FETÖ davaları birer birer sona ermeye başladı. Darbeye katılanların tamamına ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası veriliyor. Darbe teşebbüsüne katılmayan, başka herhangi bir suçla ilişkisi bulunmayan ve örgütüm tepe yöneticileri arasında bulunmayan, şeytanın örgütü ile bağı üyelik veya yardım düzeyinde kalanlara da 15 yıla kadar varan cezalar veriliyor. Cezaların bazıları 1,5 yıl seviyesine kadar düşüyor.
Bazılarına 1,5 yıl ceza verilirken bazılarına bunun on katı yani 15 yıl ceza verilmesi ceza adaletini zedeler mi peki?
Sadece aralarında on kat fark bulunması cezalar arasında bir adaletsizlik bulunduğunu göstermez. Çünkü yargılanan kimselerin eylemleri, yargılama esnasında pişmanlık gösterip göstermediği, örgüt içindeki konumu, örgütün anlaşılması hususunda sağladığı katkılar gibi cezalandırmanın birçok kriteri var.
Bu kriterlerin doğru uygulanıp uygulanmadığı sorusuna sözü edilen yargılama dosyalarını bizatihi görmeden verilecek cevaplar sağlıklı olmaz.
Ama şöyle bir genellemeyi rahatlıkla yapabiliriz. FETÖ davalarında çok büyük ölçüde başarılı yargılamalar yapılıyor. Özellikle İstanbul ve Ankara’da darbe soruşturmaları ve davalarında nerdeyse sıfır hata yapılıyor.
İstanbul Başsavcılığının darbe davaları ile FETÖ soruşturmalarındaki ufuk açan performansının da altını çizmek gerekiyor.
FETÖ asker yapılanması konusunda geliştirilen analiz yöntemi nerdeyse sıfıra yakın hata ile çalışıyor. Başka hiçbir mecra ile ulaşılamayacak kripto örgüte ardışık ankesörlü arama yöntemi ile ulaşılması, bana göre soruşturmaların üzerine oturduğu zemini çok güçlendirdi.
Ama şöyle bir tehlikenin altını çizmek gerekiyor. FETÖ örgüt üyeliği veya örgüte yardım nedeniyle cezalandırılanlar, cezalarını çektikten sonra veya daha cezalandırılmadan tutuklanarak cezaevinde tutuklu olarak bulunduğu sırada örgütsel faaliyete devam ederlerse aynı suç nedeniyle yeniden hem de daha ağır şekilde cezalandırılması gerekiyor.
Örgüt üyeliği suçları mütemadi yani zaman içinde devam eden suçlardır. Mütemadi suçlarda, eylemin kesildiği yani sona erdiği tarihe kadar devam eden eylem bir tek suç oluşturur. Sanığın adli merciler önünde sorguya çekildiği anda temadi yani devam kesilir. Bu tarihten sonra suç işlemeye devam eden kimse aynı eylemin devamı niteliğindeki eylemleri nedeniyle yeniden yani ikinci defa cezalandırılır.
Yani FETÖ’cülükten tutuklanan biri cezaevinde şeytanın örgütü ile irtibatını sürdürürse bu irtibat nedeniyle yeniden cezalandırılır. Bu durum ne kadar devam ederse o kadar ceza vermek mümkündür.
FETÖ’den cezaevine girip çıktıktan sonra bu hain örgütle ilişkisini sürdürenlerin durumu da aynıdır.
Ceza, bir kişinin geçmiş eylemleri nedeniyle verilir ve cezalandırılan kişinin işlemeye devam ettiği suç nedeniyle yeniden ceza verilmesi mümkündür.
Bu alçakların, cezaevine girdikten sonra veya çıktıktan sonra sürdürdükleri FETÖ eylemlerini dikkatle takip etmek ve gereğini yapmak gerekir.
Yaşar Baş