Mossad’la İş Birliği Yaptığı Ortada

Uluslararası egemen güçlerin paralel yapıyı maşa olarak kullandığını belirten Erdoğan, “Hala bu yapının MOSSAD’la iş birliği tuttuğunu göremiyorlarsa yazıklar olsun. Herşey ortada. Samimi insanlar artık bu çatının altında duramaz” dedi.  Cumhurbaşkanı Erdoğan: Paralelin MOSSAD’la iş birliği yaptığı ortada CumhurbaşkanıRecep Tayyip Erdoğan, Lütfi Kırdar Uluslararası Kongre ve Sergi Sarayı’nda düzenlenen Tüm Sanayici ve İş Adamları Derneği (TÜMSİAD) Genel Kurulu’nda konuştu. Erdoğan şu mesajları verdi:  Bu kürsüde olmazdım Son 1-1,5 yılda birçok önemli meselede imtihana tabi tutulduk. Gezi olaylarında, 17-25 Aralık darbe girişiminde, 30 Mart seçimlerinde, 10 Ağustos seçimlerinde çok çetin imtihanlardan geçtik. Eğer birbirimizin arasında bu sarsılmaz uhuvvet, muhabbet olmasaydı, bu dava bugün burada olmazdı. Sizler belki bu salonda olmazdınız, ben şahsen belki bu kürsüde olmazdım. Bu uzun ve ince yolda, defalarca dostluğumuz, kardeşliğimiz test edildi. Kimin gerçek dost ya da gerçek kardeş olduğunu, kimin de dostluk ve kardeşlik maskesi altında gizli niyetleri olduğunu, gizli niyetlerin peşinde olduğunu, bu süreçte defalarca gördük, yolumuz ayrıldı. Gidenlere, yolunu değiştirenlere, yolunu saptıranlara, uğurlar olsun. Bize, biz yeteriz. Bize Allah yeter.  Sadece bana saldırmadılar Haşhaşi yapı, ulusal güvenliğimizi tehdit eder boyuta ulaştı. İşte biz, bu hadiseden ibret çıkaracak, inşallah asırlar boyunca tekrar yaşanmaması için de tedbirlerimizi bugünden alacağız. Söz konusu yapı sadece şahsıma, aileme, arkadaşlarıma taarruz eden bir yapı değil. Bunu maalesef bugün dahi göremeyenler var. Bugün bile korkanlar var, anlamayanlar var. Bu yapı, benim şahsımdan ziyade öncelikle Türkiye’nin ulusal güvenliğine taarruz etmiştir. Paralel yapı milletin dini hassasiyetlerine apaçık suikast düzenlemek istedi,kendilerine her yöntemin meşru kabul edildiği bir sapkın yol çizdi. Bu yapı aynı zamanda bu aziz milletin ahlak değerlerine de suikast düzenledi. Buna rağmen bugün hala bunlarla iş tutanlar çok yakında büyük bir mahcubiyet yaşayacaklar. Kim ki bunlara karşı tavır almazsa, Türkiye’ye haksızlık etmiştir.  Maşa olarak kullandılar Başından itibaren paralel yapının tabanıyla üst kademesini ayrı değerlendirdik. Üst kademe çok bariz şekilde başka odakların, başka çevrelerin maşası, kuklası oldu.Bütün bu ortaya dökülen pisliklerden sonra samimi insanların hala o çatı altında durmasının hiçbir mazereti olamaz. Hala bu yapının MOSSAD’la iş birliği tuttuğunu göremyorlarsa yazıklar olsun. Çünkü her şey çok açık, net ortada.  BAŞKANLIĞI ETRAFLICA TARTIŞALIM Erdoğan, yeni bir anayasanın ne büyük bir ihtiyaç olduğunu görmek durumunda olduklarını belirterek, “Bu sistem değişikliği bir defa ayaklarımızı prangalardan kurtaracaktır. Haziran 7 seçimlerinde 400’ü alan iktidar yeni anayasayı da kuracaktır. Türkiye’yi şahlandıracak yeni anayasayı artık yazalım ve başkanlık sistemini artık daha etraflıca tartışmaya başlayalım, Türkiye’nin şanına yakışır bir idari sistemi inşa edelim.Yeni anayasayla işçi ve memur ayrımını da ortadan kaldıralım” diye konuştu.  BELKİ ONUN DA PARALEL YAPIDA MONTAJI VARDIR Erdoğan, “Paralel yapı ile iş tutan başka çevreler de var. Türkiye’nin en büyük işveren derneği durumunda olan, kısa zaman önce görevi bırakan başkanı ‘Ben bir paralel devlet görmüyorum’ dedi. Aslında bal gibi görüyor da bunu söylemek işine gelmiyor. Kim bilir belki onunla ilgili de montajı vardır. Bunlar 24 saat içinde hükümet devirir, hükümet kurarlardı. Bu devirler eski Türkiye’de var. Bunlar işine geleni görürler, gelmeyeni görmezler. Kendi çarkları dönüyorsa Türkiye batmış bunların umurunda olmaz. İşte paralel yapı konusunda da bizi hiç şaşırtmadılar. Neymiş muhatapları cumhurbaşkanı değilmiş. Sen kimsin ya? Bu fakiri milleti muhatap görmüş sen beni muhatap görsen ne yazar görmesen ne yazar. Bakın işte bunun için TÜMSİAD gibi, MÜSİAD gibi, ASKON gibi daha buna benzer birçok dernek ve vakıf son derece önemlidir. Biz bu ülkede milli iradenin üzerindeki vesayeti kaldırdık. Siz de bu ülkede sermayenin üzerindeki vesayeti kaldırdınız, kaldırıyorsunuz” diye konuştu. YAKUP KÖSE KARDEŞİMİZİ GÖRMEDİNİZ Erdoğan, bazı uluslararası gazete derneklerinin gelerek kendilerini güya hesaba çektiğini kaydederek, bu kişilerin kendilerine “Cezaevinde şu kadar mahkum gazeteci var” dediğini, kendisinin “Kaç tane var” diye sorduğunu, sayı veremediklerini aktardı. Bu kişilerden isim istediğini ancak bu kişilerin isim de veremediğini ifade eden Erdoğan, “O zaman ben söyleyeyim; Bizim şu anda ülkemizin cezaevlerinde mahkum olarak 7 kişi var. Ve bunlar gazeteci değil. Ellerine bir kart tutuşturuyorlar, bunları gazeteci yapıyorlar. Peki bunlar düşüncesinden, yazısında dolayı mı içeri dirmiş? Hayır. Çoğu zaten bunların DHKP-C terör örgütü mensubu. Ya polis öldürmekten, ya bekçi öldürmekten mahkum olmuşlar. Bunu söyleyince sus pus olanların yurtdışına gidince yine aynı şeyi söylemeye devam ediyor. Biraz dürüst olun.Kendileri bazıları için neler yazıyorlar çıkarsınlar diye. Peki 14 yaşında Yakup kardeşimizi içeri aldınız. Adam mı öldürmüştü? 11 sene çocuk yaşta içeri aldınız şimdi de çocuklarından ayrı olarak tekrar içeri alıyorsunuz” diye konuştu. Hukukta ‘bence’ olur mu? Erdoğan, “Peygambere ve tüm Müslümanlara hakaret eden” karikatürleri pervasızca yayımlayan gazetenin, 4-5 yıl önce bir savcıyla ilgili çok ağır hakaretler ettiğini, ağır manşetler attığını ancak bugünlerde aynı gazetenin aynı savcıya sahip çıktığını, 2 gün üst üste sayfalarında yer verdiğini anlattı. “O savcı da çıkmış 17 Aralık darbe girişimini nasıl yaptıklarını utanmadan sıkılmadan itiraf ediyor” diyen Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Allah aşkına hukukta, burada çok hukukçu vardır, ‘Bence’ diye bir yaklaşım, böyle bir bakış açısı olabilir mi? Buradan adalet doğabilir mi? Bir hukuk devletinde ‘Bence’ diyerek, şahsi duygularını, şahsi çıkarlarını, mensubu olduğu örgütü öne çıkaran bir savcı, o koltukta kalamaz, pişkin bir şekilde çıkıp konuşamaz.” Herşey ortaya çıkıyor Erdoğan, “Bu, darbenin apaçık itirafıdır. Bu açıklamalar, ihanetin, illegal örgütlenmenin apaçık itirafıdır. Hep söylüyorum yargı, en başta içindeki Haşhaşileri temizlemeli, en başta bünyesindeki zehri atmalıdır. Ben, yargının o samimi, dürüst mensuplarını asla bunlarla bir tutamam, onlar bu işin istisnasıdır. Ama bu Haşhaşilerin içlerinde olduğunu zaten biliyorlar. Ben de buna inanıyorum. Çünkü zarar gören sadece yargımız değil, zarar gören Türkiye” diye konuştu. Rafa kaldırılmış bazı dosyaların raftan indirildiğini, üzeri örtülmüş bazı hadiselerin üzerindeki tozun temizlendiğini, ancak cinayetler, kumpaslar, yapılan zulümlerin yanı sıra hukuk cinayetlerinin ortaya çıktığını belirten Erdoğan, “İşte bütün bunlara rağmen birileri hala çıkıp bu paralel yapıyla, bu örgütle el ele, kol kola iş tutuyorsa, onlara da yazıklar olsun” dedi. STAR