Dahası herkes Genel Başkan Yardımcısı Çiğdem Karaaslan’ın Çevre Bakanı olacağını bekliyorken, HAS Parti mahreçli Samsun Milletvekili Ahmet Demircan’ın Sağlık Bakanı olması kelimenin tam anlamıyla sürpriz oldu.
Kulislerde Çağatay Kılıç’ın gideceği yönünde dedikodular çok sık konuşuluyordu.
Ama Demircan’ın bakanlığı hiç konuşulmuyordu.
Peki, bu nasıl oldu, geçmişte hem Saadet Partisi’nde ve hem de HAS Parti’de AK Parti’ye yani Erdoğan’a karşı mücadele eden Ahmet Demircan nasıl Kabineye girdi.
Samsun’a bir bakan referandum sonuçları üzerinden verilmeliydi. Ahmet Demircan’ı bakan yapan ise Kabinenin öze, yani uzaklaşılıyor, altı çiziliyor diye çok sık değerlendirmeler yaptığımız Milli Görüş’e dönüşün bir sinyalidir.
Çünkü Çağatay Kılıç monte idi. Ve bu tepeden inmeci montelerin tutmadığı, tutmayacağı, tabanda karşılığı olmadığı görüldü.
Milletten kopuk ve fakat Reis’e bağlı olduğu için bakan olma dönemi ya da uygulaması böylece sona ermiş oldu.
Çünkü Erdoğan, milletin kendi özünden birilerini istediğini anladı.
Kanaatimiz odur ki Çiğdem Karaaslan da bu sebeplerle olmadı.
Çünkü paraşütle vekil olanlarla milletin his, düşünce ve duygu dünyaları aynı değildi.
Reis sevgisi tamam da, Reis’i sevenleri sevmek bambaşka bir şey…
Önce MKYK, şimdi de Kabine değişikliği gösterdi ki özden olmayana yerel seçimlerde de geçit yok.
Artık Reis’i sevdiğini söyleyerek bu iş olmaz.
Bu kabineyle reis dedi ki “bana yakın olmak istiyorsanız millete milletin değerlerine yakın olun...”
Başyazı
