Sağlık Bakanlığı çok doğru bir iş yaptı. İl il corona vakalarının listesini yayınladı. En yüksek olan ilimiz ile en düşük olan ilimizin corona vakalarının nüfusa oranı arasında yirmi dokuz katından daha fazla fark var.
Bu oranları eğlenmek için yayınlanmıyor. Corona mücadelesi mülki amirlerin başkanlık ettiği hıfzıssıhha kurulları tarafından yönetilmiyor mu? İllerde salgın yönetimi için ihtiyaç duyulan tedbirleri belirlemek ve almak bu kurulların görevi değil mi? Bu kurulların çalışmalarını mülki amirler koordine etmiyor mu?
Öyleyse corona vakalarının nüfusa oranı en düşük olan yerin yirmi dokuz katından daha fazla artmasına seyirci kalan mülki amirler başta olmak üzere hıfzıssıhha kurullarında görev yapanlardan hesap sormak gerekir.
Vaka sayılarının çok yüksek olduğu yerlerde mutlaka mülki amirler kusurludur demiyorum. Çıksınlar hesabı versinler.
Mülki amirliklerin salgın kontrolü hususunda alacakları kararları engelleyen bir merkezi yönetim yok. Elbette her bölgenin kendine göre koşulları var. Zaten onun için her bölgede ayrı bir hıfzıssıhha kurulu var.
Mülki amirler, bulundukları bölgenin ihtiyaç duyduğu ilave tedbirler neyse bunu belirlemek ve son derece disiplinli bir şekilde hayata geçirmek zorundalar.
Merkezi idarenin belirlediği tedbirler de var. Sadece bunları uygulayarak pandemi ile mücadele olmaz. Salgınla mücadele sadece merkezi idarenin aldığı kararlar ve tedbirler ile sınırlı kalacak ise, mülki amirlere ne ihtiyaç kalıyor!
Şimdi illerdeki vaka sayılarına bakarak salgın tedbirleri aşama aşama yumuşatılacak. Yani bu listeye göre bakarsak. Kısa bir süre sonra Şırnak’ta serbest olan bazı uygulamalar Trabzon’da yasak olacak.
Trabzon’daki kısıtlamalar herkes için geçerli değil mi? Yani kişisel olarak salgın hastalık tedbirlerine harfiyen uyanlar için de geçerli, tedbirleri hiçe sayan ahlaksızlar için de geçerli.
Bir ilin yönetiminden sorumlu olanların, sorumluluk duygusu ile her türlü tedbire harfiyen uyanların hayatını, bazı sorumsuz ve ahlaksızların saldırısına kurban etmesi hakkaniyetli bir şey mi?
Devlet salgın hastalık tedbirlerine uymayan ahlaksızlarla etkili bir şekilde mücadele etmeli.
Devlet adına mücadele görevi üstlenip de mücadele göstermeyenlere de bunun hesabını sormalı.
Hiç kimsenin bu olağanüstü günlerde sütre gerisine gizlenme hakkı yok.
Görev yaptığı yer ile ilgili sorumluluk duygusu taşımayan, görev yaptığı bölgedeki vaka sayılarının diğer yerlerin kat be kat üzerinde olması nedeniyle dertlenmeyin bir mülki amirin bir gün bile görevde kalmaması gerekir.
Önümüzde Gaziantep örneği var. Bir ara vaka sayılarının çok yükseldiği ifade edilmişti. Gaziantep Valiliği, salgını kontrol etme amacına uygun, insanlara hayatı zehir etmeyen ek tedbirler uyguladı. Son listeye baktığımızda Gaziantep en iyi durumda olan iller arasında. Gaziantep Valisi’nin bu performansının da bir karşılığı olmalı. Trabzon Valisi’nin işleri bu hale getirmesinin de bir karşılığı olmalı.
Eğer bu performans farkları bir değerlendirme kriteri olmayacak ise, bunları açıklamanın da hiçbir faydası olmaz.
Yeni program bir milat olsun. Vaka sayısı en yüksek olan illerin valilerinden, bu vaka sayıları ile ilgili açıklama istensin ve vaka sayılarını düşürmek için ilave hangi tedbirleri aldıkları sorulsun
Makul bir izahı olmayanlar da hiç vakit kaybetmeden görevden alınsın ki, bu işin şaka olmadığını herkes öğrensin.