Türkiye Aile Meclisi Başkanı Adem Çevik, toplumda artan şiddet olayları, aile yapısındaki çözülme ve ahlaki aşınmaya yönelik açıklamalarda bulundu.
Çevik, yaşanan olumsuzlukların temelinde seküler dayatmaların ve manevi değerlerden uzaklaşmanın yattığını savunarak, bu durumun toplumun geleceği için büyük bir tehlike oluşturduğunu belirtti.
Eğitimin Din ve Ahlak Temelli Olması Gerektiği Savunusu
Adem Çevik, eğitim müfredatının maneviyat ekseninde yeniden düzenlenmesi gerektiğini ifade ederek, şu çağrıda bulundu:
"Müfredat bir an önce İslami değerlere dayalı hale getirilmeli. Çocuklarımızın ahlaklı, manevi değerlerle donanmış bireyler olarak yetişmesi, toplumumuzun temel direği olan aile yapısını korumanın en önemli adımıdır."
Çevik, özellikle son yıllarda artan boşanmaların, alkol tüketiminin, kumarın ve fuhşun aile yapısını zayıflattığını ve şiddet vakalarını tetiklediğini dile getirdi.
Şiddetin Kaynağı Seküler Dayatma
Adem Çevik, kadın ve çocuk cinayetleri gibi olayların seküler yaşam biçiminin bir sonucu olduğunu ifade etti. Çevik, aileyi güçlendiren ve koruyan politikaların yerine, fıtrata aykırı düzenlemelerin desteklenmesinin toplumdaki ahlaki yozlaşmayı hızlandırdığını savundu.
Çevik, şunları ekledi:
"İstanbul Sözleşmesi'nin kaldırılmasının ardından yapılan eleştiriler, toplumu yanlış yönlendirmeye yönelik bir çabadır. Bu sözleşmenin aile facialarını önlemek bir yana daha da artırdığı açıktır. Aile yapımızı korumak için eğitimden hukuka, her alanda köklü değişikliklere ihtiyaç var."
Toplumun Ahlaki Temelleri güçlendirmek
Türkiye Aile Meclisi'nin açıklamaları, özellikle son dönemde kadın ve çocuk haklarına ilişkin tartışmaların merkezine oturuyor.
Adem Çevik, medya ve bazı siyasi partilerin, kadına şiddet ve çocuk istismarını çözmek yerine bu sorunları derinleştiren politikaları desteklediğini belirtti.
Çevik, aileyi güçlendirmek için İslami değerlere dayalı bir hukuk ve eğitim sistemi önerdi.