Fikir
Giriş Tarihi : 08-03-2016 18:51   Güncelleme : 08-03-2016 18:51

Başyazı:Bu şehrin birliği ve dirliği başkan’ın zor durumda kaldığı zaman mı aklınıza geliyor!

Samsun Büyükşehir Belediyesi’ne yakınlığıyla bilinen, Sahibi ve Genel Yayın Yönetmeni’nin her fırsatta “Yusuf Ziya Yılmaz’ı seviyoruz” diye yazdığı Gazete Gerçek, “Bu şehrin Birliği ve Dirliğini Bozmak İsteyenler Fitne Fesattı birbirine karıştırıp iftiralar yarattı” sürmanşetiyle bir haber yayınladı

Başyazı:Bu şehrin birliği ve dirliği başkan’ın zor durumda kaldığı zaman mı aklınıza geliyor!
Samsun Büyükşehir Belediyesi’ne yakınlığıyla bilinen, Sahibi ve Genel Yayın Yönetmeni’nin her fırsatta “Yusuf Ziya Yılmaz’ı seviyoruz” diye yazdığı Gazete Gerçek, “Bu şehrin Birliği ve Dirliğini Bozmak İsteyenler Fitne Fesattı birbirine karıştırıp iftiralar yarattı” sürmanşetiyle bir haber yayınladı. Manşeti ise kocaman harflerle ‘BÜYÜK YALAN’ Birinci sayfada başka bir haber yok. Haberin mana ve ehemmiyetini buradan rahatlıkla anlayabiliyoruz. Haber Sabah Gazetesi’nin bundan 7 gün önce yayınladığı ‘Başkan Yılmaz’a Paralel Sorgusu’ haberinin Üst düzey adliye kaynakları, tarafından yalanlandığıyla alakalıydı. Adli kaynaklar aynen şöyle demiş “Böyle bir sorgulama yapılmadı. Haber kesinlikle doğru değil” Haberin yer aldığı Gazete Gerçek’te kocaman bir Yusuf Ziya Yılmaz resmi olmasına rağmen kendisinin bir açıklaması yer almıyor.. Haberin yer aldığı Gazete Gerçek’te küçücük bir şekilde AK Parti Samsun İl Başkanı Muharrem Göksel’in resmi var. Sabah Gazetesi’nin haberini olduğu gibi Göksel’e yalanlatmışlar. Sanırsınız Göksel Yılmaz’ın avukatı. Fakat Sabah Gazetesi Muhabiri, Gazete Gerçek’in yer verdiği Göksel açıklamasının gerçek olmadığını bu gün Yener Cabbar ile yaptığı telefon konuşmasında bizzat Göksel’le görüştüğünü belirterek açıklıyor. Zamanla gerçek ortaya çıkar nasıl olsa.. Ama burada sorulması gereken bazı sorular ortaya çıkıyor; Birincisi; Gazete Gerçek neden birinci sayfasında kocaman resmini koyduğu Yusuf Ziya Yılmaz’dan bir açıklama vermezken resmini küçücük kullandığı AK Parti Samsun İl Başkanı Muharrem Göksel’i Yılmaz’ın avukatı gibi kullanıyor. İkincisi; Sabah Gazetesi Muhabiri Göksel’in Ankara’da olduğunu ve Gazete Gerçek’in kendisi hakkındaki açıklamasını görmediğini ve geldiğinde gazeteyi tekzip edeceğini söylüyor. Gazete Gerçek mi yoksa bir başkası mı gerçeği söylemiyor? Üçüncüsü; Sabah Gazetesi’ndeki ‘Başkana Paralel Sorgusu’ haberi yalan ise Sabah Gazetesi Muhabiri hakkında suç duyurusunda bulunuldu mu? Dördüncüsü; Muharrem Göksel’in Avukatlığını yaptığı savcıları “Samsun Cumhuriyet Başsavcılığı’nın bu konuda gerekli açıklamayı en kısa zamanda yapacağına inanıyorum” diye açıklamaya davet ettiği Yusuf Ziya Yılmaz’ın sorgulaması hakkında Samsun Cumhuriyet Başsavcılığı bir açıklama yapacak mı? Beşincisi; Göksel’in haberi Gazete Gerçek’e yanlış, eksik veya çarpıtılmış olarak konulduğu hakkında Göksel bir açıklama yapacak mı? Altıncısı; Göksel Samsun’un birliği ve dirliğini bozmak isteyenlere fırsat vermemek adına neden Gazete Gerçek’in bir Ak Partili Belediye Başkanı hakkında yazdıkları sırasında sessiz kalmıştı. Ve neden adı geçen gazeteyi uyarmamış, adı geçen gazetenin AK Partili finans kaynağı belediye başkanını ikaz etmemişti. Samsun’un bazı ilçelerinde binlerce dağıtılan bu gazetenin yerel seçimlerde ‘ilçede MHP’ye, ilde Büyükşehir’e oy verin’ çağrılarını hiç mi duymadı. Yedincisi; Göksel madem bu topa girdi; Hayati Kaynar'a 'Sabah'ın Köpekleri' ne demek oluyor diye sordu mu, Sabah Gazetesi'ne yapılan bu hakaret nereye kadar gidiyor hiç düşündü mü ve Göksel bu ve buna benzer durumlar hakkında sessizken neden şimdi il başkanı değil de Avukat.. Göksel, Samsun Büyükşehir Belediye Başkanlığı hakkında ortaya konulan ve sürekli gündemde olan diğer iddialar hakkında neden sessiz kalıyor, Ve Göksel Samsun’daki Paralel Yapılanma hakkında neden her hangi bir açıklama yapmıyor. Bu konuda hiç mi bir şey bilmiyor. Bildiklerini kamuoyuyla neden paylaşmıyor? Haydi, hızımızı alamayarak şunu da soralım; Sekizincisi; AK Parti Samsun İl Başkanı Muharrem Göksel de dahil olmak üzere, Gençlik ve Spor Bakanı Akif Çağatay Kılıç, Samsun Valisi İbrahim Şahin, Samsun Milletvekillerinin tamamı, Samsun Büyükşehir Belediye Başkanı, Ondokuz Mayıs Üniversitesi Rektörü,  Samsun Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Zeki Salih Murzioğlu ve sair STK temsilcileri neden Paralel Yapı’nın Samsun’da cirit attığını görmezlikten geliyorlar? Dokuzuncusu: Birlik ve Dirlikten bahsedenler neden bu dili her zaman kullanmıyorlar da çok sevdikleri başkanlarını savunmak için kullanıyorlar? Onuncusu; Şimdi kuşatıcı bir dil ve üslup kullanmaya dikkat eden (bizce iyi bir gelişme) Samsun Büyükşehir Belediye Başkanı Yusuf Ziya Yılmaz, üstündeki kara bulutlar dağıldıktan sonra bu dilini de bırakacak mı? Yine partisine ve muhafazakâr sivil toplum örgütlerine sırtını dönecek mi? Son günlerde AK Parti ilçe başkanlıklarını dahi ziyaret edecek kadar kuşatıcı ve kucaklayıcı bir tavır içinde olan Yılmaz ortalık sakinleşince Yelken kulüp günlerine geri dönecek mi?
adminadmin