LİPTON’un Rize’nin Pazar ve Fındıklı ilçelerindeki iki yaş çay işleme fabrikasını Özgür Çay’a devredip üretimden çıkmasına dair haberin medyaya düşmesinden sonra konu yerelimizin ana gündem maddelerinden oldu.
Firma pazarda markaları ile devam edeceğini, üretimden neden çekildiklerini açıkladı ama belli ki kamu oyu tatmin olmadı.
Lipton Teas and Infusions tarafından yapılan açıklamada, bu adımın şirketin 2022’de Unilever’den ayrılarak bağımsız bir yapıya geçişiyle başlayan küresel dönüşüm stratejisinin bir parçası olduğu vurgulanarak “amacımız en iyi çayı seçmek, harmanlamak ve çay severlere sunmak gibi güçlü yanlarımıza odaklanmaktır. Bu kapsamda farklı pazarlarda da çay tarlaları, yaş çay alım ve işleme tesislerimizi devretmiş bulunuyoruz” denildi.
Aslında net bir açıklama, çaycılığımız ve işletmecilik açısından çok şey de ifade ediyor.
Lipton Türkiye’den değil sadece kuru çayın üretim sürecinden çekiliyor. Rize’den ve yurt dışından getireceği – satın alacağı kuru çayları hedef tüketicilerine sunmak üzere harmanlayacağı, paketleyeceği tesisi zaten Adapazarı’nda iki yıl önce hazırlamaya başladığını biliyoruz.
Daha güçlü oldukları pazar tarafına, yanı maharetli oldukları marketingin tüm bileşenlerini kullanarak karlılıklarını sürdürmeye, artırmaya odaklanacaklar. Kısaca işin kaymak tarafında devam edecekler!
KURUMSAL FİRMALAR İÇİN ZOR!
Günümüz Türkiye'sinde maliyetlerin öngörülemediği, yüksek faiz düzeyinde, kur dalgalanmalarının ve tarıma dayalı politikaların sürekli değişebilirliği – belirsizliği ortamında işgücüne dayalı sanayi ile uğraşıp kalem oyunları yapmadan para kazanmak pek kolay değil! Konjonktürel riskleri de bir yana bıraksak yereldeki kurumsallıktan uzak, günlük yaşayan (müstahsile ödeme şekli, fiyatı, mubayaanın evsafı, evsaf dışı adeta çöp çayın ekstraktla harmanlanması vb) çay işletmecileri ile Lipton tarzı firmaların maliyet rekabeti de zor.
Ancak Lipton, üretimden çekildiklerini açıklamış olsa da uzun vadeli projeksiyonlarında oldukça karlı ve hacimli pazar payına sahip oldukları dünyada kişi başına en çok çayın içildiği Türkiye pazarından çekilmeyi düşünemeyeceklerinden Adapazarı’nda 30 milyon Euro yatırımla kurdukları inovasyon, harmanlama ve paketleme tesisi ile ülke içi ve ihracata dönük faaliyetlerini sürdürecek.
Şirket, çayın tarladan fabrika çıkışına kadar olan meşakkatli sürecini yerli üreticilere bırakırken nihai ürünü kendi markası altında satarak hedeflediği karlılığı daha kolay sağlayabilecek.
Üretici konumundayken yaşadıkları müstahsilden belli standartta yaş çay mubayaası yapamama sıkıntısını her şeyden önce aşmış olacaklar. Üretimin diğer güçlüklerinden de arınıp Özgür Çay veya diğer üreticilerden belirledikleri standartlarda kuru çayı daha da iyi ücret ödeyerek satın almak suretiyle maliyet ve kalite avantajı elde edebilecekler.
SATMAK, DAHA DÜŞÜK MALİYETLE VE ZAHMETSİZ
Yatırımcı için amaç karlılık ise üretimdeki mevcut karmaşa ve maliyet dezavantajından sıyrılıp yerel üreticilerden kuru çayı direk satın alıp bütçe hedeflerini çok daha kolay realize edebilirler. Bunu yaparken de şüphesiz yereldeki fabrikalardan çay alımında kendi kalite ve sürdürülebilirlik standartlarını da sağlayabilecekler.
Lipton gibi kurumsal firmalar üretici kimliklerinden çok oluşturdukları marka gücü ile bulundukları sektörlerde faaliyet gösterirler. Örneğin ülkemizde çok tanınan yine Üniveler Grubuna ait OMO deterjanlarının yakın geçmişe kadar kendisine ait üretim tesisi yoktu. Ama markaları güçlü, pazarlamanın bileşenlerini iyi kullanan bu şirketler ürün tedariklerini gerçekleştirdikleri alt üreticilere bilgi ve teknolojilerini transfer ederek onlarında nitelikli üretici konumuna erişmesini sağlarlar.
Tekstilde bu fırsatı değerlendirip fasonculuktan dünya markasına evrilen çok üreticimiz oldu, umuyorum Lipton’a tedarikçi olacak Özgür Çay dahil diğer yerel çay üreticilerimizde ürün ve marka anlamında bu fırsatı değerlendirebilirler.
Aslında LİPTON için piyasadan kuru çay tedariki modeli yeni bir durum değil. Geçmişte de yerel medyamızda Lipton’nun farklı yerel küçük üreticilerden daha çok da grup şirketleri üzerinden kuru çay tedarik edip Rize dışındaki tesislerinde Lipton markası ile paketleyip satışa arz ettiği yazılmıştı.
İHRAÇ KOŞULLU DAHİLDE KURU ÇAY İŞLEME REJİMİ!
Dahası Lipton’un dahilde kuru çay işleme rejimi ile ihraç koşullu avantajlı kuru çay ithal ettiği de sektörde konuşulur. Belli ki yeni dönemde aslında biraz soru işaretli bu yönteme daha çok yoğunlaşa bilirlerde!
Örneğin Kenya’dan, İran’dan çok ucuz maliyetli kuru çayı dahilde işleme rejimi kapsamında ihraç kaydıyla ithal edip yerli çaylarla harmanlayıp yurt içi pazara sürme olasılığı Türk çaycılığı için ciddi boyutta tehlikedir. Çok uluslu bir firma buna tevessül etmez diyerek olumlu tarafından baktığımızda Lipton için üretimden çekilme operasyonunun gerekçesini yerel kuru çayı daha iyi koşullarda, maliyetle elde edebirliği hedeflemesi olarak görebiliriz.
LİPTON
Türkye’de kuru çay üretiminden 39 yıl sonra çekilme kararı alan Lipton’u çok uluslu UNİLEVER Grubunun bir şirketi, markası olarak tanıdık. Ancak 2021 yılında Unilever, Lipton çay markasının Türkiye kullanım haklarını ve mevcut çay fabrikalarını Citi Grup bünyesindeki Lüksemburg merkezli yatırım şirketi CVC Capital Partners'a devretmişti. Dünyanın bir numaralı çay markası olarak gözüken Lipton, Türkiye pazarında da % 10 civarındaki payı (2000 lerin başından yüzde 15-17’le pazarın ikincisi deniliyordu) ile 4.büyük marka olarak kabul ediliyor.
Lipton’un çayının damak tadı ilk zamanlarına göre biraz yumuşasa da bizim alışık olduğumuzdan daha farklı. Bu nedenle dağıtım kanalında güçlü olsalar da genel tüketicinin tercihini almada aslında hep zayıf kaldılar. Sadece bir dönem ciddi bir lansmanla pazara verdikleri “Karadeniz” marka çay ile penetrasyon (pazarda genişleme) sağlayabildiler. Zaten markanın hakim olduğu pazarda EDT diye adlandırılan Ev Dışı Tüketim kulvarı. Daha çok da katma değerli, kar marjı daha yüksek poşet veya demlik ambalajlı çaylar.
Öz-gür Çay San. A.Ş.
Lipton’un 2 çay işleme fabrikasını devir almak için Rekabet Kurulunun onayını bekleyen Özgür Çay, Güneysulu Gür ve Öztürk ailelerine ait diye biliyorum. 1988 de ilçelerinde ilk fabrikayı kurduktan sonra 2020’de de Arhavi’de ikinci fabrikalarını işletmeye almışlar, şirket merkezleri de İstanbul Ümraniye’de!
Toplamda (2500 + 4000) 6 bin 500 tonluk kuru çay işleme kapasitesine sahip olan Özgür Çay, sektörü bilen arkadaşlarımdan öğrendiğim kadarıyla müstahsile düzgün yaklaşan, yerel üretimin yaklaşık % 3’ünü karşılayan nitelikli bir üretici firma. Yereldeki çoğu fabrikaya göre çok daha modern teknolojiye sahip işlevsel ve büyük kapasiteli iki fabrikayı satın almakla Türk Çay Endüstrisinin istikbaline inandıklarını ve pazarın önemli markalarından biri olmayı hedeflediklerini ortaya koymuş olmalarını takdirle karşılıyorum.
Karadeniz bölgesi için alternatifsiz geçim kaynağı olan çay endüstrisi, Lipton’un da çekilmesiyle bir dönem ilgisini çektiği yabancı yatırımcılardan da böylece arınmış oldu. 2018’de Ofçay’ı satın alarak pazara giren Jacobs, birkaç ay önce tesislerini Efor Çaya satmıştı.
Görünen artan girdi maliyetleri, güven ortamı, kur dalgalanmaları ve tarım politikalarındaki belirsizlikler yabancı yatırımcıları caydırıyor, daha kolay kazanç sağlayacakları üretim dışı alanlarda direk tüketici ile muhatap olabilecekleri alanlara yöneliyorlar!
Songül KARAMAN
Ümmet Bilincini Canlandırmak
Hüseyin KURT
Telekonferansın Ardındaki Gerçek: Büyük Kürdistan’ın Güncel Senaryosu
Hasan KARADEMİR
Giriş: Foucault'nun Eleştirel Soykütüğünün Temelleri
Bedriye Arık ÇAMBEL
Kurban Edilen Işık
Seyfettin BUDAK
Neden Doymuyoruz?
Doç. Dr. Özlem Özçakır Sümen
Eğitimde Teknoloji Kullanımı: Fırsatlar Ve Tehditler
Gülay ÇETKİN
Okullarda Yapılan Projelerde Arada Kalanlar Okul İdareleri
Bülent ERTEKİN
Kim kime racon kesiyor!
Adnan ÖZ
Lidere selam dur!
Recep YAZGAN
Milli Eğitimdeki virüs; Agnostik CHP Ruhu!
Vehbi KARA
İnsanlık tarihinde yaşanan döngüler ve iktisat biliminin doğuşu
Mehmet BOZKURT
Cumhuriyetin değerleri diyorlar!
Erol AYDIN
Cinsliğin Dayanılmaz Ağırlığı
Suat ALTINBAŞAK
Hayızlı iken oruç tutulamayacağının Kur’an’daki Delilleri (1)
Ahmet SAĞLAM
ŞÜPHE VE KORKU
Mehmet Nuri BİNGÖL
KIRMIZI İPEK ya da YEMİN
Hamdi TEMEL
Kirlenen Hava, Solan Hayat
Eyüphan KAYA
Ak Parti 23 yılda kendini ispat etti!
Halil MERT
İngiliz+Abd Oyunları Bozulmalı…
Emine İPEK
Suskunluk: Kalbin Zarif Direnişi
Servet ZEYREK
Denge
Aydın BENLİ
Edebiyata Değer Katanlar Avukat Fatma Saçak Akbulut
Ahmet AYDIN
Bilir misin?
Burhan BOZGEYİK
Bir İstanbul Serencamı Daha (1)
Nihat Güç
Gittikçe Bunalıma Batıyoruz
Mahir ADIBEŞ
Gaflet mi dalalet mi!
Özlem Gürbüz
Eğitimle Değişen Dünyamız
Ahmet Eren KURT
Pensilvanya’da Taht Kavgası
Recep Ali AKSOYLU
Lipton’un Çekilmesiyle Kuru Çay Üretiminde Yabancı Kalmadı!
Abdulkadir MENEK
Sumud Kahramanları
Ahmet DÜZGÜN
Putlarımız ve Perestlerimiz
Cevahir AYDIN
Yanlış Anladınız
Mesut CİHAT
Allah'ın Zatı ve Subuti Sıfatları
Durmuş TUNACIK
Hilafet Işığı
Aysun Rabia GÜLER
Ebabiller Akdeniz'de
Uğur UTKAN
Mustafa Kemal Atatürk’ün Şeriatla İlgili Düşünceleri
Fatih ORUÇ
Orta Vadeli Program (2026-2028)
Zuhal GÜNDÜZ
Gündemiz: Küresel Sumud Filosu
Batuhan ŞUORUÇ
Şıracılar
Mesut BALYEMEZ
SOSYAL MEDYA KEVAŞELERİ
Bilal Dursun YILMAZ
Her Şey Dâhil Vicdan
Oktay ZERRİN
Sokak Cümbüşcüsü Hasan Yarar'ın Ardından
Ziya GÜNDÜZ
Atasoy Müftüoğlu Ve Hiçliğin Kıyısında
Ravza ZEYBEK
Bulanlar Arayanlardır
Gündoğdu YILDIRIM
Komşuda pişer!
Aydan KURT
Farkında mısınız?
Asiye Tanrıöver TÜRKAN
Mahremiyet, insanın özgür iradesiyle var oluşu!
Mustafa ÖZEL
1. Sezon 3. Bölüm Yükleniyor
Zehra KINALI
Stratejik Ortaklık mı, Siyasi Çıkmaz mı!
Murat GÜLŞAN
Türk Milliyetçisinin Vicdan Muhasebesi
İsa ÇOLAKER
Aşık Veysel Şiirinin Renkleri
Fatma Nur ÖZCAN
Didar-I İkbal
Özhan KIZILTAN
Duvarların Ardında Filizlenen Hayat
Memiş OKUYUCU
Zübeyir Yetik’in Ardından…
Hasan TÜLÜCEOĞLU
Göbeklitepe'de HZ. İbrahim Silüeti
Denizay BÜYÜKDAĞ
Gazze’den Öğrendiğim İslam
Cahit KURBANOĞLU
Nefis nedir ve ne istiyor?
Ahsen Meryem SÜVEYDA
Onlar Kendilerini Biliyorlar
Fahri Urhan
Uyanık Olalım
Muhammed Rıdvan SADIKOĞLU
Vicdanın Yükselişi
Nesibe TÜKEL
Anne Hakkı
Denizay KONUK
Gözler Kör, Kulaklar Sağır Olunca; Başlar Öne Eğilirmiş
Mücahit GÜLER
Modern İnsanının Anlam Sorunu 1
Adem ÇEVİK
Türkiye Aile Meclisi'nden Ahlak ve Aile Koruma Çağrısı
Ergün DUR
ÖĞRETMEN
Hüseyin KAÇIN
Dindar neslin tanrı'sı yoksa dijital neslin tanrıları var!
Özlem AKYÜZ
Nereden geldiğini unutma!
Yusuf AKTAŞ
Köftenin kokusu kimleri cezbetti!
Emine AYDEMİR
Ateşle oynayan evliya Ateşbaz veli hazretleri
Tarık Sezai KARATEPE
Sen Yoksun Diye! Müjdecim!
Abdullah BİR
Fitne, Kaos, Suriye ve Suriyeliler’e Daire İki Kelam...
KÜLLİYEN YAZAR
Şşşşt Başkanım Sana Söylüyorum!
Süleyman GÜLEK
Küçük Lee İle Çekirgesi
Adnan ALBAYRAK ŞİMŞEK
MUHAFAZARLIK
Serkan GÜL
Çocukları +18 İçerikten Koruyun
Başyazı
Samsun’un sağlığıyla oynamayın!
Fehmi DEMİRBAĞ
ÇÖKÜŞ
Hacer Hülya KARADAĞ
Ayasofya'dan Sonra Mescid-İ Aksa'ya…
Tevfik DEMİR
28 Şubat Darbesine Dair Postmodern Notlar
Veysel BOZKURT
İnsan Beyni ve Kontrolü Bir Değerlendirme
Zinnur ŞİMŞEK
Bir Doğumun Ardından
Osman Çakmak
Eğitimin kıblesini batıldan batıdan çevirmek mecburiyeti!
KERİM YILMAZ
İlkadım'a damga vuracak başkan!
Adnan KARAKUŞ
Faruk Koca ve Batı Değerleri
Süleyman KOCABAŞ
Siyonist İsrail’in Koloniyal Jandarma –Polis Devleti Olarak Doğuşu
Şener Danyıldız
Trafikte Empati ve Sempati
Elif Ekşi ZORER
Güzellik
Orhan SARIKAYA
Direk Tehdit!
Saadettin BAYÇELEBİ
Sessiz Gemi
Yaşar BAŞ
Ormanlar Yanıyor Birileri Saçlarını Tarıyor!
Mahmut KURU
Aşk, Yine Aşk… Yine Aşk!
Ayhan GONCA
Fetö'den kurtulmanın tek yolu...
Hanife OKUTAN
Narsist Sapkının Kurbanı Olmayın
Hülya Bulut
Samsunlu Olmak Mı Samsun’da Yaşamak Mı?
Bukrenur YILMAZ
Keşkenin Halet-i Ruhiyesi
M. Burhan HEDBİ
Emekçinin elini öpen peygamber!
Prof. Dr. Adnan DEMİRCAN
Nasıl Ayağa Kalkarız!
Pınar HOLT
Kendini yeniden keşfet!
Ayhan ENGİN
Hazinemiz Ahlakımızdır…
Ahmet Kubilay
Ayvaz İnsan
Cuma YILDIZ
Cambridge’e Giden Aşk
Ahmet ÖZTÜRK
Hadi Türkiye, Dolar Düşüyor
Dursun Ali Tökel
Cinnet Buğdayları
Savaş UYAR
Varlığından Haberdar Olmadığımız Hastalığımız: Safsata
Ümit Zeynep KAYABAŞ
Güven Zor Bir Duygudur…
Nur DİNÇKAN
Udhiyyeden Kurbiyyete
Suat ZOR
ABD, Adana Mutabakatı Ve Suriye İle Nihai Çözüm
Sonradan Gurme
Beyaz Ev’de Yemesek De Olurdu
Ahmet Fatih AKKAŞ
Ferman!
AKASYAMSPOR
Yıldırımcı mıyız, Uyanıkçı mıyız!
Züleyha TUNA
Mevsimler Ve Sen
Ali KAYIKÇI
“Güldürmeyin” Bizi, “Sayın Hâkimler!..”/9
Gülay ALPAGUT
Cennet berat belgesiyle değil amelle kazanılır!
Hamza ÇAKAR
Çocuk Savaşçılar
Alperen CARUS
İttifaklar ve HDP çıkmazı!
Selma MEDENİ
Ne Hacet Seni Anlatmaya
Ankara KULİSİ
Çiğdem Karaaslan Çevre Ve Şehircilik Bakanı Mı Olacak!
MÜNEKKİT
Seçim Sonuçlarını Nasıl Okumalıyız!
Sıddıka Zeynep BOZKUŞ
Zahideler /Teyzeler
Kevser KARSLIOĞLU
Yeme Problemi Olan Çocuklar İçin Çözüm Önerileri
Selçuk KAYA
Yazık oldu!
Ali Haydar YILMAZ
Eğitimde fırsat eşitliği gelecek bahara mı!
Bedia YILMAZ
Ben de varım!
Levent BİLGİ
Fehmi Koru, Said Nursi Ve Susmak
İhsan ZORLU
Paralel Devletin Eli Postmodern Anarşizm!
Esat BEŞER
Gerger Gençliğinin Bayrak Sevdası
Nurettin VEREN
Japonya’daki G20 Zirvesinde, FETÖ’nün Üniversiteleri Konuşuldu mu!
Mehmet FIRAT
İlim Ve İrfanla Geçen Bir Ömür: Şeyh Esad El Çokreşi
Ahmet BEREKET
ABD temsilciler meclisinin kararına bir Bozkurt nidası ile gecikmeden cevap verelim!
Ali Can AKKAYA
İnanır, Sabreder Ve Gereğini Yaparsanız…
Hüseyin YILMAZ
Diyanet’in Atatürk’le imtihanı!
Oktay GÜLER
Merhaba!
Halil KÖPRÜCÜOĞLU
İslamiyet ile Tıb arasında problem var mıdır!
Atilla YARGICI
Kur’an’da Korona Var Mı?
Rukiye AYDIN
2022'de Kendime Bazı Tavsiyeler!
Osman KÖSE
Ahıska Türkleri Sürgün, Özlem Ve Gözyaşı
Ruhugül ZİYADAN
Hayrı harabat edilen Bafra!
Ali KORKMAZ
Eksik Organ Sendromu
Yücel EMRAH
Ben Muhammed...
İbrahim Yusuf ŞAHİN
Parçadan Bütüne, Kolaydan Zora Karşılaştırmalı Bir Dil Öğretim Yöntemi
Ebru AÇIKGÖZ
Taşların Gizemli Dünyasından Hayatınıza Renk Katan Mozaik Sanatı
EnesTANIŞ
Taşın Dediği
Muhyiddin SÜLEYMANOĞLU
14 Şubat Sevgililer Günü Üzerine Kalbî Bir Muhasebe
Mesut KÖSEOĞLU
Daha Ne Denir!
ACZ ZARİFOĞLU
Kırlarda Çiçekler Artık Bensiz Açacak…!!!
Muhammet ÜSTÜNER
Yeni Türkiye Düzeni
Meryem YİĞİT
Gitmek İsteyenler
İsmail OKUTAN
Gerçek Dostluğa Dair
Tolga TURAN
Maskın Ustası Özgür Maskeler
Bozkır KURDU
LÜTFEN BENİ CİDDİYYE ALMAYIN
Gülşen KILINÇER
Yeşilin Ormanına, Yatayına, Dikeyine, Her Türlüsüne Karşı Bunlar!
İlknur ESKİOĞLU
Neydik ne olduk allah'ım!
Adem MUTLU
Engelleri Aşıp Hedefe Ulaşmak!
Zelal ALPASLAN
İnsan Terazisi
Ömer KARAMAN
Sevgili Öğrencim…!
Ümit AYDIN
Partilerin Kaderi Mahalle Başkanındadır!
Ahmet Doğan İLBEY
Kemalist Gençliğin Çanakkale Şehitliğinde “Kadeş” Rezaleti!
Önder GÜZELARSLAN
İsraf Bir İnsanlık Suçudur!
Mehmet ÖZÇELİK
Altılı masa aday belirleye dursun atı alan üsküdar'ı geçti!
Gülhanım CAN
Eti Senin Kemiği Benim
Levent ERTEKİN
Fakir Halkın Bağışladığı 350 Uçak
Okan KARAKUŞ
Osmanlı Devletinde Ramazan Gelenekleri
Gülay YILMAZ
Sus çarpılırsın!
Bahar ARSLAN
Hakikati Algımıza Taşıyan Beden
Feyza Nur DİLEKCAN
SAÇMALAMA (!), SAÇMALIYORSUN (!), SAÇMA (!)
MEHMET ERBİL
Keşke bir mayıs bayram olsa!
Kürşat Şahin YILDIRIMER
Hücum Terapisi :Hayatın Anlamı ve Her İnsanın Kendine Sorduğu Soru
Sema KOCA
Rahmetini Umarak
Celal TÜRK
EKONOMİK KeRİZ
İbrahim Erdem KARABULUT
Her gün durmadan küfrediyorum!
Betül Özer BÖLÜK
Kelimelerin Şaşırtıcı Etkisi
İlknur GENÇOĞLU YILDIRIM
7'den 70'e Herkese İzciliği Sevdiren Işıltan Uşaklıgil Öğretmen
Muhammed Veysel AKKAYA
Allah’ın Seçkin Kulu Olmanın İşareti Kur’ân-I Kerîm’e Gönülden Kulak Vermektir
Edanur İSMAİL
Dünyada Neyi Değiştirmek İstersin
Nazile ŞANAL
Yol Ve Yer Arayanlara Ya Fettah
Prof. Dr. İnanç Özgen
Arazi Parçalılığı
Zehranur Yılmaz KAHYAOĞULLARI
Ulu çınarım, babam...
SAVAŞ YILMAZ
Her Nasip Vaktini Bekler, Vakit İse Yaradanı
MEHMET YILDIZ
Beterin beteri var…..!
Seyfullah YİĞİT
Buhara Bizi Çağırıyor… (-1-)