Hükümetin Plastik Poşetleri paralı yapması ile başlayan ve sürekli olarak gündemimizde olan Poşet neden bu kadar gündem oldu? Neden gündemden düşmüyor? Türkiye’nin çok daha önemli sorunları var desek de Plastik Poşet aslında son damla…
Plastik Poşetlerin yoğun kullanımına yaklaşık 30 sene önce başladık. O döneme kadar pazarlarda kese kâğıtları kullanılırdı. Marketler ise hayatımızda bu kadar yoğun değildi. Önce pazarlara girdi poşet. Kimi esnaf bir müddet daha kese kâğıdı kullanımına devam ederken onlarda plastik poşetlere yenildi. Hiç unutmuyorum, O dönemlerde dönemin hükümetleri de özellikle gazete kâğıtlarından yapılan kese kâğıtlarının sağlıklı olmadığı gerekçesiyle plastik poşet kullanımını destekledi ve bununla ilgili ciddi bir kamuoyu çalışması yaptı. O döneme kadar toplum File, Kese Kâğıdı, Küfe, Pazar ve Pazarcı ilişkisinden oldukça memnundu. Hatta Pazar arabaları bile bu kadar revaçta değildi.
Son 30 yılını Poşet ile geçiren toplum bir anda 25 kuruşluk poşet parasına isyan ettiği gibi, Hükümetin bu politikasını yermek için bir sürü videolar çekip sosyal medyada yayınlamaya başladı.
Öncelikle Poşetin uçuşması, Doğada yüzlerce yıl yok olmamasına Dünya sağlığı için tehdit olduğu noktasına kimsenin sözü yok. Çünkü doğru. Misafir olduğumuz Dünya’yı bizden sonraki nesillere daha temiz bırakmak bizim amacımız olmalı, Ancak YÖNTEM YANLIŞ!!!
Friedrich Nietzsche “Ceza insanı eğitmez, yalnızca evcilleştirir.” der. Yani siz Poşet parası alarak İnsanları eğitmiyorsunuz, Bir müddet uslu çocuk! Haline getiriyorsunuz. Kreşe bıraktığınız çocuğunuza uslu durursan sana şunu alacağım demek gibi bir şey bu… Her seferinde yeni bir ödül vermek zorunluluğunuz doğuyor…
Poşet işi de aynen bu şekilde…
Hayatınızın her alanına sokulan Poşet bir anda “Pis!” damgası yedi de, Bunun yerine ne ikame edilecek ondan bahseden kimse yok! Hemen eski Fileler gündeme geldi gelmesine de, File’nin içerisine korumasızca koyacağınız 1 kilo domatesin eve gidene kadar yarısının yerlere düşeceğini diğer yarısının ise salçalık kıvama geleceğini ise kimse görmek istemiyor…
Aynı keza 30 yılda toplumun çöp alışkanlıklarının değiştiğinin de maalesef hükümetimizin bakanlarının farkında olmaması da üzücü…
30 sene önce çöp torbaları (Plastik Poşetler) kullanmazken çöpler her evde bulunan çöp kovalarına atılır ve çöp konteynırlarına boca edilirdi. Daha sonra ise çöplerimizi de marketlerden aldığımız plastik poşetlere koyar olduk. Her sabah evden çıkarken bu çöpleri çöp konteynırlarına atarak çöplerden kurtulduk. Plastik Poşetler artık hem Marketlerden alışverişlerimize yarıyordu hem de evimizdeki işyerimizdeki çöplerden kurtulma aracı olmuştu…
“1 Ocak itibari ile 25 kuruş para vereceksin, Kullanmak istiyorsan!” sözü ile poşetler hayatımızdan çıktı mı? Tabii ki HAYIR! Hangimizin evinde daha onlarca plastik poşet yok ki?!
2 -3 Ocak’ta hemen poşet sarfiyatı %50-60-70 azaldı gibi söylemleri ise KOMİK buluyorum! Sanırsınız ki herkesin elinde bir poşet ölçer var! Hangi ara, ne zaman nasıl bir araştırma yaptınız ki, bir anda halkın plastik poşetten vazgeçtiğini gördünüz?!
Plastik Poşet kullanımını elbette doğru bulmuyorum ancak Plastik Poşet uygulamasını azaltmak istiyorsak bunu halkı cezalandırmak gibi algılanan toplum içinde rahatsızlık oluşturacak şekilde değil, Halkı bilinçlendirerek ve Plastik poşetin yerine ikame edeceğiniz bir ürün ile bunu topluma sunmanız gerekirdi…
ABD filmlerine baktığınızda insanlar bir markete girer ve onlarca şey alır ve bunları büyük KESE KAĞITLARINA koyar ve marketten öyle çıkar. Avrupa’da ise Plastik Poşet istiyorsan paralıdır. Plastik poşet uygulamasına son vermek ya da azaltmak isteyen hükümet ise kolay yolu seçti! Yani cezalandırma modeli diye tabir edeceğimiz Avrupa modelini…
Hükümet Plastik Poşet uygulamasını kaldırmak ya da azaltmak istiyorsa neden Battal Boylara varan Kese Kağıtları kullanımı için Marketleri zorlamadı? Şunu demiş olsalardı bu iş bu kadar tepki de çekmezdi, Bu kadar sıkıntı da oluşturmazdı. “1 Ocak’tan itibaren tüm marketlerde kese kağıdı kullanımı zorunlu hale gelmiştir. Perakende satış yapılan tüm mağazalarda Alışverişlerde Kese Kağıdı zorunluluğu vardır ve bu kese kağıdı kullanımından kaynaklı olarak artı maliyetler için 25 kuruş yada ebadına göre 50 kuruşta vatandaşın katkısı zorunludur. Ödediğiniz her 25 kuruşun 15 kuruşunu da doğaya katkı amaçlı kullanılmak üzere vergi olarak tahsil edeceğiz.” Dese kimse ağzını açmazdı/açamazdı. Netice de esnaf zaten o poşetlerin maliyetini ürünlerine yansıtıyor…
Ama hükümet ne yaptı? Ver 25 kuruş şimdi istediğin gibi doğayı kirletebilirsin! Doğayı kirletmek anlayacağınız 25 kuruşluk iş oldu!!!
Plastik Poşet işine meslek gruplarından eczacılar karşı çıktılar, İlaç sattıklarını bu yüzden kendilerinin bu durumdan muaf tutulmaları gerektiğini açıkladılar. Gerekçeleri de haklı, Çünkü İlaç satıyoruz ve Hijyen bizim için önemli dediler. Hükümet bu konuda hemen geri adım attı ve eczacıların bu taleplerinin haklı olduğunu savundu. Ve eczaneler için istisnai durum getirmek için kolların sıvadı. Bu olay bile aslında Plastik poşet uygulamasının nasıl bir anda hayatımıza girdiğinin kanıtı. Hiçbir hazırlık yapılmadan düşünülmeden uygulamaya konulmuş bir uygulama…
Düşünsenize Eczaneden aldığınız İlaç için Hijyenden dolayı Plastik Poşet kullanmanıza hükümet olur derken, Halk Ekmek’ten alacağınız bir Ekmek için kendi poşetini getir yada bana 25 kuruş poşet parası ver diyor. Marketten alacağınız bir peynir yada ekmek için eski poşetle yada kullanılmış ambalaj ile taşıma yapmanız hijyen için sorun değil! Ama eczaneden alacağınız ilaç için hijyen önemli…
Alelacele hazırlanan ve sonrası düşünülmeyen ve halkı cezalandırma şekliyle plastik poşetleri hayatımızda minimize edeceğiz de 30 yıllık alışkanlığımız olan market poşetlerini çöp poşeti olarak kullanma alışkanlığımızı nasıl yok edeceğiz?! Muhtemelen bu bile düşünülmemiştir…
Türkiye genelinden bahsetmiyorum! İstanbul’da bile kaç hane doğada çabuk çözülür çöp poşeti kullanıyor? Hiç araştırıldığını sanmadığım gibi, Bununla ilgili çalışma akıllara bile gelmemiştir…
Artık önce biz bu işi yapalım yada bu uygulamaya başlayalım ondan sonra aksayan yönlerini ilerleyen dönemlerde düzeltiriz mantığından vazgeçmemiz lazım…
Plastik poşet ile uygulaması da bu bağlamda düzelir mi? DÜZELİR…
Şöyle ki, Hatırlanacağı gibi bir anda uygulamaya konulan Araç Cam Filmi uygulamaları ve cezalarını yada Maliye Bakanlığın bir anda %40 MTV zammı gibi konulan uygulamalara halkın tepkisi sonrası nasıl Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan el koyup düzelttiyse öyle düzelir…
Düşünsenize bir yanımız Suriye’de yaşananlar, Doğu Akdeniz’de gerçekleştirilmek istenen oldu bittiler, Arakan’da yaşanan zulümler, Ayasofya’da gerçekleşen rezillik ve daha niceleri derken bunlarla uğraşan ve yoğun mesai harcayan Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın oldu bittiye getirilerek halka dayatılan Plastik poşet ve uygulamalarına da el atması zorunluluğu…. YORUMSUZ!!!!
Orhan Sarıkaya