İlim mi bilim mi!

Asiye Tanrıöver TÜRKAN

21-10-2021 17:30

Bilimin tarifini batı düşünürü Ernest Renan şu şekilde yapmaktadır; “Bilim bir dindir ve bundan sonra amentüleri bilim yazacaktır. Ahlaki ve edebi meseleleri bilim çözecektir” Hatta bilim ilerledikçe, dinin ortadan kalkacağı bile savunulmuştur. Din ortadan kalkmış mıdır bunu bilmem lakin ahlak ve edebin düştüğü durum ortadadır.

 

İlmin yerini bilimin aldığından beri, sevgi de, güven de, saygı da kalmamıştır. Hayatta en değerli bilgi ile tanışılmadığı için insan köleleşmiş, güç makamın ve paranın elinde olmuştur.

 

İmanın ilimden doğduğu, cehaletin de hayatı kararttığı ortadadır. Fırtınalı havada iyiliklerin ve iyilerin limanı doğru bilgiyken, kötülüklerin ve kötülerin limanı cehalet karanlığıdır.

 

Cehalet hayatımızı zorlaştırırken doğru bilgi kolaylaştırır. Doğru bilgi özgürlüğün diğer adıdır. Ne kadar bilgi varsa, o kadar da özgürlük vardır. Bir de yaşanarak elde edilen bilgiler vardır ki taş üzerine yontulmuş yazılar gibidir.

 

İnsan ne kadar okursa okusun, ilmine yaraşır şekilde yaşamazsa, Rahman bu kişileri kitap yüklü merkeplere benzetir. İçimizdeki iman edenleri yükseltirken bilenlerle bilmeyenleri bir tutmaz.

 

İlim; geleceğini cenneti mutluluk yapmak isteyenlere cennet, umudunu yitirenlere umut, yolda karanlıkta kalanlara ışık, haddini aşanlara ise ikazdır.

 

Hocam; “Kızım İslam’ın altıncı şartı da haddini bilmektir” derdi. Ne geliyorsa başımıza, haddimizi bilmediğimizden gelmiyor mu?

 

Haddini aşanlar, yanlış bilgiyle beslenenlerdir ki bu cehaletten daha tehlikelidir. Kişi bilmediğinin de farkında değildir.

 

“İnsanın dışında, insanı aşan herhangi bir hakikat yoktur” diyerek aklını putlaştıranlar ilmin kaynağında uzaklaşmıştır. Kendilerine de çevrelerine de zulmetmiştir.

 

Bilginin ve ilmin tek kaynağı olan vahye sarılanlar, kopmaz bir ipe tutunmuştur. İnsanoğlunun da meleklerin de bilgisi Allah Teâlâ’nın öğrettikleridir. Değişmez ve yanılmaz tek bir bilgi kaynağı vardır, o da Allah’ın yarattığı ve indirdiği kitabıdır.

 

İnsanlığın babası olan Hz. Âdem’e eşyaların ismini öğreten Rabbim, nebilerine de vah yetmiştir. Hz. Muhammed’in en büyük mucizesi olan Kur’an-ı Kerim, ilmin en sağlam kaynağıdır. Alemlerin Rabbi tarafından korunmuştur.

 

İnsan doğumundan sonra kâinatla girdiği ilişkiyle elde ettiği bilgilerle Rabbine yaklaşır. Şükredenlerden olur. Duyan kulağının, gören gözünün, seven kalbinin şükür için yaratıldığını bilir. Gözlerin kör olması, kulakların sağır, kalplerin gaflette olması, insanın ilim yolundan çıkmasıdır.

 

Soru sormak yaşamak için önemlidir. Sorular insanlığın önünün açılması içindir.  Sorgulamak için çok soru soran bir kavmin soruları imanlarının değil inkarlarının artmasına sebep olmuştur.

 

Unutulmamalıdır ki; vücut göze tabi, ameller de ilme tabidir. Göz neyi görüyorsa yada görmek istiyorsa o doğrultuda niyetleri olacaktır. İbn-i Mesud; “Âlim ol, öğrenci ol, dinleyici ol, seven ol. Sakın beşinci olma, helak olursun” demiştir.

 

Öğrenmeye ihtiyacı kalmadığını, her şeyi bildiğini zanneden haddini aşandır. Allah’ın vahyine sarılan, ölüm gelinceye kadar ilme devam edenler bilirler ki, ilimsiz ibadet olmaz.

 

Hak Teala vahyinde: “Sana ölüm gelinceye kadar Rabbine ibadet et.” buyurmuştur. Mutluluk peşinde koşan insanoğlu bilmelidir ki; doğru bilgi doğru düşünceye, doğru düşünce doğru kararlar alıp uygulamaya geçirmeye bağlıdır.

 

İnanmayana, sevmeyene, ilgi duymayana, soru sormayana bilgi vermeye kalkmak havaya tohum serpmek gibidir. Suya yazı yazmak gibidir. Bilinmeli ki; ilim ve sevgi; istek ve güven ortamında dokunan bir kilim misali sabır işidir.

 

Ves-selam...

 

Aile Danışmanı: Asiye Türkan

info@asiyeturkan.com

www.ailedanismani.de

DİĞER YAZILARI Gönüllerimize inşirah ver! 01-01-1970 03:00 Suyumuzu bozarsak duru bakışımız olmaz! 01-01-1970 03:00 Zulümden yorgun düşen bizler! 01-01-1970 03:00 Göz aydınlığı eşler ve evlatlar! 01-01-1970 03:00 Dualarımız Neden Kabul Olmuyor! 01-01-1970 03:00 Algılarımızla mı oynanıyor! 01-01-1970 03:00 Oyun başladı! Rolüne hazır mısın? 01-01-1970 03:00 Sadece Saniyelerle 01-01-1970 03:00 Başarı; altın kafeste sunulan kadeh misalidir! 01-01-1970 03:00 BİR DAKİKA! 01-01-1970 03:00 Kıyamda Olmayan Kayyum Olamaz! 01-01-1970 03:00 Dayanın Uygurlu Kardeşlerim! 01-01-1970 03:00 The secret, sırra vakıf olmak! 01-01-1970 03:00 Kuyuya atılan taşlar! 01-01-1970 03:00 Amaç, araç ve semboller! 01-01-1970 03:00 Hak, gerçek nedir? 01-01-1970 03:00 UYANMAK! 01-01-1970 03:00 Amaç, araç ve semboller! 01-01-1970 03:00 Vicdanın Sesi Kesilmezse Aklın Sesi Duyulur! 01-01-1970 03:00 İlla edep! 01-01-1970 03:00 Canım Babama Atfen 01-01-1970 03:00 Bizi af edin gençler..! 01-01-1970 03:00 Sabreden Nezaketle Taçlanır 01-01-1970 03:00 Dinsiz Bir Toplumda Hayal Ön Plandadır! 01-01-1970 03:00 Yaslandığın yer kadar güçlüsün! 01-01-1970 03:00 Gönlüm Uçmak İstiyor! 01-01-1970 03:00 Dünyanın bize ihtiyacı var! 01-01-1970 03:00 Ruh iklimimizi canlı tutalım! 01-01-1970 03:00 Rahmet, Mağfiret, Kurtuluş... 01-01-1970 03:00 Geldi rahmet ayı! 01-01-1970 03:00 Hâlâ vakti gelmedi mi? 01-01-1970 03:00 Bilim ilerledikçe din biter mi! 01-01-1970 03:00 Mavi Dünya Gemisi Batıyor! 01-01-1970 03:00 Zaman Ahir Zaman! 01-01-1970 03:00 Varlığını kabul etmeyen farkındalık oluşturamaz! 01-01-1970 03:00 Hayaller ve Rüyalar 01-01-1970 03:00 Güncelleme kime göre ve nasıl yapılmalı! 01-01-1970 03:00 Durum, yorum, sonuç! 01-01-1970 03:00 Psikoterapi Eğitimleri Ve Anlam Arayışı 01-01-1970 03:00 Yerdeki gölgeler! 01-01-1970 03:00 Selam Yerdeki Gölgelere Takılmayanların Üzerine Olsun 01-01-1970 03:00 Zaman her derdin devasıdır! 01-01-1970 03:00 İkinci ilişkiye yelken açan birinciyi gözden çıkarmıştır! 01-01-1970 03:00 Müslümanların ilki olmak! 01-01-1970 03:00 İyilikle Kötülük Bir Olur Mu! 01-01-1970 03:00 Başka bir aile mümkün mü! 01-01-1970 03:00 Anlayana sivrisinek saz, anlamayana davul zurna az! 01-01-1970 03:00 Güncelleme kime göre ve nasıl yapılmalı! 01-01-1970 03:00 Çocuklarımıza ölümü nasıl anlatalım! 01-01-1970 03:00 Rakip Mi Ekip Mi Olalım! 01-01-1970 03:00 Müslümancılık oyunu mu oyunuyoruz! 01-01-1970 03:00 İnsana iman, gence haya, aileye mutluluk yakışır! 01-01-1970 03:00 Nokta! 01-01-1970 03:00 Hâlâ vakti gelmedi mi! 01-01-1970 03:00