 01-01-1970 03:00 Bir cahillik ettim! 01-01-1970 03:00 Aman ne İslamcıyız amma... 01-01-1970 03:00 Şeytan İmparatorluğu 01-01-1970 03:00 Teşekkürler reis! 01-01-1970 03:00 Bas git lan! 01-01-1970 03:00 Kaybedecek vakit yok! 01-01-1970 03:00 Midesi el verecek, yüreği yetecekler okusun bu yazımı! 01-01-1970 03:00 Arvalap adası yolcusu kalmasın! 01-01-1970 03:00 Uyuşturucu Konusuna Gireceğim Ortak Arıyorum 01-01-1970 03:00 Ucuz zeytin yemeyin. İçinde hilesi vardır 01-01-1970 03:00 Berkecan Yehova’nın şahitlerinden olmuş. Bizim Memed olmaz deme! 01-01-1970 03:00 Sirkeci garında neler oluyor! 01-01-1970 03:00 Karolin seni de seviyorum! 01-01-1970 03:00 Kanal İstanbul mu, kanalizasyon mu? 01-01-1970 03:00 Biz destan yazıyoruz, okur musun kardeşim? 01-01-1970 03:00 Bir masal anlat bana baba, içinde nikah olmasın! 01-01-1970 03:00 Yıl 2071 01-01-1970 03:00 Wıshhh! Duydun mu gı; Gastamonu Türk Dünyası Kültür Başkenti Olmuş! 01-01-1970 03:00 Bir sorum var arkadaşlar! 01-01-1970 03:00 Aklını kiraya vermeyen, kardeşlerim! Birileri de hayatlarımızla ve hayallerimizle kumar oynamasın artık! 01-01-1970 03:00 Amerika’da Müslüman bir lider dua bekliyor! 01-01-1970 03:00 Mezarlıklar müdürlüğünde tanıdığı olan var mı? 01-01-1970 03:00 Dökülecek gözyaşımız kaldı mı? 01-01-1970 03:00 Reisle görüştüm! 01-01-1970 03:00 İnsanlığın alemi yok! 01-01-1970 03:00 Eğitebildiklerimizden misiniz? 01-01-1970 03:00 Siz hiç at sidiği içtiniz mi? 01-01-1970 03:00 Tam bağımsız ve Müslüman Türkiye! 01-01-1970 03:00 Son Eşeğin Ölümü 01-01-1970 03:00 Herotürk Süperman'a Karşı 01-01-1970 03:00 Kültür kuvvetleri komutanlığına atandım! 01-01-1970 03:00 Mr. Nosam ve Bay Trump Kudüs’te cenaze namazındalar... 01-01-1970 03:00 Ne biliyoruz ki? 01-01-1970 03:00 Rüyama kurşun girdi, annneee! 01-01-1970 03:00 Kudüs ve tüm kutsallarımız işgal altında! 01-01-1970 03:00 Bu mesaj kendisini arayanlara ithaf edilmiştir! 01-01-1970 03:00 Noel Yaklaşırken 01-01-1970 03:00 Amerika'dan mektup var! 01-01-1970 03:00 Reis, niçin rezevr para altın olsun dedi? 01-01-1970 03:00 Çığlıklara kulak veren yok! 01-01-1970 03:00 Yeniden Samsuna Ayak Basalım, Milli Mücadele Başlatalım 01-01-1970 03:00 Bak gardaş! Bak bacım! 01-01-1970 03:00 Müslüman kafaları batı şekillendiriyor... 01-01-1970 03:00 Öğretmenler günü kurtlu olmasın! 01-01-1970 03:00 Siz hiç bebek öldürdünüz mü? 01-01-1970 03:00 Ayla Seni Seviyorum 01-01-1970 03:00 Beyaz zenciler modern köleler! 01-01-1970 03:00 Fetullahın Rüyaları 01-01-1970 03:00 Naim Süleymanoğlu öldü de Sanki Biz Ölmeyeceğiz! 01-01-1970 03:00