Köşe Yazıları
Giriş Tarihi : 24-06-2022 11:23   Güncelleme : 24-06-2022 11:23

Gençlik ve Ahlâk

Gençlik dönemi insan hayatının kritik, çalkantılı, fırtınalı ve iniş çıkışlı bir geçiş devresi. Bu yüzden atalarımız delikanlılık yani kanın deli deli aktığı dönem derken ne kadar haklılar. Bu devrede çocukluktan yetişkinliğe geçilir. Erkek ve kadın olma yani cinsiyet oturur, kimlik ve şahsiyet belirginleşir.

Gençlik ve Ahlâk

Gençlik, bir toplumun taze filizleridir. Gençlik çağı; çalışkanlık, zindelik, dinçlik, cesaret, metanet, heyecan, kuvvet ve enerji yönüyle zengin olunan dönemdir. Gençlerin  inançlı, faziletli, sağlıklı, mutlu ve geleceklerinden umutlu olmaları yarınlarımız için çok önemlidir. Bir ana baba için en değerli varlık olan çocuklarını ahlaklı ve en güzel şekilde yetiştirmek, en öncelikli görev ve sorumluluklarından biridir.

Gençler dinî ve ahlaki konulara önem vermezlerse; içki, kumar, uyuşturucu, taciz, tecavüz, zinâ, hırsızlık gibi kötü alışkanlıklar edinirler. Malum son zamanlarda ahlâksızlık had safhaya ulaştı. Ahlâktan çok ahlâksızlık ön planada. Ahlâk bir defa bozulmaya yüz tutarsa toplumda huzur ve güven kalmaz.

İslâm’a, güzel ahlka uygun davranışlar sergileyemeyen kimseler için; her arzu ve tutku, her türlü ideoloji, cinsellik, moda, gösteriş, aşırı tüketim,  eğlence, zinâ, alkol, uyuşturucu ya da bir takım sapık inançlar (Ateizm, deizm ve nihilizm gibi din karşıtı akımlar) ve düşünceler gençlerimizin hayatını bütünüyle kuşatmaktadır. İslami yaşayışın, güzel ahlâkın insanlara faydası olduğu gibi kötü ahlâkın da  insanlara zararı çoktur.

Gençlik; çalışıp kazanma, evlenip aile kurma, insanlara yararlı olma ve Allah’a ibâdet etme bakımından hayatın en verimli çağıdır. Hz. Peygamber de, kıyamet gününde arşın gölgesinde barınacaklar arasında, “Rabbi’ne ibadet ederek yetişen gençleri” (Buhârî, Ezan 36) sayarak, gençken dini yaşamanın önemine işaret etmiş; başka bir hadisinde de, “İnsanoğlu, Kıyâmet gününde; gençliğini nerede ve nasıl harcadığından... sorguya çekilmedikçe yerinden ayrılamaz” (Tirmizî, Kıyamet 1) buyurarak gençlik enerjisinin Allah’a kulluk ve insanlığa hizmet uğrunda değerlendirilmesi gerektiği mesajını vermiştir.

Dünyaya geliş amacımız, Allah'ı tanımak ve ona ibadet etmektir. (Zâriyat, 51/56 )   İnsan, beden ve ruhtan meydana gelen bir varlıktır. Bedenin maddî gıdaya ihtiyacı olduğu gibi ruhun da mânevî gıdaya ihtiyacı vardır. Ruhun en önemli gıdası sağlam iman ve ihlâsla yapılan ibadettir ve güzel ahlaka uygun davranışlardır. İslâm dinî, nefsin ve neslin korunmasını aile ile onu da evlilik kurumuyla temin etmektedir. 

YAZININ DEVAMI İÇİN TIKLAYINIZ

Recep YAZGANRecep YAZGAN