Mesele Kadın mı!

Ravza ZEYBEK

22-03-2021 11:21

Rahman ve Rahim olan Allah’ın adıyla…

Hazreti Peygamber Efendimiz(9 Zilhicce l0 H./8 Mart 632 M. Cuma) 124 Bin Müslüman’ın şahsında tüm insanlığa seslendiği veda Hutbesinde;

 

‘Ey insanlar! Kadınların haklarını gözetmenizi ve bu hususta Allah'tan korkmanızı tavsiye ederim. Siz kadınları, Allah'ın emaneti olarak aldınız ve onların namusunu kendinize Allah'ın emriyle helal kıldınız. Sizin kadınlar üzerinde hakkınız, kadınların da sizin üzerinizde hakkı vardır…’ Buyurmuşlardır.

Dün gece saatlerinde birçok tartışmalara konu olan İstanbul Sözleşmesi,  Resmi Gazetede Cumhurbaşkanı  Kararı ile Türkiye  bu Sözleşmeden ayrıldı. İstanbul Sözleşmesi 11 Mayıs 2011’de imzalanmış olup 1 Ağustos 2014 yılında yürürlüğe girmiştir. Ayrıca bazı Avrupa ülkeleri bu sözleşmenin içeriğinin gelecekte doğuracağı  olumsuz neticelerini göz önünde bulundurup bu sözleşmeden ayrılmışlardır. 

Polonya  Adelet Bakanı Ziobro ‘İstanbul Sözleşmesi kabullenemeyeceğimiz sakıncalı ideolojik dayatmalar içeriyor. Mesela bunlardan biri ’ Toplumsal Cinsiyet’ düşüncesi. Buna göre cinsiyet doğuştan değil herkesin sosyo- kültürel kararına göre belirleniyor…’  açıklamasını yaparak bu sözleşmeden ayrıldıklarını söyledi.

Tolumda öyle bir algı oluşturmaya çalışıldı ki bu sözleşme olmazsa sanki ülkede ki tüm kadınlar şiddet mağduru olacaklar. Halbuki  2012 Yılında 6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin önlenmesine dair kanunun yürürlüğe girmesiyle evli olmayan kadınlarında kanundan yararlanma hakkı tanınmıştı. Adalet Bakanlığı verilerine göre yasanın yürürlüğe girdiği ilk yılda koruma taleplerinde iki kattan fazla artış yaşanmış.2012’den bu yana korunma talebinde bulunan kadınların sayısı beş kat artmıştır.(Verilerle Türkiye’de ki kadına şiddetin anatomisi-NTV.com tr) Yani İstanbul Sözleşmesi kadını koruyamamıştır.

 

7 Aralık 2010’da Ayşe Paşalı’nın, eski eşi tarafından öldürülmesinin ardından 4320 sayılı kanunun yetersizliği eleştirilmeye başlandı, sivil toplum kuruluşlarının çabasıyla yeni bir kanun talebinde bulunuldu. 6284 sayılı kanun 8 Mart 2012 tarihinde oy birliğiyle TBMM Genel Kurulu'nda kabul edildi. 6284 sayılı kanun büyük ölçüde İstanbul Sözleşmesi’ne göre oluşturuldu.4320 sayılı Ailenin Korunmasına İlişkin Kanun’da tartışmalı olsa da 6284 sayılı kanun evli olmayan bireyleri de kapsar.

 

Bu yasaya göre korunma talep eden kişi, tedbir için aile mahkemesine veya savcılık ya da kolluk birimlerine delil olmadan talepte bulunabilir. Tedbir kararı için delil aranmaz. Talep olmasa veya şikâyet olmasa da bazı suçlar için savcı doğrudan soruşturma yapabilir. Buna göre 6284 Sayılı Kanun hala aktiftir. Buna göre :

 

1-Şiddet gören kadın kalacak ve sığınacak yer talep edebilir.

 

2-Şiddet gören ya da tehdit altında olan kadınlar geçici koruma (yakın koruma) talep edebilirler.

 

3- Şiddet mağduru veya tehlikede olan kadın şiddet uygulayanın evden uzaklaştırılmasını, kendisine yaklaşmasının engellenmesini, adres kimlik veya diğer tüm bilgilerinin değiştirilmesini isteyebilir.

 

4-Şiddet uygulayanın silahını polise teslim etmesini, geçici velayet ve tedbir nafakası, geçici maddi yardım, oturduğu eve aile konutu şerhi konulmasını talep edebilir.

 

 Bu kanun maddeleri geçerliliğini devam ettirmektedir. Toplumu şimdiden infiale sürüklemek isteyenlerin maksatlarının sadece kadın veya kadın şiddeti olduğu inandırıcılığını da yitirmiştir! Meselenin Kadın Hakları ve kadına şiddeti önlenmesi olmadığı da anlaşılmış olmaktadır.

 

Kadın hakları ve kadın şiddetinin önüne geçmeye çalışan veya bir şekilde bunu ayaklanma vesilesi yapmaya çalışan sözde ‘Kadın Hakları Savunucuları’ bir yılı aşkındır Diyarbakır ve bazı illerimizde terör örgütlerinin  kandırması veya kaçırması sonucunda  ailelerinden uzakta olan kadınların ve genç kızlarını geri isteyen anne ve babaların  seslerine kulak tıkamaları neyle izah edilebilir bu  savundukları değere ihanet değil midir?

 

  Muhalefet partilerin içinde patlak veren kadına taciz ve tecavüzlere gözlerini ve kulaklarını kapayanlar ‘Kadın Hakları veya Kadına Şiddet’ edebiyatını en son yapacak olanlar değil midir?

 

  Kusura bakmayın ortada bir şiddet var! Bu bir insanlık sorunudur, bu sorun cinsiyetleri birbirine düşman ederek çözemezsiniz. Bu sözleşme kadını ve erkeği birbirine düşman edip üçüncü bir cinsi ortaya çıkarmayı amaçlamaktadır.

 

Sorun şiddet önlemekse, oluşturulacak bir platformlarda,  İstanbul Sözleşmesinden çok daha güzel, kadını, çocuğu ve hatta hayvanları dahi korumak için ne yapılabilir görüşülebilir. Devletimiz bu konu hakkında gerekeni yapmakta olup taraflarda ki endişeleri gidermeye muktedirdir.

 

  Sorun bir insanlık sorunu olup insani değerlere dönüp fıtrî özellikler koruma altına alınmazsa bu kopuş büyük bir bozulmaya doğru gidecektir.

DİĞER YAZILARI Amerikan Rüyası Bitti 01-01-1970 03:00 Düştüğü Yerden Kalkacak Ümmet 01-01-1970 03:00 Özlenen Ramazan 01-01-1970 03:00 Bir Ayet- Bir Kadın- Bir Dizi 01-01-1970 03:00 Gazze Bize Ne Söyler 2 01-01-1970 03:00 Gazze Bize Ne Söyler (1) 01-01-1970 03:00 Köksüzlük Öksüzlük Mü! 01-01-1970 03:00 Cihad Zulme Karşın Hayat İçindir 01-01-1970 03:00 Câlût’la Savaşa Giderken Hepimiz İmtihan Nehrinden İçmişiz 01-01-1970 03:00 Gönlümün Gördüğü Şehir Semerkand 01-01-1970 03:00 Anadolu İnsanının Feraseti 01-01-1970 03:00 Zor Zamanlar Allah’la Kolay Olur 01-01-1970 03:00 Zararın Neresinden Dönersek 01-01-1970 03:00 Yaklaşan tehlikenin farkına var! 01-01-1970 03:00 Ne Oldu Bu Adamlara? 01-01-1970 03:00 Ne oldu bize? 01-01-1970 03:00 Mübarek Ola 01-01-1970 03:00 Bulanlar Arayanlardir 01-01-1970 03:00 Diriliş Zamanı 01-01-1970 03:00 Ben Şehit Olmak İstiyorum! 01-01-1970 03:00 Reddediyorum! 01-01-1970 03:00 Yine mi 28 şubat! 01-01-1970 03:00 Kimin modası! 01-01-1970 03:00 Bizim Çocukları Ateşe Atan Kim? 01-01-1970 03:00 Ölüm var! 01-01-1970 03:00 Hiç Şaşırmıyorum 01-01-1970 03:00 Ümitlerimiz Ölmeden Bu İşe Bir El Atın… 01-01-1970 03:00 Selamünaleyküm 01-01-1970 03:00 ATEŞ ve SU 01-01-1970 03:00 Buda Geçer Ya Hû 01-01-1970 03:00 Bir Milletin Tekrar Destan Yazması Rahman ve Rahim olan Allah’ın adıyla… 01-01-1970 03:00 Kapımıza Dayanan Tehlike! 01-01-1970 03:00 Mazlumlar seni bekliyor! 01-01-1970 03:00 Modern Dünyanın Mağaraları 01-01-1970 03:00 Söz Allah’ın sözü 01-01-1970 03:00 Söz Allah’ın sözü 01-01-1970 03:00 Bu İşin Vebali Çok 01-01-1970 03:00 Resmin Bütününe Bakalım 01-01-1970 03:00 Allah Var Gam Yok! 01-01-1970 03:00 Uygulamalara Kurban Oluyoruz 01-01-1970 03:00 Bizim Çocukları Ateşe Atan Kim? 01-01-1970 03:00 Rahman ve Rahim olan Allah’ın adıyla… 01-01-1970 03:00 Firavun Hala Katlediyor Ya Musa Nerde! 01-01-1970 03:00 Özgürlük Ne İçin? 01-01-1970 03:00 Her Acı Büyütür Bizi… 01-01-1970 03:00 Küfür Tek Millettir 01-01-1970 03:00 Ağzımızın Tadı Yok Artık 01-01-1970 03:00 Allah İle Barış 01-01-1970 03:00 Anadolu’nun Özü Tasavvuftur 01-01-1970 03:00 Sibel Eraslan İçin… 01-01-1970 03:00 Dünyayı Terk Edenler Bize Ne Anlatır 01-01-1970 03:00 Âşurâ Bize Ne Söyler 01-01-1970 03:00 Mazlumun Ümidi Olmuşuz 01-01-1970 03:00 Gençlerimizi Harcamalarına İzin Verme! 01-01-1970 03:00 ‘Mü'minler Ancak Kardeştirler.’ 01-01-1970 03:00 Sevgi Kurban Olur Mu? 01-01-1970 03:00 Ölerek Dirilen Millet 01-01-1970 03:00 İstanbul Sözleşmesi Huzur Vermedi! 01-01-1970 03:00 Irkçıyım…Irkçısın…Irkçıyız… 01-01-1970 03:00 Ramazanı Özümüze Alalım 01-01-1970 03:00 Hayaller gerçek oluyor! 01-01-1970 03:00 Bir Ramen’den Öğrendiğim 01-01-1970 03:00 Tevükkül İmtihanı 01-01-1970 03:00 Mağalarımıza Dönüyoruz 01-01-1970 03:00 Bu yol nereye gider! 01-01-1970 03:00 Vardır Bir Hayır! 01-01-1970 03:00 8 Mart Ne Ki! 01-01-1970 03:00 Nişanın Tek Adı Kaldı 01-01-1970 03:00 Kıyamet Kopacak! 01-01-1970 03:00 Öz Bilinmezse Özellikler Çıkmaz Meydana 01-01-1970 03:00 Sahipsiz kalan çocuklar! 01-01-1970 03:00 Her şey hakikâti görmekle başlar! 01-01-1970 03:00 Yarın çok geç olabilir! 01-01-1970 03:00 En Büyük Örneğimiz 01-01-1970 03:00 Her çocuk özeldir! 01-01-1970 03:00 Uyuyan dev uyandı artık! 01-01-1970 03:00 Ömür Vakfiyesi 01-01-1970 03:00 Yaklaşan tehlikenin farkına var! 01-01-1970 03:00 Özür dileriz çocuklar! 01-01-1970 03:00 Dost kim? Düşman kim? 01-01-1970 03:00 Keşkesiz Aşklar 01-01-1970 03:00 Cibril Hadisi Üzerine 01-01-1970 03:00 Bulanlar arayanlardır! 01-01-1970 03:00 Bir Milletin Tekrar Destan Yazması 01-01-1970 03:00 Allah’ın boyası ile boyanmak gerek! 01-01-1970 03:00 Nereye bu gidiş nereye kadar? 01-01-1970 03:00 Kutlu bir şehit övülmüş bir şehadet! 01-01-1970 03:00 Sana Yazdım. 01-01-1970 03:00 Düştüğü yerden kalkacak ümmet! 01-01-1970 03:00 Nuh’un Gemisi 01-01-1970 03:00