Fikir
Giriş Tarihi : 17-12-2020 10:03   Güncelleme : 17-12-2020 10:35

Dijital Çağda Çocuk Olmak

Özel dersler,okul programları, dershaneler, sınavlar arasında koşuşturmak da olan çocuklar ve gençlerimiz ebeveynleri tarafından eleştirilmekten, kabul görmemekten korkarak hep bir memnun etme sürecini yaşamaktadırlar.

Dijital Çağda Çocuk Olmak

Hâlâ kim olduklarını ne istediklerini neler yapabileceklerini artılarını eksilerini tam olarak bilmeden yapılması gerekenler listesini tamamlamaya çalışıyor, aynı zamanda  kişiliğinin gelişmesi  yerine; dışarıdan bakıldığında başarılı görünen ama içten içe bir çok duygusal sorunlar yaşayan sahte kişilikler olarak karşımıza çıkıyor.

 

Çocuk kendi görüşlerini önemsemeyip daha çok başkalarının görüşlerine değer vermesi gerektiğini öğrenmekte, Örneğin; ailesini memnun etmek için notunu yüksek tutmaya çalışan bir çocuk aslında özgürce öğrenme isteğini de kaybeder, bu faaliyetten zevk alamaz tek yaptığı ebeveynin, ailesinin endişesi ile baş etmek( görevini) yerine getirmektir..

 

Birçok genç anlaşılamamaktan, kızgınlıktan, mutsuzluktan ve boşluktan yakınmaktadır.

Sürekli canları sıkılan ne yapacağını  bilemeyen ailesiyle çatışma halinde olan bir gençlik.

 

Çoğunlukla gençler içlerinde bir boşluğun  olduğunu vurgular, ve sebebini tam olarak anlatamadıkları bir mutsuzluk haliyle yaşamaktadırlar.

  

Bazı ebeveynler ise gençlerdeki bu mutsuzluk halini görmezden gelmektedir. 'Bizim zamanımızda bu imkanlar neredee' diyerek söylenmeye başlayınca ' ilişki' iletişim zora girmektedir.

 

Günümüzde ebeveynlerin çocuklarından beklentileri daha çok okul hayatlarındaki başarıları olmakta öte yandan ebeveynler çocuklarına günlük hayatla başa çıkabilmeleri sorumluluk alabilmelerini gözardı etmektedirler(SOSYAL BAŞARI).

 

Sonuç olarak kendine verilen bir görevi nasıl yerine getireceğini bilemeyen ve kendi hayatını programlamak da kurmakta güçlük çeken hayatını yürütmekte zorlanan  yetişkinler ortaya çıkmaktadır

 Okul başarısı sadece başarı olarak gündemimizde olurken hayatı yaşama başarısı hiç akıllara gelmemekte çok kaliteli okullardan mezun olup evlilik hayatını sosyal hayatını yürütemeyen gençlerle karşılaşmaktayız

 

Zamanı kaliteli geçirerek onları dinleyip, tanımaya  çalışalım, kendi yanlışlarımızın da olduğunu insanın  artı ve eksileriyle insan olduğunu. biz makina değiliz, hata yapmadan gelişemeyiz.

Bunları bilmek onların en tabii hakkı, böylece bir normalleşme sürecini başlatalım.

Pandemiyi fırsata çevirip doga yürüyüşleri v.b faaliyetlerde bulunabiliriz.

 Herşey olamayız ama kendimiz olabilmeliyiz..

Esen Kalın...

Recep YAZGANRecep YAZGAN