Köşe Yazıları
Giriş Tarihi : 10-12-2020 08:15   Güncelleme : 14-12-2020 09:18

İnternet nasıl doğdu!

ABD’nin Ay Yolculuğu Programı, Sovyetler Birliğinin uzay yarışında öne geçmeye başlaması ile hız kazanmıştı. 4 Ekim 1957’de Sputnik’in uzaya fırlatılması ile Ruslar, teknolojide Amerikalıları geçmeye başlamıştı.

İnternet nasıl doğdu!

Rus Kozmonot Yuri Gagarin’in uzaya ilk çıkan insan olması ABD’yi iyice  telaşa düşürmüştü. Hâlbuki Amerikalılar atom bombası sayesinde bilim alanında kendilerini en ileride kabul ediyorlardı. Fakat şimdi geçilmez olmadıklarını görmüşler, Sovyetler Birliği ile uzay teknolojisinde büyük bir rekabete girişmişlerdi.

Soğuk savaş yıllarındaki bu rekabetin sonucunda hiç kimsenin daha önce düşünemediği yeni icatlar ortaya çıkacaktı. İletişim teknolojilerinde çok hızlı gelişmeler oluyordu. Öyle ki bu rekabet ortamından internet adı altında yeni bir iletişim ağı kurulmuştu. Bazı insanlar bu büyük gelişmeye yeni bir dönemin adını bile vermişti. İnternet Çağı…

İnternet sayesinde dünyanın küçük bir köy haline dönüşeceği kimsenin tahmin edemeyeceği bir durumdu. Lakin soğuk savaş yıllarının rekabet ortamında özellikle hız kazanan uzay yarışı internet kavramının ortaya çıkmasına neden olmuştur.

İşte Sovyetlerin uzaya ilk uyduyu göndermeleri, teknolojide yepyeni gelişmelerin yaşandığı büyük gelişmelerin kıvılcımı olmuştu. İnternet teknolojisinin nasıl geliştiğine geçmeden önce eğitim ve bilim kuruluşlarında rekabetin ne derece önemli olduğunun altını çizmek gereklidir. Zira rekabete daima olumsuz bir bakış açısı ile bakan çok sayıda insan vardır.

Bediüzzaman, 1911 yılında Şam’da yapmış olduğu hutbede insanlığın gelişmesinde ve terakki etmesinde özgürlüğün ve rekabetin ne derece önemli olduğuna vurgu yapmıştır:

“Yüksek şeylere müsabaka sûretinde beşere yüksek maksatları ders veren ve o yolda çalıştıran ve istibdadı (baskıcı yönetimleri) parça parça eden ve ulvî hisleri galeyana getiren ve gıpta ve haset ve kıskançlık ve rekabet ve tam uyanmakla ve müsabaka şevkiyle ve teceddüd meyliyle temeddün meyelânı ile teçhiz edilen üçüncü kuvvet, yalnız hürriyet-i şer’iyedir” demiştir.

Gerçekten de hürriyet, rekabet, müsabaka ve yenileşme duyguları sayesinde insanlık terakki etmiş çok yeni teknolojiler doğmuş ve gelişmiştir. İşte şu anda bütün dünyanın vazgeçilmezi haline gelen internet bu suretle ortaya çıkmıştır. 

Baskıcı ve kanlı bir rejim olan fakat dünyanın diğer bir süper gücü olan Sovyet Rejimi, 1990’lı yıllara ulaşamadan tarihteki karanlık yerini almıştır. Bununla birlikte soğuk savaş yıllarının en yoğun yaşandığı yıllarda Sputnik olayı, ABD kamuoyunda Sovyetlerin kendilerini her konuda geri bırakacağı korkusunu yaymıştı. Bu sebeple Başkan Eisenhower, Savunma Amaçlı Gelişmiş Araştırma Projeleri Kurumu’nu (Defence Advanced Research Projects Agency- DARPA) kurmuştu.

Bu kurum başlangıçta Savunma Bakanlığı yani Pentagon’un küçük bir bürosunu oluşturuyor ve başta üniversiteler olmak üzere bilim ve teknoloji konusunda koordinatörlük görevi yapıyordu. Fakat ABD Başkanı, bu kuruma ciddî paralar akıtmaya başlamış, bilim adamları bürokrasinin zorluklarına bulaşmadan kolaylıkla çalışmalarına fon aktarma imkânı bulmuşlardı. İşte internetin doğuşunda uzay yarışının ve bu kurumun büyük rolü olmuştu.

Bu durum araştırmacıların sayısını çok büyük ölçüde arttırmıştı. Ülkenin her yerinde irili ufaklı birçok araştırma merkezi kurulmuş ve sağlanan destek sayesinde başta bilgisayar olmak üzere her türlü bilimsel donanım tedarik edilmişti.

YAZININ DEVAMI İÇİN TIKLAYINIZ

Recep YAZGANRecep YAZGAN