Şunu kabul edelim. Biz istesek de, istemesek de artık eski dünya düzeni yok. Bir daha da olmayacak.
Modern dönemin ürettiği alacakaranlık kuşağı, algı operasyonlarının arkasına gizlenmiş karanlık senaryolar, gölge oyununa dönmüş siyaset modelleri yok oluyor.
Gerçeklerle yüzleşme zamanında, kendi tarihsel ve sosyal gerçeklerimizle önce yüzleşip sonra buluşmadıkça kimse rahat yüzü göremeyecek.
Genç ve güzel bir kız maskesi ve makyajıyla karşımızda Batı var. Biz de gözleri kör bir platonik aşık. Melankoliye dönen aşkımızın aşağılama ve sömürü dışında bir karşılığını görmedik.
Yeter artık deyip bu melankoliden sıyrılmaya başlayınca, ne kadar çok seçeneğimiz olduğunu da görüyoruz, makyajlanarak önünde diz çöktürüldüğümüz Batı’nın gerçek yüzünü de.
Ne hayatları bizim hayatımıza benziyor, ne siyasetleri. Evlensek ne olacak ki. Ortak bir tarihimiz, ortak bir çıkarımız, ortak bir değerimiz var mı ki, ortak bir hayatımız olabilsin.
Ne verebilirler bize. Maddi güçleri kendilerine yetecek durumda değil. Hem doyumsuzlar. Hem de aç gözlülükleri yüzünden kaynaklarını yok ettiler. Maneviyat zaten çökmüş. Ne aile kalmış, ne de sosyal hayat. Her biri kendi günlük çıkarına odaklı bir zombiler toplumuna dönmüşler.
Şimdi o demode oyunlarını tekrar oynamaya çalışıyorlar. Platonik aşkımızın gayrimeşru çocukları da onların ortağı durumunda.
Bilmiyorlar ki, biz artık büyücü Gosha’nın esir ettiği tutsaklar değiliz.
Ne demişti Dede Korkut: Alemde Şer Oğuz’da Er Tükenmez.
Diz çökmüştük. Şimdi ayağa kalktık. Bize yeniden diz çöktüremezler.
Gözlerimiz açıldı. Önümüzde ne kadar çok seçenek olduğunu da görüyoruz.
Şangay İşbirliği Örgütü bu seçeneklerden sadece biri. Tek ittifak seçeneğimizin Şangay olduğunu da düşünmeyin.
Esas büyük fırsat kendi içimizde. Bunun da farkına varmamız lazım.
Körfez İşbirliği Konseyi.
Biz şu anda stratejik diyalog ortağı durumundayız.
İngiltere’nin bile dahil olmak için arayış içinde olduğu bu mutabakatın içinde olmamız gerekir.
Batılı sistemi ayakta tutan, dünyanın esas sermaye merkezi Körfez/Arap bölgesidir.
Körfez Arap Bölgesini batılılar tarafından köleleştirilmiş iş bilmez bedevilerin bölgesi sanmayın.
Suudi Arabistan öncülüğünde, dünyanın en büyük yetişmiş insan gücü oluşturuldu. Derinlikli bir entelektüel gelişime tanıklık ediyoruz. Yeni ve güçlü bir ekonomik vizyon ortaya çıkıyor. Yeni ekonomik vizyon yeni bir siyaset vizyonu da meydana getiriyor.
Batılı dünya düzeninin ekseni kabul edilen temel haklar ve özgürlükleri, can ve mal güvenliğini korumayı amaçlayan ortak inançlara sahip olduğumuzu fark eden yeni bir jenerasyon var.
Yaklaşık yüz yıl kadar önce tek bir devlet olarak yaşayan, ortak geçmişi ve kültürü olan bir bölgeden söz ediyoruz.
Yaşanan kopuşların arkasında komplolar da var ama karşılıklı kusurlarımız da var.
Şimdi. Birbirimize hükmetme arayışı içinde olmadan yeniden ortak bir hayatı inşa etmenin formüllerine odaklanmamız lazım.
Birbirimize sımsıkı sarılmadan bize hayat hakkı olmadığını görmemiz lazım. Bizden olmayanların aramızda hakem olmaması lazım.
Öncelikle ortak vizyonumuzu ve karşılıklı çıkarlarımızı konuşabiliyor duruma gelmemiz gerekir.
Karşılık fırsatlarımız, ortak bir güvenlik siyaseti temelinde kalıcı barışı da teminat altına alacaktır.
Çok fırsatımız var ama.
Körfez/Arap bölgesinin altını özellikle çizmiş olalım.
Yaşar BAŞ