Tarihin En Büyük Terörizm Hareketi Bütün İnsanlık Tehdit Altında

Fehmi DEMİRBAĞ

03-01-2020 10:06

Üreyerek türemeyenler insanlığı tüketmenin peşindeler. Çocuklarımızı kendilerine benzeterek...

1776’ da “Bırakınız yapsınlar, bırakınız geçsinler” diyen Adam Smith görmeliydi bu günleri; Kapitalist kafanın ve ahlakın nasıl yıkıp geçtiğini bütün insani değerleri. Heleki şehirleşme girdabına sürüklediği insanlığın modernitenin kıskacında nasıl da canhıraş olduğunu. Emperyalizmin-Siyonizmin Püriten ve Pagan manifestolarca bütün insanlığı maddi ve manevi açılardan talan ettiğini…

1789 yılında ilk kez akademik açıdan kullanılan aslı Latince olan terör kavramınında yerli yersiz kullanılan ifadelerden biri olduğunu.

“Anarşi”nin yani kargaşanın olduğu yerlerde “Terör”ün mutlaka olacağını… “Kaos”un ise bilumum beşeri/şer sistemlerin “ruh”u olduğunu…

Mutlak surette “güç”ü ele geçirmeye/geçirmiş egemenlerin, hegemonların adeta bir “yüceler meclisi” oluşturduklarını ve “tanrısallık” iddiasıyla bütün yeryüzünü fitneyle,hüzünle, acıyla donattıklarını…

Bir taraftan hegemonların baskıcı zulümlerine karşı insanların direniş çabaları, bir yandan da aynı hegemonların kendi atraksiyonlarına kılıf hazırlamak için yapmış oldukları organizasyonların eylemleri “terör” olarak ifade edilebilir.

‘Korkudan sarsıntı geçirme’ veya ‘korkudan dehşete düşmeye sebep olma’ anlamında kullanılan “Terör” kavramına biz de bir yaklaşım gösterelim istedik.

Araştırmacılara göre geniş anlamıyla terörizm faaliyetlerine ilk Romalılar döneminde rastlansa da terörizmin modern tanımının Fransız Devrimi’nden sonra oluştuğunu ve Sanayi Devrimi’nden sonra şekillendiğini düşünebiliriz.

1-Ulaşım devrimi: Buharlı makineler ve trenin keşfinden sonra insanlar daha fazla hareket özgürlüğüne sahip olmuşlardır. Bu da terörizm açısından baktığımızda operasyonlar için daha geniş bir saha ve hedef kitle anlamına gelmektedir.

2-İletişim devrimi: Telgraf, telsiz ve telefonla beraber iletişim kolaylaşmış bu da suçluların daha organize hareket edebilmesini sağlamıştır. İletişim devriminin bir diğer sonucu da daha büyük kitlelerin dünyada olan biteni daha hızlı öğrenmesiyle beraber, olayların etkisini arttırmıştır.

3-Teknoloji devrimi: Teknolojinin ilerlemesiyle insanların hayatı kolaylaşmıştır. Fakat teröristler açısından düşünüldüğünde, teknolojik devrimler teröristlere tahrip gücü yüksek eylemler gerçekleştirme imkanı sağlamıştır. Öte yandan günümüzde teknolojik altyapıyı kullanan toplumlarda ve sistemlerde, oluşabilecek ufacık bir arızanın maliyetleri oldukça yüksektir. Bu da insanlarda ne kadar güvende olduklarına dair soru işaretlerine yol açmaktadır.

4-Ekonomik yapının hassaslaşması: 19.yüzyıldan itibaren ekonomik pazarların entegre olmaya başlamasıyla, herhangi bir pazarda meydana gelen sorunların etkisi sadece o pazarla sınırlı kalmayıp, ilişkide bulunduğu diğer pazarları da etkiler hale gelmiştir. Terörün de güç kazanmasında ve küreselleşmesinde bu entegrasyonun etkisi vardır.

5-Kentleşme: 19.yüzyılda Batı Avrupa’da başlayan kentleşme süreci günümüzde tüm dünyada etkisini sürdürmektedir. Terör de hedefleri gereği kırsal değil kentsel yaşamayı tehdit eden bir unsurdur. Çünkü on binlerce kişinin yaşadığı bir şehir merkezinde yapılacak bir eylem hem daha büyük zarara yol açacaktır hem de yankısı daha büyük olacaktır.

6-Demokratikleşme: Siyasi sistem ne kadar geniş kitlelere hitap ederse, sistemi etkileyen aktör sayısında da o derece artış olur. Günümüzde etkisi artmış bir birey söz konusudur ve bireylerin karşılaştıkları tehlikeler kısa sürede siyasi sistem üzerinde baskı oluşturmaktadır. Ulusal düzeyde başlayan bu baskı hızla küresel düzleme de taşınmaktadır.

7-Medyanın oluşumu: Terörün son 19.yüzyıldan başlayarak günümüze kadar gelmesinde ve bugün bu kadar etkin olmasında medyanın etkisi büyüktür. Çünkü medya olmasa, teröristler eylemlerini kitlelere duyuramazlardı.

Kısaca terörizm bütün bu unsurlardan yararlanmış ve gelişimini onlar sayesinde hızlı bir şekilde gerçekleştirmiştir. Yerelden ulusala,ulusaldan bölgesele, bölgeselden küresele geçiş yapmayı başarmıştır. Uluslar arası sistemde ekonomik, siyasi ve diğer alt sistemler ne kadar hassas ve karmaşık olursa, terörün bu sistemler üzerindeki etkileri de o derece büyük olacaktır.

 Batı dünyasının patronu Amerika’nın bir 11 Eylül kurmacasıyla hazırladığı ve yıkılan Kominist bloğun yerine yeni bir düşman elde etmek için “İslami terör” oluşturma çabaları…Karşılığında oluşturulan “İslamifobia!”

Afganistan’ın Amerikalılarca işgali ve bu işgal sonrasında (Aynı Afganistan ilk önce 1979’da Sovyetlerce fiilen işgal edilmişti. Sovyetlere direnen gruplar batılılarca desteklendi ve isimleri “mücahit” ti.) dünya eroin üretiminin %94’ü gerçekleşmeye başladı. Amerika’nın Oil Petrol firmasının ortaklarından Bin Ladin İslami devlet kuracakmış. Taliban isimli bir terör örgütü peydahlanır. E bunlara gelir gerekiyordu. Gelirin kaynağıda kilosu 100 dolar olan eroinin komşu ülke Pakistan’a geçirilmesi gerekiyordu. Burada bu işi yapacak yeni bir yapılanma ortaya çıktı; El-Kaide! Eroinin kilosu 5000 dolar. Oradan ver elini şeriatçı İran. Burada da size Pejak verelim! Karşılığında alınan silahlar. Gelsin milyar dolarlar. Gitsin coğrafyanın bilumum kaynakları.

Sırada muasır yaşam kaygısında bulunan seküler ülke, güzel ülkem Türkiyem var. Al sana Pekaka! Eroinin kilosu 22.000 dolar. İran’dan ülkeme girereken 12.000 dolardı.

Bu arada Irak’ı unutmayalım. Saddam sonrası Kürdistan özerk yönetimi kuruluverdi. Pekaka eroini gönderir Atina’ya. Orada 44. 000 dolar. Yolculuk Hollanda’ya. 100.000 dolarlık eroin Amerika’ya ulaştığında 400.000 dolara ulaşır değeri. 65 milyon homeless’in yaşadığı Amerika’ya. Evsizlerin, özgürlüklerin ülkesi Amerika’ya!

Suriye meselesi…Yemen…Aaa unuttuk mu yoksa Libya’yı? Sudan, Somali’yi. Nijerya’da Boko Haram İslami mücadele vermekteler halbuki.

Dünyanın bütün mazlum coğrafyaları hep aynı nakaratın içindeler. Srilanka’da Tamil gerillaları. Burada hem ordunun hem gerillaların yetiştirilmesi görevi Mossad ajanlarında.

Devlet teröründen bahsedilir ara ara.

Amerikan teröründen. Ta kızılderililer döneminden başlayan ve Afrikanın işgaline uzanan. Batının kendi içindeki Faşizm terörüne ne demeki? Hitler, Mussoloni, Stalin, Mao! Koskoca ikinci dünya savaşı. Ardından Kore, vietnam! İnsanlık birbirini yerken kazanan hep bazıları. Devlet üstü yapılanmalar. Şimdilerde çok uluslu şirketler.

Global köyün kavalcıları…

İktidarların sahipleri; bütün erklerin kontrolünü elinde tutan küresel güçler.

İsrail siyonist devlet terörüne ne demeli? Kudüs bizim kırmızı çizgimiz diyerek avunacak mıyız?

Tabi terörü sadece silahlı yapılanmalar üzerinde sabitlemeyelim.

Bütün dünyayı tehdit eden diğer yapılanmaları da göz önünde bulunduralım.

Kültür emperyalizmi terörü misal. Sömürünün önemli araçlarından olan éKültür” başlıbaşına bir silaha dönüştü. Kültür kuvvetleri işgalci güçlerin en önemli argümanlarındandır.

Tarım ve gıda terörünü de konuşalım. İnsanlığı tehdit eden kapsamları bütün detaylarıyla ele alınmalı değil mi? İnsanlığın yoğun bir kısmı açlık tehlikesiyle yüzyüzeyken obeziteyle öldürülen diğer kitlelere de acımalı değil miyiz? Genetiğiyle oynanmış tohumlar yeryüzünün daramatik konularından birisidir. Sağlıksız ve yetersiz beslenmenin yol açtığı hastalıklarla mücadele adına üretilen sentetik ilaçlarda, kimyasallarda insanlığın büyük buhranlarındandar. Yani ilaç terörüne ne demeli?

Sahtekar ve aldatan bilim ve bu bilimin lejyonerleri bilim adamı kılıklı işbirlikçilerin insanlığa olan ihanetlerini nasıl anlatalım?

Sömürü odaklı bütün oluşum ve organizasyonlar terörizmin unsurlarından istifade etmektedirler.

Mafya yapılanmalarını dahi terörizm kapsamına sokmak gerekiyor.

Terörle Mücadele Kanunu’nun 1.maddesinde;  ‘Terör; cebir ve şiddet kullanarak; baskı, korkutma, yıldırma, sindirme veya tehdit yöntemlerinden biriyle, Anayasada belirtilen Cumhuriyetin niteliklerini, siyasi, hukuki, sosyal, laik, ekonomik düzeni değiştirmek, Devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğünü bozmak, Türk devletinin ve Cumhuriyetin varlığını tehlikeye düşürmek, Devlet otoritesini zaafa uğratmak veya yıkmak veya ele geçirmek, temel hak ve hürriyetleri yok etmek, Devletin iç ve dış güvenliğini, kamu düzenini veya genel sağlığı bozmak amacıyla bir örgüte mensup kişi veya kişiler tarafından girişilecek her türlü suç teşkil eden eylemlerdir.’ şeklinde tanımlanmaktadır.

Bizi biz yapan ortalama değerlerimiz tehdit altında ise olayı naif bir şekilde nasıl geçiştirebiliriz. Birileri mutlu azınlık olacak diye genel konsessüsün dışına nasıl çıkarız?

İki veya daha fazla kimsenin birinci fıkrada yazılı terör suçunu işlemek amacıyla birleşmesi halinde bu kanunda yazılı olan örgüt meydana gelmiş sayılır.

Örgüt terimi, Türk Ceza Kanunu ile ceza hükümlerini içeren özel kanunlarda geçen Teşekkül, cemiyet, silahlı cemiyet, çete veya silahlı çeteyi kapsar.

Doğrudur, insanların legal talepleri doğrultusunda birliktelikler oluşturmalrı, örgütlenmeleri haktır. Ancak toplumun genel doğrultularında sapmaya sebep olacaksa bu durum,bu tür yapılara şüpheyle yaklaşmak lazım.

 

Terörün unsurları nelerdir?

Terör terimi, dehşet ve korkuyu belirtirken terörizm, bu kavrama siyasi içerik ve süreklilik katmaktadır. Bu doğrultuda terörizm ‘Savaş ve diplomasi ile kazanılmayan sonuçları elde etmek, korkutmak ve itaat ettirmek için bir teoriye, felsefeye ve ideolojiye dayanılarak siyasi maksatlarla, iradi olarak terör ve şiddetin sistemli ve hesaplı bir şekilde kullanılmasıdır.’

Terörizmin temel amacı, bir davaya veya siyasal anlaşmazlığa dikkat çekmeye çalışmaktır. Bu da toplumda oluşturulan korku ile yapılmaktadır. Terörizm kitle iletişim araçlarını da kullanarak ‘benden olanlar’ ve ‘benden olmayanlar şeklinde toplumda bir bloklaşma yaratmaya çalışmaktadır. Böylelikle insanları zorunlu bir şekilde taraf olmaya iter. Bu da toplumun birliğine ve bütünlüğüne zarar verir.

Terörizmin bir diğer amacı da yerleşik toplumsal ve siyasal düzene zarar vermektir. Bunu da yarattığı kaos sayesinde gerçekleştirmeye çalışır. Kitlelere yönelik belli hedefler gözetmeksizin yapılan eylemler karşısında, halkın can derdine düşmesi ve gelişmelere tepkisiz kalması sağlanır. Bunun sonucunda da devlet ve toplum arasında güvensizlik oluşur.

Terörizmin hedeflerinden birisi de toplumun ve karşı olduğu siyasal düzenin kendisine itaat etmesini sağlamaktır. Toplumu yaptığı eylemlerle yıldırarak psikolojik olarak çökertmeye çalışan terörist gruplar, toplumda oluşan devlete karşı güvensizliği de kullanarak devletin kendisine baş eğmesini hedefler.

 

ideolojik unsur

İdeolojik unsur örgütün hareket noktasını oluşturur. Bu nedenle terörün mutlaka bir ideolojik alt yapıya sahip olması gerekir. Örgütler belirledikleri ideolojilere göre strateji belirlerler. Terör örgütledikleri düzenledikleri siyasi eğitimlerle örgütün temelini oluşturan bu ideolojiyi örgüt mensuplarına benimseterek onları örgütün hedefleri konusunda bilinçlendirmek isterler. Bu süreçte örgüt mensuplarının örgüte olan bağlılığı sağlanır.

Günümüzde terör örgütlerinin kullandığı belli başlı ideolojiler arasında Komünizm, Milliyetçilik, din ve cinsiyetçilik gibi farklı kaynakları temel alan, ancak hedef olarak rejim değişikliğini veya bölünen topraklar üzerinde yeni bir devlet kurmayı amaçlar ideolojiler yer almaktadır.

Örgüt unsuru

Terörle Mücadele Kanunu’na göre örgüt iki veya daha fazla kimsenin aynı amaç etrafında birleşmesiyle meydana gelir.

Örgüt; organize bir yapı içerisinde, aynı ideolojiyi benimseyen ve aynı hedefe yönelmiş kişilerden oluşur. Günümüzde terör örgütleri, çoğunlukla örgüt lideri ile ona bağlı üst düzey sorumlular ve daha alt düzeydeki bölge, il ve birim sorumlularından oluşur.

Bu yapılanmada illegal yapılanma ve gizlilik esastır. Böylece örgütün güvenlik hedefi yerine getirilmiş olur. İllegal faaliyet, legal alanda öne çıkan sempatizanların illegal alana kaydırılmaları ile beslenir. Böylece operasyonlarla ortaya çıkan kadro kayıpları, yeni ve deşifre olmamış örgüt mensuplarının illegal kadrolara aktarılmasıyla giderilmeye çalışır.

Şiddet unsuru

Terör örgütleri şiddeti,hedefledikleri ideolojik sistemi gerçekleştirmek amacıyla kullanırlar. Düzenledikleri şiddet eylemleri ile toplumu korkutup, bıkkınlık ve yılgınlık duygusunu oluştururlar. Böylece halkın devlet otoritesine olan güvenini sarsarak bir kaos ortamı yaratırlar.

 

Terörizmin özellikleri

Dünya’daki terör örgütlerine baktığımızda benzerlik gösteren şu özellikleri görebiliriz.

1- Terörizm bir ideoloji, bir doktrin ya da sistematik bir fikir olmamakla beraber hedefe ulaşmak için kullanılan bir stratejidir.

2- Terörizm, terör eylemlerini meşrulaştırmak için zemin hazırlar.

3- Terörizm, yeni bir düzen ve menfaatler vaat eder.

4- Terörizm, uluslar arası düzende dış güçlerce daima desteklenir. Aksi halde gelişmesi mümkün değildir.

5- Terörizm, propaganda olmadan güçlenemez hatta ayrılmaz bir bütündürler.

6- Terörizm, mali desteğe ihtiyaç duyar ve bunu elde etmek için de yasadışı yollara başvurur.

7- Terörizm, devlet otoritesine alternatif olduğunu savunur.

8- Terörizm, düzen değişimi, bağımsız bir devlet kurma gibi nedenlerle ortaya çıkabilir.

9- Terör, bilinçli ve kasıtlı yapılan eylemleri içerir.

10- Terörizmin amacı şiddet uygulamaktır çünkü ancak bu şekilde hedeflerine ulaşabileceğini düşünür.

11- Terörizm, genellikle siyasi bir amaca hizmet eder.

12- Terörizm, bireysel değil örgütlü grupların gerçekleştirdiği eylemlerdir.

 

Terörizmin faaliyet alanları

Terörizm pek çok farklı alanda kendine hareket sahası yaratabilir.

1-İşçi ve memur sendikaları: Bu kuruluşları kullanarak sempatizan bir kitle oluşturmak ve işçi ve memurların haklarını kendi hedefleri doğrultusunda kullanmak.

2-Siyasi partiler ve gençlik kolları: Mevcut siyasi partilere sızarak veya yeni partiler kurarak, propagandalarını yasallaştırmaya çalışmak.

3-Dernek ve vakıflar: Kurdukları dernek ve vakıflar sayesinde, terör örgütleri kendilerini kamufle etmeye çalışırken, bu dernek veya vakıf kapsamında faaliyetlerini yürütmeye çalışırlar.

4-Özel ve tüzel kuruluşlar: Bu kuruluşların içine sızarak, sansasyonel olaylar yaratmak.

5-Eğitim kurumları: Kendisine sempatizan bulmak ve yaratmak için terör örgütlerinin en büyük kaynağı okullardır. Özellikle lise ve üniversite gençliği hedefleridir. Genelde kendi içinde bocalama yaşayan veya bulunduğu sosyal şartlardan memnun olmayan kişileri kendi aralarına katmaya çalışırlar.

 

Uluslar arası Terörizm

Terörizm uluslar arası ilişkilerde güçsüz ülkeler tarafından güçlü olanlara karşı çıkış noktası olarak kullanılırken, güçlü ülkeler tarafından da rakiplerini saf dışı bırakmak için kullanılan bir araçtır.

İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra oluşan Soğuk Savaş Dönemi’nde terörizm güçlü ülkeler tarafından küçük ve geri kalmış ülkelerde uygulanmış ve demokrasi tam olarak gelişmemiş bu ülkelerde başarılı olmuştur. Bu da uygulayıcı ülkeleri cesaretlendirmiş ve terörün uygulanma alanının genişlemesine neden olmuştur.

Bu noktadan sonra terörizm ülkeler arası savaşın yeni boyutu olarak günümüzde ortaya çıkmıştır. Terör örgütlerine verilen parasal ve lojistik destek sayesinde terörist eylemler giderek yaygınlaşmış ve uluslar arası bir boyut kazanmıştır. Şu anda terörizm dolaylı yıpratma yöntemlerinin kullanıldığı dünya iç savaşı olarak tanımlanabilir.

Terörizmin uluslar arası boyuta ulaşmasında etken olan başlıca nedenler şunlardır:

1-Uluslararası haberleşme ve ulaşım araçlarının hızlı gelişimi

2-Teknolojinin ilerlemesiyle silah ve teçhizatın modernleşmesi

3-Bazı ülkelerin ideolojilerini ve devrimlerini yaymada terörizmi araç olarak kullanması

4-Uluslararası terör örgütleri arasında da iletişimin artmasıyla kendi içlerinde de finans,lojistik ve bilgi paylaşımının artmasıyla yardımlaşmaların olması

Uluslar arası terörizm, bir veya birden çok ülke vatandaşlarınca oluşturulmuş, desteğini içeriden ve dışarıdan , bir veya birçok kaynaktan sağlayan organizasyon, kişi veya gruplarca, herhangi bir toplum, devlet veya devletler üzerinde baskı yaratarak bazı kazançlar sağlamak, etnik ve bölgesel sorunları tahrik ederek, ülkelerin ulusal menfaatlerine zarar vermek amacıyla şiddet eylemlerine başvurulması olarak tanımlanabilir.

Uluslar arası alanda terörizmle ilgili en büyük sorun terörizmin tanımından kaynaklanmaktadır. Bir ülkeye göre özgürlük savaşçısı olarak görünen bir grup, diğer bir ülke tarafından terör örgütü olarak algılanabilmektedir. Bir diğer sorun da her ülkenin sadece kendine zararı olan örgütlerle ilgilenme eğilimidir. Bu nedenle uluslararası alanda yaptırımlar söz konusu olmamakla beraber, çözümler de yeterince uygulanamamaktadır.

 

En eski güç dengesi politikalarından biri de devletlerin birbirini istikrarsızlığa sürükleyerek avantaj elde etmeye çalışmalarıdır. Özellikle savaş halinin pek mümkün olmadığı durumlarda devletler, diğer devletin sosyal, ekonomik veya etnik sorunlarını kullanarak onların iç işlerini karıştırmayı planlarlar. Böyle durumlarda genelde muhalefet gruplar kullanılır ya da terörist örgütler varsa bu örgütlere destek verilir.

Bu duruma devletler arası ilişkilerden örnekler verecek olursak, Libya 1980 ve 1990lı yıllarda ABD’ye karşı terör örgütlerine destek verirken, Suriye de Türkiye’ye karşı bu gibi örgütsel faaliyetleri desteklemiştir. Terörizme destek veren ülkelerin temel güdüsü kendilerini diğer ülke karşısında zayıf hissetmeleridir.

Buna ek olarak diğer nedenler de şu şekildedir:

1- Büyük ülkeler için de terörizm daha düşük maliyetli ama etkili bir yöntemdir.

2- Terörü kullanarak bir ülke diğer ülkeye dediklerini yaptırabilir. Üstelik bu yöntemle devletlerarası ilişkileri çok fazla da zarara uğramayacaktır.

3- Eğer her iki devlet de güçlüyse, direk etkili bir güce başvurmak her açıdan tehlikeli olabilir ve büyük risk taşır. Özellikle soğuk savaş döneminde Rusya ve ABD çatışmayı göze alamamış ve terör örgütleri vasıtasıyla daha dar kapsamlı çatışmalar olmuştur.

4- Terör örgütleri, büyük devletler için ufak çaplı bir istihbarat örgütü gibi de çalışabilir ve operasyonel fayda sağlarlar.

5- Uluslararası hukuk ve ahlaki açıdan baktığımızda, teröre verilen desteğin kanıtlanması zor olduğundan savaşa girmek yerine terör yaratmak tercih edilmektedir. Çünkü savaşa giren ülkeler ahlaki ve hukuki yaptırımlarla karşılaşabilir.

6- Devletlerin terörü araç kullanmasında bir diğer etken de ideolojiktir. Yine soğuk savaş döneminde birçok ülkede aşırı sol terör SSCB tarafından desteklenmiştir ve sosyalizm yönünde eylemler desteklenmiştir.

7- İnançlar ve kültürel yakınlıklar bazen devletlerin o terör örgütlerine hoşgörü ile yaklaşmalarına neden olabilir. Sol ve sağ teröristlerin Soğuk Savaş döneminde kendilerine yakın ülkelerce görmezden gelinmesi, Kuzey İrlandalı teröristlerin Bağımsız İrlanda’da kolayca sığınak bulması, Ermeni terör örgütü ASALA ve benzerlerinin Fransa gibi ülkelerde çok daha rahat hareket edebilmesi, geçmişte bazı dinci teröristlerin İran üzerinden Türkiye’ye sızışları verilebilecek örneklerden sadece bir kaçıdır.

8- Devletlerin geçmişleri de teröre bakış açılarını etkiler. 19. ve 20. yüzyılda kurulan devletlerin tamamına yakın bağımsızlık savaşlarında terörü bir şekilde kullanmışlardır. İşgal altındaki ülkelerde halk ve bağımsızlık hareketi doğal olarak zayıftır ve kendilerine terör benzeri araçlar dışında çok az savunma olanağı bırakılmıştır. Güçlü işgalciye karşı yoğun bir psikolojik savaşa girilir ve bu ortamda teröre başvurmak kaçınılmaz olabilir. İsrail’in kuruluşu Batı terör kitaplarında ilk modern terör eylemleri olarak geçer. Aynı şekilde Cezayir bağımsızlık savaşında da yoğun bir terör serisi ile karşılaşırız.

 

Ülkemizde terör kavramı adeta içselleşmiştir. Yıllarca boğuştuğumuz Ermeni terörü, ideolojik sağ-sol çatışmaları, radikal dinci ve mezhepçi terör, etnik bölücü terör başımızın belası olagelmişlerdir.

Ben bir de buna cehalet terörünü eklemek isterim. Bir de sosyal dokumuzu kemiren ahlaksızlık terörünü gündemimize alalım isterim.

Hele ki  bütün dünyayı tehdit eden eşcinsel terörünü de artık ciddiye alalım isterim.

 

CİNSİYETÇİLİK TERÖRÜ

Küreselcilerin İslam memleketleri için ürettiği en büyük 'kanser mikrobu projesi'; özellikle kutsal ayımız mübarek Ramazan'da, "Lut Kavmi'nin çocuklarıyız" diyerek, sapkınlıklarını, iğrenç nümayişlerle şehirlerin meydanlarında sergileyenlemediler mi? Velev ki ibneyiz demediler mi?

 

Televizyon dizileri, reklam filmleri, dergiler ve şehirlerin en kalabalık alanlarındaki reklam panoları ile  zihinlerimiz de ruhlarımız da bize hissettirmeden iğdiş ediliyor.

 

Gayri meşrû/gayri ahlâkî tüm argümanlar, iblisi kıskandıran bir maharetle, nefislerin kötülüğünü tahrik ederek, görsel araçlarla cezbettiriliyor, teşvik ediliyor.

 

Müthiş bir şeytanî zeka ile üretilen algı operasyonları, toplumun genetik kodlarındaki ahlâkî insicâmı bozmaya yönelik tasarlanıyor ve sunuluyor.

 

Küresel emperyalizm, erkekleri kadınsılaştırmanın her türlü iğrenç planı ve baskısı ile, arzuladığı amaçlarına adım adım ulaşmanın ve sömürüsünü arttırmanın keyfini çıkarıyor.

 

Postmodern haz çağı, çarkları arasına aldığı ruhlarımızı esaretine perçinlemeye hızla devam ediyor. Ve bu iğrenç sefahat tıpkı virüs gibi yayılıyor. Gönülleri kurutuyor, kalpleri kokuşturuyor, ruhları çürütüyor...

 

Popüler kültürün tefessüh etmiş hâlini bile bile, ışıltılı görünen yalancı vitrini karşısında; 'Muhakkak ki nefis, kötülüğü emreder'in bilincinde olan ve bu dünyaya gelmekten maksadın, yalnız Allah'ı bilmek/kulluk etmek olduğunu en iyi bilen müslümanlar olarak bile, serkeşçe akan debisi yüksek acımasız bir selin önüne kattığı çer-çöp gibiyiz!

 

Şimdi asıl anlatmak istediğim konuya odaklanmanızı ve bu "SAPIK VE AZGIN KÜRESEL EMPERYALİSTLERİN, DÜNYAYI İĞRENÇLEŞTİRME OPERASYONLARINI mercek altına almanızı rica ediyorum:

 

National Geographic'in Ocak 2017 kapak konusu: "CİNSİYET DEVRİMİ"

 

Kapak fotosu: 9 yaşında cinsiyet değiştiren Avery Jackson.  "Ee nolmuş" diyenlerinizi duyar gibi oluyorum.

 

Dergi, Jackson'ın 4 yaşında kendini kadın gibi hissetmeye başladığını, 9 yaşında cinsiyet değiştirme kararı aldığını anlatıyor.

 

Dört yaşında hissesiyor, Dokuz yaşında karar alıyor!!!

 

Muhtemelen annesi, bebek yaşta hormon vermeye başladı. Böylece "kadın" olduğunda ergenliğin kalıntıları dahi kalmayacak.

 

Ergenlikten sonra hormon alınmaya başladı mı tam dönüşüm sağlanamıyormuş. National Geographic'in kapağı ve işi 4 yaşına düşürmeleri bu yüzden.

 

Natıonal Geographic Tv'nin, cinsiyet değiştirenlerin özenilmesini ve toplumca 5, manken ve model dünyasını, küresel sosyeteyi dizayn eden bir gizli odak, cinsiyetler üzerinde oynuyor ve bunu daha çocuk yaşlarda başlatıyor. Erkeği kadın, kadını erkek yapıyor.

 

İddialar diyor ki, küreselci medyada trans olmayanların yükselmesi çok zor. Örneğin, Trans olmadan büyük kanallarda sunucu olamazsın, çok kazanan ve hit i yüksek bir top model  ya da aktris olamazsın.

 

Tüm dünya gençlerinin kültürel ve dînî yozlaşmasını sağlayarak, erkekleri6 kadınsılaştırılarak tefessüh etmiş bir toplum ve bakım/güzellik gereçlerine köle ve kapitalizme mahkum olmuş bir dünya dizayn edilmesini planlayan SAPIK KÜRESEL BİR AĞ/ODAK, bugün çocuklarımızı aklen, ruhen, bedenen başka bir mahluka dönüştürüyor. Hem de bütün dünyada hukuki ve ilmi gerekçeleri ve destekleri hazırlayarak.

 

Çeşitli filmler, diziler ve ilgi çeken programlarla, "trans"lar, "homoseksüel"ler yerlere göklere sığdırılamıyor, ön plana çıkarılarak topluma dayatılıyor, toplumun bilinçaltına yerleştirilerek normalleştirilmeye çalışılıyor. Giyim-kuşam, kılık-kıyafet ile gizli bir el, moda ayağına çocuklarımızı, o erkek mi kadın mı ne idiğü belli olmayan lanetli hilkat garibelerine dönüştürmeye çalışıyor!

 

Trans Mankenler, homoseksüel pop starlar, gay film yıldızları, "güzel" ve "sexy" kadın diye dünyaya sunuluyor . Kadına ise, "sen çirkinsin, ancak böyle olman gerekir" deniliyor.

 

Sapık küresel bir odak/ağ, küçük yaşta ele geçirdiği erkek çocuklarını kadına çeviriyor, aralarına giren gerçek kadınların ise kadınlığını siliyor.

 

Hollywood, bu küresel sapık çetenin mutfağı konumunda. 80 li yıllardan beri, ödül komisyonları ve organizasyonları da bu sapık odak tarafından belirlenmiş festivallerle, nice ödüller verdirilerek dünya gündemine oturtulup ön plana çıkarılarak dünya toplumunun bilinçaltına yerleştirilen figürlerin çoğunluğu TRANSSEKSÜEL!

 

Çok ünlü bir bakım ürünleri firması, yeni ürününü bir erkek model üzerinde tanıtacakmış. Topluma açık alanlarda reklamları dönüyor.

Meşhur Brad Pitt ve Angelina Joly'nin kızları da o yolda... Çocuk, erkek olmak istiyormuş!  Bütün taarruzlar çocuklar üzerinden planlanıyor. E doğumla olmayacağına göre çocukları dönüştürmek gerekiyor.

 

Müslüman toplumları dejenere edecek olan, zihinlerimizde normalleştirilmeye çalışılan 'trans' projesi aktif olarak devrede!

Özellikle küçük erkek çocuklarının kadınsılaştırılmasını sağlayan iğrenç odak, en önemli silahı, medya gücüyle işbaşında.

 

Yüzlerce örnek verebilirim. 

Bu konuya dikkat çektiğimi düşünerek şimdilik bu hususa bir virgül koyuyorum ve 'PizzaGate' skandalı ile ortaya dökülen küresel pedofili ağının Hollywood'da ve dünya medyasında sanılandan daha çok boyutlarda olduğunu düşünüyorum...

 

Her fırsatta çocuk istismarı/kadın istismarı diye ortalığı birbirine katarak, bu havarilik üzerinden bir “Eşcinsellik terörü” oluşturulmaya çalışıldığını iddia ediyorum.

Bütün insanlık tehdit altında. Bunlar bir noktada durmayacaklar. Olay kişisel tercih ve yönelimden çıktı, eşcinsel üretim ve çoğaltımına dönüştü. Örgütlendiler ve adeta tekbir millet-ümmet oldular.

Bayrakları tek! Yurtları bütün dünya!

DİĞER YAZILARI ÇÖKÜŞ 01-01-1970 03:00 Neler Oldu Neler, Bir Bilseniz! 01-01-1970 03:00 Washington Portakal...Orda Kal! 01-01-1970 03:00 Ormanda Salgın Hastalık Var 5 01-01-1970 03:00 ORMANDA SAĞLIKLI BESLENME -4- 01-01-1970 03:00 Ormanda Eğitim -3- 01-01-1970 03:00 Orman Düzeni -2- 01-01-1970 03:00 Orman 5’ten Büyüktür! 01-01-1970 03:00 O Rab Ki Kalemle Yazmayı Öğretti! 01-01-1970 03:00 Medeniyetsiz Miyiz? 01-01-1970 03:00 Yok Deve! 01-01-1970 03:00 Çocuk Edebiyatının Önemi (1) 01-01-1970 03:00 Noel yaklaşırken! 01-01-1970 03:00 En çok akıl nimetini israf ediyoruz! 01-01-1970 03:00 İşi sulandırmayalım lütfen! 01-01-1970 03:00 Bir medeniyetin olmazsa olmazları! 01-01-1970 03:00 Gençlerin dilini okuyabiliyor muyuz! 01-01-1970 03:00 Milli öğütüm iş başında! 01-01-1970 03:00 Endülüs'ü hatırlamak! 01-01-1970 03:00 Korku Masallarındaki Yamyamlar 01-01-1970 03:00 Madem kapanası okullar açıldı; Acilen milli çizgi film, milli edebiyat, milli oyuncak! 01-01-1970 03:00 Emperyalizmin ve cehaletin kıskacındaki milli eğitimimiz! 01-01-1970 03:00 Dikkat Dikkat! 01-01-1970 03:00 Geleceğe Mektup 01-01-1970 03:00 Tudors! 01-01-1970 03:00 Gerçekten Ay’a gidildi mi? 01-01-1970 03:00 Hayat iman ve cihad'dır! 01-01-1970 03:00 Eğitsel Araç Olarak Çizgi Romanın Önemi 01-01-1970 03:00 Sanatçılarınız kadar varsınız! 01-01-1970 03:00 Korku Masalları (2) 01-01-1970 03:00 Korku Masalları (1) 01-01-1970 03:00 Emperyalist Kelebekler (11) 01-01-1970 03:00 Üleştirelim ki eleştirilmeyelim! 01-01-1970 03:00 Emperyalist Kelebekler (10) 01-01-1970 03:00 Emperyalist Kelebekler (9) 01-01-1970 03:00 Emperyalist Kelebekler (8) 01-01-1970 03:00 Biz yaptık biz! 01-01-1970 03:00 Emperyalist Kelebekler (7) 01-01-1970 03:00 Emperyalist Kelebekler (6) 01-01-1970 03:00 Emperyalist Kelebekler (5) 01-01-1970 03:00 Emperyalist Kelebekler (4) 01-01-1970 03:00 Emperyalist Kelebekler (3) 01-01-1970 03:00 Gençlerin Çığlıkları Çarpıyor Tarihin Dehlizlerinden Suratlarımıza 01-01-1970 03:00 Emperyalist Kelebekler (2) 01-01-1970 03:00 Emperyalist Kelebekler -1 01-01-1970 03:00 Her şer güzel olcek! 01-01-1970 03:00 Ramazan geldi hoş geldi! 01-01-1970 03:00 Taksim Putuna Tapınacakların İbadet Tarihi 1 Mayıs 01-01-1970 03:00 Çukurdayız; ipsiz sapsız adam çok! 01-01-1970 03:00 Olmak Ya Da Olmamak 01-01-1970 03:00 Hegemonlar diyor ki! 01-01-1970 03:00 Organize İşler Bunlar 01-01-1970 03:00 Başörtüsü farz mı olmalı, tarz mı? 01-01-1970 03:00 Yeni Zelanda Katliamı Ve Turkısh Dondurma 01-01-1970 03:00 Zor zamanlarda konuşmak bir sanattır! 01-01-1970 03:00 Millî Görüş 50 yaşında! 01-01-1970 03:00 Yakın Tarihi Anlamak İçin Bazı İsimleri Araştırınız 01-01-1970 03:00 Zenci Musa! 01-01-1970 03:00 Siz dâvâ nedir bilir misiniz? 01-01-1970 03:00 Şeytan İmparatorluğu 01-01-1970 03:00 ​İnsanlık tehdit altında! 01-01-1970 03:00 Bu kadar cehalet ancak tahsille mümkün olur 01-01-1970 03:00 Nasıl Bir Medeniyete Aitiz? (2) 01-01-1970 03:00 Nasıl bir medeniyete aitiz? -1 01-01-1970 03:00 Dâvâm! 01-01-1970 03:00 Düşmanlarımızı iyi tanıyalım! 01-01-1970 03:00 Kültür Kuvvetleri Komutanlığı 01-01-1970 03:00 Cinsiyetçilik terörü! 01-01-1970 03:00 Uyumaya devam edecek misiniz? 01-01-1970 03:00 Noel Baba'yla Görüştüm 01-01-1970 03:00 Torunlarımıza da acımıyoruz! 01-01-1970 03:00 İnsanın Yaratılışı 01-01-1970 03:00 Noel Baba'ya Mevlid mi okutsak ne? 01-01-1970 03:00 Amerikan Vahşilerinin Gerçek Hikayesi 01-01-1970 03:00 Bozuk düzen! 01-01-1970 03:00 Sarıkamış! 01-01-1970 03:00 Yılın "haklılık ödülü" nü reis’in elinden aldık! 01-01-1970 03:00 Kasabanın şerifi acun efendinin psikopat master şefi mr. Papağan 01-01-1970 03:00 Son dakika! 01-01-1970 03:00 Noel’de... Ne elde var ne ayakta! Ayakta uyutuluyoruz! 01-01-1970 03:00 Cesaretiniz var mı gerçeklerle yüzleşmeye! 01-01-1970 03:00 Tırımtırak! 01-01-1970 03:00 Mavi dünyam benim, ömre bedeldir! 01-01-1970 03:00 Sinek Küçüktür Ama Mide Bulandırır 01-01-1970 03:00 İşi sulandırmayalım lütfen! 01-01-1970 03:00 Hızlı yaşa genç öl, cesedin yakışıklı olsun! 01-01-1970 03:00 Şükretmeyi bilmiyoruz! 01-01-1970 03:00 Bir Medeniyetin Olmazsa Olmazları 01-01-1970 03:00 Yıllardır tek başımıza yaptığımız mücadeleye destek göremeyen bizi son kertede haklı çıkarttı, devlet başkanımız... 01-01-1970 03:00 Eleştirelliştirdiklerimizden misiniz? 01-01-1970 03:00 Neden bu haldeyiz? 01-01-1970 03:00 Hakkının hakkı! 01-01-1970 03:00 Kişisel anayasam! 01-01-1970 03:00 Mütereddid kalmış eski bir mücahidin müteahhit oluncaya kadar ki müteaddit hikayesinden bir bölüm! 01-01-1970 03:00 Dile Düştük 01-01-1970 03:00 Memleket tımarhane! 01-01-1970 03:00 Eğitim Meselesi Hep Mesele 01-01-1970 03:00 Türk siyaseti nasıl işliyor? 01-01-1970 03:00 Big Brother Bizi Gözetliyor 01-01-1970 03:00 Gençlerin dilini okuyabiliyor muyuz? 01-01-1970 03:00 Atatürk'ü Anlamak 01-01-1970 03:00 Deistlere kızmayın, kendinize kızın! 01-01-1970 03:00 Sorgulayana Dünya Güzel 01-01-1970 03:00 Yalan Söylediğimizin Bile Farkında Değiliz 01-01-1970 03:00 32 Mart Kapıda! 01-01-1970 03:00 Ne hapy türküm diyene, ayol! 01-01-1970 03:00 Kırılır Bir Gün Dönen Bütün Dişliler 01-01-1970 03:00 Ne mi yapmalıyız! 01-01-1970 03:00 Makus talih nasıl değiştirilir? 01-01-1970 03:00 Devlet, sen affetsen de Ben affetmiyorum! 01-01-1970 03:00 Çocuk nasıl yetiştirilir! 01-01-1970 03:00 Batının .oktan Tarihi 01-01-1970 03:00 Aile yapımız dağılırsa Bizi hiçbir şey toparlayamaz! 01-01-1970 03:00 Kapatın Okulları Da Dünyaya Huzur Gelsin! 01-01-1970 03:00 Aile Yapımız Dağılırsa Bizi Hiç Birşey Toparlayamaz! 01-01-1970 03:00 Ali dopu dep! 01-01-1970 03:00 Okullar Açılırken… 01-01-1970 03:00 Özetle Ahvalimiz 01-01-1970 03:00 Ölümsüzlük Yolunda (1) 01-01-1970 03:00 12 Eylül' De 15 Yaşında Bir Çocuktum 01-01-1970 03:00 Anlamıyorum - Anlayamıyorum 01-01-1970 03:00 İyi İnsan Olmanın Kodları 01-01-1970 03:00 17 Ağustos Depremi 01-01-1970 03:00 Neden herotürk! 01-01-1970 03:00 Kabile Devleti 01-01-1970 03:00 ​Gökten yağan yağmur değil! 01-01-1970 03:00 Korku Yazarı Bay X’le Görüştüm 01-01-1970 03:00 Eşeklik biz de kalsın! 01-01-1970 03:00 Bugün 15 Temmuz 01-01-1970 03:00 Bu hikayeyi çocuklarınızla da paylaşın! 01-01-1970 03:00 Uzayda hayat var! 01-01-1970 03:00 Mankurtlaştırmanın Amentüsü 01-01-1970 03:00 Seçimi, Matematiği Seven Millet Kazandı 01-01-1970 03:00 Vatandaştan Vatandaşa Bildiri 01-01-1970 03:00 Allah'tan başka ilah yok! 01-01-1970 03:00 İnsanlık Adına Yeni Genelge Yayınlandı 01-01-1970 03:00 Fenerbahçe cumhuriyeti'nde "tevhidî mukaddesatçılık" ve reisi anlamak! 01-01-1970 03:00 Tanımanızı istediğim biri var! 01-01-1970 03:00 Ne mutlu mutluyum diyene! 01-01-1970 03:00 Rüyet- i Hilal’den rüyet- i Nihat' a... 01-01-1970 03:00 Kudüs hak edenlerindir! 01-01-1970 03:00 Cezaevleri özelleştirilmeli mi? 01-01-1970 03:00 Tokat Valisi Recep Yazıcıoğlu’ndan Tokatlı vali Kemal Yurtnaç'a... 01-01-1970 03:00 Sakin Olun, Sinirlerinize Hakim Olun! 01-01-1970 03:00 ​Birbirimizi Düşman Görmek Ancak Düşmanlarımızı Sevindirir 01-01-1970 03:00 Taksim Putuna Tapınacakların İbadet Tarihi 1 Mayıs 01-01-1970 03:00 Ülen Eşşek Sıpaları 01-01-1970 03:00 Devresi yananlar servise lütfen! 01-01-1970 03:00 Tuhaf ama Türkiye... 01-01-1970 03:00 Türkiye'de çocuk olmak! 01-01-1970 03:00 Umre'ye Beleş Bir Yolculuk Yapmak İster Misiniz? 01-01-1970 03:00 Harflerden uygun olanları bir araya getirin başlığı siz yazın 01-01-1970 03:00 Washington portakal.. . orda kal! 01-01-1970 03:00 Carolin Artık Seni Sevmiyorum 01-01-1970 03:00 Maklubenin Ölümcül Sırrı 01-01-1970 03:00 Ali babanın bir çiftliği var! 01-01-1970 03:00 Fehminizm' de Dinde Güncelleme Konusu 01-01-1970 03:00 Ortadoğu’yu Anlamak 01-01-1970 03:00 Kültür kuvvetleri komutanlığından kamuoyuna önemle duyurulur! 01-01-1970 03:00 Izdırabı gül suyuna bastılar! 01-01-1970 03:00 Deistlik tehlikesine karşı ne yapıyoruz? 01-01-1970 03:00 Bipneliğin lüzumu yok! 01-01-1970 03:00 Numan Kurtulmuş Bey'le Görüştüm 01-01-1970 03:00 Doğumumdan önce: 01-01-1970 03:00 Genelkurmay başkanımızla görüştüm! 01-01-1970 03:00 Acun Ilıcalı Gerçeği 01-01-1970 03:00 O Rab ki kalemle yazmayı öğretti! 01-01-1970 03:00 Bir cahillik ettim! 01-01-1970 03:00 Aman ne İslamcıyız amma... 01-01-1970 03:00 Şeytan İmparatorluğu 01-01-1970 03:00 Teşekkürler reis! 01-01-1970 03:00 Bas git lan! 01-01-1970 03:00 Kaybedecek vakit yok! 01-01-1970 03:00 Midesi el verecek, yüreği yetecekler okusun bu yazımı! 01-01-1970 03:00 Arvalap adası yolcusu kalmasın! 01-01-1970 03:00 Uyuşturucu Konusuna Gireceğim Ortak Arıyorum 01-01-1970 03:00 Ucuz zeytin yemeyin. İçinde hilesi vardır 01-01-1970 03:00 Berkecan Yehova’nın şahitlerinden olmuş. Bizim Memed olmaz deme! 01-01-1970 03:00 Sirkeci garında neler oluyor! 01-01-1970 03:00 Karolin seni de seviyorum! 01-01-1970 03:00 Kanal İstanbul mu, kanalizasyon mu? 01-01-1970 03:00 Biz destan yazıyoruz, okur musun kardeşim? 01-01-1970 03:00 Bir masal anlat bana baba, içinde nikah olmasın! 01-01-1970 03:00 Yıl 2071 01-01-1970 03:00 Wıshhh! Duydun mu gı; Gastamonu Türk Dünyası Kültür Başkenti Olmuş! 01-01-1970 03:00 Bir sorum var arkadaşlar! 01-01-1970 03:00 Aklını kiraya vermeyen, kardeşlerim! Birileri de hayatlarımızla ve hayallerimizle kumar oynamasın artık! 01-01-1970 03:00 Amerika’da Müslüman bir lider dua bekliyor! 01-01-1970 03:00 Mezarlıklar müdürlüğünde tanıdığı olan var mı? 01-01-1970 03:00 Dökülecek gözyaşımız kaldı mı? 01-01-1970 03:00 Reisle görüştüm! 01-01-1970 03:00 İnsanlığın alemi yok! 01-01-1970 03:00 Eğitebildiklerimizden misiniz? 01-01-1970 03:00 Siz hiç at sidiği içtiniz mi? 01-01-1970 03:00 Tam bağımsız ve Müslüman Türkiye! 01-01-1970 03:00 Son Eşeğin Ölümü 01-01-1970 03:00 Herotürk Süperman'a Karşı 01-01-1970 03:00 Kültür kuvvetleri komutanlığına atandım! 01-01-1970 03:00 Mr. Nosam ve Bay Trump Kudüs’te cenaze namazındalar... 01-01-1970 03:00 Ne biliyoruz ki? 01-01-1970 03:00 Rüyama kurşun girdi, annneee! 01-01-1970 03:00 Kudüs ve tüm kutsallarımız işgal altında! 01-01-1970 03:00 Bu mesaj kendisini arayanlara ithaf edilmiştir! 01-01-1970 03:00 Noel Yaklaşırken 01-01-1970 03:00 Amerika'dan mektup var! 01-01-1970 03:00 Reis, niçin rezevr para altın olsun dedi? 01-01-1970 03:00 Çığlıklara kulak veren yok! 01-01-1970 03:00 Yeniden Samsuna Ayak Basalım, Milli Mücadele Başlatalım 01-01-1970 03:00 Bak gardaş! Bak bacım! 01-01-1970 03:00 Müslüman kafaları batı şekillendiriyor... 01-01-1970 03:00 Öğretmenler günü kurtlu olmasın! 01-01-1970 03:00 Siz hiç bebek öldürdünüz mü? 01-01-1970 03:00 Ayla Seni Seviyorum 01-01-1970 03:00 Beyaz zenciler modern köleler! 01-01-1970 03:00 Fetullahın Rüyaları 01-01-1970 03:00 Naim Süleymanoğlu öldü de Sanki Biz Ölmeyeceğiz! 01-01-1970 03:00