Eğer harf devrimi yapılarak gerçek belgelerin değiştirilme ve sahteleştirilme sürecini veya Osmanlı arşivlerinin niçin hurda kâğıt olarak Bulgaristan’a satıldığını merak ediyor iseniz; bu yazıda anlatılan hususları dikkatli bir şekilde okumanız gereklidir.
Bu vesile ile Türkiye’nin önemli bir Televizyon kanalında yaşanan çirkin suçlamalara değinmek istiyorum. Türkiye’nin en büyük şahsiyetlerinden biri olan Bediüzzaman aleyhinde konuşan ve hezeyanlar sunan konuşmacılara hiç olmaz ise “bu bilgilere nereden ulaştınız?” gibi belgeye isnat eden sorular sorulması beklenir. Zira en basit medya çalışanı dahi “kim söylemiş, kime söylemiş, ne zaman ve nerede söylemiş” gibi ayrıntılara cevap aramadan hezeyan sayılabilecek sözleri söyleyerek bu hataya düşmez.