Zararın Neresinden Dönersek

Ravza ZEYBEK

28-01-2023 14:38

 2020 Yılında başlayan başlaması da gelişmesi de bir kaos olan pandeminin etkileri ve insanlar üzerindeki yan etkilerini hala konuşuyoruz. Başımıza ne gelirse  suçu üzerine atabileceğimiz Corona diye bir günah keçimiz oldu! Nereye gitsek ‘’Bu illetin insana etkileri daha çıkmamış veya nasıl yan etkileri çıkacak… ‘’ Diyerek insana dair ne varsa bu salgına bağlar olduk.

  Gördük ki bu Corona denilen aslında bizim bildiğimiz bir gribal enfeksiyondan başkası değilmiş! İnsanlar öyle korkutulki maske takmazsak ölecektik falan filan…Her neyse benim değinmek istediğim başka bir konu var ki  Corona’dan çok daha tehlikeli!

   Evlere kapandığımız süre içinde insanlar en çok neyle meşgul oldular? Tabi ki sosyal medya ve internetle. Her zaman  dillendirdiğimiz gibi araçlarla amaçları karıştırdığımız zaman orada  çözülmesi zor sıkıntılar baş gösteremeye başlıyor. Birçok yazılarımda dillendirdik yine tekrar etmek gerekirse televizyonlarda olan gündüz kuşağı programlarının  içerikleri ve yayınları gözden geçirilmeli yayın saatleri değiştirilmesi gerekir.

   Boşanmak için artık mahkemelerin yolunu değil de bu programların yolunu tutar oldu. İnsanlarımıza biraz kulak verip ne oluyor diye seyretmeye kalktığımızda şaşkınlıktan ne diyeceğimizi bilemez hale geldik. Elbette tüm halkımızı tenzih ederiz ama bu programlara katılanlarda bizim insanımız. ‘’Bana dokumayan yılan bin yaşasın’’ demek yerine nerede yanlışlarımız oldu? Nelerde eksiklerimiz var diyerek bu konuları dert edinmek gerektiğini düşünüyorum.

   Ara ara bu programlara baktığımızda son zamanlarda  beni en çok üzen konu hadi erkeklerin evliyken başka bir kadınla yaşaması veya düğün yapmasına şaşırmaz olduk lakin evli kadınların evlilik bağı dururken başka erkelere gitmesi durumunda evlilik aktini boşanmayla sonlandırmadan ve  iddet süresini beklemeden kaçtıkları erkeklerle ‘’Dini Nikah’’ kıydıklarını bunu bir evlilik olarak dillendirip  televizyon aracılığıyla’’ geçersiz’’ olan bu nikahı meşrulaştırma çabalarını gördükçe üzülmemek  elde değil. Biz çok büyük bir şekilde bir yerlerde çok büyük yanlışlar yapmışız. Minareyi çalanın kılıfını hazır ettiğini unutmuş yüce dinimizin emirlerini böyle basite ve ayakaltına indirgenmesine seyirci kalmışız. Hayır! Seyirci olmamak adına bu konuyu dilendiriyoruz.

  Sorsak herkes din görevlisi herkes doktor veya herkes arama motorları sayesinde her şeyi bilen zavallı insanlar olduk. İnsan fıtratını iyi okuyup onu yaratan yaratıcının dilinden insanı tanıyamazsak insanlarımızı ve insanlığımızı kaybedeceğiz. Sadece yetişkinleri değil çocuklarımızı ve gençlerimizi kaybetmek an meselesi. Evlilik kurumu dediğimiz en kutsal müessesemizin bu hallere düşmesi içler acısıdır.

   İslam tarihini anlatırken cahiliye dönemini anlatırız ama cahiliye döneminin içinde kaldığımızın farkına varamamışız.  Yüce Rabbimiz;

‘’ Allah bir topluma verdiği nimeti onlar kendilerinde olanı değiştirmedikçe değiştirecek değildir. Şüphesiz Allah (işiten ve dualara eden) Semi (her şeyi bilen) Alim’dir.(8/Enfâl 53) buyurmaktadır. Biz kendimizi değiştirmedikten sonra  Allah’ın yardımı gelmeyecek. Biz en çok günümüzde iyiliği çoğaltmak ve kötülükten sakındırmak için ‘’Emr-i Bil Maruf Nehy-i Anil Münker’’ i terk etmişiz ve her şeye seyirci kalır olmuşuz.

‘’ Ey iman edenler! Şeytanın adımlarına uymayın. Kim de şeytanın adımlarına uyarsa şüphesiz ki o, fuhşiyatı ve münkeri emreder. Şayet üzerinizde Allah’ın lütfu ve rahmeti olmasaydı içinizden hiç kimse ebediyen arınamazdı. Fakat Allah, dilediğini temizleyip arındırır. Allah (işiten ve dualara icabet eden) Semi’ (her şeyi bilen) Alîm’dir. (24/Nûr 21)

    Her dönem insanlarının kendilerine has anlaştığı bir dili var. Bu dili kullanmak lazımdır. Amacımız Allah’ın rızası olduktan sonra Allah’ın ilmi doğrultusunda gelişen teknoloji olsun buna bağlı her türlü gelişmeyi Allah’ın dini için araç vesilesi haline getirilebiliriz. Allah’ın dinini dert edinen için Müslüman kardeşlerimiz için insanlık için Kuran-ı Kerimin reçetelerini hayata geçirmek için gayret  gösterebiliriz. Kardeşliğimizi ve dostluklarımızı sanal âleme kurban vermeyelim artık. Derdimizle dertlenen sevinçlerimizi paylaşabileceğimiz toplumu inşa etmek için elimizdeki taşları göle atmamız lazım. O zaman Allah’ın yardımı ve ihsanı bize gelir eğer biz yapılan yanlışlardan dönerde kendimizi toplarsak…

  

  

DİĞER YAZILARI Amerikan Rüyası Bitti 01-01-1970 03:00 Düştüğü Yerden Kalkacak Ümmet 01-01-1970 03:00 Özlenen Ramazan 01-01-1970 03:00 Bir Ayet- Bir Kadın- Bir Dizi 01-01-1970 03:00 Gazze Bize Ne Söyler 2 01-01-1970 03:00 Gazze Bize Ne Söyler (1) 01-01-1970 03:00 Köksüzlük Öksüzlük Mü! 01-01-1970 03:00 Cihad Zulme Karşın Hayat İçindir 01-01-1970 03:00 Câlût’la Savaşa Giderken Hepimiz İmtihan Nehrinden İçmişiz 01-01-1970 03:00 Gönlümün Gördüğü Şehir Semerkand 01-01-1970 03:00 Anadolu İnsanının Feraseti 01-01-1970 03:00 Zor Zamanlar Allah’la Kolay Olur 01-01-1970 03:00 Yaklaşan tehlikenin farkına var! 01-01-1970 03:00 Ne Oldu Bu Adamlara? 01-01-1970 03:00 Ne oldu bize? 01-01-1970 03:00 Mübarek Ola 01-01-1970 03:00 Bulanlar Arayanlardir 01-01-1970 03:00 Diriliş Zamanı 01-01-1970 03:00 Ben Şehit Olmak İstiyorum! 01-01-1970 03:00 Reddediyorum! 01-01-1970 03:00 Yine mi 28 şubat! 01-01-1970 03:00 Kimin modası! 01-01-1970 03:00 Bizim Çocukları Ateşe Atan Kim? 01-01-1970 03:00 Ölüm var! 01-01-1970 03:00 Hiç Şaşırmıyorum 01-01-1970 03:00 Ümitlerimiz Ölmeden Bu İşe Bir El Atın… 01-01-1970 03:00 Selamünaleyküm 01-01-1970 03:00 ATEŞ ve SU 01-01-1970 03:00 Buda Geçer Ya Hû 01-01-1970 03:00 Bir Milletin Tekrar Destan Yazması Rahman ve Rahim olan Allah’ın adıyla… 01-01-1970 03:00 Kapımıza Dayanan Tehlike! 01-01-1970 03:00 Mazlumlar seni bekliyor! 01-01-1970 03:00 Modern Dünyanın Mağaraları 01-01-1970 03:00 Söz Allah’ın sözü 01-01-1970 03:00 Söz Allah’ın sözü 01-01-1970 03:00 Bu İşin Vebali Çok 01-01-1970 03:00 Mesele Kadın mı! 01-01-1970 03:00 Resmin Bütününe Bakalım 01-01-1970 03:00 Allah Var Gam Yok! 01-01-1970 03:00 Uygulamalara Kurban Oluyoruz 01-01-1970 03:00 Bizim Çocukları Ateşe Atan Kim? 01-01-1970 03:00 Rahman ve Rahim olan Allah’ın adıyla… 01-01-1970 03:00 Firavun Hala Katlediyor Ya Musa Nerde! 01-01-1970 03:00 Özgürlük Ne İçin? 01-01-1970 03:00 Her Acı Büyütür Bizi… 01-01-1970 03:00 Küfür Tek Millettir 01-01-1970 03:00 Ağzımızın Tadı Yok Artık 01-01-1970 03:00 Allah İle Barış 01-01-1970 03:00 Anadolu’nun Özü Tasavvuftur 01-01-1970 03:00 Sibel Eraslan İçin… 01-01-1970 03:00 Dünyayı Terk Edenler Bize Ne Anlatır 01-01-1970 03:00 Âşurâ Bize Ne Söyler 01-01-1970 03:00 Mazlumun Ümidi Olmuşuz 01-01-1970 03:00 Gençlerimizi Harcamalarına İzin Verme! 01-01-1970 03:00 ‘Mü'minler Ancak Kardeştirler.’ 01-01-1970 03:00 Sevgi Kurban Olur Mu? 01-01-1970 03:00 Ölerek Dirilen Millet 01-01-1970 03:00 İstanbul Sözleşmesi Huzur Vermedi! 01-01-1970 03:00 Irkçıyım…Irkçısın…Irkçıyız… 01-01-1970 03:00 Ramazanı Özümüze Alalım 01-01-1970 03:00 Hayaller gerçek oluyor! 01-01-1970 03:00 Bir Ramen’den Öğrendiğim 01-01-1970 03:00 Tevükkül İmtihanı 01-01-1970 03:00 Mağalarımıza Dönüyoruz 01-01-1970 03:00 Bu yol nereye gider! 01-01-1970 03:00 Vardır Bir Hayır! 01-01-1970 03:00 8 Mart Ne Ki! 01-01-1970 03:00 Nişanın Tek Adı Kaldı 01-01-1970 03:00 Kıyamet Kopacak! 01-01-1970 03:00 Öz Bilinmezse Özellikler Çıkmaz Meydana 01-01-1970 03:00 Sahipsiz kalan çocuklar! 01-01-1970 03:00 Her şey hakikâti görmekle başlar! 01-01-1970 03:00 Yarın çok geç olabilir! 01-01-1970 03:00 En Büyük Örneğimiz 01-01-1970 03:00 Her çocuk özeldir! 01-01-1970 03:00 Uyuyan dev uyandı artık! 01-01-1970 03:00 Ömür Vakfiyesi 01-01-1970 03:00 Yaklaşan tehlikenin farkına var! 01-01-1970 03:00 Özür dileriz çocuklar! 01-01-1970 03:00 Dost kim? Düşman kim? 01-01-1970 03:00 Keşkesiz Aşklar 01-01-1970 03:00 Cibril Hadisi Üzerine 01-01-1970 03:00 Bulanlar arayanlardır! 01-01-1970 03:00 Bir Milletin Tekrar Destan Yazması 01-01-1970 03:00 Allah’ın boyası ile boyanmak gerek! 01-01-1970 03:00 Nereye bu gidiş nereye kadar? 01-01-1970 03:00 Kutlu bir şehit övülmüş bir şehadet! 01-01-1970 03:00 Sana Yazdım. 01-01-1970 03:00 Düştüğü yerden kalkacak ümmet! 01-01-1970 03:00 Nuh’un Gemisi 01-01-1970 03:00