Güncel
Giriş Tarihi : 10-08-2017 09:28   Güncelleme : 10-08-2017 09:28

Ak Parti Kılıçdaroğlu İçin Rapor Hazırladı

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Ünal, Türkiye karşıtı lobilerin ağzıyla konuşan CHP lideri Kılıçdaroğlu'nu analiz eden bir rapor hazırladıklarını açıkladı. Ünal, 'Kılıçdaroğlu'nun söylem analizini yaptık. 15 Eylül'e kadar rapor hazırlanacak' dedi.

Ak Parti Kılıçdaroğlu İçin Rapor Hazırladı

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mahir Ünal, gazetelerin Ankara temsilcileri ile bir araya geldi. Ünal, AK Parti’nin 16’ıncı kuruluş yıldönümünde yapılacak etkinlikleri ve gündemdeki gelişmeleri değerlendirdi:

Hayatımızda 16 yıldan beri bir siyasi hareket var. Bu siyasi hareket, 16 yıl içerisinde Türkiye’yi bir yerden bir yere taşıdı. 2002 öncesi ve sonrası Türkiye’si. Recep Tayyip Erdoğan, 14 Ağustos 2001’de kuruluş toplantısında yaptığı konuşmada, Türkiye’de artık hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağını söylemişti. O zamandan beri Türkiye’de hiçbir şey eskisi gibi olmadı.

AK PARTİ ÇOK ŞEYİ DEĞİŞTİRDİ

Bedeli ödenmiş, mücadelesi verilmiş, atlatılmış krizler, çözülmüş sorunlar var. AK Parti, 16 yılda alışkanlıklarımızı, hayata bakışımızı, kendimizi ve ülkemize bakışımızı değiştirdi. Bugün yaşadığımız mücadele bir ülkenin ayağa kalkma mücadelesi. Bağımsız politikalar takip etmemizin de kendi bölgemizde kararlar alıyor olmamızın da bedelleri var. AK Parti Türkiye’nin iddiasıdır. AK Parti’nin son iki yıldaki kendisi ve dünyayla hesaplaşması sonucunda bu milletin ileri sürdüğü en büyük iddiasıdır AK Parti. Kemal Kılıçdaroğlu’nun, Alman Focus dergisine verdiği mülakat Türkiye karşıtı lobilerin sözcüsü olduğunu bir kez daha gösterdi. Türkiye’nin güvenliği sorulduğunda Kılıçdaroğlu rahat bir şeklide ‘Türkiye’de can, mal, mülk güvenliği yoktur’ diyebiliyor. Çok acı bir durum. Kılıçdaroğlu’nun söylem analizini yaptık. 15 Eylül gibi rapor tamamlanacak. Her söyleminde meşruiyet krizi oluşturacak bir dil oluşturuyor. Tartışmayı derinleştirecek krizler oluşturuyor.

SİYASİ HAREKET LİDERİ DEĞİL

Bu siyaset Türkiye’nin meşruiyet zeminine, toplumsal dokusuna zarar veriyor. Bu siyaset nefretten besleniyor. Ve bu siyaset dönüp nefret objesi olarak Recep Tayyip Erdoğan’ı tanımlıyor. Kılıçdaroğlu’nun bir fikri olduğunu zannetmiyorum. Bir siyasi perspektifi, bir fikri takibi olsaydı 7 yıl içinde parti içinde istikrar oluşturduğunu görürdük. Kongreleri kazanma biçimine baktığınız zaman da Kılıçdaroğlu’nun bir siyasi hareketin lideri olmadığını da görürsünüz. Kılıçdaroğlu’nun takipçileri yok, müttefikleri var.

BUNUN YOLU SANDIKTIR

Muhalefet bizim siyaset biçimimizi beğenmiyorsa bunun yolu Türkiye karşıtı lobilerle hareket etmek değildir. Antidemokratik lobilerle hareket etmek değildir. Bunun yolu aslanlar gibi mücadele vererek, sandıkta, siyasetle gelmektir. Yüzde 48.6’yı anlamak için ikinci bir kamuoyu yoklaması yaptırdık. Çünkü biz anlamaya çalışıyoruz. Bir şeyle ilişki kurabilmeniz için ilişki kurmaya çalıştığınız kişinin size kendisini açması gerekiyor.

16. yıla özel program

Ankara’nın Sincan ilçesindeki Harikalar Diyarı’nda gerçekleştirilecek 16. yıl programına ilişkin bilgi veren Mahir Ünal, “Pazartesi günü için zaman tüneli hazırladık. 16 yıllık bir hikaye. Bugüne kadar AK Parti’nin çıkarmış olduğu yayınlar için standımız var. Kütüphanemiz var. AK Parti’nin canlı performanslı konseri var. Simit çeşitleri ve çay ikramı olacak. Geleneksel kıyafetli görevliler, 20’ye yakın değişik şerbet ikram edecek. Başbakanımız ve Cumhurbaşkanımızın konuşmaları olacak” dedi.

Yeni bir atılım dönemindeyiz

AK Parti’nin Türkiye’de siyasal sistemi değiştirdiğini vurgulayan Ünal, “Bu siyasal sistem doğrultusunda devleti yeniden yapılandırıyoruz. Bu yeniden yapılandırmanın mimarı ve lideri Recep Tayyip Erdoğan’dır. Bundan sonrasıyla ilgili son 3 yıl AK Parti ara dönem yaşadı. Bu ara dönemde siyaset bir eksen kayması yaşadı. Siyasetin lideri cumhurbaşkanı olunca siyasetin merkezi olan parti bir boşluğa düştü. Şimdi tekrardan lider partiye dönünce siyasette eksen yerine oturdu. 2017 AK Parti için çok önemli. 16 yaşındaki AK Parti artık yeni bir evreye yeni bir atılım dönemine giriyor. Bu yeni atılım dönemi Türkiye’de siyasetin tam anlamıyla belirleyici olduğu bir dönem. Toplumlarda değişimin yönünü kim belirler sorusunun cevabı milletin kendisi belirler. Bundan sonraki süreçte toplumsal değişimin yönünü de devletin yönünü de belirleyecek olan bizzat siyasetin kendisidir. Siyaset kurumu bundan sonra güçlü olacak. Türkiye’de artık vesayet dönemi tamamen kapandı. Sözü olan, derdi olan nefret etmesin, örgütlensin. Siyaset yapsın” dedi. (Yeni Şafak)

adminadmin