Türkiye’nin yönetim ya da rejim! Sorunu…

Orhan SARIKAYA

26-02-2018 08:56

Türkiye, Yönetim, Rejim ve Sorun kelimeleri daha birbirleri ile temas ettiği anda Türkiye’de yer yerinden oynar. Üstüne İslam dediğinizde hemen Şeriat istemiyoruz, Yaşasın Laiklik söylemleri ile karşılaştığınız gibi yönetim şekliyle ilgili yeni bir sürece girildiğini söylemeye çalıştığınız anda ise Türkiye’nin bölünmez bütünlüğü ile ilgili söylemlerle karşılaşırsınız…

Ama gerçek şu ki artık Türkiye önümüzde ki süreçte yeni bir yönetim sorunu ile karşı karşıya kalacak…

Bunu bu kadar net söylemem de ki neden ne yeni hayata geçirilen Cumhurbaşkanlığı Sistemi, ne de Türkiye’nin şeriat kuralları ile artık yönetilme sorunu olduğundan dolayı değil. Bunu ilk başta belirteyim ki birileri hemen celallenmesin…

Türkiye’nin büyümesi artık Türkiye’nin en büyük sorunu…

Bildiğiniz üzere Başika Kampı ile Kuzey Irak’ta varlığımızı sürdürüyoruz. Irak Merkezi Hükümetinin her ne kadar da uluslararası arenada Türkiye’nin Başika Kampında ki varlığını İşgalci olarak nitelendirse de Türkiye ile Irak Merkezi Yönetimi arasında sıcak ilişkiler devam ediyor. Hatta En son Irak’ın imarı için Türkiye, 5 Milyar ABD Doları fon ayırdı. Başika Kampını ve oradaki Türk Askeri birliğini unutmadan!

Kıbrıs sorunu da hali hazırda devam ediyor. Özellikle Sıvılaştırılmış doğalgaz dolum ve aktarım tesisleri ile ilgili çalışmalarda hızlı bir şekilde devam ediyor. Aynı keza Güney Kıbrıs Rum Kesiminin Akdeniz’de Türkiye’yi ve K.K.T.C.’yi tehditkar şekilde petrol ve doğalgaz aramaları da devam ediyor. Türkiye’nin her ne kadar da İsrail ile bir ileri iki geri giden ilişkileri bu süreçte devam etse de İsrail’in Filistin gazını Türkiye üzerinden Avrupa’ya taşıma süreci de devam ediyor. K.K.T.C.’nin tanınması noktasında Avrupa ve ABD’nin hala ayak diremesini unutmadan, K.K.T.C.’de Türkiye’ye ilhak olma konusu üst düzey yöneticiler, hatta K.K.T.C. Dış İşleri Bakanı tarafından da geçtiğimiz yıl dillendirildi. Ve K.K.T.C.’de Türkiye’ye ilhak konusu hala sıcak bir gündem. Ayrıca, K.K.T.C. ile Güney Kıbrıs Rum Kesiminin bir şekilde adada birlikte yaşama şansı Güney Kıbrıs Rum Yönetiminin ayak oyunları nedeniyle imkansız hale de geldi. Dikkatimizi HİÇ! çekmeyen KIBRIS… aslında bir çok adımın da kilit anahtarı olacak önümüzdeki dönemde…

Afrin harekatı da Türkiye’nin artık kabına sığmadığını bir nevi tüm dünyaya göstermeye başladı. Şöyle ki Zeytin Dalı Harekatı ile birlikte Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın “Afrin’den sonra sıra İdlib’e oradan da Münbiç’e gelecek. Daha sonra da Tüm sınırlarımızı Terör örgütünden temizleyeceğiz. Kamışlı’da dahil…” sözlerini iyi okumamız gerekiyor. Bu bir nevi Zeytin Dalı Harekatının devam edeceğini ve bunun mevcut sınırlarımız boyunca bölgede ki tüm terör unsurları temizlenene kadar devam edeceğini Türkiye olarak dünyaya ilan etmektir.

Türkiye, Suriyeli Sığınmacılara hali hazırda milyarca ABD doları harcamışken ve üstüne üstlük bölgede terör örgütlerine karşı bir savaş başlatmışken ve onlarca şehit vermişken, her ne kadar da Suriye’nin toprak bütünlüğünden bahsetse de terör bitti tamam çekiliyoruz mu diyecektir? HİÇ SANMIYORUM!

Bunu şöyle açıklamaya çalışayım;

Türkiye Cumhuriyetinin ilk kuruluşunda Gazi Mustafa Atatürk’ün, Arkadaşlarının ve Türkiye Cumhuriyeti Meclisinin Hilafet ve Saltanatı koruma amacı vardı. Daha sonraki süreçte Saltanat ve Hilafet kaldırıldı. İlk etapta Cumhuriyetin kurulma aşamasında veya kurulduktan hemen sonra Saltanat ve Hilafet kaldırılmış olsaydı Türkiye Cumhuriyeti ölü doğmuş bir bebek gibi olması kaçınılmazdı. Hilafetin ve Saltanatın kaldırılması için şartların olgunlaşması beklendi. Şimdi Türkiye’nin hali hazırda Suriye’nin toprak bütünlüğü ile ilgili söylemlerini de bu çerçeve de değerlendirmek gerekiyor.

Şuan terörden arındırılan bölgelerde Türkiye hali hazırda yerli güvenlik güçlerini eğitiyor ve bu bölgelere Posta, Eğitim, Sağlık vs. gibi bir çok hizmeti resmi kanallarla veriyor. Mesela, PTT  şubeleri açıyor, Sağlık Ocakları ve Hastaneler açılıyor, Milli Eğitim Bakanlığı okulları yeniden aktif hale getiriyor ve eğitim öğretim gibi konulara eğiliyor…

Suriye’de ki PKK/PYD/YPG/SDG Terör örgütlerinden arındırılan ve bundan sonra arındırılacak bölgelerde asayişin sağlanması ve bu bölgelerden tekrar güvenlik noktasında Türkiye’ye herhangi bir saldırının yapılmayacağının garantisini kim verebilir? HİÇ KİMSE!!!

Türkiye’nin işte bu noktada terörden arındırılan bu bölgelerden peyderpey bir süreçte de çekilmesi mümkün değil! Zira Türkiye’nin Esed rejimini Katil ve Terörist olarak uluslararası platformlarda ilan etmişken! Türkiye bir yandan bu bölgelere kendi güvenlik unsurlarının eğitimi noktasında destek vermeye devam edeceği gibi dış etkenlere karşı da o bu bölgeleri koruma misyonunu üstlenmek zorunda artık. Peki bu bölgelerin sadece güvenlik sorununu çözdüğünüzde tüm sorunlar ortadan kalkıyor mu? HAYIR!!! 

İnsanı ihtiyaçların karşılanması haricinde bu bölgelere kendi kendilerini yönetme ve idare etme noktasında da belirli idareciler seçmeniz daha doğrusu bölge halkına seçtirmeniz gerekiyor. Bu insanların yaşamsal alanlarında hukuku işletmeniz gerekiyor. Demokrasinin gereği olarak seçimler yapılması gerekiyor. Dış ülkelerde bu bölgelerin ve halklarının söz haklarının olması gerekiyor. Peki nasıl olacak bu? Yada şöyle soralım, Türkiye, Terörden temizlediği bu bölgeleri tekrar Katil Esed rejimine teslim mi edecek? Tabii ki HAYIR…

Bu kadar sıkıntılı onlarca HAYIR cevabının olduğu noktada Türkiye nasıl ve ne şekilde bu bölgelerde kontrolü sağlayacak peki? Birleşmiş Milletler eliyle mi? Yoksa Türkiye’nin şuan yaptığı gibi kendi eliyle mi? Birleşmiş Milletlerin şu ana kadar el attığı uluslararası barış gücünün dünya üzerinde hiç bir yerde güvenliği sağlamadığı, zulümlere sadece seyirci kaldığı ve not tutmaktan başka bir işe yaramadığı bir çok örnek gözler önündeyken…

Bu kadar net sonuçları olacak olan gelişmelerin ışığında peki Türkiye mevcut Cumhuriyet sistemi ile bu bölgeleri ve K.K.TC.’yi daha ne kadar güvenli kılabilir? Daha ne kadar Türkiye bu bölgeler üzerinde hakimiyet kurabilir?

Türkiye’nin mevcut Cumhuriyet sistemi ile bu bölgeleri yönetmesi de kontrol altında tutması da uzun vadede mümkün değil…

Türkiye’nin işte bu noktada rejim değil ama yönetim şekli değişikliğine ihtiyacı olacak. Zira Türkiye’nin bugünkü yasaları ve yeni Cumhurbaşkanlığı Sistemi yönetim şekli ile bu bölgeleri kontrol etmesi ve yönetmesi uzun vadede mümkün görünmüyor. Bu sorunun çözümü içinde sınırda terörden arındırılma operasyonları bitmeye yakın yada biterken beraber Türkiye’ye bağlı bir eyalet sistemi ya da Özel/Özerk bölge statüsü gibi yönetim şekilleri gündeme gelecektir. Çünkü bu bölgelerin kendine has demografik yapısı olduğu gibi din, dil, kültür gibi farklı özellikleri de var…

Mevcut terörden arındırılmış ve arındırılacak bu bölgelerin Türkiye topraklarına katılması ise Türkiye’yi mevcut yönetim şeklinden dolayı uluslararası platformlarda sıkıntıya sokacaktır. Onun yerine kendi kendisini yöneten ve bu yöneticilerinin Türkiye’ye federe bir şekilde bağlanmasının yolunun açılması Türkiye’nin elini güçlendirecektir. Hatay’ın Türkiye’ye katılımında ki süreçte ki gibi bir süreç günümüzde artık mümkün değil. Hatay’ı alırken Musul ve Kerkük gitti! Hatta Hakkari bile İngilizler tarafından istendi, Şimdi nereyi vereceğiz?! Ya da kim nereyi almak isteyecek hiç düşündünüz mü? Günümüz şartları artık Cumhuriyetin ilk kurulduğu yıllardan çok farklı…

Türkiye’nin yönetim şeklinin de buna göre şekillenmesi gerekmekte. Mevcut toprak bütünlüğümüz  Ana vatan olarak adlandırılırken, Belli mi olur bir de bakmışsınız 2023 Türkiye’sini karşılayacağımız dönemde Türkiye Cumhuriyetinin adının Türkiye Federe Devletler Topluluğu yada Türkiye Birleşik Federe Devletler Cumhuriyeti yada Türkiye Birleşmiş Devletler Topluluğu gibi adlandırmalar ile karşılaşmışız…

Orhan Sarıkaya

DİĞER YAZILARI Direk Tehdit! 01-01-1970 03:00 Reis, demir soğumuyor! 01-01-1970 03:00 Adı ders mi yoksa ödev mi? 01-01-1970 03:00 Bu Çocuk Okumaz! 01-01-1970 03:00 2 Başkan, 2 Erdoğan… 01-01-1970 03:00 Ulusalcı Türkiye mi küreselci Türkiye mi? 01-01-1970 03:00 Tek Dil, Tek Para, Tek Din… 01-01-1970 03:00 The İmam! 01-01-1970 03:00 Son damla plastik poşet! 01-01-1970 03:00 Hz. Musa (a.s) ve sarı inek... 01-01-1970 03:00 Ar damarı çatlamış troller... 01-01-1970 03:00 Bir mıh bir nalı kurtarır, bir nal bir at kurtarır... 01-01-1970 03:00 Fitneciyiz, fitneci... 01-01-1970 03:00 Güvenmek ve inanmak... 01-01-1970 03:00 Türk malı direniş... 01-01-1970 03:00 Trump Papazı Buldu 01-01-1970 03:00 Kaos’un Algı Operasyonu… 01-01-1970 03:00 Yalnızım 01-01-1970 03:00 Yeni Dünya Düzeninde G(S)Eçim… 01-01-1970 03:00 Nerde kalmıştık? 01-01-1970 03:00 Erdoğansız Türkiye… 01-01-1970 03:00 Seçmen… 01-01-1970 03:00 Cumhurbaşkanı Ve Cumhurbaşkanları… 01-01-1970 03:00 30 Dakika! 01-01-1970 03:00 Ekonomik İhtilal Ve Erken Seçim… 01-01-1970 03:00 Şaban değil, hasta adam! 01-01-1970 03:00 Aydın Doğan Ve Satış… 01-01-1970 03:00 Sarı Taksi’nin Uber İle Savaşı… 01-01-1970 03:00 Ücretli Öğretmenler… 01-01-1970 03:00 Adalet Bakanlığı’nın FETÖ ile imtihanı! 01-01-1970 03:00 İhale+AKP=FETÖ 01-01-1970 03:00 Trend! Konut dolandırıcılığı… 01-01-1970 03:00 İdam Yoksa Cennet Bahçesi Verelim… 01-01-1970 03:00 Küçük Cihat’tan Büyük Cihat’a… 01-01-1970 03:00 Mor beyin zokasını nasıl yedik! 01-01-1970 03:00 CHP ve HDP’nin Afrin Rahatsızlığının Nedenleri… 01-01-1970 03:00 Afrin, Mümbiç derken Türkiye’den umdukları! 01-01-1970 03:00 Taşeron’un taşeronluğu! 01-01-1970 03:00 Ah belediyeler ah!.. 01-01-1970 03:00 CIA’nın Derin Adamı Henri Barkey… 01-01-1970 03:00 Son Hafta… 01-01-1970 03:00 ABD’nin Türkiye’siz BOP Projesi… 01-01-1970 03:00 İsrail’in Suudi Krallığı… 01-01-1970 03:00 ABD’li Evangelistler için Kudüs 01-01-1970 03:00 Reza zarrab ve NATO eliyle özgürlük! 01-01-1970 03:00 #15 Temmuz ve Gazi’si 01-01-1970 03:00 Kaptan… 01-01-1970 03:00 Çiçeği burnunda, Yeni CHP’li Yarbay Mehmet Alkan… 01-01-1970 03:00 Suudi değişim! 01-01-1970 03:00 Yerli Otomobil… 01-01-1970 03:00 Tesadüf Tahliyeler ve İYİ Parti… 01-01-1970 03:00 Bir Gece Ansızın… 01-01-1970 03:00 İstifa,İstifa,İstifa… 01-01-1970 03:00 Harita Yeniden Masada… 01-01-1970 03:00 Adları Varlık Şirketi, Uygulamalar ise; Tefeci Üstü… 01-01-1970 03:00 MTV diye yazılır! Rantiyeci Torba Yasa diye okunur! 01-01-1970 03:00 Milli eğitim mi? FETÖ eğitimi mi? 01-01-1970 03:00 IKBY Referandum sonuçları ve Büyük İsrail 01-01-1970 03:00 CHP’NİN SİHA Alerjisinin Sebebi… 01-01-1970 03:00 Komplo Teorisyenlerinin Kıyamet Senaryosu: 23 Eylül 2017 01-01-1970 03:00 Dar/Daraltılmış Bölge Seçim Sistemi ve Cumhurbaşkanı Erdoğan 01-01-1970 03:00 Adil Öksüz Ve Kartepe 01-01-1970 03:00 Sakın Cumhurbaşkanımız @RT_Erdogan’a anlatmayın! 01-01-1970 03:00 Esad Hoca Ve Fetö… 01-01-1970 03:00 Metin2 oyun mu? Kumar mı? Tutku mu? 01-01-1970 03:00 Pelikan Dosyası-3 01-01-1970 03:00 Tahir-ül Kadri Dosyası… 01-01-1970 03:00 Kimdir bu henri barkey? 01-01-1970 03:00 Adalet Yürüyüşü… 01-01-1970 03:00 Kod adı: “Murat” Adı :”muhammet uslu” 01-01-1970 03:00 Ramazan, Lgbt, 15 Temmuz… 01-01-1970 03:00 Darbe Beklentili Türkiye’nin Ateş Çemberi… 01-01-1970 03:00 Neden katar? 01-01-1970 03:00 Brüksel Zirvesinden Türkiye’ye… 01-01-1970 03:00 Yeni mkyk taltif mi, azil mi? 01-01-1970 03:00 Pelikan Dosyası-2 01-01-1970 03:00 Bir İhtirasın Anatomisi pelikan dosyası… 01-01-1970 03:00 Siyasi Denetim… 01-01-1970 03:00 Sulh Dönemi… 01-01-1970 03:00 Kaybedenler Kulübü… 01-01-1970 03:00 Mısır Kiliselerinin Gölgesindeki Türkiye… 01-01-1970 03:00 Bardak Taşıyor… 01-01-1970 03:00 16 Nisan Öncesi mi? Sonrası mı? 01-01-1970 03:00 Nazi, Haydut… 01-01-1970 03:00 Referandum Gerçekleri-3 01-01-1970 03:00 Referandum Gerçekleri-2 01-01-1970 03:00 Referandum Gerçekleri-1 01-01-1970 03:00 Erdoğan’ın Hayatına Mal Olacak Yeni Darbe Geliyor… 01-01-1970 03:00 referandum ve algı operasyonları… 01-01-1970 03:00 Gereksiz Müttefik Türkiye… 01-01-1970 03:00 Temizlik İdamdan Gelir… 01-01-1970 03:00 Erdoğan ölünce görürsünüz! Diyenler… 01-01-1970 03:00 Sessizce Nöbetteyiz… 01-01-1970 03:00 Dikkatimizi hiç çekmeyen kıbrıs!.. 01-01-1970 03:00 20 Ocak Sonrası Ve Erdoğan… 01-01-1970 03:00 Durum ciddi beyler!.. 01-01-1970 03:00 Yurtta Sulh 01-01-1970 03:00 Reina mı Râina mı? 01-01-1970 03:00 Dil 01-01-1970 03:00 Son 3 Hafta… 01-01-1970 03:00 Patlama+suikast=?! 01-01-1970 03:00 Her Şey 5 Ocak’a Kadar Sıkıntılı Sözüyle Başladı… 01-01-1970 03:00 Milli Feraset… 01-01-1970 03:00 ABD doları niçin artıyor ve ABD dolar fiyatı ne olmalı? 01-01-1970 03:00 Ekonomi patladı! 01-01-1970 03:00 Kurtuluş Savaşı… 01-01-1970 03:00 En Büyük Hayalim Başbakan Olmak 01-01-1970 03:00 Filistin Seyyahı-4 01-01-1970 03:00 Abd’nin Gezi İsyanları Ve George Soros 01-01-1970 03:00 ABD Darbesi 21 Ocak 2017 01-01-1970 03:00 Trump 01-01-1970 03:00 10’dan Sonra… 01-01-1970 03:00 veee başkanlık… 01-01-1970 03:00 Usul usul Musul-2 01-01-1970 03:00 Usul Usul Musul-1 01-01-1970 03:00 Altın Nesil… 01-01-1970 03:00 Filistin Seyyahı-3 01-01-1970 03:00 Irak’ta Ki Irak… 01-01-1970 03:00 Filistin Seyyahı-2 01-01-1970 03:00 Ben erdoğancı değilim! 01-01-1970 03:00 Sayın Cumhurbaşkanımız @RT_Erdogan’a Açık Mektup! 01-01-1970 03:00 Geçim İçin Erken Seçim 01-01-1970 03:00 Kayyum Ve Fetö Affı… 01-01-1970 03:00 Hamaset Dolmuşu… 01-01-1970 03:00 Kan Denizi, Akdeniz… 01-01-1970 03:00 Türkiye Ve Emperyalizm… 01-01-1970 03:00 Kapatın İmam Hatipleri… 01-01-1970 03:00 Türkiye’nin Ortadoğu’ya Giriş Kapısı Suriye… 4 01-01-1970 03:00 8 Kasım 2016’ya Kadar Türkiye… 01-01-1970 03:00 15 Temmuz Sonrası Erdoğan’a Külliye’de Suikast Girişimi… 01-01-1970 03:00 15 Temmuz’un Algı Operasyonları… 01-01-1970 03:00 Kod Adı:15 Temmuz 01-01-1970 03:00 Erdoğanıfobia Ve 15 Temmuz’un Finansörü… 01-01-1970 03:00 15 Temmuz’un F-16’ları… 01-01-1970 03:00 Trollenen Hocıa&Cıa Darbesi 01-01-1970 03:00 Filistin Seyyahı (I) 01-01-1970 03:00 Ankara Patlamaları 01-01-1970 03:00