İkinci ilişkiye yelken açan birinciyi gözden çıkarmıştır!

Asiye Tanrıöver TÜRKAN

11-01-2022 11:15

Evlilik insanın başına gelen en güzel nimettir. Eşiyle iyi geçinen, sevgisini doğru üslupla ifade eden, evlilik oyununu kuralına göre oynayanlar mutlu olup mutlu ederler. Oyun bozanlar ise ya oyunun istemeyen oyuncusu olurlar ya da oyundan atılırlar.

Her başarılı erkeğin arkasında bir kadın, her başarılı kadının arkasında da bir erkeğin olduğu her birimizin malumudur. Batı düşünürü Jim Backus’un dediği gibi diğer gerçek de  “Bir sürü erkek başarısını ilk karısına borçludur. İkinci karısını da başarısına borçludur.”

Gündemin ikinci, üçüncü eşlerle çalkalandığı bir ortamda bir aile danışmanı olarak bu çorbada benim de bir tuzum olsun istedim. Tecrübelerime dayanarak da şunu söylemem gerek ki, aldatan erkek olsun kadın olsun eşini gözden çıkarmıştır.

Elbette aldatmak insanın en büyük zaaflarındandır. Aldatma eylemi insanlığın ilk yaratılışından beri vardır. İlk yaratılan Adem ve Havva da Allah’ın yasağını çiğnemiş, Onlara her şeyi öğreten Allah’ı, şeytanın da vesvesesiyle aldatmıştır.

Bu aldatma akabinde cennetten kovulup yaptığı hatadan dolayı yeryüzüne indirilmiş, akabinde gerçeklerle yüzleşmiştir. Aldattığının ise kendi nefsi olduğunu anlaması uzun sürmemiş af dilemiştir. Lakin cezasını da güzelliklerden mahrum kalarak ödemiştir.

Vahyin sayfalarında sınırı çizen olgunun, iffeti muhafaza etmek olduğu kıssaların en güzeli olarak tarif edilen Yusuf suresindedir. Zira sınırları muhafaza eden, öncelikle kendi nefsini koruyarak yasağa meyletmeyecektir.

Gözlerini bakılması yasak olandan çevirmek ise yaklaşmanın dahi tehlikeli olacağının ifadesidir. Gözlerde ihanet olması sözlerde sadakatsizliğe sebeptir. Zamanla da beden buna tepki verecek, kendisine yakışmayan bir oyunun içinde rol alacaktır.

Aldatma insan onurunu zedeleyen, değersizlik duygusunu yaşatan bir eylemdir. Akabinde oluşan ağlama krizleri de insanın yüreğine yapılmış en büyük darbedir. Aradan yıllar geçse de her yaşanmışlık, bu darbenin izlerini gün yüzüne çıkaracaktır. Zira ihanetin cezası ağırdır.

Kadın da erkek de arzulandığında kendini özel, güzel/ yakışıklı ve değerli hisseder. Kendini değerli hisseden de eşine hak ettiği değeri fazlasıyla verir. İlgiden, sevgiden yoksun, değersiz ve önemsiz olan ise açtır. Bu açlık insanı kurtlar sofrasına yem yaptırabilir.

Celalettin Rumi “Eden kendine eder. Yapan bulur ve çeker! Unutma! Kazanmak koca bir ömür ister. Kaybetmeye anlık gaflet yeter...” diyerek bir çok emek verilerek kurulan yuvaların bir anda bozulabileceğini dile getirmiştir.

Gerek kadının aldatması gerekse erkeğin aldatması boşanma gerekçesidir. Psikiyatrist Cem Keçe bey, kadının arzulanmadığı, özel, güzel, değerli hissetmediği zaman bu duygularına hitap edenleri severek eşlerini aldatır. Buna sebep olanın açlık olduğunu dile getirir. Erkeklerin ise aldatmalarını yatarak yaptığını söylemiştir. Yani kadın açken, erkek de tokken de aldatır demiştir.

Bu tespiti destekleyen bende bir çok yaşanmışlık hikayeleri vardır. Hem de en mutlu, yeni çocuklarının olduğu, sıkıntıları beraber aştıkları zaman diliminde aldattıklarını ve bozulan aile yapılarına da tekrar dönememelerine şahit olmak acıtıcı olmaktadır.

Aldatan yani hırsızlık yapan elbette suçludur. Lakin bu evin sahibi olarak ev sahibinin hiç mi suçu yoktur?

Dışa açık ama dıştan kapalı olan evin kapısını kimse açamamalıdır. Zira kapısız hana giren çok olacaktır.

Bunun yanında yaşam şartları insanı boş bırakmamakta, ekonomik bağımsız kadını erkeğe muhtaç etmemektedir. Erkeği güçlü kılan en büyük öge de kendisine ihtiyacı duyulmasıdır. Yardım ettikçe, eşine ve çocuklarına harcadıkça mutlu olan erkek, kendisini fazlalık olarak görmemelidir.

Geçinme sanatı olan evlilik müessesi aslında çok büyük bir kurumdur. Lakin geçinmeye gönlü yoksa bir insanın esen yelden dahi nem kapıp, ikinci sonbahar diyerek yeni ilişkilere yelken açabilir. Bu durum da birinciyi gözden çıkardığının göstergesidir. Zira hayatın hiçbir alanı ikinci sıraya alınmayı kabul etmez.

Ves-Selam

DİĞER YAZILARI Gönüllerimize inşirah ver! 01-01-1970 03:00 Suyumuzu bozarsak duru bakışımız olmaz! 01-01-1970 03:00 Zulümden yorgun düşen bizler! 01-01-1970 03:00 Göz aydınlığı eşler ve evlatlar! 01-01-1970 03:00 Dualarımız Neden Kabul Olmuyor! 01-01-1970 03:00 Algılarımızla mı oynanıyor! 01-01-1970 03:00 Oyun başladı! Rolüne hazır mısın? 01-01-1970 03:00 Sadece Saniyelerle 01-01-1970 03:00 Başarı; altın kafeste sunulan kadeh misalidir! 01-01-1970 03:00 BİR DAKİKA! 01-01-1970 03:00 Kıyamda Olmayan Kayyum Olamaz! 01-01-1970 03:00 Dayanın Uygurlu Kardeşlerim! 01-01-1970 03:00 The secret, sırra vakıf olmak! 01-01-1970 03:00 Kuyuya atılan taşlar! 01-01-1970 03:00 Amaç, araç ve semboller! 01-01-1970 03:00 Hak, gerçek nedir? 01-01-1970 03:00 UYANMAK! 01-01-1970 03:00 Amaç, araç ve semboller! 01-01-1970 03:00 Vicdanın Sesi Kesilmezse Aklın Sesi Duyulur! 01-01-1970 03:00 İlla edep! 01-01-1970 03:00 Canım Babama Atfen 01-01-1970 03:00 Bizi af edin gençler..! 01-01-1970 03:00 Sabreden Nezaketle Taçlanır 01-01-1970 03:00 Dinsiz Bir Toplumda Hayal Ön Plandadır! 01-01-1970 03:00 Yaslandığın yer kadar güçlüsün! 01-01-1970 03:00 Gönlüm Uçmak İstiyor! 01-01-1970 03:00 Dünyanın bize ihtiyacı var! 01-01-1970 03:00 Ruh iklimimizi canlı tutalım! 01-01-1970 03:00 Rahmet, Mağfiret, Kurtuluş... 01-01-1970 03:00 Geldi rahmet ayı! 01-01-1970 03:00 Hâlâ vakti gelmedi mi? 01-01-1970 03:00 Bilim ilerledikçe din biter mi! 01-01-1970 03:00 Mavi Dünya Gemisi Batıyor! 01-01-1970 03:00 Zaman Ahir Zaman! 01-01-1970 03:00 Varlığını kabul etmeyen farkındalık oluşturamaz! 01-01-1970 03:00 Hayaller ve Rüyalar 01-01-1970 03:00 Güncelleme kime göre ve nasıl yapılmalı! 01-01-1970 03:00 Durum, yorum, sonuç! 01-01-1970 03:00 Psikoterapi Eğitimleri Ve Anlam Arayışı 01-01-1970 03:00 Yerdeki gölgeler! 01-01-1970 03:00 Selam Yerdeki Gölgelere Takılmayanların Üzerine Olsun 01-01-1970 03:00 Zaman her derdin devasıdır! 01-01-1970 03:00 Müslümanların ilki olmak! 01-01-1970 03:00 İyilikle Kötülük Bir Olur Mu! 01-01-1970 03:00 Başka bir aile mümkün mü! 01-01-1970 03:00 Anlayana sivrisinek saz, anlamayana davul zurna az! 01-01-1970 03:00 Güncelleme kime göre ve nasıl yapılmalı! 01-01-1970 03:00 Çocuklarımıza ölümü nasıl anlatalım! 01-01-1970 03:00 Rakip Mi Ekip Mi Olalım! 01-01-1970 03:00 Müslümancılık oyunu mu oyunuyoruz! 01-01-1970 03:00 İnsana iman, gence haya, aileye mutluluk yakışır! 01-01-1970 03:00 Nokta! 01-01-1970 03:00 Hâlâ vakti gelmedi mi! 01-01-1970 03:00 İlim mi bilim mi! 01-01-1970 03:00