Nazi, Haydut…

Orhan SARIKAYA

24-03-2017 10:39

Görünen o ki,16 Nisan Referandumuna kadar AB ile özellikle Almanya ile diplomasi bir kenara atılarak didişmeler devam edecek. Zira Cumhurbaşkanı Erdoğan geçen hafta “Nazi” söylemine bu hafta “Haydut” tabirini ekledi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “Karşımıza maske ile çıkanlara HAYDUT muamelesi yapmaya karar verdik. Bize parmak sallayan Avrupalılara sesleniyorum; Türkiye itilecek, kakılacak, onuru ile oynanacak, bakanları kapılardan kovulacak, vatandaşları yerlerde sürüklenecek bir ülke değildir. Siz böyle davranmaya devam ederseniz, yarın dünyanın hiçbir yerinde hiçbir Avrupalı, Batılı, güvenle, huzurla sokağa adım atamaz. Bu tehlikeli yolu açarsanız en büyük zararı siz görürsünüz.” dedi ve akabinde de Almanya’nın yeni seçilen Cumhurbaşkanı Frank-Walter Steinmeier “Cumhurbaşkanı Erdoğan, sizin diğerleriyle son yıllarda inşa ettiğiniz her şeyi ve ortaklarınızla ilişkileri tehlikeye atıyorsunuz. Türkiye’ye endişeyle bakıyoruz. Yıllar içerisinde inşa edilen her şey yıkılıyor. Nazi benzetmelerine son verin. Türkiye ile ortaklık isteyen insanlarla bağı koparmayın. Hukuk devletine ve gazetecilerin özgürlüğüne saygı duyun. Deniz Yücel’i serbest bırakın.” dedi.

Her iki liderin konuşmalarını ve satır aralarını incelersek ve önceliği Alman Cumhurbaşkanı Steinmeier’e verirsek!

Steinmeier, Diyor ki “Endişeliyiz!”

Steinmeier, Diyor ki “Yıllar içerisinde inşa edilen her şey yıkılıyor.”

Steinmeier, Diyor ki “Hukuk devletine ve gazetecilerin özgürlüğüne saygı duyun. Ve Özel istek olarak ta Deniz Yücel‘i serbest bırakın.” diyor.

Sondan başlayalım ve soralım!

Sayın Steinmeier, Hukuk devleti olmanın yolu ilk önce Alman Dış İşleri Bakanı Sigmar Gabriel’in daha sonra Almanya Şansölyesi Angele Merkel’in ve en son olarak ta sizin ÖZEL TALEBİNİZ olan Deniz Yücel’in serbest bırakılması ile mi sağlanıyor?

Sayın Steinmeier, Türk Hükümeti Alman Hükümetinden böyle bir talepte bulunsa! sizin tavrınız ne olur?

Sayın Steinmeier; Hukuk Devleti olmanın en önemli unsuru Alman Hükümetinden ve AB’den gelen taleplerin birebir uygulanmasından mı geçiyor?

Sayın Steinmeier; Deniz Yücel için neden Almanya bu kadar seferber oldu ve neden ağzından hiç düşürmüyor?

Sayın Steinmeier; Vodafone Arena saldırısından sonra neden Deniz Yücel’i Almanya konsolosluğu aylarca Türkiye’de saklama ihtiyacı duydu?

Sayın Steinmeier “Yıllar içerisinde inşa edilen her şey yıkılıyor.” paniği yaşıyorsunuz! Türkiye artık dizginlenemez ve önlenemez bir ekonomik yükselmenin arefesinde! 3 kuruşa üretip 30.000 TL’ye demode olmuş ürünleri daha sonra sattığınız ülke artık ayakları üzerinde durmaya başladı. Hasta Adam dediğiniz Osmanlı’dan sonra ölmesin ama ayağa da kalkmasın diye her türlü atraksiyonu uyguladığınız Türkiye artık yatağa bağlı yaşamdan kurtuldu. Önce 3 köprü şimdi de 3. havalimanı ile sizlerin birçok ticari noktanıza sekte vuracak haliyle Türkiye sizi rahatsız ediyor. Türkiye’nin yeni ticaret ve imalat üssü olacak olması sizleri panikletiyor.

İsmi Türk ama kendisi Almanlaşmış Alman BND Ajanlığı yapanları Türkiye’ye gazeteci görünümüyle gönderip laylaylom yapıp, dingonun ahırına girip çıktığınız dönemler bittiği için mi ENDİŞELİSİNİZ?

Sayın Steinmeier, BND’nin uygulamasını birebir anlamda aynısı MİT Almanya’da yapsaydı Terörü ve Patlamaları organize etseydi sizin tepkiniz Almanya ve AB olarak Türkiye’ye karşı nasıl olurdu?

Sayın Steinmeier, Türkiye çözüm sürecini yaşadığı dönemlerde PKK’yı BND eliyle silahlandırdığınız, Hendekli direniş adı altında insanları ve şehirleri yok ettiğiniz, Alman BND Ajanlarının doğu ve Güneydoğu’da cirit attığı dönemleriniz bittiği için mi yoksa ENDİŞELİSİNİZ?

Sayın Steinmeier, Türkiye Cumhuriyeti devletinin “TERÖRİST” ilan ettiği binlerce TERÖRİSTE sığınma hakkı tanımanız ve bunu özgürlükler adı altında ajitasyon yaparak kamuoyuna yansıtmanıza ne demeli?

Sayın Steinmeier, eğer bir de bu yaptıklarınızı detay detay, ince ince incelersek klasörler dolusu vukuatınız varken, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “Nazi” söylemini rahatsız edici bulmanız da ayrıca enteresan!

Basına yansıyan vukuatlarınızı saydığımızda bile bir kamyon soruya cevap verme zorunluluğunuz olduğu noktada Sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “Karşımıza maske ile çıkanlara HAYDUT muamelesi yapmaya karar verdik.” sözleri mi sizi incitti? Yoksa Milletvekillerimiz ve Bakanlarımız dahil Referandum sürecinde uyguladığınız insanlık dışı ve Uluslararası siyasette çığır açan “Nazi Almanyası” uygulamalarınızı yüzünüze vurmamız mı?

Almanya ya da AB veya ABD’li bırakın bir politikacıyı, Üst düzey bir diplomatik pasaport taşıyan bürokrata Türkiye, aynı uygulamayı yapsaydı muhtemelen 3.Dünya savaşının fitili çoktan ateşlenmişti. Alman İstihbarat Servisi (BND) Şefi Bruno Kahl’ın 15 Temmuz darbe girişiminin arkasında Fethullah Gülen’in bulunduğuna dair kanıt bulunmadığını ileri sürmesine ne demeli peki? Avrupa’da yapılan terör saldırılarını DEAŞ üstlenmişken ve itiraflar ve kanıtlar ortada uçuşurken Türk istihbaratının başında ki ismin bu terör olaylarını DEAŞ yapmamıştır demesiyle Kahl’ın sözleri aynı anlamı taşımıyor mu? Elbette ki BND Şefi Kahl’ın bu açıklamayı kendi başına değil de Alman Hükümetinin işareti ile verdiğini düşünmemekte hata!

23 Mart’ta da Cumhurbaşkanı Erdoğan “İdam konusunda kararımız söyledim. 16 Nisan’dan sonra parlamentomuz idam kararını verir gönderirse onaylarım. Devletin 249 şehidin katillerini affetme yetkisi yoktur.” dedi. Daha önce AB’nin İdam Yasası çıkarsa Avrupa Birliğine almayız tehdidini de göz önüne aldığımızda Referandumdan sonra da AB ile gerginliğin devam edeceği kesin. Yine Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “16 Nisan’dan sonra AB sürprizlerle karşılaşabilir.” sözlerini AB ciddiye almalı ve Şanghay işbirliği örgütünün Türkiye’de AB üyeliğinden daha fazla gündeminde olacağını da görmeli.

Yine 23 Mart’ta da Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bu sözleri üzerine Avrupa Komisyonu Türkiye’nin AB Büyükelçisini çağırdı ve Komisyon “Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın sözleriyle ilgili açıklama bekliyoruz” mesajı verdi. Bu da karşılıklı olarak gergin siyasetin süreceğinin en büyük kanıtı.

Almanya’nın başını çektiği AB’nin sürekli olarak Türkiye’ye karşı tehditkar sözlerin ve uygulamaların havalarda uçuştuğu bu dönemde Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın her söylemi AB’yi biraz daha geriyor biraz daha çıkmaza sokuyor. Ancak Vatikan’ın dahi Türkiye ile ilişkilerimizi devam ettirmek zorundayız sözlerini de yabana atmamız gerekiyor. Zira Vatikan kendi başına bir şey söylemez, Vatikan’a söylettirilir! AB’li Politikacıların Türkiye üzerinde yeni ameliyat yapmak için çabalamasına rağmen bu çabaları beyhude kalacaktır. Zira AB ile Türkiye’nin birbiri ile iç içe girmiş görünenden çok daha fazla ekonomik, ticari ve askeri çıkarları söz konusu. Bu ticari anlaşmaları ne AB ülkeleri ne de Türkiye bir anda sonlandıramaz. Türkiye AB ülkelerine yaptığı ihracatın %50’sini Almanya’ya yapıyor. Haliyle AB’de neymiş deyip biranda AB ile ilişkileri sonlandıramazsınız. Aynı keza AB’de Türkiye’yi yok sayamaz ve Türkiye’yi pasifize edemez. Çünkü Mülteci kartını bir kenara bıraksanız bile AB Ülke Firmalarının Türkiye’de çok ciddi rakamlı yatırımları söz konusu.

İşin özeti, Ne AB Nede Türkiye bu ortaklığı ya da mevcut durumu biranda sonlandıramaz. Şöyle düşünün Avrupa Birliğinin tam üyesi İngiltere bile Brexit sonrası biranda topluluktan kopamadığı gibi ticari anlaşmalarına sadık kalmak zorunda kalıyor. Çünkü Avrupa’yı İngiltere’nin yok sayması ya da Avrupa Birliğinin İngiltere’yi yok sayması her iki tarafa ekonomik ve sosyolojik anlamda tamiri çok uzun sürecek tahribatlara yol açar. AB ile Türkiye’nin yollarını ayırması ise AB’nin tam anlamıyla çıkmazı demektir. Neden mi? Ekonomiyi, Askeri anlaşmaları hatta Suriyeli Mültecileri bile bir kenara bıraksanız bile Türkiye, Avrupa Birliğinin Ortadoğu’ya giriş yaptığı kapısının anahtarıdır da ondan…

Orhan SARIKAYA

 

DİĞER YAZILARI Direk Tehdit! 01-01-1970 03:00 Reis, demir soğumuyor! 01-01-1970 03:00 Adı ders mi yoksa ödev mi? 01-01-1970 03:00 Bu Çocuk Okumaz! 01-01-1970 03:00 2 Başkan, 2 Erdoğan… 01-01-1970 03:00 Ulusalcı Türkiye mi küreselci Türkiye mi? 01-01-1970 03:00 Tek Dil, Tek Para, Tek Din… 01-01-1970 03:00 The İmam! 01-01-1970 03:00 Son damla plastik poşet! 01-01-1970 03:00 Hz. Musa (a.s) ve sarı inek... 01-01-1970 03:00 Ar damarı çatlamış troller... 01-01-1970 03:00 Bir mıh bir nalı kurtarır, bir nal bir at kurtarır... 01-01-1970 03:00 Fitneciyiz, fitneci... 01-01-1970 03:00 Güvenmek ve inanmak... 01-01-1970 03:00 Türk malı direniş... 01-01-1970 03:00 Trump Papazı Buldu 01-01-1970 03:00 Kaos’un Algı Operasyonu… 01-01-1970 03:00 Yalnızım 01-01-1970 03:00 Yeni Dünya Düzeninde G(S)Eçim… 01-01-1970 03:00 Nerde kalmıştık? 01-01-1970 03:00 Erdoğansız Türkiye… 01-01-1970 03:00 Seçmen… 01-01-1970 03:00 Cumhurbaşkanı Ve Cumhurbaşkanları… 01-01-1970 03:00 30 Dakika! 01-01-1970 03:00 Ekonomik İhtilal Ve Erken Seçim… 01-01-1970 03:00 Şaban değil, hasta adam! 01-01-1970 03:00 Aydın Doğan Ve Satış… 01-01-1970 03:00 Sarı Taksi’nin Uber İle Savaşı… 01-01-1970 03:00 Ücretli Öğretmenler… 01-01-1970 03:00 Adalet Bakanlığı’nın FETÖ ile imtihanı! 01-01-1970 03:00 İhale+AKP=FETÖ 01-01-1970 03:00 Trend! Konut dolandırıcılığı… 01-01-1970 03:00 Türkiye’nin yönetim ya da rejim! Sorunu… 01-01-1970 03:00 İdam Yoksa Cennet Bahçesi Verelim… 01-01-1970 03:00 Küçük Cihat’tan Büyük Cihat’a… 01-01-1970 03:00 Mor beyin zokasını nasıl yedik! 01-01-1970 03:00 CHP ve HDP’nin Afrin Rahatsızlığının Nedenleri… 01-01-1970 03:00 Afrin, Mümbiç derken Türkiye’den umdukları! 01-01-1970 03:00 Taşeron’un taşeronluğu! 01-01-1970 03:00 Ah belediyeler ah!.. 01-01-1970 03:00 CIA’nın Derin Adamı Henri Barkey… 01-01-1970 03:00 Son Hafta… 01-01-1970 03:00 ABD’nin Türkiye’siz BOP Projesi… 01-01-1970 03:00 İsrail’in Suudi Krallığı… 01-01-1970 03:00 ABD’li Evangelistler için Kudüs 01-01-1970 03:00 Reza zarrab ve NATO eliyle özgürlük! 01-01-1970 03:00 #15 Temmuz ve Gazi’si 01-01-1970 03:00 Kaptan… 01-01-1970 03:00 Çiçeği burnunda, Yeni CHP’li Yarbay Mehmet Alkan… 01-01-1970 03:00 Suudi değişim! 01-01-1970 03:00 Yerli Otomobil… 01-01-1970 03:00 Tesadüf Tahliyeler ve İYİ Parti… 01-01-1970 03:00 Bir Gece Ansızın… 01-01-1970 03:00 İstifa,İstifa,İstifa… 01-01-1970 03:00 Harita Yeniden Masada… 01-01-1970 03:00 Adları Varlık Şirketi, Uygulamalar ise; Tefeci Üstü… 01-01-1970 03:00 MTV diye yazılır! Rantiyeci Torba Yasa diye okunur! 01-01-1970 03:00 Milli eğitim mi? FETÖ eğitimi mi? 01-01-1970 03:00 IKBY Referandum sonuçları ve Büyük İsrail 01-01-1970 03:00 CHP’NİN SİHA Alerjisinin Sebebi… 01-01-1970 03:00 Komplo Teorisyenlerinin Kıyamet Senaryosu: 23 Eylül 2017 01-01-1970 03:00 Dar/Daraltılmış Bölge Seçim Sistemi ve Cumhurbaşkanı Erdoğan 01-01-1970 03:00 Adil Öksüz Ve Kartepe 01-01-1970 03:00 Sakın Cumhurbaşkanımız @RT_Erdogan’a anlatmayın! 01-01-1970 03:00 Esad Hoca Ve Fetö… 01-01-1970 03:00 Metin2 oyun mu? Kumar mı? Tutku mu? 01-01-1970 03:00 Pelikan Dosyası-3 01-01-1970 03:00 Tahir-ül Kadri Dosyası… 01-01-1970 03:00 Kimdir bu henri barkey? 01-01-1970 03:00 Adalet Yürüyüşü… 01-01-1970 03:00 Kod adı: “Murat” Adı :”muhammet uslu” 01-01-1970 03:00 Ramazan, Lgbt, 15 Temmuz… 01-01-1970 03:00 Darbe Beklentili Türkiye’nin Ateş Çemberi… 01-01-1970 03:00 Neden katar? 01-01-1970 03:00 Brüksel Zirvesinden Türkiye’ye… 01-01-1970 03:00 Yeni mkyk taltif mi, azil mi? 01-01-1970 03:00 Pelikan Dosyası-2 01-01-1970 03:00 Bir İhtirasın Anatomisi pelikan dosyası… 01-01-1970 03:00 Siyasi Denetim… 01-01-1970 03:00 Sulh Dönemi… 01-01-1970 03:00 Kaybedenler Kulübü… 01-01-1970 03:00 Mısır Kiliselerinin Gölgesindeki Türkiye… 01-01-1970 03:00 Bardak Taşıyor… 01-01-1970 03:00 16 Nisan Öncesi mi? Sonrası mı? 01-01-1970 03:00 Referandum Gerçekleri-3 01-01-1970 03:00 Referandum Gerçekleri-2 01-01-1970 03:00 Referandum Gerçekleri-1 01-01-1970 03:00 Erdoğan’ın Hayatına Mal Olacak Yeni Darbe Geliyor… 01-01-1970 03:00 referandum ve algı operasyonları… 01-01-1970 03:00 Gereksiz Müttefik Türkiye… 01-01-1970 03:00 Temizlik İdamdan Gelir… 01-01-1970 03:00 Erdoğan ölünce görürsünüz! Diyenler… 01-01-1970 03:00 Sessizce Nöbetteyiz… 01-01-1970 03:00 Dikkatimizi hiç çekmeyen kıbrıs!.. 01-01-1970 03:00 20 Ocak Sonrası Ve Erdoğan… 01-01-1970 03:00 Durum ciddi beyler!.. 01-01-1970 03:00 Yurtta Sulh 01-01-1970 03:00 Reina mı Râina mı? 01-01-1970 03:00 Dil 01-01-1970 03:00 Son 3 Hafta… 01-01-1970 03:00 Patlama+suikast=?! 01-01-1970 03:00 Her Şey 5 Ocak’a Kadar Sıkıntılı Sözüyle Başladı… 01-01-1970 03:00 Milli Feraset… 01-01-1970 03:00 ABD doları niçin artıyor ve ABD dolar fiyatı ne olmalı? 01-01-1970 03:00 Ekonomi patladı! 01-01-1970 03:00 Kurtuluş Savaşı… 01-01-1970 03:00 En Büyük Hayalim Başbakan Olmak 01-01-1970 03:00 Filistin Seyyahı-4 01-01-1970 03:00 Abd’nin Gezi İsyanları Ve George Soros 01-01-1970 03:00 ABD Darbesi 21 Ocak 2017 01-01-1970 03:00 Trump 01-01-1970 03:00 10’dan Sonra… 01-01-1970 03:00 veee başkanlık… 01-01-1970 03:00 Usul usul Musul-2 01-01-1970 03:00 Usul Usul Musul-1 01-01-1970 03:00 Altın Nesil… 01-01-1970 03:00 Filistin Seyyahı-3 01-01-1970 03:00 Irak’ta Ki Irak… 01-01-1970 03:00 Filistin Seyyahı-2 01-01-1970 03:00 Ben erdoğancı değilim! 01-01-1970 03:00 Sayın Cumhurbaşkanımız @RT_Erdogan’a Açık Mektup! 01-01-1970 03:00 Geçim İçin Erken Seçim 01-01-1970 03:00 Kayyum Ve Fetö Affı… 01-01-1970 03:00 Hamaset Dolmuşu… 01-01-1970 03:00 Kan Denizi, Akdeniz… 01-01-1970 03:00 Türkiye Ve Emperyalizm… 01-01-1970 03:00 Kapatın İmam Hatipleri… 01-01-1970 03:00 Türkiye’nin Ortadoğu’ya Giriş Kapısı Suriye… 4 01-01-1970 03:00 8 Kasım 2016’ya Kadar Türkiye… 01-01-1970 03:00 15 Temmuz Sonrası Erdoğan’a Külliye’de Suikast Girişimi… 01-01-1970 03:00 15 Temmuz’un Algı Operasyonları… 01-01-1970 03:00 Kod Adı:15 Temmuz 01-01-1970 03:00 Erdoğanıfobia Ve 15 Temmuz’un Finansörü… 01-01-1970 03:00 15 Temmuz’un F-16’ları… 01-01-1970 03:00 Trollenen Hocıa&Cıa Darbesi 01-01-1970 03:00 Filistin Seyyahı (I) 01-01-1970 03:00 Ankara Patlamaları 01-01-1970 03:00