* “Şüphesiz O, Semî’dir (her şeyi işitir), Basîr’dir (gizli ve açık her şeyi görücü’dür).” (Kur’ân-ı Kerîm; İsrâ Sûresi, âyet 1)
* “Semî de, Alîm de O’dur.” (Kur’ân-ı Kerîm; En’âm Sûresi, âyet 115’ten)
* “…summün bükmün umyun fehum lâ yerciûn/lâ yağkılûn. (…onlar sağırdırlar, hakkı işitmezler; dilsizdirler, hakkı söylemezler; kördürler, doğru yolu görmezler; artık (hakka) dönmezler/akıl da etmezler.)” (Kur’ân-ı Kerîm; Bakara Sûresi, âyet 18/171’den)
* “Allahü teâlâ Semî’dir. O, ne kadar gizli olursa olsun her şeyi işitir. O’nun işitmesi bizim işitmemiz gibi kulakla ve hava titreşimi ile değildir. İşitmesi, kulak zarına ses dalgalarının vurmasıyla olmaz. Bundan münezzehtir (uzaktır)” (İmâm-ı Gazâlî “r. aleyh”)
* “Allahü teâlânın Basar sıfatı ezelî ve ebedîdir. Zâtı ile kâimdir. O’nun basar saıfatı, göze, herhangi bir âlete ve ışığa bağlı değildir. Karanlık gecelerde kara ve küçük karıncanın kara taş üzerinde yürüdüğünü Basar sıfatı ile görür. “! (İmâm-ı Birgivî “r. aleyh”)
“Rabbim: Gören-İşiten”, Sen bunu hep unuttun;
Kâh “PKK” safında, “Bâtıl”a bir yol tutun;
Oysa ki Sen “İnsan”dın, “İnsanlığa” umuttun!..
“İHA”lar görür Seni, sonra “SİHA”lar vurur;
“YPG”ymiş, “Esad”mış; “karşı duran” afkurur!..
“Rabbim: Gören-İşiten”, Sen bunu olmaz sandın;
Kâh “ABD” safında, “Emperyala” aldandın;
Oysa ki “aklın” vardı, “boş vaadlere” kandın!..
“İHA”lar görür Seni, sonra “SİHA”lar vurur;
“PYD”ymiş “AB”ymiş, “karşı duran” afkurur!..
“Rabbim: Gören-İşiten”, Sen bunu anlamadın;
“Resûlallah” hep dedi, hiç mi hiç dinlemedin;
“Osmanlı”yı duydun ya, “tokadını” yemedin!..
“İHA”lar görür Seni, sonra “SİHA”lar vurur;
“ABD”ymişy, “BM”ymiş; “karşı duran” afkurur!..
“Rabbim: Gören-İşiten”, attın “kulak ardı”na;
“Siyon”a “uşak” oldun, düştün “Dolar” derdine;
“Mehmetçik” kim bilmedin, kandın “Coni gardı”na!..
“İHA”lar görür Seni, sonra “SİHA”lar vurur;
“Trump”muş, “Pentagon”muş; “karşı duran” afkurur!..
“Rabbim: Gören-İşiten”, hiç mi hiç düşünmezsin?
“Birileri uçurdu”, hiç mi yere inmezsin?
“USAF” coşturdu Seni, dalgalandın-dinmezsin!..
“İHA”lar görür Seni, sonra “SİHA”lar vurur;
“Salih Muslim” son kaçkın, “karşı duran” afkurur!..
“Rabbim: Gören-İşiten”, KAYIKÇ’Ali yaz-duyur;
“Su uyur” deseler de, sanma ki “düşman uyur”;
“Allah: Cihâd et!” diyor, “Lebbeyk!” de “Rabbim buyur!..”
“Hafâza” korur Seni, “Ebâbil” gelir vurur;
“Ebrehe’ler” çoğalmış, dört bir yandan afkurur!..
Ali Kayıkçı
